EKONOMİ - 24 Ekim 2014 Cuma 10:17

Bankaların şube ve personel sayısı arttı

A
A
A
Bankaların şube ve personel sayısı arttı

Bankaların şube sayısı 3.çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre 355 adet, personel sayısı ise 3 bin 276 kişi arttı.

Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) açıkladığı verilere göre, bankalarının toplam şube sayısı, Ekim-Aralık 2013 dönemine göre 168 adet, geçen yılın aynı dönemine göre 355 adet artarak 11 bin 189 oldu. Mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarında çalışan sayısı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,7 oranında artarak 3 bin 276 kişi, Aralık 2013 yılsonu rakamlarına göre yüzde 0,8 oranında artışla bin 634 kişi artarak 199 bin 099 kişi oldu.

Açıklamaya göre bankacılık sisteminde Temmuz-Eylül 2014 döneminde faaliyet gösteren banka sayısı 50. Mevduat bankaları sayısı 34, kalkınma ve yatırım bankaları sayısı 13 ve katılım bankaları sayısı 4. Mevduat bankalarından 3 tanesi kamu sermayeli, 11 tanesi özel sermayeli ve 18 tanesi yabancı sermayeli bankalardan oluştu. 4 Eylül 2014 tarihinde faaliyet izni alan ancak bankacılık faaliyetlerine başlamayan Rabobank A.Ş. bilgileri rapora dahil edilmedi.

355 YENİ ŞUBE
Şube sayısı geçen yılın üçüncü çeyreğine göre 355 adet arttı. 2014 üçüncü çeyrek itibariyle mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarının toplam şube sayısı, Ekim-Aralık 2013 dönemine göre 168 adet, geçen yılın aynı dönemine göre 355 adet artarak 11 bin 189 oldu
Temmuz-Eylül 2014 döneminde şube sayısı 2013 yılsonuna göre kamusal sermayeli mevduat bankalarında 59 adet, özel sermayeli mevduat bankalarında 87 adet, yabancı sermayeli mevduat bankalarında 21 adet, kalkınma ve yatırım bankalarında ise 1 adet arttı.

Temmuz-Eylül 2014 dönemi itibariyle mevduat bankalarında banka başına ortalama şube sayısı 338 oldu. Bu rakam kamusal sermayeli mevduat bankalarında bin 152, özel sermayeli mevduat bankalarında 493, yabancı sermayeli bankalarda ise 126 oldu.

İSTİHDAMDA ARTIŞ
Mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarında çalışan sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre 3 bin 276 kişi (yüzde 1,7 oranında), Aralık 2013 yılsonu rakamlarına göre bin 634 kişi (yüzde 0,8 oranında) artarak 199 bin 099 oldu. 2013 yılsonu rakamları ile karşılaştırıldığında çalışan sayısı kamusal sermayeli mevduat bankalarında 673 kişi, yabancı sermayeli mevduat bankalarında ise 658 kişi azalırken, özel sermayeli mevduat bankalarında 2 bin 854 kişi, ve kalkınma ve yatırım bankalarında 111 kişi arttı.

ÇALIŞANLARIN EĞİTİM DÜZEYİ
Çalışanların yaklaşık yüzde 83’ü yüksek öğrenim mezunlarından oluştu. Temmuz-Eylül 2014 dönemi itibariyle, banka çalışanlarının yüzde 27’si kamusal sermayeli mevduat bankaları, yüzde 48’i özel sermayeli mevduat bankaları, yüzde 22’si yabancı sermayeli mevduat bankaları ve yüzde 3’ü ise kalkınma ve yatırım bankaları tarafından istihdam edildi.

Mevduat bankalarında banka başına çalışan sayısı 5 bin 871 oldu. Bu rakam kamu sermayeli bankalarda 17 bin 931, özel sermayeli bankalarda 8 bin 747 ve yabancı sermayeli bankalarda 2 bin 417 oldu.
Temmuz-Eylül 2014 dönemi itibariyle, bankacılık sektöründe çalışanların yüzde 1’i ilköğretim, yüzde 17’si orta öğretim, yüzde 76’sı yükseköğretim kurumları mezunu, yüzde 6’sı ise yüksek lisans ve doktora yapmış olanlardan oluştu.

Kamusal sermayeli mevduat bankalarında çalışanların yüzde 85’ini yükseköğretim kurumlarını bitirmiş ve lisansüstü eğitim yapmış personel oluşturdu. Bu oran, özel sermayeli mevduat bankalarında çalışanların yüzde 85, yabancı sermayeli mevduat bankalarında yüzde 76, kalkınma ve yatırım bankalarında ise yüzde 83 oldu.

ÇALIŞAN KADIN BANKACI SAYISI ERKEKLERİ GEÇTİ
Kadın çalışan sayısı erkekleri geçti. Bankacılık sektöründe kadın çalışan oranı yüzde 51 oldu. Bu oran kamusal sermayeli mevduat bankalarında yüzde 44, özel sermayeli mevduat bankalarında yüzde 54, yabancı sermayeli mevduat bankalarında yüzde 54, Fon bankasında yüzde 36, kalkınma ve yatırım bankalarında ise yüzde 34 düzeyinde gerçekleşti.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.