EKONOMİ - 21 Eylül 2016 Çarşamba 19:19

Başbakan açıkladı: Kredi kartı borçları yeniden yapılandırılacak

A
A
A
Başbakan açıkladı: Kredi kartı borçları yeniden yapılandırılacak

Başbakan Binali Yıldırım, kredi kartı borçlarının 72 aya kadar yeniden yapılandırılacağını açıkladı.

Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Genel Merkezi'nde çalışmalarını sürdürdü. Parti çıkışında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Yıldırım, dün Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı yaptıklarını belirtti. Yıldırım, dünkü toplantıda belli başlı birkaç konuyu ele aldıklarını anlatarak, "Bunlardan bir tanesi tüketici kredileri ve kredi kartlarıyla ilgili uygulamalarda bazı değişiklikler yapıldı. Genel kredi taksit sınırını 9 aydan 12 aya çıkardık. Bazı ürünlerde kredi taksit sayısı az olabiliyor ama her halükarda 12 aydan daha fazla olmuyor. Kredi kartlarının borç bakiyelerini yeniden yapılandırma imkanı getiriyoruz. Yani, ödüyorsunuz baştan yapmışsınız taksitleri sonradan ödeme zorluğuna girerseniz 72 aya kadar yeniden yapılandırma, bir kereye mahsus, imkanı getiriyoruz. Bu ihtiyaç kredileriyle ilgili düzenleme. Ayrıca, tüketici kredilerindeki vade azami 36 aydı, bunu 48 aya çıkarıyoruz. Konut kredilerinde özkaynak kredi diye iki bölüm vardı, 100 bin liraya ev alacaksanız 75 bini kredilendiriyor, 25 bini siz veriyordunuz. Burada 5 puan arttırdık. Bankalar yüzde 80'e kadar kredilendirecek, yüzde 20'sini de alıcı verecek" ifadelerini kullandı.

"Yatırım ve katılım bankaları, finansal kiralama işlemlerinde kredi teminat oranı uygulamasında istisna getiriyor ve yüzde 100'ünü kredilendirebilecekler" diyen Yıldırım, "Bir başka düzenleme, bankaların verdiği kredilerde sermaye yeterlilik oranı diye bir şey var. Verdiği kredi ödenmezse bunun bir karşılığı var. Burada, katılım bankalarıyla diğer bankalar arasına farklılıklar vardı. O farkı aradan kaldırıyoruz, aynı kriter, aynı kural katılım bankalarına da uygulanacak. Bankalarla katılım bankaları arasındaki fark tamamen kalkmış olacak. Malum, kredi kartı gelirinin dört katı ile sınırlı. Yani, kredili alışveriş. Diyelim bin lira geliriniz varsa 4 bin lira. Asgari ücret bin 300 TL olduğu için 5 bin 200 en az kredi kullanma limiti, kredi kartı için, çıkmış oluyor" şeklinde konuştu.

"Gıda komitesinin yeniden yapılandırılmasını kararlaştırdık"

Enflasyonun arttığını belirten Yıldırım, "Artış sebebine baktığımız zaman gıda fiyatlarındaki ani dalgalanmaların genel anlamda enflasyonun artmasına sebep olduğunu görüyoruz. Bunun için bu artışlar, bir ay sivri biber, bir ay limon artıyor. Bu artış enflasyonu, o ay ki, neredeyse üçte birini teşkil ediyor. Bu durumun dikkatle incelenmesi lazım. Bu amaca yönelik olarak da gıda komitesi zaten vardı, gıda komitesinin yeniden yapılandırılmasını kararlaştırdık. Buna göre, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Ekonomi, Gıda Tarım Bakanı, Gümrük Bakanı, Kalkınma Bakanı ve Maliye Bakanından oluşan gıda komitesi gıda enflasyonundaki ani dalgalanmaları mercek altına alacak ve burada alınması gereken tedbirleri vakit geciktirmeden anında alacak. Bu komitenin sekretaryasında Merkez Bankası yürütecek. Bu komite, ne zaman ne iş yapacak? Bir kere gıda fiyatları üreticiden tüketiciye giderken takip altına alacak. Tarlada bir lira olan mal, tezgahta 10 liraya kadar çıkabiliyor. Üretici ben üretiyorum, kazanamıyorum diyor. Peki bu para nereye gidiyor? Bunun ortaya çıkarılması konusunda gıda komitesi ciddi bir çalışma yapacak. Bir kötü amaçlı fiyatlarla oynama varsa gerekirse ette yaptığımız gibi geçici ithalat yapacak. Hal yasasından kaynaklanan bazı sorunlar var. Bunları inceleyecek ve buradaki aksaklıkları giderecek. Desteklerin üreticiye doğrudan yansıması için gerekli kararlar alacak. Lisanslı depoculuk yaygınlaştırılacak. Fiyat artışlarının önüne geçilecek. Tarım bankacılığı teşvik edilecek. Gıda komitesinin işi, gıda, sebzede, meyvede temel gıda maddelerinde yaşanan artışın olmaması için tedbir almak ve piyasada kontrol altına almak için faaliyet içine girmiş olacak. Haksız yere enflasyonun yükselmesinin önüne geçilecek" dedi.

“Kredi kartında gıda alımında taksit yok”

Yıldırım, açıklaması sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, kredi kartı kullanımında gıda alışverişinde taksitlendirme yapılıp yapılmayacağına ilişkin sorusuna, Yıldırım, "Kredi kartında gıda alımında taksit yok. Elektronik ile ilgili, yerli elektroniklerin teşvik edilmesi konusunda tedbirler var" cevabını verdi.
Kredi kartının borç bakiyelerinin yapılandırılmasına ilişkin Yıldırım, "Şu kadarını söyleyeyim. Takipteki alacaklar, yüzde 4 seviyesinde toplam kullanımın. Öyle çok büyük oranlar değil ama yine de bir sıkışıklık var" dedi.

Köy korucularına yönelik çalışma

Köy korucularına yönelik çalışmanın olup olmadığının sorulması üzerine Başbakan Yıldırım, "Sorunlarını kapsamlı olarak dinledik, bunun üzerine söz vermiştik. Adımını da attık. Bu adım, köy korucuları malum bugün de Eruh'ta bir köy korucumuz şehit oldu. Bunlar jandarma, polisle beraber terörle mücadele ediyorlar. Ancak, talepleri şu, Jandarmanın sahibi, polisin sahibi var, Biz de İçişleri Bakanlığı bünyesinde gözüküyoruz ama bizi tam olarak Bakanlık sahiplenmiyor. Kendimizi öksüz hissediyoruz diyorlar. Böyle bir yasal boşluk var. Bunun üzerine İçişleri Bakanımız hemen çalışmaları başlattık. Geçici köy korucularının konularını takip etmek, sorunlarını çözmek üzere daire başkanlığı kurdu. Bunun işi, geçici köy korucularının her türlü konularıyla yakından ilgilenmek, ihtiyaçlarını karşılamak, terörle mücadele konusunda fedakarlık gösteren bu insanların mağduriyetleri yaşamalarının önüne geçmek" şeklinde konuştu.
Gıda alımında kredi kartı taksitlendirmesinin olmayacağının hatırlatılması üzerine Yıldırım, "Diyelim bir yerde yemek yediniz, bizim geleneğimizde bu yok. Bu şekil talepler var ama bunlar bu düzenleme gerektirecek aciliyette değil. Bunun için bunu kapsam dışı bıraktık" dedi.
Kılıçdaroğlu ile bu hafta içinde görüşüp görüşmeyeceğinin sorulması üzerine Yıldırım, "Olur gerçekleşir. Biz görüşeceğiz. Kısa sürede" diye konuştu.

"PKK neyse bizim için PYD, YPG odur"

Amerika’nın PYD'ye yardım yapacağı yönündeki iddialara ilişkin soru üzerine Başbakan Yıldırım, "Biz bu konuda Amerika ile anlaşamıyoruz. Biz YPG, PYD olsun, PKK'ın isim değiştirmiş uzantısıdır diyoruz. PKK neyse bizim için PYD, YPG odur. Kürt kardeşlerimizle bir alakası yok. Irak'ta da kardeşlerimiz var. Bir terör örgütüyle başka bir terör örgütünü yok etmek için bir mücadeleye girilmez. Bir terör örgütünü kullanarak bir başka terör örgütünü yok etmeye kalkarsanız sonra o terör örgütü de başınıza bela olur. Eğer hala böyle bir kararın arkasındalarsa bunun ancak esefle karşılarız, doğru bir iş değildir. Bu, Suriye'deki sorunu çözmez, daha da karmaşık hale getirir. Halbuki zaman artık Suriye sorununun çözülme zamanıdır, bu konuda da bütün paydaşlara tarihi sorumluluk düşmektedir. Aksi halde binlerce insan hayatını kaybediyor, evinden yurdundan oluyor. Bu ıstırabı artık sona erdirmek hepimizin Suriye'de söz sahibi olan bütün ülkelerin en öncelikli görevidir" açıklamasında bulundu


Başka bir gazetecinin, "OHAL'in süresi uzatılacak mı?" sorusuna Yıldırım, "OHAL devam ediyor. Şartlar gerektirirse tekrar uzatılabilir" karşılığını verdi.

CHP Lideri ile yapacağı görüşmenin hatırlatılması ve MHP Lideri ile görüşmenin gündeme gelip gelmeyeceği konusuna ilişkin soru üzerine ise Başbakan Yıldırım, "MHP lideri ile de gayet tabii. 3 parti genel başkanları olarak bir karar aldık. En azından acil ihtiyaç niteliğindeki anayasada değişiklik ihtiyacı var. Bu değişiklikleri bir uzlaşmayla yapalım. Bunun üzerine her partiden bir arkadaşımız görevlendirildi. Bizden Abdülhamit Gül Bey. Bir süreden beri çalıştılar. Bu çalışmayı, tekrar Genel Başkanlar tarafından değerlendirilip olurları verildikten sonra hayata geçirmek lazım. Sayın Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ile görüşme yapma ihtiyacı var, görüşüp bu konuyu karar bağlamamız yerinde olur" şeklinde konuştu.
Başbakan Yıldırım, Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin bu hafta içinde olabileceğine işaret etti. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.