POLİTİKA - 20 Eylül 2015 Pazar 17:22

Başbakan Davutoğlu: 'Operasyonlar sürecek'

A
A
A
Başbakan Davutoğlu: 'Operasyonlar sürecek'

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Dağlarımız çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı zalimlerden, teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece gündüz devam edecek. 1 Kasım’a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna devam edeceğiz' dedi.

Yenikapı’da düzenlenen ‘Milyonlarca Nefes Teröre Karşı Tek Ses’ mitinginde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bir kısmınız Fırat kenarında Kürtçe ninnilerle büyüdünüz, bir kısmınız Meriç’te Rumeli lehçesi ile büyüdünüz, bir kısmınız Aras kenarında Karadeniz lehçesi ile büyüdünüz. Bugün Kafkas çocukları, Mezopotamya çocukları, Rumeli çocukları ve bütünüyle Anadolu çocukları tek bir nefes. Burada sadece kardeşlik nefesi var. Sadece Yenikapı meydanındaki milyonlarca nefes değil Türkiye’de 78 milyon nefes aynı ritimle çarpıyor. Birlik ve kardeşlik. Sanmayın ki burada sadece Yenikapı’da buluşanlar var. Burada ilahi kelamın ölmez dediği şehitlerin nefesi var. Burada hakka yürüyen Mehmetçiğin son nefesi var” diye konuştu.

“MİLLETİ BÖLMEK İSTEYEN HERKES KAHROLSUN”
Konuşmasında terör olaylarına da değinen Davutoğlu, “Bu milleti bölmek isteyen herkes kahrolsun, kahrolacak inşallah. Söz veriyoruz size onların hakkettiği cezayı vermek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Buradan Diyarbakır’a, Hakkari’ye bir kardeşlik selamı göndermeye hazır mısınız? ‘Türk’ü Kürt’ten kimse ayıramaz’ demeye hazır mısınız” şeklinde konuştu.

“YASAKLARIN HEPSİNİ KALDIRDIK”
Türkiye’de iki farklı yaklaşım olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Bir yürekleri, nefesleri birleştiren bir anlayış. Bir de yürekleri parçalayan bir anlayış. Biz 13 yıldır tek bir şey hedefledik yürekleri birleştirmek. Neler yaptık. 2002’de Cumhurbaşkanımızın liderliği ile AK Parti iktidara geldiğinde olağanüstü hal vardı kaldırdık. Bütün yasakları kaldırdık. Yaylalar mezralar Anadolu insanına kapatılmıştı, açtık. Kürtçe yayın yapan TRT Şeş’i kurduk. Bizim inancımıza göre ırkçılığın her türü ayaklarımızın altındadır. Önce demokratikleşme dedik. Cumhurbaşkanımız Başbakan olarak 2005’de tarihi bir konuşma yaptı. O konuşmadan bu güne kadar biz vatandaşlarımıza ne söz verdiysek yaptık. Yasakların hepsini kaldırdık. Sonra milli birlik kardeşlik projesi, arkasından çözüm süreciyle tek bir şeyi hedefledik Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı onurunu taşıyan herkes eşittir. Biz vatandaşımızı gördük mü kökün kökenin nedir diye sormayız. Biz herkesi Allah için sevdik” ifadelerini kullandı.

“NEVRUZ MESAJINA RAĞMEN SİLAHLI GRUPLAR ÇEKİLMEDİ”
Çözüm sürecinin nasıl durdurulduğunu anlatan Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çözüm sürecinde dedik ki ‘Türkiye’de herkes fikrini açıkça söyleyebiliyor gelin bu silahları terk edin.’ Çözüm sürecinin tohumu böyle atıldı. ‘Artık silahları gömün’ dedik. Ama Nevruz mesajına rağmen çekilmesi gereken silahlı gruplar Türkiye’yi terk etmedi. Çözüm süreci yürürken dış odaklar Gezi provokasyonlarını başlattı. Çekilmeye başlayan gruplar çekilmeyi bıraktı. Daha sonra 17-25 Aralık kumpası kuruldu. Hedef milletin birliğini yok etmekti. Buna rağmen biz her türlü adımı attık. Kamu düzenini tesis için her türlü çalışmayı yürüttük. 7 Haziran seçimlerine geldik. Burada size hitap ettiğimizde çözüm süreci üzerinden kardeşlik perspektifi verdik. Onlar 7 Haziran’dan hemen sonra silahlanma, ayaklanma çağrıları yaptılar. Bunu diyenler onlar değildi, onlar piyon. Bunu diyenler bu piyonları kullanan bazı dış odaklar. Bu dış odaklara karşı bu piyonlarla mücadele etmeye var mısınız?”

“MÜCADELEYİ SİLAHLAR BIRAKILANA KADAR SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ”
Terör operasyonları ile ilgili kendilerine yöneltilen eleştirilere de yanıt veren Davutoğlu, şunları söyledi:
“Görev bize verildikten hemen sonra ayaklanma çağrısı yaptılar. Eş başkanlar ‘terör örgütüne sırtımızı dayıyoruz gerekirse ayaklanırız’ dediler. Onlar terör örgütüne dayanabilirler ama biz milletimize sırtımızı vermişiz. 20 Temmuz’da bir başka piyon DEAŞ 32 vatandaşımızı katletti. PKK aynı gün Adıyaman’da askerimizi şehit etti. DHKP-C İstanbul sokaklarında şov yapmaya kalktı. 22 Temmuz günü Ceylanpınar’da iki aziz polisimiz şehit edildiğinde kararımızı verdik. Madem bize savaş ilan edilmiştir, madem bir düğmeye basılmışçasına terör örgütleri harekete geçirilmiştir hak ettikleri cevabı alacaklar dedik. 23 Temmuz günü huzur ve demokrasi operasyonunu başlattık. Bizi suçlayanlar 22 Temmuz sabahında o iki masum polisimiz uyurken şehit eden hainlere cevap vereceğimizi bir kez daha bilsinler. Zannettiler ki Türkiye’de yönetim boşluğu var. ‘İşte şimdi darbe vakti’ dediler. 23 Temmuz sabahından bu güne kadar önce Suriye’de DEAŞ mevzilerini yerle bir ettik. Sonra Ceylanpınar’da polisimizi şehit etme talimatı veren Kandil’i ve çevresindeki bütün kampları yerle bir ettik ve etmeye kararlıyız. Kimse bizim rehavete kapılacağımızı, yavaşlayacağımızı düşünmesin. Bu mücadeleyi sonuna kadar silahlar bırakana kadar sürdürmeye kararlıyız. Silahları betona gömecekler sonra her türlü şartta tartışmaya hazırız. Ama millete silah çekenler karşısında başımızı eğmedik eğilmeyeceğiz.”

“SEÇİM GÜVENLİĞİNİ DE ALACAĞIZ, OPERASYONLARA DA DEVAM EDECEĞİZ”
Türkiye’nin her yerinde terör örgütleri ile mücadele ettiklerini hatırlatan Davutoğlu, “Dağlarımız bu çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı zalimlerden teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece gündüz devam edecek. 1 Kasım’a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna devam edeceğiz. Operasyonlarda teröristeler dışında hiçbir vatandaşımızın zarar görmemesi için bütün güvenlik birimlerimiz çalışıyor. Vatandaşımızın tek bir saç teline karşı dünyayı feda ederiz” dedi.
Vatandaşlara çağrıda da bulunan Davutoğlu, “Kim ne yaparsa yapsın ne olur kardeşliğimizin pekiştirelim, kimse bir diğer kardeşine ‘sen Türk müsün, Kürt müsün’ diye sormasın. Allah’ın sormadığı soruyu siz sormayın. Bazı çeteler oradaki Kürt kardeşlerimize zulmederken ne olur Batı’da Kürt kardeşlerinizi potansiyel bir suçlu görmeyin. Aksine bağrınıza basın. Kürt kardeşlerim hiçbir yerde kendilerini ayrımcılığa tabi tutulmayacaklarını bilsinler. Türk Kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir. Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenler bilsinler. Biz buradayken nefes alırken, Türkiye’nin bir santimetrekaresini bile böldürmeyiz” diye konuştu. 

AHMET FARUK SARIKOÇ - İSMAİL COŞKUN - MEHMET BAŞA - MURAT DELİCE

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Şehrimiz için hep birlikte çalışacağız" Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, “İnşallah bu dönemde hem şehrimize çok ciddi yatırımlar kazandıracağız hem de aramızdaki muhabbet ve iletişimi çok daha üst seviyeye çıkaracağız” dedi. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinin ardından Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinde yeni dönemin ilk olağan meclis toplantısı gerçekleştirildi. Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda Başkan Fırat Görgel başkanlığında gerçekleştirilen toplantı, saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. İlçe belediye başkanları ve meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda; Meclis Başkanlık Divanı, İhtisas Komisyonu üyeleri, Encümen üyeleri ve mahalli idare birlikleri temsilcilerinin seçimi yapıldı. 2023 Yılı Faaliyet Raporu da meclis üyelerinin oylarına sunularak kabul edildi. Ayrıca aylık olağan meclis toplantılarının Büyükşehir Belediyesinin sosyal medya hesaplarından canlı yayınlanmasına oy birliğiyle karar verildi. Katılımcılara teşekkür ederek toplantının hayırlara vesile olmasını dileyen Başkan Fırat Görgel, “Büyükşehir Belediyemizde yeni dönemin ilk meclis toplantısını gerçekleştiriyoruz. Rabbim hep birlikte şehrimize güzel hizmetler yapmayı nasip eylesin. İnşallah bu dönemde hem şehrimize çok ciddi yatırımlar kazandıracağız hem de aramızdaki muhabbet ve iletişimi çok daha üst seviyeye çıkaracağız. Rabbim bizleri muvaffak eylesin. Birlik ve beraberliğimizin daim olmasını ve sükûnet içerisinde faaliyetlerimizi sürdürmeyi temenni ediyorum” diye konuştu. Başkan Görgel, “İlk meclis toplantımızı yaptık ve önemli bir toplantıydı. Bu dönem içerisinde görev yapacak olan başkanlık divanındaki arkadaşlarımızı, encümen üyelerimizi, katip üyelerimizi ve ihtisas komisyonundaki görev yapacak olan arkadaşlarımızı seçtik. İnşallah örnek bir duruşu bir kez daha tüm millete göstermiş oluruz. Tabi 6 Şubat’ın ardından hepimizin sorumluluğu çok daha farklı. Hem büyükşehir belediye başkanlığı olarak bizlerin ve şuanda bu ekibin Kahramanmaraş’ın yeniden imar ve inşa edilmesi noktasında çok önemli bir sorumluluk almış oldu” dedi.
Çorum Geleceğin turizm profesyonelleri Hattuşa’yı OKA ile keşfetti Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı(OKA), her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Turizm Haftası’nda Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Turizm Fakültesi öğrencilerine yönelik Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi düzenledi. OKA, Kültür ve Doğa Turizmi Ekseninde Şehirlerin Markalaşması Sonuç Odaklı Programı çerçevesinde TR83 Bölgesi’ni oluşturan Amasya, Çorum, Samsun ve Tokat illerinde turizm sektörünün gelişimini ve yerel ekonomiye katkısının arttırılmasını destekliyor. Bu çerçevede Ajans, 2024 yılı çalışma programında yer alan Sosyal Medya İçerik Oluşturma Atölyesi ve Eğitim Programı kapsamında OMÜ Turizm Fakültesi öğrencilerine yönelik günübirlik “Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi” düzenledi. Turizm Fakültesi öğrencileri Orta Karadeniz Bölgesi’nin doğal ve kültürel değerlerini dijital platformlarda tanıttı 2023 yılına OKA ve OMÜ Turizm Fakültesi ile arasında bölgenin doğal ve kültürel değerlerinin Wikipedia ve Google Maps gibi dijital platformlarda tanıtımı amacıyla yapılan iş birliği doğrultusunda, Turizm Fakültesi öğrencileri içerik üreterek ilgili platformlara ekledi. İçerik üreten öğrenciler, mesleki gelişim süreçlerini desteklemek üzere 17 Nisan’da gerçekleştirilen Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi’ne katıldı. Geleceğin turizm profesyonelleri olarak iş hayatına atılmaya hazırlanan öğrenciler, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan, bölgenin önemli tarihi değerlerinden Hattuşa ile Alacahöyük Ören Yerlerini yerinde inceleyerek ören yerlerinin tanıtımına yönelik yeni içerikler üretme fırsatı yakaladı. Bölgesel tanıtım için yerel iş birlikleri geliştiriliyor Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi programına, Boğazkale Kaymakamlığı, Boğazkale Belediyesi, Çorum İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Boğazkale Müze Müdürlüğü, Puduhepa Girişimi Kadın Kooperatifi, Kavak Yerel Eylem Grubu ayrıca Gezsen Amasya, Gezsen Çorum, Gezsen Samsun ve Gezsen Tokat sosyal medya hesaplarının yöneticileri dâhil oldu. Paydaşlar, organizasyon ve saha desteği sağlamanın yanı sıra bilgi ve deneyim paylaşımında bulundu. Öğrenciler, yerelde bir kadın kooperatifi tarafından el emeği ile üretilen ürünleri, özel kostüm tasarımlarını inceleme ve turizm sektöründeki yansımalarını görme şansı buldu. OKA, yerel ve ulusal kalkınmada önemli rolü olan ve kültürlerin birbirini tanımasında vesile olan turizm sektörünün Orta Karadeniz Bölgesinde tüm yönleriyle gelişimi için faaliyetlerine devam edecek.
Tokat Doç. Dr. Mehtap Aras: "Tokat’ta 6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz" Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Afet ve Acil Durum Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü ve Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehtap Aras, Tokat’ta beklenen depreme yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Aras, “6 ila 7,2 arasında bir deprem muhakkak başımıza gelecek, bundan kaçış yok” dedi. Sulusaray ilçesinde yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin bir öncü sinyal olmadığını belirten Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Afet ve Acil Durum Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü ve Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehtap Aras, ancak bu tür sarsıntıların ciddiye alınması gerektiğini ifade etti. Aras, geçmişte yaşanan depremlerde olduğu gibi, beklenmedik şekilde art arda sarsıntılar yaşanabileceğini ve depremin şiddetinin önceden tahmin edilemediğini dile getirdi. Bu nedenle, her zaman hazırlıklı olunması ve gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı. “Depremin şiddetini bilmek ve buna göre tavır almak doğru değil” Depremin şiddetine göre hareket etmenin yanlış olduğunu belirten Aras, “Şimdi depremin şiddetine göre tavır sergilemememiz gerekiyor. Yani ’4,7 çok düşük bir şiddette aslında dışarı çıkmamız gerekmiyor, 6’nın üzerinde olursa anca dışarı çıkarız’ gibi bir tavır, bir tutum çok yanlış. Sonuçta bu bir deprem ve binalarımıza elbette güveniyoruz ve araştırmasını yaptık ama tedbir amaçlı bizim bulunduğumuz yeri terk etmemiz gerekiyor. Ta ki yetkili kurum ve kuruluşların, valilik bağlı olarak il AFAD veya AFAD Başkanlığının bir problem yok. Evlerinize geçebilirsiniz. Güvendesiniz uyarısı ya da bilgilendirmesiyle tekrar evlerimize dönebiliriz ama depremin şiddetini küçümsemek ve buna göre tavır almak doğru değil. Depremin şiddetini biliyoruz ama derinliğini bilmiyoruz. Yüzeye yakın şiddette olan depremler, örneğin beş şiddetindeki bir deprem ve çok yüzeye yakın. Onun etkisiyle çok derinde olan 5 şiddetindeki bir depremin etkisi aynı olmayacaktır. Dolayısıyla biz bunu o anda o bilgiye sahip değiliz. Yani hemen hepimiz telefonlarımıza sarılıp AFAD verisine bakamıyoruz. Dolayısıyla sarsıntı geçince tedbir amaçlı mutlaka bulunduğumuz binaları terk etmemiz gerekiyor” dedi. “6 ila 7,2 arasında bir deprem muhakkak başımıza gelecek” Doç. Dr. Aras, Tokat’ta yaşayanların deprem gerçeğiyle yüzleşmeleri gerektiğini ve bu felakete karşı her zaman tetikte olmaları gerektiğinin altını çizen Aras, “Tokat’ta beklenen bir deprem var. 6 yada 7,2 arasında Tokat’ın üzerinde bulunan fayın bir deprem bekleniyor. Böyle bir elbette senaryo var. Fakat bunun tarihini ve zamanını ön görmemiz, söylememizin ihtimali yok. Şu an hemen burada da olabilir. Beş sene sonra da olabilir, üç gün sonra da olabilir. Ayrıca bunun saatini de bilmiyoruz. Yani genelde gece olduğu için geceye alışkınız fakat gündüz de olabilir, okulda olabiliriz, yolda olabiliriz, herhangi bir kamu kurum kuruluşunda bir işlem yaptırıyorken olabiliriz. Dolayısıyla her türlü senaryoya hazır olmamız gerekiyor. AFAD-RED diye bir simülasyon programı var. Burada Tokat’ın üreteceği örneğin 7 şiddetinde bir deprem veya 6 şiddetinde bir depremde alacağı hasar öngörülebiliyor. Elbette Tokat için de böyle bir senaryo var. 6 şiddetindeki depremdeki senaryoyla 7,2 şiddetindeki senaryo farklı. Dolayısıyla bizim burada vatandaşlar olarak Tokat’ta yaşayan insanlar olarak yapacağımız en önemli şey tedbir almak. Yani olası riskleri azaltmak ve buna hazırlıklı her an olacakmış gibi tetikte olmamız gerekiyor. Yani bugün de olabilir. Beş dakika sonra da olabilir. Bir sene sonra da olabilir. Ama bu bizim başımıza gelecek. Bunu bekliyoruz. Yani bundan kaçış yok. Bu deprem üretilecek. Dolayısıyla bizim buna hazırlıklı olmamız gerekiyor ve önlemleri almamız gerekiyor” diye konuştu.