POLİTİKA - 01 Ağustos 2014 Cuma 17:30

Başbakan Erdoğan: 'Çarkçı Ekmel'

A
A
A
Başbakan Erdoğan: 'Çarkçı Ekmel'

Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstiklal Marşı'nı Çanakkale şiiri zanneden Ekmeleddin İhsanoğlu'nu eleştirerek, " 'Çarkçı Kemal'i tanımıştım da, şimdi de 'Çarkçı Ekmel' çıktı" dedi.

Erdoğan, seçim çalışmaları kapsamında Kahramanmaraş Müftülük Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka seslendi.

"Kardeşlerim, şunu iyi bilmenizi isterim ki, Suriye'nin, Irak'ın Gazze'nin umudu sizlersiniz. Şu anda bütün mazlum halklar yüzünü bize döndü.

Balkanların, Kafkasya’nın, Kuzey Afrika'nın Ortadoğu’nun umudu sizlersiniz, bizleriz. Şuanda bütün mazlum halklar bütün mazlum topluluklar yüzlerini bize döndüler. Biz onları yüz üstü bırakmayacağız" diye konuşan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ecdadımız onlara nasıl sahip çıktıysa biz de imkanlar ölçüsünde onlara sahip çıkacağız ve çıkıyoruz. 81 vilayetin tamamına nasıl ulaşıyorsak Türkiye'yi baştan sona nasıl imar ediyorsak dünyanın her yerindeki mazlumlara, mağdurlara da ulaşıyor büyük devlet olmanın gerektirdiği şekilde onların ellerinden tutuyoruz."
Adana'da Suriye'de Türkmenlere yardım götürün MİT'e ait tırlara hukuksuzca baskın yapıldığını söyleyen Erdoğan, "Bu Pensilvanya çetesi yargı, emniyet, Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki uzantılar yoluyla bu tırlara baskın düzenlediler. Şimdi de CHP, MHP, utanmadan sıkılmadan çıkıyor, bizi Türkmenlere yardım etmemekle itham ediyor. Pensilvanya'ya sahip çıkan bu CHP, bu MHP. Adana'da tırların durdurulmasına sessiz kalan işte bu CHP bu MHP. Hem yardımın engellenmesine göz yumacak hatta destek vereceksin hem de Türkiye Türkmenlere bir şey yapmıyor diyorsun. Bunlar ikiyüzlü, ikiyüzlü. Bunlar hiçbir şey yapmazlar, yapılmasına da razı olmazlar" dedi.

CHP'nin tarihi boyunca dış politikada ne yaptıysa bugün de aynısını yaptığını ifade eden Erdoğan, "CHP, Hitler'e sahip çıkmıştı Mussolini'ye sahip çıkmıştı, Hitler'e övgüler düzmüştü hatta safında yer almıştı. Bugün de Hitler'in izinden giden İsrail'e sahip çıkıyor. CHP, kurulduğundan itibaren İsrail'in yanında yer aldı. Bugün de yanında durmaya devam ediyor. Bu CHP var ya. Bize sığınan Azeri kardeşlerimizi Stalin'in askerlerine işte bu CHP teslim etmiş, alçakça şehit edilmelerini işte bu CHP izlemiştir. O Azeri kardeşlerimiz ne demişti biliyor musunuz şehit edilmeden önce. 'Bizi Stalin'in askerleri değil, siz bizi öldürseydiniz de bizi onlara teslim etmeseydiniz' diyorlardı. Yıllarca bu CHP Filistin yıllarca Ortadoğu'ya Arap kardeşlerimize sırtlarını döndü bunu yaparken de Avrupa'ya yakınlaşamadılar Türkiye'yi müzakere safhasına bile taşıyamadılar biz taşıdık. Şuanda da Gazze'deki katliamın üzerini örtmek İsrail'in işini kolaylaştırmak için içeride ellerinden geleni yapıyorlar. CHP'ye bakıyorsunuz Irak'ta adaletsizliği destekliyor, Mısır'da darbecileri destekliyor. Bakıyorsunuz Suriye'de eli kanlı rejimi Esed'i destekliyor, yüz binlerce insanın katilini destekliyor. İşte Gazze'de de İsrail için rahat soykırım yapsın diye bizi susturmanın mücadelesini veriyorlar. Susmak yok, hakkı söylemeye devam edeceğiz."

MHP'nin de artık kimliğini kendi siyasetini bir kenara bıraktığını, CHP'nin yavrusu olduğunu ifade eden Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"MHP Genel Başkanı CHP'nin peşine takıldı. CHP nereye sürüklerse oraya gidiyor. Sadece CHP değil, mevcut MHP yönetimi Pensilvanya'nın da oyuncağı oldu. Şuan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli meydanlarda konuşmuyor, salonlarda konuşuyor ve maalesef edebe adaba nezakete terbiyeye sığmayacak bir üslupla çok ağır hakaretleri arka arkaya sıralıyor. Biz onun seviyesine düşmeyiz. Biz onun debelendiği çamura çukura girmeyiz. MHP'nin Genel başkanı şuan gerçekten çok zor durumda. Yaptıklarını artık tabanına izah edemez duruma geldi. CHP'nin arkasına takılmış olmayı MHP tabanına anlatamıyor, Pensilvanya'nın dizinin dibine çökmüş olmayı artık MHP Genel Başkanı izah edemiyor tabanına. Ne dediler çatı dediler. Şimdi o çatının altında kim var? MHP var. yanında kim var? Sosyalist İşçi Partisi var. Başka? Devrimci Halk Partisi var. MHP Genel Başkanı artık bunlarla yol yürüyor. Hani ya siz milliyetçiydiniz? Hani ya siz komünistlere karşıydınız? Ya dünya da komünist mi kaldı? Bunların peşine takılıyorlar. Hatalarını beceriksizliğini başarısızlığını örtmek için de sabah akşam yalana iftiraya hakarete başvuruyorlar. Bu Bahçeli bize ne diyordu? Evimin önüne çocukları gönderip çocuklara andımızı okutacakmış. Kaldırdık ya onu okutacakmış. Sayın Bahçeli sen o çocukları ortak adayınızın evinin önüne gönder. O çocuklar artık gitsinler de sizin ithal monşer adayınıza bir zahmet İstiklal Marşını öğretsinler. Görüntüleri izlediniz mi? Bu ortak adayın Akif'in kabri başında sergilediği cehaleti gördünüz mü? Sürekli ne diyor 'benim babam merhumun arkadaşıydı' diyor. Mehmet Akif'in manevi dergahından geçtim diyor. Sonra kalkıyor, İstiklal Marşımızdan dörtlük okuyor. Şimdi ben çarkçı Kemal'i tanımıştım da, çarkçı Ekmel çıktı. Diyor ki, saptırıyorlar diyor ben orada böyle bir şey demedim. Şimdi size bunu izletiyorum. Bu adamın da nasıl çarkçı olduğunu nasıl yalan söylediğini burada bizzat izleyecek, bizzat kendinden dinleyeceksiniz, buyrun. Şimdi, bugün diyor ki tekrar, çok enteresan, güya bu profesör, 'ben' diyor, 'bir beyit okudum.' Ey profesör bu beyit değil, kıta kıta. Dört mısradan oluşan kıta. Dört mısra. Beyit 2 mısradan oluşur. Sen daha bunu öğrenememişsin yahu. Senin her yerin profesör olsa ne yazar." 

“CHP’Lİ MHP’Lİ KARDEŞLERİM İSTİKLAL MARŞI’NI BİLMEKTEN ACİZ BU MONŞERE OY VERMEYECEK” 

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "CHP ve MHP, tabanına gideceksiniz tıpış tıpış bu adaya oy vereceksiniz dediler ama inanıyorum ki CHP'li MHP'li kardeşlerim bu ithal adaya İstiklal Marşı'nı bilmekten tanımaktan aciz bu monşere oy vermeyecek" dedi.

Erdoğan, seçim çalışmaları kapsamında Kahramanmaraş Müftülük Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka seslendi. Başbakan Erdoğan, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun siyasetin inceliklerini kavrayamadığını fazla vakti de olmadığını söyleyerek, "Bu arada bizim AK Partili gençler, değişik illerden bu profesör beyefendiye İstiklal Marşı ve Sefahat gönderiyorlar. Dün de Kahramanmaraş'taki gençler göndermişler. Olur ya, bakarsınız okuyuverir. 10 Ağustos'tan sonra okumaya çok zamanı olacak. Ey Kahramanmaraş, bu ortak aday benim CHP'ye gönül vermiş kardeşlerime hiç yakışıyor mu? Bu ortak aday benim MHP'ye gönül vermiş kardeşlerime hiç yakışıyor mu? Bahçeli senin işin çok zor. Çok yanlış yola girdin ama şimdi artık ne o yoldan çıkabiliyorsun ne de girdiğin yolu birilerine izah edebiliyorsun. Ey Bahçeli İstiklal Marşı'nı bile bilmeyen bu adayı sen MHP'li kardeşlerime nasıl yutturacaksın? Gözü dönmüş şekilde arka arkaya sıraladığı hakaretler bu çirkinliği beceriksizliği saklamaz. Bahçeli bunun hesabını bu dünyada da vereceksin öbür dünyada da. Ama, ben senin düştüğün seviyeye düşmem. Sana aslında Kahramanmaraş'ın evladı Necip Fazıl'ın ağzıyla cevabım var ama onu da vermem. Üstadı tanıyanlar çok iyi bilir. CHP'ye de MHP'ye de bu adayı adeta zorlattılar. CHP ve MHP, tabanına gideceksiniz tıpış tıpış bu adaya oy vereceksiniz dediler ama inanıyorum ki CHP'li MHP'li kardeşlerim bu ithal adaya İstiklal Marşı'nı bilmekten tanımaktan aciz bu monşere oy vermeyecek. İnanıyorum ki Kahramanmaraş'ta bu dayatma adaya oy çıkmayacak. Öyle mi? Ablalar öyle mi? Ama bakın fazla zamanımız yok, çok çalışacağız. Ablalar kapı kapı dolaşmaya evet mi? Abiler evet mi? Durmak yok" diye konuştu.

"MİLLİYETÇİLİK ÜLKEYİ BÜYÜTMEKLE OLUR"
Türkiye'yi uçurumun kenarından alıp bir dünya ülkesi yaptıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Şimdi bakın. Milliyetçilik istismarı yapanlara buradan sadece bir alanda yaptıklarımızı özet olarak aktaracağım. Kimin gerçek milliyetçi kimin de bu işin istismarını yaptığına siz karar vereceksiniz. 2003 yılında Türkiye, Türk Silahlı Kuvvetleri ihtiyaçlarını yüzde 75 oranında dışarıdan karşılıyordu. Şu anda yüzde 45'e kadar düşürdük. Bakın kaçtan kaça. Daha da düşüreceğiz. Yüzde 5'lere kadar çekeceğiz. 12 yıl önce, Türkiye savunma ve havacılıkta 248 milyon dolar ihracat yapıyordu. Şu rakama dikkat, şimdi 1 milyar 262 milyon dolar ihracat yapıyoruz. Kendi tankımızı, Altay tankını imal ettik. Kendi İnsansız Hava Aracımızı Anka uçaklarını imal etmeye başladık. Kendi savaş gemilerimizi imal etmeye başladık. İkisini uluslararası denizlere gönderdik. Yeni gemiler ve denizaltılar yolda, yapıyoruz. Kendi piyade tüfeğimizi, uydularımızı imal etmeye başladık. Füzelerimizi, roketlerimizi üretir konuma geldik. 10 Haziran'da yaptığımız törenle kendi mühendis ve teknisyenlerimizin imal ettiği Atak helikopterlerini Türk Silahlı Kuvvetleri'ne teslim ettik. Kardeşlerim savunma sanayiinde neredeyse tamamen dışa bağlı bir Türkiye vardı şuanda dünyada iddia sahibi bir Türkiye var. Dünyanın gözü şuan Türkiye'de. Birçok ülke ürettiğimiz silahları araçları satın almak için sıraya giriyor. Uçaklarımızı modernizasyon için yurtdışına gönderiyordu. Şimdi dışarıdan artık bize geliyorlar. 2023'e kadar inşallah kendi jet eğitimizi yapacağız. İstihbarat uydumuzu uzaya göndereceğiz. Kendi çıkarma gemimizi inşa edeceğiz, muharip uçak orta sınıf helikopterlerimizi firkateynlerimizi kendimiz üreteceğiz. Milliyetçilik işte budur. Ülkeyi büyütmekle olur. 230 milyar dolar milli gelirle aldık 820 milyar dolar milli gelire ulaştık. Bu MHP, IMF'ye 23,5 milyar dolar borçla bize devretti. Bitti. Merkez Bank döviz rezervi 27,5 milyar doları şimdi 135 milyar dolara ulaştı. Kim milliyetçi ? Kim ülkesini seviyor? Kardeşlerim, CHP'nin arkasına takılarak Pensilvanya'nın dizinin dibine oturarak sabah akşam hakaret ederek milliyetçilik olmaz. İstiklal Marşıyla Çanakkale şiirini ayıramayan adamın arkasına takılmakla milliyetçilik olmaz."

"GEREKSİZ TARTIŞMALARI GERİDE BIRAKACAĞIZ"
10 Ağustos'ta eski Türkiye ile yeni Türkiye arasında bir tercih yapılacağını söyleyen Erdoğan, "10 Ağustos'ta İnşallah eski Türkiye'ye çetelere vesayete kapıları tamamen kapatacak yeni Türkiye'nin büyük Türkiye'nin kapılarını ardına kadar açacaksınız. 10 Ağustos'ta Türkiye'nin yıldızını sizler parlatacaksınız. Şimdi soruyorum, eski Türkiye mi yeni Türkiye mi? Cumhurbaşkanını ilk defa sizler seçecek, devlet ve milleti sizler kucaklaştıracaksınız. İnşallah 77 milyon bir olacak. Diri olacak, kardeş olacak, hep birlikte Türkiye olacak. Bizde ayrım yok. Türkiye Kürdüyle Lazıyla Çerkeziyle Boşnağıyla Arnavutu Gürcüsü Arabıyla tek millet, tek bayrak. Tek vatan, tek devlet. İnşallah bu birlikteliğimizi işte birilerini kıskandırıyor. Bütün o gereksiz tartışmaları Türkiye'ye zaman kaybettiren enerjisini heba eden o gereksiz tartışmaları geride bırakacağız. Sorunları daha güçlü daha hızlı çözerek hep birlikte yeni Türkiye'ye inşa edeceğiz" dedi.

KAHRAMANMARAŞ’A 11 KATRİLYONLUK YATIRIM
Erdoğan, 12 yıllık başbakanlık yaptığı dönemde Kahramanmaraş'a 11 katrilyon yatırım yaptıklarını belirterek, yeni projeleri açıkladı. Geçtiğimiz hafta Ankara-İstanbul yüksek hızlı tren hattının hizmete açıldığını belirten Erdoğan, bu hatta Kahramanmaraş'ın da ekleneceğini söyledi. Erdoğan, Adana ve Mersin arasında 160 km/h ile seyredecek tren hattının kurulacağını ve bu hattın Kahramanmaraş'a da uzanacağını kaydetti. Enerjide 2 katrilyon 900 trilyon, Ulaştırma ve Haberleşmede 1 katrilyon 100 trilyon, Orman ve Su İşleri'nde 1 katrilyon, Eğitim'de 1 katrilyon, Tarım ve Hayvancılık'ta 857 trilyon, Aile ve Sosyal Politikalarda 819 trilyon Kahramanmaraş'a yatırım yapıldığını dile getiren Erdoğan, 12 yıl içinde yaptıkları birçok hizmet olduğunu ve 400 yataklı Necip Fazıl Şehir Hastanesi'nin bu eserlerden biri olduğunu bildirerek, 2 ihtisas alanından oluşan toplam 500 yataklı bir şehir hastanesinin daha inşa edileceğini müjdeledi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan, 2002 yılına kadar 79 yılda Kahramanmaraş'ta sadece 73 kilometre bölünmüş yol yapıldığına dikkat çeken Erdoğan, 12 yılda kendilerinin 212 kilometre bölünmüş yol yaptıklarını dile getirdi. Özellikle yüksek hızlı trenin “Asırlık bir proje” olduğuna değinen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Nur Dağı'ndan Kahramanmaraş'a hızlı tren bağlantısını sağlayacak hattın proje çalışması bu yıl sonuna kadar bitiyor. Yatırım programındaki diğer hatların tamamlanmasıyla İstanbul'dan Kahramanmaraş'a hızlı tren bağlantısını sağlamış olacağız. Böylece, kahramanlar diyarı evliyaların, şairlerin diyarı Kahramanmaraş'ın ekonomisi daha da canlanacak, çehresi daha da güzelleşecek. Bitmiyor, toplam 2.5 katrilyon lira maliyetle Adana, Gaziantep arasında yeni bir demiryolu hattı yapmak için proje çalışmaları devam ediyor. Bu aynı zamanda Kahramanmaraş'ın da projesi. Saatte 160 km/h uygun çift hatlı elektrikli ve sinyalli yeni demiryolu ihalesini bu sene içinde yapıp inşallah 3 yıl içinde onu da hayata geçirmeyi planlıyoruz. Sulamada da Kahramanmaraş ihya oldu. Ayvalı, Adatepe ve Kılavuzlu Barajları Kahramanmaraş'a yaptığımız yatırımların en önemlileri arasında. Son 12 yılda Kahramanmaraş'a toplam 2265 mw kurulu gücünde 48 yeni santral kazandırdık. Bu da Kahramanmaraşlı kardeşlerim için iş demektir, aş demektir, ülke ekonomisine katkı demektir. Kahramanmaraş için üretmeye, Kahramanmaraş'a yatırım yapmaya devam edeceğiz. Kardeşlerim, hiç endişeniz olmasın. Kahramanmaraş, önümüzdeki dönem yapılacak yatırımlarla çok daha parlak ve kalkınmış bi şehir olacak.”

“HİÇBİR HİZMET YARIM KALMAYACAK”
Cumhurbaşkanlığı görevine seçilmesi halinde Kahramanmaraş'taki tüm yatırımların takipçisi olacağının altını çizen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Hiçbir hizmet yarım kalmayacak. Hiçbir yatırım, proje ve eser atıl kalmayacak. Eğer seçilirsem başlamış tüm proje ve yatırımlar takibimde olacak. Bizim hizmet sevdamız asla bitmeyecek. Size sevdalıyız be biz. Biz size aşığız aşık. Bizi dertliyiz dertli. Bizim derdimiz var, bu millete hizmet. Ferhat'la Şirin gibi. Bu sevda inşallah cumhurbaşkanlığı döneminde de devam edecek. Dev projelerle devam edecek. İnşallah Türkiye'yi münhasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracağız. 10 Ağustos herhangi bir tarih, sıradan bir tarih değil. Nasıl ki 3 Kasım 2002 tarihi itibariyle Türkiye'nin makus tarihini değiştirdiyse nasıl ki o tarihten itibaren Türkiye şahlandıysa, emin olun 10 Ağustos'tan sonra da Türkiye'de yeni bir dönem başlayacak. Hiç endişeniz olmasın. 10 Ağustos'ta Türkiye'de bir ilk yaşanacak. Sandıklarda tarih yazılacak. Onun için ricam var sizlerden. Sandıklara muhakkak gidin. Gitmeyenleri alın götürün. Muhakkak. Kardeşlerim, yarın çocuklarınıza, torunlarınıza bunu anlatacaksınız. 'Milletin Cumhurbaşkanını seçtiği o seçimlerde ben oy kullandım' diyeceksiniz. 'Tarih yazdık' diyeceksiniz. 'Halkın oylarıyla belirlenen ilk cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullandım' diyeceksiniz. Vesayete statükoya son verdik diyeceksiniz.”
Gümrük kapılarında oy kullanma sürecinin başladığını söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“Türkiye'ye tatile gelen kardeşlerimden en yakın gümrük kapısında oy kullanmalarını rica ediyorum. Bu arada, yaptığımız düzenlemeyle yurtdışında da ilk kez kardeşlerimiz oylarını kullanacak. Bu ilk tecrübede bazı sıkıntılar ortaya çıkıyor ama vatandaşlarımız o sıkıntıları da inşallah aşarak oylarını kullanacaklar. Rica ediyorum 10 Ağustos seçimleri ülkemiz için demokrasi için hayırlara vesile olsun.”
Başbakan Erdoğan, mitingine katılanlardan, Filistin, Gazze, Suriye, Irak, Mısır mazlumları, şehitleri ve geçtiğimiz gün hayatını kaybeden Adanalı sanatçı Murat Göğebakan için dua isteyerek konuşmasını tamamladı. 

HABİP DEMİRCİ - MUHAMMET ÖZER

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Umre ödüllü gençlik bilgi yarışması sonuçları açıklandı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen ’Umre Ödüllü Gençlik Bilgi Yarışması’ sonuçları açıklandı. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından geleneksel hale getirilen lise ve üniversite öğrencilerine yönelik bilgi yarışması düzenlenmişti. İl ve ilçe müftülükleri koordinesinde yurt genelinde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen yarışma sınavının sonuçlarına göre Bayburt’ta lise düzeyinde Bayburt Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Emine Esra Yeşil, üniversite düzeyinde ise Bayburt Üniversitesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Esra Arslan İlde birinci olarak Umre ödülü kazandı. Yarışmada dereceye giren öğrencilerin isimleri ise şu şekilde: Lise düzeyinde: 1. Emine Esra Yeşil - (Arpalı Zakire Hanım Kız Kur’an Kursu Hafızı ) Bayburt Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi 2. Melek Betül Alagöz - Bayburt Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi 3. Pınar Üner - Rekabet Kurumu Kız Anadolu Lisesi 4. Mehmet Akif Memiş - Bayburt Millî İrade Anadolu Lisesi 5. Merve Kardeş - Bayburt Millî İrade Anadolu Lisesi Üniversite düzeyinde: 1. Esra Arslan - Bayburt Üniversitesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği 2. Merve Argun - Bayburt İlahiyat Fakültesi 3. Dilara Han - Bayburt İlahiyat Fakültesi 4. Yavuz İhsan Selim Zehir - Bayburt İlahiyat Fakültesi 5. Ömer Faruk Urhan - Bayburt İlahiyat Fakültesi Öğrenciler yarışma sonuçlarını yarisma.diyanet.gov.tr adresinden öğrenebilecekler.
İzmir İzmir’de doktor ve sağlık çalışanları kendilerini odaya kilitledi, tehdit şüphelisi tutuklandı İzmir Şehir Hastanesinde “katliam” yapacağını söyleyen ve sağlık çalışanlarını tehdit ettiği iddiasıyla hakkında "beyaz kod" verilen, aracında yapılan aramalarda ise pompalı tüfek, fişek ve bıçak ele geçirilen zanlı, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Alınan bilgiye göre, bir süre önce İzmir Şehir Hastanesinde tedavi gören ve psikolojik sorunları olduğu ileri sürülen C.Y.’nin (50) dün öğlen saatlerinde pompalı tüfekle hastaneye geleceği ihbarı üzerine hastane polisi ve jandarma ekiplerince çevrede güvenlik önlemleri alındı. Gelen aracı tespit eden polis ve jandarma ekiplerince C.Y. hastane otoparkında etkisiz hale getirildi. Yapılan aramalarda aracın bagajında pompalı tüfek, fişek ve bıçak ele geçirildi. Emniyete götürülen C.Y. buradaki işlemlerinin ardından cumhuriyet savcısının talimatıyla serbest bırakıldı. Tutuklandı Akşam saatlerinde tekrar hastaneye gelen C.Y.’nin "C Blok Kat 9 da katliam yapacağım" demesi üzerine durum 112 Acil Çağrı Merkezine ihbar edildi. Adrese gelen polis ekipleri, acil girişin önünde otoparkta sandalyede oturan C.Y.’nin yanına gitti. Burada polislere ‘gırtlak kanseri kontrolü için patoloji örneği verdiğini, 12 saatte bir defa aspire edilmesi gerektiğini ve kendisi ile ilgilenilmediğini’ söyleyen C.Y. muhafaza altına alındı. Doktor ve diğer sağlık çalışanlarının kendilerini odaya kilitleyerek “beyaz kod” verdiği ileri sürülen olayda, hastanenin acil nöbetçi doktoru B.G.’nin kendisini tehdit ettiğini söylediği C.Y.’den şikayetçi olduğunu beyan etmesi üzerine şüpheli gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen C.Y. çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı.