POLİTİKA - 18 Ekim 2017 Çarşamba 15:39

Başbakan Yıldırım'dan liselere girişte yeni sistemle ilgili flaş açıklama

A
A
A
Başbakan Yıldırım'dan liselere girişte yeni sistemle ilgili flaş açıklama

Başbakan Yıldırım, liselere girişte yeni sistemle ilgili, ''1 hafta içinde açıklanacak, iyi bir sonuç alacağız'' dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, “TEOG’u bu seneden itibaren uygulamayacağız. Ama bunun üzerinden çeşitli tezviratlar yapılıyor. Bunların hiç birisi gerçekle bağdaşmıyor. Muhtemelen bir hafta içerisinde bunun detaylarını anne, baba, velilerle paylaşacağız” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Akademik Yılı Açılışı ve Fahri Doktora Tevdi Töreni’nde konuştu. Yıldırım, kendisine fahri doktora tevdi edilmesinin ardından yaptığı konuşmada, “20 kadar oldu bu fahri doktora da maaşım da bir artış olmuyor, bu nasıl oluyor? Şahsıma tevdi edilen fahri doktora ünvanından dolayı başta Rektörümüz olmak üzere bütün senato üyelerine ve üniversite mensuplarına şükranlarımı sunuyorum. Aslında Sağlık Bilimleri Üniversitesi yeni bir üniversite, 2015’te kuruldu ama bir asır öncesine giden de bir geçmişi var. Abdülhamit’in doğum yıl dönümünde kurulan Mektebi Tıbbıyeyi Şahane daha sonra Darülfünün Tıp Fakültesi oldu. Bu neyi gösteriyor? Aslında, bir asırdan fazla geçmişi olan köklü üniversite ile genç bir üniversitenin buluşması. Bir de İstanbul’da, Ankara’da yaygın bir yapılaşma var, ihtiyaçlarınızı biliyoruz. Yeni üniversite kampüs ihtiyacını biliyoruz, mevcutlarla ilgili ihtiyaçlarınızı biliyoruz, inşallah bunların hepsini belirli bir plan ve imkan dahilinde gidereceğiz. Hiç endişe etmeyin, siz durmayın yola devam edin, yanınızdayız” ifadelerini kullandı.

Yıldırım, “Bugün böyle kutlu bir ecdadın temellerini attığı bir tıp mektebinde ne mutlu ki sizlerle beraberiz. Eğitim gören öğrenci kardeşlerimize de şanslı olduklarını söylemek istiyorum. Bir asırlık bir tecrübenin getirdiği kazanımları yaşama fırsatı buluyorlar.Sizler bizim geleceğimiz, aydınlık yarınlarımızsınız. Sizler sayesinde geleceğe yönelik umut ve heyecanımız dipdiri olarak devam ediyor” dedi.

Eğitimde son 15 yılda 11 kat artış sağlandığını belirten Yıldırım, eğitim bütçesinin bu sene 130 milyarı bulduğunu ve bunun artırılmaya devam ettiğini ifade etti. Yıldırım, eğitimde kaliteyi, fırsat eşitliği, sürekliliği, verimliliği sağlamak için gayret gösterdiklerini belirterek, ilk olarak üniversitelerde yaşanan adaletsizliği kaldırdıklarını söyledi.

Yıldırım, “Şu anda yükseköğretimde okuyan öğrenci sayımız 7 milyon 200 bin. 110 bin civarında saedce yabancı uyruklu öğrenci var. Sayın YÖK Başkanı bu yetersiz, en az 350 bin olması lazım” diye konuştu.
“Gelen her öğrenci bizim gönüllü elçimizdir” diyen Yıldırım, “Yurtdışında eğitim görmüş biri olarak söylüyorum. Eğitim gördüğünüz ülke ile ilgili bir duygusal bağınız olur. Bu da ömür boyu hangi konumda olursanız olun devam ediyor. Sadece dil öğrenmiyor, Türklerin hayat tarzı, yaşayış şekli, imkan ve kapasitesini, kabiliyetlerini öğreniyorlar. Sizin milyonlar harcayarak elde edemeyeceğiniz büyük bir tanım elçiniz, gönüllü elçiniz oluyor. Arıyoruz, bir konu olduğu zaman diplomatik kanalları beklemeye gerek yok, tık tık işler çözülüyor. Bireysel ilişkiler önemli. Burada ne kadar çok misafir öğrencimiz olursa hem para kazanır hem de ömür boyu memleketimizi, ülkemizin insanımızın tanıtımını yapan gönüllü elçilere evsahipliği yaparız. Bu kadar yeter herhalde meramımı anlattım, seneye bakacağız kayıtlara, 120 bin olmuş, fena bir gidiş değil. Benim kota 350 bin. Sadece yüzde 5’i, bütün üniversite öğrencilerinin” şeklinde konuştu.

Üniversiteler ile ilgili sınav sistemine yönelik yapılan değişikliği hatırlatan Yıldırım, “Bir günde bütün şeyi yaşayacaklar ama asıl problem üniversitelere girişin sadece sınava endekslenmesi olmamalı. Üniversitelere giriş o gün 24-25 Haziran’da yapacağımız sınava bütün kaderimiz bağlanmamalı. Ne olmalı? Ta ortaöğretimden birikimimiz neyse o sınavdan elde edeceğimiz sonuçlarla oluşan başarı seviyesi belirleyici olmalı. Dün Sayın Bahçeli sınavlar kalksın dedi, kendisi de akademisyen. Biz de bunu dikkatle inceleyeceğiz. 2 milyon 400 bin geçmiş yıllardan gelen öğrencilerimiz var. Dolayısıyla, bunlarla ilgili bir çözüm üretmemiz lazım. 1 milyon mezun var ama herkes şu kadar 185 üniversitesinin 10 tanesine gitmek istiyor, burada bir seçim metoduna ihtiyaç var. Orta ve uzun vadede sınavın belirleyici olacağı yöntemden de şartlar oluştuğunda vazgeçilebilir” dedi.

TEOG’un kaldırılmasına ilişkin değerlendirmede bulunan Yıldırım, “TEOG’u bu seneden itibaren uygulamacağız. Ama bunu üzerinden çeşitli tezviratlar yapılıyor. Bunların hiç birisi gerçekle bağdaşmıyor. Bizim yapacağımız muhtemelen bir hafta içerisinde bunun detaylarını anne, baba, velilerle paylaşacağız. Yapacağınız şey, TEOG’da da öğrencilerin sınav sisteminden dolayı yanlış yapmalarının önüne geçecek daha konforlu bir şey getiriyoruz, yaptığımız bu. TEOG da merkezi yerleştirme sınavı olmamasına rağmen zaman içinde de böyle algılandı. Buradaki yapılacak sınavların en az iki tanesinin başlangıçta merkezi sistemle yapılması ve değerlendirmelerin genel başarı ortalamasına dahil edilmesi. Farklı alternatiflerimiz var, bütün bunları uzmanlar değerlendiriyor. Artılarını eksilerini ortaya çıkarıyorlar, velilerden de görüş alıyoruz. İnşallah mükemmel değil ama iyi bir şey ortaya çıkacak” açıklamasında bulundu.

Türkiye’nin hain bir darbe girişimine maruz kaldığını belirten Yıldırım, “15 Temmuz Türkiye’nin ikinci kurtuluş mücadelesidir, milletimiz bayrağa sahip çıktı, geleceğe sahip çıktı ve bu alçak darbe girişimi bastırıldı. Şimdi onların failleri mahkemelerde hesabını veriyor ama şunu gördük ki tehlike tahminlerimizden daha büyük. Devletin bütün kurumları, asker, polis, jandarma, sahil güvenlik, yargı, üniversiteler, liseler, bürokrasi ve iş hayatı, sivil toplum örgütleri bütün buralara adeta bir virüs gibi sızmışlar, kılcal damarlara kadar girmişler. Şimdi bunları tek tek buralardan ayıklamak kolay bir iş değil. Çok büyük bir operasyon, büyük ve titiz bir çalışmayı gerektiriyor. Her kurumumuz bu çalışmayı büyük bir titizlikle tamamlamak için gayret gösteriyor. Hiç kimse hiçbir devlet kendisine sadakatle bağlı olmayan yöneticilerle çalışamaz. 15 Temmuz sonrası bütün kurumlar durumlarını gözden geçirdi, silahlı kuvvetler de yeniden yapılanmaya gitti” diye konuştu.

Askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığına devredildiğini anlatan Yıldırım, “Üniversiteler Sağlık Bilimleri Üniversitesine geçti, böylece buralar hastaneleriyle hem sivillerin hem de askerlerin de hizmetinde. Üniversite, hem sivil hem askeri ihtiyacı olan tabipleri de karşılayacak hale geldi. Bunun bir geçiş süreci var, bazı zorluklar, sıkıntılar yaşanacak ama bunların hepsi günden güne oturuyor. Biz bu değişimi aslında hastanelerin tek bir çatı altında toplanması, Sağlık Bakanlığında orada yaşadık. Orada da buna benzer itirazlar geldi ama günün sonunda herkes bu işin ne kadar isabetli olduğunu, bunun sağlıkta dönüşümün ne kadar başarılı sonuçlara ulaştığını tespit etti” dedi.

Programa, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanı sıra Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Ankara Valisi Ercan Topaca da katıldı. Programda, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Külliyesine ilişkin hazırlanan tanıtım videosu da izletildi. Hastanenin, Sağlık Bakanlığı’na devredilmesinin ardından ilk akademik yıl gerçekleştirilmiş oldu. Yüksek lisans ve doktoralarını tamamlayan öğrencilere diplomaları verildi. Başbakan Yıldırım’a, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Erdöl tarafından fahri doktora tevdi edildi. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Külliyesindeki Fakülte ve Yüksekokulları birincilikle kazanan öğrencilere ödülleri de verildi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Konya’da 4 ölümlü kazaya ilişkin 2 Cumhuriyet Savcısı ve 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili görevlendirildi Konya’da kontrolden çıkan otomobilin otobüs durağında bekleyen vatandaşlara çarpması sonucu 4 kişinin hayatını kaybettiği, 5 kişinin de yaralandığı kazaya ilişkin, 2 Cumhuriyet Savcısı ve 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili görevlendirildi. Kaza sonrası otomobil sürücüsünün gözaltına alındığı öğrenildi. Kaza, 08.30 sıralarında Konya-Karaman karayolunun 25. kilometresinde merkez Meram ilçesi Ali Ulvi Kurucu Mahallesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, B.T. (39) idaresindeki 42 J 2873 plakalı otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak otobüs durağında bekleyen vatandaşlara çarptı. Kazada Mordagül Tutgak (59), Elif Gül (42), Dudu Gül (33) ve Nergiz Gül (48) hayatını kaybederken durakta bekleyen S.Ö., T.G. (13) ve araçta yolcu olarak bulunan B.T. (43), Ü.T. (16) ile otomobil sürücü B.T. yaralandı. Kazayla ilgili olarak Konya Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal olay yerinde incelemelerde bulundu. Kazayla ilgili 2 Cumhuriyet Savcısı ve 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili görevlendirildi. Araç sürücüsü gözaltına alındı Savcılıktan yapılan açıklamada, “Konya-Karaman yolunda meydana gelen trafik kazası sonucunda 4 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 5 vatandaşımız yaralanmıştır. Kaza ile ilgili Konya Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal olay yerinde incelemelerde bulundu. Olayla ilgili olarak 2 Cumhuriyet Savcısı ve 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili görevlendirilmiştir. Olay yerinde uzman bilirkişi ile birlikte nöbetçi Cumhuriyet Savcımız tarafından gerekli inceleme ve keşif işlemleri yapılmıştır. Kazaya sebep olduğu iddia edilen araç şoförü olan şüpheli gözaltına alınmış olup olay tüm yönleriyle titizlikle incelenmektedir” denildi.
Malatya AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sami Er, ziyaretlerini sürdürüyor 31 Mart seçimlerine kısa bir zaman kalırken, AK Parti Malatya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sami Er, seçim ziyaretlerini sürdürüyor. İlk olarak Organize Sanayi Bölgesi ve MAŞTİ’de bulunan esnafları tek tek ziyaret eden AK Parti Malatya Büyükşehir Başkan Adayı Sami Er, burada sorun ve talepleri dinledi. MAŞTİ esnafı ile sohbet edip istişarelerde bulunan Er, projelerinden bahsetti, göreve geldiklerinde şehri el birliği ile eskisinden daha güçlü bir şehir haline getirme hedefini dile getirdi. Esnaf gezisinin ardından STK ziyaretleri kapsamında beraberinde AK Parti Malatya İl Başkanı Namık Gören ile Anadolu Esnaf Sanayici ve İşadamları Derneği (ANESİAD)’ı ziyaret eden Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sami Er, burada dernek üyeleri ile görüştü. Burada konuşan Er, Malatya’nın büyük bir afet yaşadığını ve bu kapsamda omzundaki ağır yükün farkında olduğunu ifade ederek, “Malatya’mız sıkıntılı bir dönemden geçiyor. Bizde bu süreci inşallah göreve geldiğimizde tüm Malatyalılarla birlikte sürdüreceğiz. Her zaman dediğimiz gibi Malatya’yı Malatyalılarla birlikte yöneteceğiz. Şehirdeki üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, odalar ve halkımız ile birlikte el ele vererek Malatya’yı hep birlikte ayağa kaldırmak için mücadele edeceğiz” dedi. Malatya’nın ayağa kaldırılmasında kuşkusuz en önemli görevin TOKİ ve Emlak Konut’ta olduğunu da ifade eden Sami Er, kendisinin de buralarda olan tecrübesinin bu süreçte hizmetlerin daha hızlı ilerlemesi adına bir avantaj olduğunu dile getirdi. 70 bine yakın hak sahibinin bulunduğu Malatya’da önceliklerinin her bir depremzedenin kalıcı konut ve işyerine kavuşması olduğunu ifade eden Sami Er, yine çarşının da bir an önce ayağa kaldırılmasının önemine değindi. Göreve gelir gelmez önceliklerinin Malatya’da depremin tüm izlerini bir an önce silmek olduğunu ifade eden Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sami Er, canlı bir mekanizma olan belediyenin tüm hizmetlerinin aksatılmadan yürütüleceğini söyledi. Kısa, orta ve uzun vadede hazırladıkları projelerini vatandaşlara aktaran Er, merkezi hükümet ve kamu kurumları ile uyum içerisinde çalışarak birçok yatırım ve projeyi Malatya’ya kazandıracaklarının altını çizdi. AK Parti Malatya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sami Er, STK ziyaretleri kapsamında daha sonra Verenel Derneği, Semerkand Malatya Gönüllüler Derneği, Boğaziçi Vakfı, Sıla Bilgi Kültür Dayanışma Derneklerini de ziyaret ederek istişarelerde bulundu.
Kayseri Öğrenciler Çanakkale’yi tarihi mekanda öğrendi Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Sınıfım Kayseri projesi ile öğrenciler, sanat galerisine dönüştürülen bin 500 yıllık Tol Kilisesi’nde işlenen tarih dersi ile Çanakkale Savaşı’nı öğrendi. Sınıfım Kayseri proje programı Talas ilçesinde bulunan bin 500 yıllık Tol Kilisesi’yken Talas Sanat Galerisi’ne dönüştürülen mekanda gerçekleşti. Öğrenciler, tarih öğretmenleri tarafından anlatılan Çanakkale Savaşı’nı tarihi mekanda hem yeniden dinledi, hem de tarihin dokusunun içinde ders işledi. Düzenlenen programa İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse, Fatma Kemal Timuçin Anadolu Lisesi öğretmenleri ve öğrencileri katıldı. Proje ile amaçlarının çocukları ve gençleri geleceğe hazırlamak olduğunu söyleyen İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse, “Sınıfım Kayseri projesi devam ediyor. Amacımız çocuklarımızı ve gençlerimizi geleceğe hazırlamak. Buna hazırlarken de bu vatanın, milletin geçmişten beri ortaya koymuş olduğu ruhu, kültürü, anlayışı ve inancın farkında olmalarını sağlamak. Geleceğe bu ruhu, inancı ve anlayışı gençlerimiz aracılığıyla taşımak. Malumunuz 18 Mart dolayısıyla her yerde kutlamalarımız, törenlerimiz, anma programlarımız devam ediyor. Bugün de bu mekanda bu konuyla ilgili çocuklarımız tarih dersi işleyecekler, biz de onlarla beraber katılacağız. Ne olursa olsun bizim amacımız şu; öncelikle iyi insan yetiştirmek. Mutlu, huzurlu insan yetiştirmek. Daha sonra kendi akranlarıyla, dünya gençleri ile her alanda yarışabilecek insanı yetiştirebilmemiz lazım ve aidiyet duygusunu hisseden, bayrağın, sancağın, inancın ve dinin bu hassasiyetlerin, milli şuurun farkında olan gençler yetiştirmek istiyoruz. Bilimde, sanatta, kültürde, sporda yani her alanda çocuklarımızın iyi olmasını istiyoruz. Bunun için de elimizden geleni çocuklarımıza sunmaya çalışıyoruz, onları maruz bırakmaya çalışıyoruz. Farklı alanlarda, özellikle yaşadıkları şehrin, bölgenin kültürünü, ruhunu görsünler istiyoruz. Bunun için de farklı farklı organizasyonlar düzenliyoruz. Bugün de onlardan bir tanesinde Talas’tayız. Çocuklarımızla beraber dersimizi yapacağız inşallah” dedi. Fatma Kemal Timuçin Anadolu Lisesi 12. sınıf öğrencisi Sinemis Zeynep Şimşek, “Burada olmaktan gerçekten çok mutlu ve gururluyum. Bize bu organizasyonu düzenleyen İl Milli Eğitim Müdürümüze, Belediye Başkanımıza ve okul müdürümüze teşekkür ediyorum. Burada olduğum için gerçekten çok mutluyum. Değişik mekanlarda ders işlemek beni gerçekten mutlu etti. Farklı bir ortam, farklı bir atmosfer” ifadelerini kullandı. Yine 12. sınıf öğrencilerinden Kerem Özgen ise, “Öncelikle böyle tarihi bir mekanda İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün bize yaptığı eğitimden dolayı teşekkür ediyorum. Çünkü eğitim sadece okulda gösterilecek bir şey değil. Eğitim her yerde ve hayatımızın her noktasındadır. Böyle bir eğitimi de tarihi mekanlarda göstermek gerçekten çok güzel. Çünkü biz tarihi mekanlarla kendi kültürümüzü öğrenebiliriz. Bu özgür devlette ve özgür eğitim sisteminde Mustafa Kemal Atatürk’e çok büyük teşekkür ediyorum” dedi.