ASAYİŞ - 13 Ekim 2017 Cuma 11:09

'Basenin var' denilen genç kız nişanı bozdu, tazminata hak kazandı

A
A
A
'Basenin var' denilen genç kız nişanı bozdu, tazminata hak kazandı

Samsun'da nişanlısı ve ailesinin, nişan alışverişinde dar elbiseler giydirip vücudunun düzgün olup olmadığını inceledikleri genç kız, baseninin kontrol edilmesine öfkelenip nişanı bozdu.

'Basenin var' denilerek eleştirilen genç kız, nişanlısı ve ailesi hakkında tazminat davası açtı. Mahkemenin ret kararını Yargıtay'a taşıyan genç kız, 2 yıl sonra müjdeli haberi aldı. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, basenleri (omurganın bel ile kalça arasındaki bölümü) olduğu gerekçesiyle eleştirilen genç kıza manevi tazminat ödenmesi gerektiğine hükmetti. 

Olay, 2015 yılında Samsun'da meydana geldi. Nişanlanan çift, aileleriyle birlikte nişan alışverişine çıktı. İddiaya göre, nişanlı genç ve ailesi nişan alışverişinde genç kıza dar elbiseler giydirip vücudunun düzgün olup olmadığını inceledi. Eleştirileri ilerleten nişanlı genç, basenleri olduğu gerekçesiyle nişanlısını mesaj yoluyla da rahatsız etti. Genç kızın vücuduna ilişkin hakaretlerde bulunduğu öne sürülen genç, sırf basenleri olduğu için yüzüğü atma teklifinde bulundu. Nişan günü ise genç ve ailesi, kızın eteğini kaldırıp vücuduna tekrar baktı. Genç kızın ailesi bu olaylar üzerine nişanı bozdu. Nişanlısı ve ailesinin kişilik haklarına saldırı teşkil eden eylemleri nedeniyle nişanın bozulduğunu belirten genç kız, Samsun 4. Aile Mahkemesi'nde tazminat davası açtı. Eski nişanlısı ve kız kardeşi hakkında 10 bin TL manevi, 500 TL ise maddi olmak üzere 10 bin 500 liralık tazminat davası açan genç kız, nişanlılık sürecinde vücut yapısıyla ilgili sürekli hakaret işittiğini öne sürdü. Mahkeme, nişanın sona ermesinde davalının yanı sıra davacının de kusurunun bulunduğu, manevi tazminatın şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine karar verdi. Genç kızın avukatı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.

"Baseni kontrol etmek kişilik haklarına saldırı"
Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 121. maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceğine dikkat çekti.
Manevi tazminatın, haksız bir eylemin sebep olduğu üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödence olduğu hatırlatılan Yargıtay kararında, yerel mahkeme kararının bozulduğu dile getirildi. Kararda şu ifadelere yer verildi:

"Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaşatması ve menfaatleri haberdar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Somut olayda; davacı ile davalının aileleriyle birlikte nişan öncesinde alışverişe çıktıkları, alışveriş sonrasında davalının davacının fiziksel yapısından rahatsızlık duyduğuna dair mesajlar gönderdiği, davalının nişan töreni öncesinde davacının basenlerini kontrol edilmesine izin vermemesi halinde nişanın yapılmayacağının söylediği anlaşılmaktadır. Davalının isteği üzerine bir sonraki gün kuaförde diğer davalı ile davalının kız kardeşinin davacının basenlerini kontrol ettikleri, bu olayların etkisinde kalan davacının aynı gün nişanı bozmak zorunda kaldığı ortadadır. Davalının davranışlarının davacıyı küçük düşürücü, kişilik haklarına zarar verici nitelikte bulunduğu, davacının üzüntü duymasına neden olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, bu kapsamda davalının davacıya yönelik eylemleri sonucu manevi tazminatın yasal koşulları oluşmuştur. Sebepsiz zenginleşme teşkil etmeyecek, hakkaniyete uygun bir tazminata hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde verilen kararın bozulması gerekmiştir."

Yargıtay'ın bozma kararından sonra dava dosyası geçen günlerde yeniden Samsun Adliyesi'ne gönderildi. 

Süleyman Aydın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.