POLİTİKA - 12 Haziran 2018 Salı 15:43

Bekir Bozdağ: 'Sayın İnce Türkiye’den özür dilemelidir'

A
A
A
Bekir Bozdağ: 'Sayın İnce Türkiye’den özür dilemelidir'

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun FETÖ elebaşı Gülen'in iadesiyle ilgili açıklamasına ilişkin, "Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları bizim haklılığımızı ortaya koydu. Sayın İnce dürüst bir siyasetçi gibi davranmalı, Türkiye’den özür dilemelidir" dedi.

Memleketi Yozgat’ta seçim çalışmalarını sürdüren Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, gazetecilerin sorularını yanıtladı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, FETÖ elebaşı Gülen’in ABD’den iadesinin istenmesi ile ilgili evrakların tam olduğu yönündeki görüşünü değerlendiren Bozdağ, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’yi özür dilemeye çağırdı. Bozdağ, “Daha önce de ifade ettik. FETÖ/PDY kurucusu, yöneticisi ve 15 Temmuz darbesinin bir numaralı faili terörist başı Gülen'in ABD'de geçici tutuklanması ve Türkiye'de iadesi konusunda yapılan adli işlemlerde ve bakanlık talebinde herhangi bir eksiklik yoktur. Yanlışlık da yoktur. Biz bunu daha önce de defalarca ifade ettik. Ancak CHP Cumhurbaşkanı adayı İnce bildiğiniz gibi Amerika'dan bir Amerikalı'nın kendini aradığını söyleyerek televizyon kanalına bağlandı ve iade de eksiklikler olduğunu söyledi. Daha sonra ileri gitti dedi ki 'tercümeleri falan yapılmışlar' dedi. Bizde dedik ki 'Siz yalan söylüyorsunuz.' Çünkü eksik yok, yanlış yok. Her şey usule uygun dedik ve Amerika'dan arayan Amerikalı'nın kim olduğunu açıklamasını istedik. Hala Sayın İnce Amerika'dan kendisini arayan Amerikalı'yı açıklamadı. Kim bu Amerikalı, Amerika'nın hangi kentinden aradı? Sayın İnce benim bildiğim kadarıyla İngilizcesi benim gibi değil. O zaman Amerika'dan arayan Amerikalı Türkçe biliyor mu? Yoksa İngilizce konuştuysa Sayın İnce ile onun arasındaki görüşme de tercümanlığı kim yaptı. Bunu çok net açıklaması lazım. Dürüst bir siyasetçiye düşen kendini arayanın kim olduğunu açıklaması lazım. Onu gizleyerek Türkiye'de onun adından bir yalanı yaymaya çalıştı. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı çağrıda bulundu. 'Gelin' dedi. 'İnceleyin' dedi. Amerika'dan arayan Amerikalı'ya belge sormadan inandı. Onu belge göster demedi. Doğru musun, eğri misin? Diye sormadı. Ama Türkiye Cumhuriyeti kendisinden bunlar yalan dediği zaman Türkiye'den belge istedi ve belgeleri göstermesini istedi. Bizde bakanlığa davet ettik. Adalet Bakanımız çağırdı bakanlığa geldiler, incelediler ve 5 saatten fazla bir çalışma yaptılar. Bütün evrakları tek tek sordular cevap aldılar, bilgilendirildiler ve vekiller, avukatlar ayrıldılar gittiler. Sayın Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından öğreniyoruz ki 3 sayfalık da bir rapor sunmuşlar. Sayın Kılıçdaroğlu dünkü açıklamasında çok net bir şekilde belgelerde tamlık olduğunu çok açık bir şekilde ifade etti. 'Eksiklik yok Amerika'nın' iade etmesi lazım' dedi. Bu şunu gösteriyor CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce'yi tekzip etmiş oluyor. Çünkü aynı rapor İnce'ye de gitti. Kılıçdaroğlu'nın gösterdiği erdemli duruşun bir benzerini İnce'nin göstermesi gerekiyor. Sayın İnce bunu yapmadı ve 7 ay sonra falan gönderildiğine dair başka şeyler söyledi. Belgede eksiklik var mı, yok mu? İade eksik mi? değil mi? Tercümesi var mı, yok mu? siz bunları söylediniz. Bunların hepsi tamamsa dürüst bir siyasetçiye düşen nedir? 'İncelettirdik eksiklik yok dolayısıyla ABD üzerine düşenleri yapmıyor' demesi lazım. İnce bunu demedi ve en son Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları bizim haklılığımızı ortaya koydu. Sayın İnce'yi, Kılıçdaroğlu yalanlamış oldu. Sayın İnce dürüst bir siyasetçi gibi davranmalı Türkiye’den özür dilemelidir. ‘Ben yanlış yaptım’ demelidir. Adalet Bakanlığından özer dilemelidir. ‘Ben Amerikalılara sorgusuz inandığım için, ülkemin gösterdiği belgelere gerçeğe rağmen itiraz ettiğim için ben özür diliyorum’ demesi lazım. Bu dürüst bir siyasetçiye yakışan bir tutumdur. Umarım sayın İnce, Türk halkından özür diler, Adalet Bakanlığından özür diler" dedi.

"HDP, Millet ittifakının görünmeyen müttefiki" 

Bozdağ, CHP’nin Diyarbakır mitinginde açılan HDP bayraklarının gizli ittifakı ispatladığını söyleyerek, “Biz bunu defalarca söyledik. HDP Millet İttifakı'nın görünmez müttefikidir. Kale dışındaki müttefikidir ve aynı istikamette koşmaktadırlar. İttifakın içerisinde resmen yer verilmeyişinin nedeni milliyetçi muhafazakar seçmenden oy kaçışını önlemek içindir. Başka bir nedeni yoktur. Esasında HDP şu anda doğrudan doğruya Millet İttifakı'nın bir parçasıdır. HDP’de bunu böyle kabul etmektedir, diğerleri de böyle kabul etmektedir. Çünkü hep birlikte Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden çıkartılmasını talep etmektedirler. Hep beraber HDP’nin dile getirdiği söylemleri dile getirmektedirler. En son dün ki Diyarbakır mitinginde gördük ki CHP bayraklarının yanında HDP bayrakları yan yana ve birlikte dalgalandırılıyor. Belli ki HDP mitinge büyük bir destek vermişti, meydanı doldurmak için. Meydanı CHP’nin doldurması için HDP’nin büyük bir katılım sağladığı görülüyor. Bu bayrak olayı ve HDP’nin mitinge verdiği büyük destek CHP-HDP ve Millet ittifakı arasındaki birlik ve dayanışmayı gösteren somut bir örnektir" şeklinde konuştu.  

Bahadır Muhlis Gökgül
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Canbey, Avrupa Konseyi’nde Gazze’nin sesi oldu Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nda İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları görüşüldü. AKPM’deki Türk delegasyonundan AK Parti Balıkesir Milletvekili Dr. Mustafa Canbey, Gazze’deki masum sivillerin İsrail’in haksız ve hukuksuz saldırılarına maruz kaldığını ifade etti. Canbey, "Çatışmaların başladığı 7 Ekim’den bu yana 33 binden fazla insan öldürüldü ve bu sayı halen artmaya devam ediyor" dedi. Merkezi Fransa’nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisine (AKPM) dünyadan çok sayıda milletvekili katıldı. AKPM Genel Kurul’unda söz isteyen Dr. Mustafa Canbey, "Ne yazık ki bugün burada modern tarihin en karmaşık ve yıkıcı insanlık felaketlerinden biri olan Gazze katliamını görüşüyoruz. Meclis olarak, masum siviller için empati kurarak bu meseleyi ele almak ve sürdürülebilir bir çözüm geliştirmek çok önemlidir. Çatışmaların başladığı 7 Ekim’den bu yana 33 binden fazla insan öldürüldü ve bu sayı halen artmaya devam ediyor. Avrupa Konseyi üye devletlerinin temsilcileri olarak, Orta Doğu’nun ve dünyanın en yıkıcı felaketlerinden biriyle karşı karşıyayız. Gazze’deki masum siviller İsrail’in haksız ve hukuksuz saldırılarına maruz kalmaktadır. Dahası, İsrail’in Gazze Şeridi’ne uyguladığı abluka nedeniyle masum siviller yıkıntılara, açlığa ve susuzluğa mahkûm edilmiştir. Hayatını kaybedenlerin çoğu, gıda ve temel insani ihtiyaç sıkıntısı çeken kadın ve çocuklardan oluşuyor. Bu durum küresel barışı da tehdit etmektedir" ifadelerini kullandı. İsrail’in orantısız sivil kayıplardan sorumlu olduğunun açık olmasına rağmen hiçbir şey yapılmadığını belirten Canbey, "Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD), İsrail’in ateşi kesmesi, sivilleri öldürmeyi durdurması ve bölgeye insani yardımın girmesine izin vermesi gerektiğine hükmetmiş olsa da insanlar hala acı çekmektedir. İsrail ve İran arasında yaşanan son silahlı çatışma bir kez daha göstermiştir ki Gazze’de kalıcı bir çözüme ulaşılmadığı sürece Orta Doğu’da barış ve istikrar olmayacaktır. Meclis, İsrail’den UAD’nin kararına uymasını ve bu kararı uygulamasını istemelidir. Bu karar kalıcı bir çözüm olmasa da Gazze’deki siviller için önemli bir rahatlama sağlayacaktır" dedi. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin ahlaki pusulasının sağlam olduğuna ve hukukun üstünlüğü ile insan haklarını korumak için çaba sarf edeceğine inandığını belirten Mustafa Canbey, Meclisi, kalıcı bir ateşkes sağlanması ve Gazze Şeridi’ne derhal yardım gönderilmesine izin verilmesi için İsrail üzerinde baskı oluşturacak bir süreç başlatmaya davet etti.
Bursa İnegöl trafiğine MODEF düzenlemesi Pazartesi günü başlayacak 50. Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı öncesi fuar alanı bölgesinde bir dizi düzenleme yapan İnegöl Belediyesi, yoğunluğa sebebiyet vermemek adına Kültür Park girişi ile Ahmet Türkel Çevreyolu Gazi Yaşamkent Sitesi önündeki girişin de araç trafiğine açıldığını duyurdu. İnegöl Belediyesi, 22 Nisan Pazartesi günü 50’nci kez kapılarını açacak Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı öncesi trafikle ilgili bir dizi düzenleme yaptı. Okullar bölgesinin de bulunduğu fuar alanı bölgesinde yoğunluğu azaltmak ve alternatif girişler oluşturmak adına fuar alanı bölgesine 2 yeni giriş daha açıldı. İnegöl Belediyesi’nden konuya ilişkin yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Şehrimiz 22-27 Nisan tarihlerinde 50. Uluslararası Mobilya Fuarına ev sahipliği yapacak. Yurt içi ve yurt dışından on binlerce misafirin ağırlanması beklenen fuar öncesi, Zabıta Müdürlüğümüz trafikle ilgili bir dizi düzenlemeyi hayata geçirdi. Özellikle fuar alanı girişinin okullar bölgesiyle aynı yerden olması nedeniyle burada oluşacak yoğunluğu azaltmak adına MODEF Fuar alanına 2 yeni giriş oluşturuldu. Fuar alanında okullar bölgesi girişine ilave olarak; Kültür Parkın Lunapark girişi ile Ahmet Türkel Çevreyolu Gazi Yaşamkent Sitesi önünden giriş çıkışlar yapılabilecektir. Düzenlemeler tamamlanmış olup, 19 Nisan Cuma (bugün) itibariyle alana 3 girişten de ulaşım sağlanacaktır. Fuar sonrası Kültürpark giriş ve çıkışları yeniden eski düzende devam edecektir.”
Gaziantep Başkan Çıkmaz güven tazeledi Güneydoğu Anadolu Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin 2023 yılı mali genel kurul toplantısı yapıldı. Genel kurulda, 2023 yılı faaliyet raporu oybirliği ile kabul edildi. Genel kurul toplantısında divan başkanlığını Mehmet Mete Sezer, katip üyeliklerini ise Mehmet Kökten ve Bünyamin Tarık Aydın yaptı. GAİB hizmet binasında gerçekleştirilen genel kurula TİM Başkan Vekili ve GAİB Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci, TİM ve Bakanlık Temsilcileri ile kuru meyve ihracatçıları katıldı. Genel kurulda Birliğin 2023 yılı faaliyet raporu okunduktan sonra oybirliği ile kabul edildi. 2023 yılı faaliyet raporunu değerlendiren Güneydoğu Anadolu Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Çıkmaz, “Birliğimizden yapılan kuru meyve ve mamulleri ihracatı 2023 yılında 297 Milyon 192 Bin ABD doları olmuştur. 2023 yılı Birliğimiz kuru meyve ve mamulleri ihracatının Türkiye kuru meyve ve mamulleri ihracatı içindeki payı yüzde 18,6 olarak gerçekleşmiştir. 2023 yılı Birliğimiz toplam ihracatının yüzde 40,9’luk kısmını kuru kayısı, yüzde 37,2’lik kısmını Antep fıstığı, yüzde 9,1’lik kısmını diğer meyve kuruları oluşturmaktadır. 2023 yılı kuru meyve ve mamulleri ihracatımızı ülke grupları itibariyle değerlendirecek olursak; en çok ihracat yapılan ülke grupları içinde ilk sırayı 129 Milyon 834 bin dolarlık ihracatla Avrupa Birliği ülkeleri almıştır. İkinci sırada 42 milyon 210 bin dolarlık ihracatla Amerika ülkeleri ve 35 milyon 635 bin dolarlık ihracatla Orta Doğu Ülkeleri gelmektedir. En fazla ihracat yaptığımız ilk 4 ülke ise Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, İtalya ve Irak olmuştur. 2023 Yılında Birliğimiz üyeleri tarafından 101 ülkeye ihracat gerçekleştirilmiştir. 2024 yılı hedeflerimizi de yakalamak için önümüzdeki süreci çok iyi değerlendireceğiz” diye konuştu.