ASAYİŞ - 02 Mayıs 2018 Çarşamba 15:46

Bir şehir bu olayı konuşuyor!

A
A
A
Bir şehir bu olayı konuşuyor!

Çorum’da genç bir kızın 5 gündür geceleri mezarlığa gelerek bir mezarın başında ağladığı, görevlilerin kendisini fark etmesi üzerine uzaklaştığının iddia edildiği esrarengiz olay gizemini koruyor. Olayın yaşandığı Ulu Mezarlık ziyaretçi akınına uğruyor.

Ulu Mezarlık'ta bir kabrin başına gelerek ağlayan genç kızı bulmak için polisin çalışmaları sürüyor. Son günlerde Ulu Mezarlık’ta akşam saat 21.00’den sonra ağlama sesi duyduğunu iddia eden bölge sakinleri, 4 gündür mezarlığa gelen gizemli kızın mezar başında ağladığını ifade etmişti. Dün gece polis ekipleri görevlilerle birlikte gizemli kızı bulmak için mezarlıkta arama yaptı. Geç saatlere kadar süren aramalardan yine sonuç alamayan polis, genç kızı bulmak adına mezarlıkta bulunan ağaçları dahi kontrol etti. 

Gizemli kızın duyulmasının ardından Ulu Mezarlık ziyaretçi akınına uğruyor. Genç kızın başında ağladığı belirtilen mezarın başına gelen vatandaşlar ve çocuklar, merakla bölgede inceleme yapıyor. Bazı çocuklar ise mezarlıkta dua ettikten sonra Ulu Mezarlık'tan ayrılıyor.

Mezarlık görevlisi not bıraktı, o mezarın olduğu bölgeye güvenlik kamerası takıldı 

Esrarengiz olayın ardından mezarlıktaki görevliler, kızın görüldüğü iddia edilen mezarın üzerine not bıraktı. “Her gece oraya gelip neden ağlıyorsun, derdin ne? Yardımcı olalım, bize not bırak” ifadelerinin bulunduğu notun yanına ayrıca not kağıtları ve bir kalem bırakıldı. Ancak dün gece yine görülen kız nota karşılık vermedi. Bugün genç kızın ağladığı belirtilen mezarın yakınına bölgeyi tamamen görüntüleyen gece görüşlü bir adet güvenlik kamerası takıldı. Ulu Mezarlık’taki gizemli olayın ardından bölgede yaşayan esnaf ve vatandaşlar da şaşkın. Mezar başında ağladığı iddia edilen kızla ilgili herkes farklı bir yorumda bulunurken, bazı vatandaşlar kızın bir an önce bulunmasını istediklerini dile getirdi.

“Tedirginlik verici bir durum yok” 

Olayla ilgili açıklama yapan Belediye Başkanı Zeki Gül, “Ulu Mezarlık’ta vatandaşların da ne olduğunu, gizemli bir olay olarak tasvir ettikleri bir genç kızın 'Beni niçin bırakıp gittin' diyerek mezarlıkta saat 21.00 ila 23.00 sıralarında sesler geldiğini duyan Mezarlıklar Müdürlüğü çalışanlarımız araştırma yapıyor. Yaptıkları aramalarda görüyorlar genç kızı ancak kaybediyorlar. Kim olduğunu bilmiyoruz. Ertesi gün aynı sesi duyunca Mezarlıklar Müdürlüğü görevlilerimiz emniyet güçlerinden yardım istiyor. Polislerimizin de arama taramasına rağmen kim olduğunu bulamadık. Sonuç alınamayınca aramalardan konu gece ve mezarlıklar olduğu için sanki kaybolan bir insan, varlık ya da bunun dışındaki bir varlık gibi nitelemişler. Normal bir vatandaşın mezarlıkta böyle bir şey yapacağını düşünmüyorum. Bu vatandaşımızın duygusal haliyle, normal hareketlerde bulunmayan birisi olduğunu düşünüyoruz. Bununla ilgili kesin bir netice aldığımız ya da o vatandaşımıza ulaştığımızda konuyla ilgili daha detaylı açıklamaları kamuoyuyla paylaşacağız. Vatandaşların gizemli bir varlık varmış gibi oraya toplanmalarının doğru olmadığını düşünüyorum. İnşallah en kısa sürede bu konu açıklığa kavuşunca açıklama yaparız. Tedirginlik verici bir durum olmadığını belirtmek isterim” dedi.

“Hayalet olabilir” 

Hıdırlık Caddesi esnaflarından Necmiye Asiltürk, yaşanan olayın ne olduğunu bilmediğini belirterek, "Ya üç harfli (cin) olur, peri olur, şimdiye kadar gelmemiş de şimdi gelmiş. 20 yıldır buradayız. Belki hayal olur, belki de hayalettir” ifadelerini kullandı. 

Geçtiğimiz Cuma gecesi komşusunun mezarlıkta bir kadının ağladığını söylediğini ifade eden Oğuz Atıcı adlı esnaf ise, “Beraber o tarafa gittiğimizde o tarafa projektör tuttum, böyle bir karartı şeklinde gördük. Daha sonra oradan ayrıldık. Cumartesi ve Pazar gecesi bu arkadaşımız polis memurlarına ihbar etmiş, onlarla beraber görmüşler. Hatta mezarlık içerisinde aramışlar bulamamışlar. Esnaflar olarak bu konunun bir an önce araştırılıp neticeye kavuşturulmasını istiyoruz” dedi. 

"'Annecim beni de yanına al' diye kabrin başında dönüyormuş" 

Ayşe Dağlı adlı kadın, “Çocuklar işte geliyormuş mezarı dolanıyorlarmış. Anne beni de al yanına diye mezarlıkta dolaşıyormuş. O kız çocuğu kafayı bozmuş galiba yazık. Sürekli geliyormuş, 'Annecim beni de yanına al' diye kabrin başında dönüyormuş” diye konuştu. 

Ulu Mezarlık'taki olayı haberlerde gördükten sonra duyup mezarlığa gelen lise öğrencisi Abdullah Özdil de, “Olayı haberlerde gördük. Merak ettik geldik. Biz de buraya geldik. Gece vakti mezarlığa akıllı insan girmez. Neden bu mezar onu da merak edip, öğrenelim diye geldik” diye konuştu. 

Gazeteci Mustafa Külcü ise, Berat Kandili’nin olduğu gece arkadaşlarıyla oturup çay içerken vatandaşların mezarlıkta bir bayan sesi geldiğini ve sürekli ağladığını anlattığını belirterek, “Ben sensiz ne yapacağım, beni niye bırakıp gittin diye ağladığını söyledi. 'Buraya gelir misin, senin için haber çıktı' dedi. Arkadaşımı alarak mezarlığa gittim. Orada arkadaşlar dört gündür mezarlığın başına oturup aynı kelimeleri sarf ettiğini söylediler. Biraz bekleyin, sürekli geliyor dediler. 15-20 dakika sonra bayanı gördük. Bizi görünce bayan koşarak gittik. Bunu gözümüzle gördük. 'Kaçma yardımcı olalım' diye bağırdık ama gözden kayboldu. 3 gündür polis ekipleri arama yapmasına rağmen bir sonuç anlamadı” dedi.  

Bülent Özkaleli - Muhammed Muttalip Yalçın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Ordu’da yaklaşık bin 500 üniversite öğrencisi iftar sofrasında buluştu Ordu İl Müftülüğü tarafından üniversite öğrencilerine yönelik iftar programı düzenlendi. Programa, yaklaşık bin 500 üniversite öğrencisi katıldı. Ordu İl Müftülüğü tarafından ildeki üniversite öğrencilerine yönelik iftar programı düzenlendi. Müftülük hizmet binası bahçesinde düzenlenen iftar programında öğrencilere, Osmanlı Devleti dönemi geleneği olan ‘diş kiraları’ verildi. Programda, din görevlileri tarafından ilahiler okunurken, dualar da edildi. İftar programı hakkında açıklamalarda bulunan Odu İl Müftüsü Dr. İsmail Çiçek, “Bugün artık klasik hale gelen 3’üncü yılımızı öğrencilerle birlikte iftar programı ile geçiriyoruz. Binin üzerinde üniversiteli arkadaşımız bizlere eşlik ettiler. Osmanlı Dönemi’nden gelen ‘diş kiraları’ vardı, bir tarafından onları dağıttık, diğer taraftan ikramlarımız oldu. Hocalarımız tarafından ilahiler seslendirildi. İstedik ki üniversite öğrencilerimiz il müftülüklerimizi ziyaret edebilsinler, müftülerimize dokunabilsinler ve müftülüğümüzü tanıyabilsinler. Onlar bizi camilerde ziyaret ediyorlar, bir de müftülükte ziyaret etsinler istedik, onlar bizim genç neslimiz ve geleceğimiz. Biz hep onlar için dua ediyoruz. Bu ikrama katılan ve destek veren tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum” diye konuştu. Programa Ordu Valisi Muammer Erol, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Milliyetçi Hareket Partisi Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, protokol üyeleri ve yaklaşık bin 500 üniversite öğrencisi ile vatandaşlar katıldı.
İstanbul Sağlık Bakanı Koca: "Malpraktis, Türkiye’de kökten çözülüyor" Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni ziyaret eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Beyaz reformla birlikte düzenlenen Malpraktis Yasası var. Dünyada benzeri olmayan şekliyle Malpraktis, Türkiye’de kökten çözülüyor" dedi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Zeytinburnu’nda esnafları ziyaret ederek vatandaşlarla bir araya geldi. Bakan Fahrettin Koca’ya Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, eşlik etti. Öğle namazını Millet Camii’nde kılan Bakan Koca, 58. Bulvar esnafını ziyaret etti. Ziyaretin ardında Bakan Koca, Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesine geldi. Başhekimlik binasında hastane yöneticileri ve çalışanları ile bir araya gelen Bakan Koca, daha sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. "Dünyada hekimlik, sigorta şirketleri ile avukatlar arasına sıkışmış durumda” Hekimlerin yapmış oldukları operasyonlardan sonucu kötü olan ve hekimlerin tazminat ödemelerini sonlandıran yasa ile konuşan Bakan Koca, “Beyaz reformla birlikte düzenlenen Malpraktis Yasası var. Dünyada benzeri olmayan şekliyle Malpraktis, Türkiye’de kökten çözülüyor. Kasıt olmadıkça sağlık çalışanına veya hekime rücu edilme durumu söz konusu değildir. 1 buçuk yıldan fazla zaman geçti, devam eden davalar dahil olmak üzere bugüne kadar hiçbir hekim arkadaşımıza rücu söz konusu olmadı. Kasıt olmadıkça rücu söz konusu olmayacak. Kasıt varlığı mahkeme kararıyla sabitse o zaman cezaevinde olan bir kişiden bahsediyoruz. Bu anlamda beyaz reformun en büyük kazanımlarından bir tanesi Malpraktis Yasası oldu. Dünyada hekimlik, sigorta şirketleri ile avukatlar arasına sıkışmış durumda. Türkiye uygulamada dünyada örneği olmayan bir ülke hekim arkadaşlarımızın uygulamadaki başarılarını biliyoruz” dedi. “Bahsettiğiniz bilirkişi raporuyla tespit edilen özel sektörde çalışan biriyle ilgili olan bir davadan bahsediyoruz” Özel sektörde çalışan bir hekimin 39 milyon tazminat ödemesiyle ilgili konuşan Bakan Koca, “Malpraktis, bu uygulamadaki başarımızı sürdürmek için son derece önemli bir yasaydı. Bu yasa ile kasıt olmadıkça rücu söz konusu olmayacak. Bahsettiğiniz bilirkişi raporuyla tespit edilen özel sektörde çalışan biriyle ilgili olan bir davadan bahsediyoruz. Kamuda çalışan hiç kimsenin bu anlamda kasıt olmadıkça rücu durumu söz konusu olmayacak. Özel sektör ayrı. Kamuyla ilgili güvence sağlanmış durumda. Bu anlamda hiçbir hekim arkadaşımız endişe etmesin. Devam eden ve bundan sonra olacak olan davalarla ilgili kasıt, mahkeme kararıyla sabit değilse hiçbir şekilde rücu söz konusu olmayacak. Bu yasa dünyada benzeri olmayan hekimleri güvence altına alan bir yasa olduğunu bilelim” şeklinde konuştu. “700 yataklı bir hastanenin yakında yapım ihalesine çıkıyoruz” Zeytinburnu’nda yeni bir hastanenin yapım ihalesine çıkıldığını söyleyen Bakan Koca, “Zeytinburnu’yla ilgili ciddi bir sağlık kuruluşuna ihtiyacımızın olduğunu biliyoruz. Buradan arsasını planladığımız, imar durumunu belediye başkanımın da bu noktada bitirdiği ve projesini de bitirmiş olduğumuz 700 yataklı bir hastanenin yakında yapım ihalesine çıkıyoruz. Var olan hastanenin 300 yataklı hastane ile birlikte sağlık kampüsünde toplam 1000 yataklı eğitim, araştırmasın Zeytinburnu kavuşmuş olacak. Bununla ilgili 2026 yılı sonunda bitirmeyi planladık. Burada göğüs hastalıkları, göğüs cerrahisinin önemli olduğunu biliyoruz. Göğüs hastalıkları, göğüs cerrahisinin önde olduğu ama onkoloji, KVC dahil bütün birimleriyle yetkin olan hastanın bir başka hastaneye sevk edilmediği, şehir hastanesi standartlarında bir hastaneye Zeytinburnu kavuşmuş olacak. 2026 yılı sonu için bitirmeyi planladık” ifadelerini kullandı. Zeytinburnu’na yeni bir sağlık kompleksine ihtiyacı olduğunu söyleyen Bakan Koca, “Başkanımla da konuştum, var olan alanın sağlık alanı olarak, sağlık kuruluşu yapılmasından yanayım. Bu konuyla da ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Mehmet Özhaseki’yle onunla görüşmüş olacağım. Burayı da sağlık alanına katmak istiyoruz. Çabamız o yönde olacak” cümlelerini kullandı. Bakan Koca, açıklamaların ardından hastaneden ayrıldı.