ASAYİŞ - 28 Kasım 2015 Cumartesi 17:25

Boşandığı eşinin ailesi ile mahkemelik oldu hayatı karardı

A
A
A
Boşandığı eşinin ailesi ile mahkemelik oldu hayatı karardı

Antalya’da yaşayan 1 çocuk annesi turizmci Nilüfer Ç., eski eşinin ağabeyi ve yengesi tarafından şiddet gördüğünü iddia etti. Sadece oğlunun haklarını korumak istediğini kaydeden Ç., mirastan vazgeçirilmek için darp edildiğini ileri sürdü

Antalya’da yaşayan Nilüfer Ç. 16 yıl önce C.Ç ile hayatını birleştirdi. Mutlu bir hayat süren ailenin 2001 yılında bir erkek çocukları dünyaya geldi. Ardından eşinin, ağabeyi ile gayrimenkul nedeniyle tartışmaları başladı bu iş davaya kadar uzayınca aile içinde gerginlikler başladı. C. Ç. ise dava sürecinde 4 yıl sonra mülk kavgasından sıkıldığını belirterek, valizi toplayıp evi terk etti. Ardından ağabey ve yenge ile Nilüfer Ç. karşı karşıya kaldı. Çocuğunun haklarını almak isteyen Nülüfer Ç. ile ağabey ve yenge arasında hukuk mücadelesi başladı. Nilüfer Ç., bu dava sürecinde her türlü şiddete maruz kaldığını iddia ederek, son olarak kimliği belirsiz bir kişi tarafından darp edildiğini ve hayatı tehlikesinin bulunduğunu ileri sürdü. Nilüfer Ç. kendisi için bir şey istemediğini oğlunun geleceğini garanti adlına almak istediğini ifade etti.

“BİRANDA GİTTİ”
Eski eşinin ailesinden yarım almayan ve kendi hallerinde yaşayan bir aile olduklarını aktaran Nilüfer Ç., “Eski eşim ağabeyiyle bir gayrimenkulün yarı bedelini istediği anda tartışma başladı. Ağabeyi ile eski eşim arasında hukuk mahkemesi oldu. Ardından aile ile mücadelem başladı. Hak yenmemiş gibi hep beni suçladılar. Türlü senaryo ve entrikalarla o dönem 5 yılımı cehenneme çevirdiler. 2009 yılında önce eşim kafasını dinlemek istediğini, mal mülk düşünmek istemediğini ve tatile gitmek istediğini söyledi. Sabaha karşı kalktığımda eşim evde yoktu” dedi.

“ŞİDDETE UĞRADI”
Bir gün sonra polisten kendisine bir belge geldiğini aktaran Nilüfer Ç. “ O belgede, “ Eşine şiddet uyguladı, dövdü, darp etti, bıçakladı’ yazıyordu. Türlü iftiralar vardı. Aradım telefonu kapalı. Ailesi ile 2002’de açılan mülk davası nedeniyle beni kötü biliyorlardı. Ardından ben aile içi şiddetin en ağırına Antalya’da uğramaya başladım. Her türlü şiddete maruz kaldım” dedi.

“DARP EDİLDİ”
2014 yılında eşinden resmi olarak boşandığını dile getiren Nilüfer Ç. “ 14 yıl boyunca yaşadığımı çocuğum yaşamasın diye hukuksal savaşımız devam etti. Bir şeyler mücadele verirken karşı taraf hiç durmadı. Peşime adam taktılar, darp ettiler, sokakta taciz ettiler. Çeşitli dedikodular çıkardılar. Eltim ve kayınbiraderim entrika ve komplo kurdular. Antalya adliyesinde bir sürü ceza davaları var. ‘Nilüfer seninde şurada hatan var’ denilmedi. Hep ben kötü oldum. Dava açıldığında hep ceza alan onlar. Mağdur edilen ben,şiddet uygulanan ben, çocuğumla yalnızlığa ve her türlü manevi şiddeti ben görüyorum. Derdim para değil” diye konuştu.

OĞLU YÜZÜNÜ GÖRMESİN DİYE PORSELEN MAKYAJLA YATTI
7 ay önce sokak ortasında kimliği belirsiz bir kişi tarafından darp edildiğini aktaran Nilüfer Ç. “ Para için sokak ortasında dövüldüm. Para için ağzım burnum dağıldı. Mahkemeye bir hafta kala bu sana uyarıdır, denilip, 6 ay sonra aynı sokakta taciz ediliyorsam organize bir iş yapılıyor demektir. Hayatımdan endişe duymaya başladım. Antalya’da kadına ait şiddetin en ağırını görüyorum. Oğlumun hayatından bile endişe ediyorum. Ağzım yüzüm dağıldığı zaman oğlum yüzümü görmesin diye porselen makyajla yattım. Neden aile mahkemesindeki mal rejimi davası için, ben haklarımı istediğim için” dedi.

“HAYATIMDAN ENDİŞE EDİYORUM”
Eşiyle boşanmanın dışında bir davası olmadığını ifade eden Nilüfer Ç., “ Eski eşime 5 yıl önce deli raporu aldılar. Eşime, “ Seni karın cezaevine attıracak o raporu o nedenle aldık”. Akıl ve ruh sağlığı yerinde olan biridir kendisi. Bu raporun ardından ağabey ve yenge rant elde etmek için yaptı. Eşimin hakları korunmadı. Çocuğumun ve eşimin hakları verilmedi. Ben 10 sene boyunca eşim ve ailem içim sustum. İş darp boyutuna gelince hayatımdan endişe duymaya başladım. Beni öldürecekler, korkuyorum. Bu kişiler hakkında koruma kararım var. 4 şahıs hakkında tedbir kararları var. Darp edilmişim, vuran belli, kamera kaydı var. Her defasında savcılık tarafından kovuşturmaya gerek yok kararı veriliyor. Defalarca dilekçe veriyorum, red alıyorum. Adaletin aileden yana olduğuna inanıyorum ve davamı sürdürüyorum. Çocuğum ve ben her türlü şiddeti görüyorum” şeklinde konuştu.  

İSA AKAR

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.