POLİTİKA - 24 Nisan 2017 Pazartesi 10:53

Bozdağ’dan Cumhurbaşkanının parti üyeliğine ilişkin açıklama

A
A
A
Bozdağ’dan Cumhurbaşkanının parti üyeliğine ilişkin açıklama

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Kesin sonuçlar Resmi Gazetede yayımlandıktan sonra paketin bazı maddeleri hemen yürürlüğe girecek. Bunlardan birisi de Cumhurbaşkanının partili olabilmesine imkan veren düzenlemedir” dedi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bozdağ, “Öncelikle şunu ifade etmem lazım, benim yaptığım açıklamalar anayasanın 79. Maddesi’nin 2. Fıkrası ile Anayasa Mahkemesi yargılama usulleri hakkında kanun var, o kanunun 45. Maddesi’nin 3. Fıkrası ve ayrıca Danıştay’ın ve AYM’nin, AİHM’in daha önce seçimle ilgili verdiği konulardaki kararlarının hatırlatılması ve tekrarından ibarettir. Anayasa çok açık bir şekilde YSK kararları aleyhine hiçbir merciye başvurulamayacağını söylüyor, o zaman bunu söyleyen anayasa hükmü mahkemeye emir ve talimat veriyor dolayısı ile bunu buraya yazmamak lazımdır diye bir yanlış mantık işletilebilir mi? İşletilemez” ifadelerini kullandı.

“TOPLUMU ALDATMAYA ÇALIŞANLARA HATIRLATMA YAPIYORUM”

Daha önce verilmiş AYM kararları olduğunu ve bu konudaki müracaatlar karşısında kabul edilmezlik kararı verildiğini hatırlatan Bozdağ, “Danıştay’ın kararları var, çok az sayıda onların hepsi de ret kararı vermiş. Anayasanın 79. Maddesi nedeniyle ret kararı vermiş. Benim yaptığım burada anayasayı ve mahkemelerin daha önce vermiş olduğu bu konudaki onlarca kararı YSK’nın verdiği onlarca kararı yok sayarak, sanki yargı yolu kapalı olan bir karara karşı, yargı yolu açıkmış gibi bir algı oluşturmaya ve toplumu aldatmaya, yanıltmaya çalışanlara karşı anayasayı hatırlatmak, mahkemelerin verdiği kararları, YSK’nın ve yasalarımızın bireysel başvuruya ilişkin düzenlemeyi kastediyorum kurallarını hatırlatmaktan ibarettir” açıklamasında bulundu.

“KAMUOYUNU DOĞRU BİLGİLENDİRMEK BENİM GÖREVİMDİR”

Bozdağ, şunları kaydetti:

“Kamuoyunu doğru bilgilendirmek benim görevimdir, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini sağlamak, gerçekleri kamuoyu ile paylaşmak yargıyı etkilemek değildir, bir suç da değildir, benim anayasal vazifemdir. Mecliste görüşülen pek çok konu var, bunların tamamıyla ilgili yargıda konular var. Ceza kanunu değiştiriyoruz, usul kanunu değiştiriyoruz, başka kanunlar değiştiriyoruz, değiştirdiğimiz konularla ilgili yargıda davalar, ihtilaflar var o zaman biri kalkıp diyebilir mi siz usul yasasını değiştiriyorsunuz ama şu anda bundan etkilenecek onlarca, yüzlerce konu var, siz bu konuda görüş beyan edemezsiniz diyebiliyor mu kimse? Demiyor. Neden? Çünkü parlamentonun görevi yasaları çıkarmak ve yargının görevi de çıkan bu yasaları doğru bir biçimde uygulamaktır, kendisiyle ilgili konularda.”

“YAPTIĞIMIZ DOĞRUDUR HİÇBİR YANLIŞLIK YOKTUR”

“Burada bizim yaptığımız doğrudur, bir yanlışlık yoktur” diyen Bozdağ, “Mahkemelere emir ve talimat niteliğinde değildir, aksi takdirde siyasetçilerin hiç ağzını açıp, böyle konularda ve hiçbir konuda görüş beyan etmemesi lazımdır ki bu da yanlıştır. Kaldı ki kendileri bas bas bağırıyorlar. ‘Efendim anayasanın açık hükmüne rağmen, hiçbir merciye başvuramaz kuralını çiğniyorlar, AYM’ye gideceğiz’ diyorlar. Sonra vazgeçiyorlar” şeklinde konuştu.

“ALGI OPERASYONU YAPILIYOR”

CHP’nin Danıştay’a gittiğini, ondan sonra ‘AİHM gideceğiz, biz şöyle haklıyız, böyle haklıyız’ dediklerini hatırlatan Bozdağ, “Haksız oldukları halde toplumu aldatarak, bilerek ve isteyerek bir algı operasyonu yapılıyor. Ben Adalet Bakanı olarak anayasa çok açık, mahkemelerin kararları çok açık, sizin bu söyledikleriniz yanlış, diye benim bunlara cevap vermem vazifemdir. Ben mahkemelere cevap vermiyorum, anamuhalefet partisinin bu konuda konuşan sözcülerine açıklama yapan yetkilerine cevap veriyorum. Onlara benim sözüm. Siz bu yola başvuruyorsunuz ama mahkemelerin yapacağı bir şey yok bunu anlamak için Adalet Bakanı olmaya veya hukukçu olmaya gerek yok, anamuhalefet partisinin sözcüsü olmaya da gerek yok” dedi.

“SANKİ BİR ŞEY OLACAKMIŞ GİBİ İNSANLARI ALDATIYORLAR”

Bozdağ, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Benim merak ettiğim şey şu: Yasa yolu tartışmasız kapalı olduğu halde ve mahkemeler daha önce tartışmasız ret kararları verdiği halde ve bunların hiçbirinden netice alamayacağını bildiği halde, netice alacakmış gibi bir algı oluşturmaya çalışmanın, netice alacakmış gibi bir ısrar üzerinde olmanın CHP’ye veya kime ne faydası var? Var mı kimseye bir faydası? Yok. O zaman toplumu niye germeye çalışıyorlar, sanki bir şey olacakmış gibi insanları aldatmaya çalışıyorlar.”

“TÜRKİYE’NİN HÜKÜMET SİSTEMİ İLK DEFA MİLLETİN HÜR OYU İLE DEĞİŞMİŞTİR”

“Seçim bitmiştir, YSK gayri resmi sonuçları açıklamıştır” ifadesini kullanan Bakan Bozdağ, “Oyların geçersizliğine dair itirazları değerlendirmiş ve onları da ret etmiştir, şu saatten sonra resmi ve kesin sonuçların açıklanmasını beklemekten başka kimsenin yapabileceği bir şey yoktur. Ortaya çıkan sonuçlara göre Türkiye’nin hükümet sistemi ilk defa milletin hür oyu ile değişmiştir. Artık bunu kabul edip, Türkiye’nin kabul ettiği yeni sistemde daha ileri, daha güçlü bir şekilde devam etmesi için biz ne yapabiliriz onun üzerinde kafa yormamız lazım” dedi.

“CUMHURBAŞKANIMIZ KESİN SONUÇLAR YAYIMLANDIKTAN SONRA PARTİLİ OLABİLECEK”

Kesin sonuçların Resmi Gazetede yayımlandıktan sonra paketin bazı maddelerinin hemen yürürlüğe gireceğini bildiren Bozdağ, “Bunlardan birisi de Cumhurbaşkanının partili olabilmesine imkan veren düzenlemedir. O yürürlüğe girecek. Kanunlarda, Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu’nda partisiyle ilişiği kesilir kuralı halen var, uyum değişikliği yapılmadı ama değişiklik yapılmamış olsa bile anayasa değişikliği çok açıkça bunu yazmış durumda, kural haline geldi, Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu’ndaki hüküm. Orada görünürde var ama gerçekte anlamsızlaştı. O nedenle Sayın Cumhurbaşkanımız Resmi Gazetede kesin sonuçların yayımlanmasından sonra partili olabilecektir” ifadelerini kullandı.

“BU HASRETİN BİTMESİ LAZIM”

Bozdağ, şöyle konuştu:

“AK Parti’yi kuran tüzüğünü, programını oluşturan, başarıdan başarıya koşturan ve bugün Türkiye’yi dünyanın en güçlü ülkelerinden biri haline getiren bu kadronun liderinin AK Parti’ye dönmesi ve AK Parti’de kaldığı yerden ‘Haydi Bismillah’ demesi ben eminim ki AK Partilileri çok sevindirecektir ayrıca Türkiye’nin siyasetine ve demokrasisine ayrı bir güç katacaktır diye düşünüyorum. Biz de Sayın Cumhurbaşkanımızı bekliyoruz, artık bu hasretin bitmesi lazım.”

“ALGI OPERASYONUNA DEVAM EDİYOR”

Cumhurbaşkanı yardımcılarının vekalet edemeyeceği konusunda sorun çıkmasının söz konusu olmadığını vurgulayan Bozdağ, “Sayın Kılıçdaroğlu seçim meydanlarında yaptığı çarpıtmanın bir devamını dün parlamentoda da yaptı ve bir kısmını da yalan da katarak bunu yaptı. Çok ilginçtir seçim propagandası bitti, seçim bitti, halk tercihini yaptı, Türkiye’nin parlamenter sistemini değiştirdi yerine Cumhurbaşkanı hükümet sistemini kabul etti. Artık bu iş bitmiştir. Buraya hepimizin nokta koyması lazım ama dün gördük ki Sayın Kılıçdaroğlu hala kampanyadaymış gibi devam ediyor. Sanki yarın oylama var da vatandaş yarın oy kullanacakmış gibi algı operasyonuna devam ediyor ve çarpıtmaya devam ediyor. Bu kabul edilemez bir şeydir” değerlendirmelerinde bulundu.

“VEKALETİ YÜRÜTMENİN İÇİNDEN BİRİSİ YAPACAK”

Bakan Bozdağ, parlamenter sistemde Cumhurbaşkanına yurtdışına gittiğinde veya herhangi bir nedenle Cumhurbaşkanı görevini yapamadığında ona TBMM Başkanının vekalet ettiğine değinerek, “Sebebi nedir? Sebebi çok açık hükümet parlamentonun içinden çıkıyor ve 2007’den önceki değişiklikte de Cumhurbaşkanını parlamento seçiyor. Cumhurbaşkanı parlamentoda yemin ediyor ve göreve öyle başlıyor. Dolayısıyla parlamentonun seçtiği Cumhurbaşkanına parlamentonun başkanının vekalet etmesi sistemin doğasıyla uyumlu bir şeydir. Ama 2007’de Cumhurbaşkanını halk seçmesi konusunda bir karar alınca vekalet konusunda da bir değişiklik yapılmadı. O zaman bu parlamenter sistemin koyduğu vekalet düzeni halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı tarafında da devam etti. Ama yeni sisteme geldiğinizde bu sistemde yasama yürütme kuvvetleri birbirinden tam ayrılıyor. Tam ayrıldığı için yürütmede görev alan yasamada görev alamayacak, yasamada görev alan da yürütmede görev aldığı taktirde yasama üyeliği sona erecek. Böyle kuvvetlerin tam ve keskin ayrılığı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde sağlandığı için yasamanın başı olan meclis başkanının yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanına vekaleti bu sistemin doğasına terstir. O nedenle vekaleti yürütmenin içinden birisinin yapması gerekir. O da kimdir? Cumhurbaşkanı yardımcısıdır. Bu onu götürüyor” açıklamasında bulundu.

“CUMHURBAŞKANINA YARDIMCISI VEKALET EDECEKTİR”

Başbakanın yurtdışına çıktığı zaman başbakan yardımcılarından birisinin vekalet ettiğini hatırlatan Bozdağ, “Başbakan yürütmenin sorumlu kanadını oluşturuyordu parlamenter sistemde. Peki başbakana meclis başkanı vekalet ediyor mu? Etmiyordu ama şimdi yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına veriliyor ve siyasi sorumluluğu var, hukuki sorumluluğu var, cezai sorumluluğu var. Bütün yetki orada dolayısıyla aynen bugün ki yürütmeye nasıl başbakan çıktığında başbakan yardımcıları vekalet ediyorsa yeni sistemde de Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanı yardımcısı vekalet edecektir” dedi.

“GÜVENOYUNU BAKANLAR ALMAZ, HÜKÜMET ALIR”

Dün TBMM’de Başbakan Yıldırım’ın Kılıçdaroğlu’na verdiği örneği anımsatan Bakan Bozdağ, şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanlar ne yapacak? Parlamentoda yemin edecekler. Bir defa parlamentoda bir irtibat yemin suretiyle kuruluyor. İki bakanlar ve Cumhurbaşkanı yardımcıları milletvekili seçilme yeterliliğine sahip kişiler arasından atanacaklar. Şu anda bizim mevcut anayasamızda bu hüküm uygulanıyor mu? Uygulanıyor. Efkan Ala biliyorsunuz dışarıdan bakan oldu. Numan Kurtulmuş dışarıdan bakan oldu. Biri İçişleri Bakanı biri başbakan yardımcısı. Geldiler parlamentoda yemin ettiler ve görevlerine başladılar. Numan Kurtulmuş Başbakan Yardımcısı sıfatıyla Başbakanımızın yurtdışında olduğu dönemlerde de Başbakanımıza vekalet etti. Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki; Numan Kurtulmuş güvenoyu aldı. Yalan söyleme Sayın Kılıçdaroğlu Numan Kurtulmuş nasıl güvenoyu aldı? Güvenoyunu bakanlar almaz, hükümet alır. Yeni hükümet kurulurken birisi eğer dışarıdan da bakan olmuşsa o yeni hükümetin içerisinde o hükümet güvenoyu alır. Hükümet güvenoyu aldığı için. Diyelim ki şu anda başbakan yardımcılığında boşalma oldu da yeni bir isim başbakan yardımcısı oldu.”

Pelin Üzek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Konya Fide’de satışlar başladı Konya’nın ilk ve tek fide üretim tesisi Konya Fide’de satışlar başladı. Konya’nın ilk ve tek sebze fidesi üretim tesisi olan Konya Fide’de yeni sezon satışları başladı. 2019 yılında Konya’nın merkez Meram İlçe Belediyesi öncülüğünde Karatay Ziraat Odası ve Konya Sebze Üreticileri Birliği işbirliğinde ve KOP desteğiyle kurulan Konya Fide, kaliteli ürünleri ve fiyat politikasıyla bu yıl da satışlar başlar başlamaz üreticilerin gözdesi oldu. Üreticiler fideleri dört noktadan alabilecek Konya Fide’de 2024 satışları dört ayrı noktada gerçekleştirilecek. Karahüyük Mahallesi Damlakaya Sokak’ta bulunan ‘Sebze Fidesi Üretim Tesisi’ merkezli gerçekleştirilecek satışlar, çiftçilerin ve hobi amaçlı ekim yapanların daha kolay ulaşımını sağlayabilmek amacıyla Harmancık, Saraçoğlu ve Karatay Ziraat Odası Satış Noktalarında da gerçekleştirilecek. “Çiftçilerimizin yeni sezonu hayırlı ve bereketli olsun” Yeni sezonun üreticiye ve Konya tarımına hayırlı ve bereketli olması temennisinde bulunan Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, Meram Belediyesi öncülüğünde kurulan sebze fidesi üretim tesisinin, Meram ve Konya çiftçisine kaliteden verime, uygun fiyattan kapasitesine ve sunduğu kaliteli hizmete kadar her yönden büyük yarar sağladığına vurgu yaptı. Konya Fide’nin şehir için bu alanda bir ilk ve tek olduğunu hatırlatan Başkan Kavuş, “Sebze Fidesi Üretim Tesisi sayesinde ekilecek fideler, Konya’nın iklimine uygun, hastalıktan uzak, ari ve hibrit tohum yöntemiyle üretiliyor. Üreticinin nakliye maliyetini düşürüyor, nakliyeden kaynaklanan sıkıntıları önlüyor. Kalitesi ve uygun fiyat politikasıyla da Konya çiftçisinin en çok tercih ettiği merkez oldu. Konya Fide işte bu avantajlarla yeni sezon satışlarına başladı. Tüm üreticilerimizi bu kaliteyi yaşamaya davet ediyorum” dedi. Vatandaşlar tesisin hizmetlerinden ve fidelerin kalitesinden çok memnun Sezonun açılmasıyla birlikte Konya Fide Üretim Tesisinden fidelerini alan vatandaşlar da tesisin hizmet politikasından ve ürünlerin kalitesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Üç yıldır burayı tercih ettiklerini belirten vatandaşlar, “Konya Fide’nin ürünlerinden ve hizmetlerinden çok memnunuz. Ürünlerin kalitesi ve verimi çok güzel. Böyle bir tesisi kazandırdığı için Meram Belediyesine ve Başkan Mustafa Kavuş’a teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı. İlk defa tesisten fide aldıklarını belirten vatandaşlar ise “Bu yıl burayı tercih etmemizin sebebi tavsiye üzerine oldu. Buradan fide alanlar çok memnun kaldıklarını söylediler. Biz de bu tavsiye üzerine bu yıl fideleri buradan alıyoruz. Ürünler gibi hasadımız da güzel olur inşallah” şeklinde konuştu.
Aksaray Aksaray’da aranan 9 şüpheli jandarmanın operasyonuyla yakalandı Aksaray’da çeşitli suçlardan aranması ve haklarında kesinleşmiş hapis cezası bulunan 9 şüpheliye yönelik operasyon düzenleyen jandarma ekipleri şüphelileri yakaladı. Edinilen bilgiye göre, aranan şahıslara yönelik bir çalışma yapan İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Şubesi ve Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) ekipleri çeşitli suçlardan aranan 9 şahsın peşine düştü. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde şüphelilerin adres bilgilerine ulaşan jandarma ekipleri operasyon için düğmeye bastı. İkametlere yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda “kasten öldürme” suçundan aranan ve hakkında 7 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan M.O., “uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama” suçundan aranan ve hakkında 5 yıl 6 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan K.S., “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan aranan ve hakkında 3 yıl 1 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan F.D., “çocuğun cinsel istismarı” suçundan aranan ve hakkında 5 yıl 6 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan B.Ç., “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni alenen aşağılama” suçundan aranan ve hakkında 1 yıl 8 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan H.Ç., “uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama” suçundan aranan ve hakkında 10 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Z.A., “hırsızlık” suçundan aranan ve hakkında 4 yıl 9 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan Ç.A., “cebir tehdit veya hileyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan aranan ve hakkında 3 yıl 4 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan T.G. ve “yağma, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma, silahla tehdit” suçlarından aranan ve hakkında 6 yıl 1 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan T.A. isimli şahıs olmak üzere toplam 9 aranan şahıs yakalanarak gözaltına alındı. İl Jandarma Komutanlığındaki işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edilen şüpheliler tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Karaman Karaman, Türkiye’de suyu en tasarruflu kullanan 3 ilden birisi Karaman Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayram, Türkiye’de suyu en tasarruflu kullanan üç ilden birisi olan Karaman’da arazilerin yüzde 99’a yakınında modern sulama yapıldığını söyledi. Mehmet Bayram, sulu tarımın oldukça fazla yapıldığı illerden birisinin Karaman olduğunu belirterek, “Elma bahçeleri ve bitkisel ürün desenleriyle birlikte yaklaşık 1 milyon dekarın üzerinde bir alanda sulu tarım yapılmaktadır. En büyük sorunumuz su ve bunu da her daim dile getiriyoruz. Karaman’ın farklı bir özelliği var. Türkiye geneline baktığımız da suyun o kadar kıymetli olduğu bir dönemde her yerde vahşi sulama yapılırken, Karaman’da yüzde 99’a yakın modern sulama yapılıyor. Karaman ise Türkiye’de suyu en tasarruflu kullanan üç ilden birisidir. Bu anlamda üreticimiz suyun kıymetini fazlasıyla biliyor. Yeraltı kaynaklarından başka da su olmadığı için sıkıntısı çekiyoruz dedi. “KOP bölgesinde tarım için yeraltından yılda 8 milyar metre küp su çekiliyor” Konya ovası başta olmak üzere Karaman ve Aksaray’ın da içinde bulunduğu KOP bölgesinde sulu tarım için yerin altından çekilen yıllık su miktarının yaklaşık 8 milyar metreküp olduğunu ifade eden Bayram, “Yerin altını besleyen su miktarının ise 4 milyar metreküp olduğunu görüyoruz. Baktığımız vakitse kullanılan sudan bu yıl için 4 milyar metreküp açık verdiğini düşünüyoruz. Böyle giderse sonuç hüsran olur. Bu ülkenin tek gerçeği var o da tarımdır. Özellikle Türkiye’yi besleyen KOP bölgesindeki illere dış havzalardan su getirme projelerinin biran evvel tamamlanıp ovayı suyla buluşturmamız gerekiyor. Bereketli topraklarımız susuzluktan ağlıyor ve obruklar oluşuyor. Suyu az tüketen ürünler ekin denilmesi doğru bir düşüncedir ancak çiftçimiz bunu isteyerek ekmiyor. Çiftçimiz de suyu az tüketen ürün desenlerine destek verilmesini istiyor. Yoksa üretici sular bitinceye kadar sulu tarım yapmaya devam edecektir. Bu arazilerde başka bir şey yetişmez. Su sorununun çözülmesinden başka çare yok. Biz her zaman söylüyoruz ülkenin tek kurtuluşu var tarımdır, onun da suya ihtiyacı vardır” dedi.