KÜLTÜR SANAT - 12 Ekim 2018 Cuma 12:31

Burnuyla kitabını yazdı, ikincisine başladı

A
A
A
Burnuyla kitabını yazdı, ikincisine başladı

Aydın'da 'serebral palsi' hastalığı nedeniyle ellerini ve ayaklarını kullanamayan Mustafa Erol, burnuyla yazdığı ilk kitabının ardından, ikinci kitabına da başladı. Engelli olmasına rağmen bütün okulları dışarıdan bitiren, 2 üniversite okuyan ve şu anda yüksek lisans yapan Erol, Mersin Uluslararası Engelsiz Sanat Festivali'nde de ilgi odağı oldu.

Mersin'de bu yıl ikincisi düzenlenen Uluslararası Engelsiz Sanat Festivali başladı. Türkiye dahil 17 ülkeden 172 sanatçı festivale katılırken, Aydın'dan gelen Mustafa Erol da festivalin ilgi odağı oldu. Rahatsızlığı nedeniyle ellerini ve ayaklarını kullanamayan Mustafa Erol, 2009 yılında burnuyla kullandığı bilgisayarda yazmaya başladığı ve "Herkes beni engelli sanıyor" ismini verdiği kitabı 7 yılda bitirdi. Şimdi engelli olan bir arkadaşının hayatını anlatacak olan ve 'Kemal'in hayatı' ismini verdiği kitabı yazmaya başlayan Erol, ayrıca Adnan Menderes Üniversitesi'nde de yüksek lisans yapıyor.

"Mustafa hayata hiçbir zaman negatif bakmadı" 

Oğluyla ilgili İHA muhabirine konuşan baba Emin Erol, Mustafa’nın 1981 yılında spastik engelli olarak dünyaya geldiğini söyledi. Oğlunun okulları hep dışarıdan bitirdiğini belirten Erol, “2 tane de üniversite bitti. Şimdi Aydın’da Adnan Menderes Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyat Bölümünde yüksek lisans yapıyor. Şu an tezini yazıyor. Birinci kitabını yazdı, ikinci kitabına başladı. Şu anda tezinden dolayı ara verdi ama devam edecek. Mustafa çok başarılı, azimli bir çocuk. Hayata hiçbir zaman negatif bakmadı, devamlı pozitif bakıyor. Mustafa devamlı kitap okur. Şu ana kadar 500’ün üzerinde kitap okumuştur. Boş zamanlarını hep kitap okuyarak değerlendirir. Mustafa ellerini kullanamıyor, kitaplarını da bilgisayardan klavye ile burnuyla yazıyor. İlk kitabını 7 yılda yazdı ama o zaman dersleri olduğu için bu kadar sürdü” dedi.

Burnuyla kitabını yazdı, ikincisine başladı

"Birinci kitabını çıraklık eseri olarak görüyor" 

Mustafa’nın yüksek lisansı bitirip, doktorasını yapmak istediğini kaydeden Erol, “Önce Halkla İlişkileri bitirdi. Ardından İşletme Fakültesi’ni bitirdi. Sonra Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavına (ALES) girdi ve başarılı oldu. Yüksek lisans için üniversiteye başvurduk ve yüksek lisansa başladı. Dersleri bitti şimdi tezini yazıyor. Mustafa kitabında kendi hayatını yazdı. Birinci kitabı bitince bize hep şunu söylüyor. Bu benim acemilik eserim diyor. Şimdi ikinci kitabını yazıyor, bu benim kalfalık eserim olacak diyor. 3. kitabım ise artık ustalık eserim olacak ve roman yazacağım diyor” şeklinde konuştu.

"Başaracağım dedi ve başardı" 

Anne Hatice Erol ise Mustafa’nın yaşamayı çok sevdiğini vurguladı. Oğlunun çok azimli olduğunu ve bütün okulları da dışarıdan bitirdiğinin altını çizen Erol, “Şimdi yüksek lisansını yapıyor. Derslerini bitirdi, tezini yazıyor. Mustafa hayata hep olumlu bakan, yaşamayı çok seven, normal insanlara örnek olan bir çocuk. Mustafa’nın buralara geleceğine hiçbirimiz tahmin bile edemezdik. Ancak Mustafa burnuyla bilgisayar kullanmaya başladı, ondan sonra dedi 'ben hayatımı yazacağım' ve biz de 'yaz oğlum başarabilir misin' dedik. O da 'başaracağım' dedi ve başardı. Çok mutluyuz, onunla gurur duyuyoruz. O bizim her şeyimiz, gurur kaynağımız. Engelsiz vatandaşlara da bir çağrım var. Mustafa gibi hayata hep pozitif bakan, azimli olan engellilere bir baksınlar ve onlardan örnek alsınlar. Mustafa hiçbir zaman hayata küsmedi, hep kendisiyle barışık bir çocuktu. Halende bu böyle devam ediyor. İnşallah Mustafa’nın ikinci kitabı da çıkacak. Onu da başaracak ve o kitabı da göreceğiz inşallah” diye konuştu. 

Mustafa Erol da kitap yazdığı için çok mutlu olduğunu ifade ederek, “Benim gibi engelliler hayata küsmesinler. Hayata hep olumlu baksınlar. İşte ben burnumla kitap yazdım” ifadelerini kullandı.  

Koray Ünlü-Güray Gürdal

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana’da "Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek” yarışmasının ödülleri verildi ADANA (İHA) – Adana’da Yeşilay tarafından düzenlenen "Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek” yarışmasının ödül töreni gerçekleşti. Milli Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Yeşilay Cemiyeti arasında imzalanan protokol çerçevesinde yapılan, "Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek" yarışmasının ödül töreni gerçekleşti. Edebi eser ve görsel olmak üzere 2 farklı kategoriden oluşan yarışmada ilkokul, ortaokul ve lise il birincileri ödüllendirildi. Ödül törenine katılan Vali Yavuz Selim Köşger, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Tevke ve Yeşilay Adana Şube Başkanı Dr. Yunus Emre Yıldırım, çeşitli kategorilerde başarılı olan öğrencilere ödüllerini takdim etti. Programda konuşan Yeşilay Adana Şube Başkanı Dr. Yunus Emre Yıldırım, ödül alan öğrencileri tebrik ederek, “Milli Eğitim Bakanlığımız ve Türkiye Yeşilay Cemiyeti işbirliğiyle Türkiye’deki tüm ilkokul, ortaokul ve liselerde uygulamaya geçirilen bağımlılık temalı görsel ve edebi alandaki eserlerin yarıştığı Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek yetenek yarışması çerçevesinde ilimizde dereceye giren öğrencilerimiz için Adana Yeşilay Şubesinde ödül töreni gerçekleştirdik. Dereceye giren öğrencilerimize ödülü, plaket ve başarı belgeleri takdim edildi. Öğrencilerimizi, öğretmenlerimizi ve okul idarecilerimizi tebrik eder, başarılarının devamını dileriz” dedi.
Ordu Ordu’da ana arı yetiştiriciliği yaygınlaşıyor Türkiye’de en çok bal üretiminin yapıldığı Ordu’da, ana arı yetiştiriciliğinin yaygınlaşması için eğitimler düzenleniyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ‘Ana Arı Yetiştiriciliği Talimatnamesi’ kapsamında, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve Ordu İli Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından Karapınar Mahallesi’nde ana arı yetiştiriciliği kursu düzenleniyor. Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nden konunun uzmanı araştırmacılar tarafından 15 gün süreyle ziraat mühendislerine, veteriner hekimlere ve Ordu İli Arı Yetiştiricileri Birliği’ne kayıtlı olan arıcılara, koloni bireyleri tanıma, ana arının kolonideki önemi, ana arının kalitesini etkileyen faktörler, üretim yöntemleri, kalite kontrolü, bankalama, koloniye kazandırma başta olmak üzere, damızlık ana arı yetiştiriciliği uygulama talimatnamesi ile damızlık ana arı üretimi hakkında eğitim verilecek. Vali Muammer Erol, İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Şeref Cınbırtoğlu, Ordu İl Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Akın Çiftçi ile birlikte ana arı yetiştiriciliği eğitim alanında 23 kursiyerlerin çalışmalarını yerince inceleyerek, kursiyerlere başarılar diledi. Yürütülen çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi alan Vali Muammer Erol, Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nden konunun uzmanı araştırmacılar tarafından 15 gün süreyle ziraat mühendislerine, veteriner hekimlere ve Ordu İli Arı Yetiştiricileri Birliğine kayıtlı olan arıcılara ana arı yetiştiriciliği konusunda teorik ve uygulamalı eğitim verildiğini söyledi. Vali Muammer Erol’a incelemeler sonrası kursiyerler adına arıcı körüğü hediye edildi. Düzenlenen kurs sonunda yapılacak sınav sonrası başarılı olan kursiyerlere ana arı yetiştirici sertifikası verilecek.
İstanbul Yeni Türkiye Partisi il ve ilçe kongreleri için start verdi Yeni Türkiye Partisi, “İhtiyacımız Olan Tek Şey Yenilenmektir” sloganıyla Türkiye genelinde il ve ilçe kongreleri için start verdi. Yeni Türkiye Partisi, 28 Nisan’da il ve ilçe başkanlarını Ankara’da toplamayı kararlaştırdı. Yeni Türkiye Partisi Genel Başkanı Ahmet Reyiz Yılmaz, yerel seçimlere isim değişikliği nedeniyle son anda katılma kararı almıştı. Yeni Türkiye Partisi’nin bir çok il ve ilçede mecliste vekilleri bulunan Gelecek Partisi ve Deva Partisi gibi yeni kurulan partileri geride bıraktığı ve seçime girdiği bölgelerde ismini duyurmayı başardığı belirtildi. Bunun ardından Yeni Türkiye Partisi, “İhtiyacımız Olan Tek Şey Yenilenmektir” sloganıyla Türkiye genelinde il ve ilçe kongreleri için start verdi. Yeni Türkiye Partisi, 28 Nisan’da il ve ilçe başkanlarını Ankara’da toplamayı kararlaştırdı. Ahmet Reyiz Yılmaz, Türkiye için “güç birliği” mesajı verdi Ülke genelinde yeni olarak çıkan birçok siyasi partinin, medyada kendilerine büyük fırsatlar sunulmasına rağmen halkta bir karşılık bulamadığını söyleyen Yılmaz, "Son seçimler bize göstermiştir ki halkımız umudunu mevcut partilerin dışında yeni siyasi aktörlerin çıkışına bağlamıştır. Gerek seçimlere katılım oranında sandığa giden seçmen azlığı gerekse milliyetçi kanadın tarihinde hiç olmadığı biçimde emanet olarak kerhen CHP adaylarına oy vermiş olması memlekette siyasetin de siyasi aktörlerin de 2028 seçimlerine kadar gömlek değiştireceği ve yeni isimlere alan açacağını ortaya koymaktadır. Bu çerçevede , Yeni Türkiye Partisi, doğru kadrolarla bu yenilik arayışına kucak açacak en doğru adres olacaktır. Gerek sandığa gitmeyen gerek mecburen CHP’ye oy verdim diyen vatansever yurttaşlarımız gerekse İYİ Parti’den ve diğer partilerden kopan seçmenimizden ortak paydası ’vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü’ olan herkesi Yeni Türkiye Partisi çatısı altında görev almaya davet ediyorum. Gün bugündür. Bu davetimize Atatürk gibi ’Benim naçiz vücudum bir gün ölecektir ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar olacaktır’ diyen herkesin bu davete icabet etmesini istiyorum" diye konuştu.