MAGAZİN - 13 Ekim 2017 Cuma 16:58

Caner Erkin ile Asena Atalay'ın velayet davasında olay çıktı

A
A
A
Caner Erkin ile Asena Atalay'ın velayet davasında olay çıktı

Caner Erkin’in eski eşi Asena Atalay’dan olan oğlu Çınar’ın velayetini anneden almak için açtığı velayet davasına gergin anlar yaşandı.

Beşiktaşlı futbolcu Caner Erkin’in, oğlu Çınar Erkin’in velayetinin eski eşi Asena Atalay’dan alınarak kendisine verilmesi için açtığı davanın görülmesine devam edildi. İstanbul Aile Mahkemesi’nde görülen duruşmaya davalı Asena Atalay avukatıyla birlikte katılırken, Caner Erkin’i avukatları temsil etti. Duruşmada tanıklar dinlendi.

İlk olarak çiftin ortak çocuğu Çınar’ın, boş zamanlarında gittiği özel bir aile kulübü eğitmeninin tanık ifadesi alındı. Tanık Kübra Güleryüz, çalıştığı sürece ilişkin bilgiler vererek, “Çınar okula gitmediği günler ve boş zamanlarda bakıcısı Leyla Hanım tarafından çalıştığım kuruma getirilirdi. Caner Bey haftanın 2-3 günü gelir Çınar ile oyunlar oynardı. Asena Hanım ise çalıştığı süreçte yalnızca 3 kere geldi. Bir keresinde Asena Hanımın, Çınar’ın bakıcısını arayarak,” Leyla, bugün Çınar sende kalsın ama kimseye söyleme” dediğini telefondan duydum” dedi.

Duruşmada sık sık sesler yükseldi

Sinema işletmecisi olduğunu söyleyen Caner Erkin’in ablası Pınar Demirtaş, yeğeninin iyi bir aile ortamında büyümesini istediğini belirterek verdiği tanık ifadesinde, “Caner boşanırken, eski yaşantısına devam etmemesi koşulunda Çınar’ın velayetini Asena’ya vermişti. Evliliklerinin bitme nedeni ihanetti. Çınar, tatilde yanımıza geldiğinde benim çocuklarımla oynadığımı gördüğünde dahi şaşırıyordu” şeklinde konuştu. Avukatların ifadeler hakkında sık sık sözlü atışmaları duruşma hakimini sinirlendi. Hakim, tarafları söz almadan konuşmamaları ve usule uymaları konusunda uyardı. Sözlü tartışmaların yükselmesi üzerine hakim, “Çınar’ı Allah iki taraftan da kurtarsın, benim anladığım budur” dedi.

Hakim duruşmayı terk etti

Çınar’ın bakıcısı Leyla İsmailova’nın tanık ifadesi ise salonu gerdi. İsmailova, çocukla ilgilendiğini, bunun karşılığında aylık bin Dolar maaş aldığını, çocukla geçirdiği zamanlardaki diğer masrafların ise Caner Erkin tarafından ödendiğini söyledi. Boşanma sürecinden sonra Çınar’a bakmaya devam ettiğini, Atalay’ın isteği üzerine zaman zaman Çınar’ı kendi evine götürdüğünü kaydeden İsmailova, velayet davasının açılmasından sonra Caner Erkin’in kendisi için tanıklık yapmasını talep ettiğini ifade etti. İsmailova’nın iki taraf arasında kalmamak için işi bıraktığını dile getirmesinin ardından, Atalay’ın avukatı “Caner Erkin size yüklü miktarda bir ödeme yaptı. Bunun nedeni nedir?” diye sordu. Erkin’in avukatları soruya itiraz etti. Sözlü atışmalar tekrar başlayınca hakim salonu terk etti.

Asena Atalay gözyaşlarına boğuldu

Tarafların sakinleşmesinin ardından hakim yeniden salona girdi. Aralarında Asena Atalay’ın annesi Vildan Atalay’ın da aralarında bulunduğu birkaç tanığın daha dinlendiği sırada, davalı Atalay, oğlunun psikolojik durumuyla ilgili ifadeler sırasında gözyaşlarını tutamadı. Atalay’ın arkadaşı, dağılan Hepsi 1 grubunun solistlerinden Cemre Kemer, gözleme dayalı bilgilerini aktardı. Tanık Kemer, “Çınar’ın veli toplantısı vardı. Asena’ya eşlik ettim. Hocaları Çınar’ın başarılı bir öğrenci olduğunu söylediler. Rehber öğretmen, Çınar’ın “Babam beni gelip görmüyor, beni artık eskisi gibi sevmiyor’ dediğini söyledi” dedi. Bunun üzerine Atalay yine gözyaşlarına boğuldu. Tanık Kemer, direk dansı konusuna da değinerek, “Asena’nın direk dansı yaptığı bayağı gündem olmuştu. O zaman evliydiler. Hatta Caner bile direk dansını denemişti. O kursa da Caner ile birlikte gittiklerini biliyorum” şeklinde konuştu.

Duruşma, diğer tanıkların dinlenmesi ve eksikliklerin giderilmesi için ertelendi. 

Başak Akbulut

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Bakan Bak: "Herkese, tüm dünyaya ’Çanakkale geçilmez’ efsanesini anlattılar, gösterdiler" Çanakkale Kara Savaşları’nın 109’uncu yıl dönümü anma törenleri kapsamında binlerce izci, 57’nci Alay Vefa Yürüyüşü gerçekleştirdi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Herkese, tüm dünyaya ’Çanakkale geçilmez’ efsanesini anlattılar, gösterdiler." dedi. Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ’57’nci Alay Vefa Yürüyüşü’ne katılanlar, ilk olarak Eceabat ilçesine bağlı Kocadere köyünde kamp kurdu. Yürüyüş öncesinde katılımcılara, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak tarafından tümü şehit düşen 57’nci Alay askerlerinin son yemeği, kırık buğday çorbası dağıtıldı. Sabah namazı kılındı Ardından, 109 yıl önce şehit düşen askerler gibi sabah namazı kılındı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve çok sayıda rütbeli askerin de yer aldığı katılımcılar, saat 06.00’yı gösterdiğinde harekete geçti. Atalarına yürüdüler Yarbay Mustafa Kemal’in 25 Nisan 1915 sabahı düşman çıkarmasını haber alınca, savaşların kahraman birliği 57’nci Alayı Conkbayırı’na gönderdiği ve "Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle tarihe geçen o günkü tarihi yürüyüş, bir kez daha hayat buldu. Yaklaşık 6 kilometrelik yürüyüş, 1,5 saat sonra Conkbayırı’nda sona erdi. Yürüyüşe binlerce izci katıldı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Amacımız bu ülke gençlerine Çanakkale destanını, Malazgirt zaferini, Dumlupınar, 30 Ağustos’taki, Sakarya’daki, 15 Temmuz’daki destanları unutturmamak, hatırlatmak. Bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu, bu vatan için binlerce şehidin verildiğini anlatmak ve bunları yaşamalarını sağlamak. Gençlerimiz o atmosferi görüyor, o zamanki o mücadelenin zorluklarını yaşananları hissediyor. Amaç bu toprakların gücünü, nasıl bir mücadele verildiğini anlatmak. Bakanlık olarak bunu sürekli gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda ülkenin dört bir yanından gençlerimizi Çanakkale gezileriyle buraya taşıyoruz. Geziyorlar, programlar yapıyoruz. Rehberler, tarihçiler buradaki destansı mücadeleyi anlatıyorlar. Bu topraklar kanla yoğrulmuş, destansı mücadele var, Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları o zaman mücadelede yer aldılar. Tüm dünya ve batı medeniyetine, emperyalizme karşı büyük mücadele ortaya konduğu, dünyanın en güçlü donanmaları, ordularını burada yendiler. Herkese, tüm dünyaya ’Çanakkale geçilmez’ efsanesini anlattılar, gösterdiler. Geçmişimizle tarihimizle gurur duyuyoruz" dedi.
Kütahya Kütahya’da silah ticareti operasyonu: 6 gözaltı Kütahya ve Afyonkarahisar’da kaçak silah ticareti yapanlara yönelik 7 adrese eşzamanlı düzenlenen operasyonda, 6 şüpheli gözaltına alındı. Kütahya İl Emniyet Müdürlüğü sorumluluk bölgesinde silah ticareti yapan şahısların tespitine yönelik Asayiş Şube ve İstihbarat Şube Müdürlükleri tarafından yapılan koordineli çalışma sonucu, Afyon’dan silah bulundurma ruhsatı ile birlikte yasal yoldan silah satın alan şahısların Kütahya’ya getirdikleri silahları sattıkları ve satışı gerçekleştirdikten sonra da hırsızlık süsü vererek çalındığı yönünde müracaatta bulundukları tespit edildi. E.D. (37), E.D. (39), Y.V. (32) ve B.M. (23) isimli şahıslar hakkında projeli teknik ve fiziki takip çalışması neticesinde yapılan ara yakalamada, toplam 66 adet çeşitli çaplarda tabanca fişeği ele geçirildi. Hakkında çalışma başlatılan 4 şüpheli şahsın 2 ayrı şahıs ile silah ticareti konusu ile ilgili olarak irtibatlı olduğu tespit edildi. Şüphelilerin yakalanması ve soruşturmaya konu başkaca suç unsurlarının ele geçirilmesi amacıyla Kütahya İl merkezinde 6 şüpheli şahsın yakalanması ve suç unsurlarının ele geçirilebilmesi için Kütahya il merkezinde 4 adres, jandarma sorumluluk bölgesi olan Siner Mahallesi’nde 3 adres olmak üzere toplamda 7 adreste yapılan eş zamanlı operasyon sonucu 6 şüpheli şahıs yakalandı. Yapılan arama neticesinde, 2 adet ruhsatsız tabanca, 5 adet av tüfeği, 127 adet tüfeği kartuşu, 13 adet çeşitli çaplarda tabanca fişeği ve 5 adet tabanca şarjörü ele geçirildi. Yakalanarak gözaltına alınan 6 şüpheli şahıs hakkında adli işlem başlatıldı.