GÜNDEM - 05 Mayıs 2016 Perşembe 11:24

Cem Yılmaz'a sert eleştiri

A
A
A
Cem Yılmaz'a sert eleştiri

İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural, Cem Yılmaz'ın İstanbul Teknik Üniversitesi'ne gelmesi ve kendisinin salona alınmaması üzerine yaşanan olayı değerlendirdi.

Zeytinburnu Belediyesi, Biruni Üniversitesi işbirliği ile "Eğitimli Personel, Sağlıklı Çevre" Projesi protokolü imza törenine katılan İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural, Cem Yılmaz'ın İstanbul Teknik Üniversitesi'ne gelmesi ve kendisinin salona alınmaması üzerine yaşanan olayı değerlendirdi. Kural, bazı öğrencilerin yatacak yeri bile olmadığını söyleyerek, "Öğrencilerden bazıları kütüphanede yatıyor. Lüks arabası tavşanlardan yapılmış kıyafetiyle üniversiteye gelip, öğrencilere küfür edip alay ediyor" dedi. 

Zeytinburnu Belediyesi ile Biruni Üniversitesi işbirliği ile "Eğitimli Personel, Sağlıklı Çevre Projesi protokolü imza törenine İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural da katıldı. Kural, burada yaptığı konuşmada Cem Yılmaz'ı topa tuttu. Prof. Dr. Orhan Kural, "Son zamanlarda beni televizyonda Cem Yılmaz ile ilgili gördünüz. Onunla mücadelem devam ediyor. Benim üniversiteme geldi. Şu anda benim üniversitemde, İstanbul Teknik Üniversitesinde, kütüphanede yatanlar var. Vallahi billahi kütüphanede yatıyorlar, gidecek yerleri yok. Ve, geliyor bu Cem Yılmaz üniversitemize, çocuklarla küfür ederek alay ediyor. Dünyanın parasını alıyor, vergi bile verdiği belli değil. Dedim ki, 'Niye geliyor benim üniversiteme'. Jaguar arabasıyla, üzerinde tavşanlardan yapılmış bir kıyafetiyle üniversiteye gelmiş. Ağzında sigarası. Ben de sponsor firmaya, "Onun yerine benim öğrencilerime burs verin' dedim" dedi. 

EMRAH KUŞ
İSTANBUL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırklareli Kırklareli’nde Geç Osmanlı dönemine ait tarihi bina alevlere teslim oldu Kırklareli’nde Geç Osmanlı dönemine ait tarihi binada henüz belirlenemeyen nedenle çıkan yangın itfaiye ekiplerince kontrol altına alındı. Alınan bilgiye göre, Karakaş Mahallesi Karakaşbey Caddesinde kafe olarak kullanılan Geç Osmanlı dönemine ait 2 katlı tarihi binada henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Haber verilmesi üzerine bölgeye itfaiye, AFAD, 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. Kısa sürede büyüyen yangına itfaiye, AFAD, TOMA müdahale etti. Ekiplerin müdahalesi ile yangın kontrol altına alındı. Vali Birol Ekici, Belediye Başkanı Derya Bulut bölgeye gelerek incelemelerde bulundu. Belediye Başkanı Bulut yaptığı açıklamada yangında anına müdahale ettiklerini söyledi. Bulut devamında, “Yaklaşık 5, 6 dakikalık telefon trafiği ve itfaiye araçlarımızın buraya ulaşmasıyla yangına 7, 8 dakikalık bir sürede müdahale edilmeye başlanıyor. Tarihi bir bina gördüğünüz üzere tescilli bir bina, restoran olarak kullanılan bir bina. Yandaki ek binada yangının ilk çıktığı tespit ediliyor. Tabi arkadaşlar çalışmalarını yapıyorlar ama muhtemelen oradaki bilgisayar odasından teknik bir arızdan çıktığı tahmin ediliyor yangının, kesin sonuç rapordan sonra belli olacak. Hepimizi sevindiren unsur çok şükür can kaybımız yok sadece maddi hasar şeklinde yansıdı" dedi. Kırklareli halkına geçmiş olsun temennisinde bulunan Bulut yangın söndürüldüğünü tamamen kontrol altında alındığını ve şuanda soğutma çalışmaları devam ettiğini anlattı.
Samsun Dünya biyoçeşitliliğine ilk kez kazandırılan 3 yeni tür: Fare, köstebek, gelengi Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi’nde 53 yıllık birikim sonucu toplanan memeli hayvan koleksiyonunda dünya biyoçeşitliliğine ilk kez kazandırılan 3 yeni tür, 1 tane yeni alt tür bulunuyor. Türkiye’nin en büyük memeli hayvan koleksiyonlarından birine sahip OMÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’ndeki koleksiyonda yaklaşık 100 memeli hayvan türü bulunuyor. Bu hayvanlar arasında dünyada ilk kez teşhis edilen ’Microtus Dogramacı’ ‘Microtus Anatolica’ isimli tarla fareleri, ‘Talpa Hakkarensis’ ve ‘Talpa Levantis Dogramacı’ isimli köstebekler ve ‘Spermophilus Taurensis’ isimli gelengi de bulunuyor. Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’nde görevli akademisyenlerin Türkiye’yi ilmek ilmek gezmesi sonucu elde edilen koleksiyon, bilimsel açıdan büyük önem arz ediyor. Gelecek nesillerin kendilerinden önce hangi canlıların yaşadığına dair bilgileri öğrenme şansı bulacağı koleksiyonda ayrıca tilki, tavşan, kirpi, gelincik gibi hayvanlar bulunuyor. "Böylesi Türkiye’de başka bir yerde görülmedi" Koleksiyon hakkında bilgi veren OMÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu, "Burası memeli hayvan koleksiyonudur, tam olarak müze denilemez. Müze daha büyük ve değişik canlı gruplarını inceleyen bir yapıdır. Ama burası Türkiye’de önemli bir memeli hayvan koleksiyonudur. Burada Türkiye memeli hayvanlarının yüzde 70’ini temsil edecek kadar örnek vardır. Tabii ki bu bizim bir ömrümüzü aldı. Burada gördüğünüz örneklerin hepsi iyi korunduğu takdirde 200 yıl kadar hiç bozulmadan kalabilir. Bu da doğa çeşitliliğin gelecek nesillerin bilmesi kadar önemlidir. Çünkü ileri de nesli kaybolan türler olacaktır. Bu türler en azında böyle koleksiyonlarda saklanarak gelecek nesillerin bu türler hakkında bilgi sahibi olması sağlanır. Şu anki nesil içinde böyle koleksiyonlar çok önemlidir. Gençlerimizin hepsi doğadan uzak yaşadıkları, betonların arasında yaşadıkları için doğada göremeyeceklerini, hiç ulaşamayacakları türleri bu tip koleksiyonları ziyaret ederek görme imkanına kavuşacaklar. Bu tür koleksiyonların halka dönük ve biyoçeşitliliğe dönük faydaları olduğu gibi aynı zamanda bilimsel yönden de son derece önemli çıktıkları oluyor. Burada pek çok yeni tür vardır. Dünya için yeni türler vardır. Teşhis ettiğimiz ‘Microtus Dogramacı’, ‘Microtus Anatolica’ isimli tarla fareleri, ‘Talpa Hakkarensis’ ve ‘Talpa Levantis Dogramacı’ isimli köstebekler ve ‘Spermophilus Taurensis’ isimli gelengi dünya için ilk teşhislerdir. Dünya için yeni türler teşhis edilmesi bakımından OMÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’nün memeli kürsüsü bu anlamda çok iyi durumdadır. Dünya biyoçeşitliliğine 3 yeni tür 1 tane yeni alt tür verdi. Bu gerçekten azımsanamayacak durumdur. Böylesi Türkiye’de başka bir müzede görülmedi" dedi.