POLİTİKA - 21 Mayıs 2018 Pazartesi 18:42

CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Zonguldak'ta

A
A
A
CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Zonguldak'ta

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Zonguldak'ta halka hitap etti.

  İnce, "Sayın Erdoğan'a suikast iddiaları varmış. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanını ya da cumhurbaşkanı adayını koruyamıyorsa yazıklar olsun. Eğer bir sıkıntı varsa gençlik kollarını gönderirim" dedi.
CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, 24 Haziran günü yapılacak olan seçimler öncesinde Zonguldak'ta Madenci Anıtı önünde vatandaşlarla bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı olduğunda iki gün içerisinde Olağanüstü Hal'in (OHAL) kalkacağını ifade eden İnce, "Bugün emeğin başkentinde olduğumu örgütlenmenin başkentinde olduğumu, direnen, üreten insanların kentinde olduğumu biliyorum. Dün Adana'ydık, bugün Bartın, ardından Zonguldak'a geldik. Zonguldaklılar hiç canınızı sıkmayın bu iş oldu. Maya tuttu. Değişim gerçekleşecek. 16 yıldır iyileşmeyen ekonomi, iyileşmeyen sağlık, iyileşmeyen dış politika artık yeni doktor gelecek tedavi edecek. 24 Haziran'da Allah'ın izni, milletin isteğiyle cumhurbaşkanı olduğumda iki gün içinde OHAL kalkacak. Özgür demokratik bir Türkiye, gençlere özgürce tweet atmayı vadediyorum.

Korkusuzca cumhurbaşkanını da eleştirecek. Hz. Peygamber Veda Hutbesi'nde 100 bin kişi toplanmış, 'Sizde bir hakkım var mı?' diye soruyor. Peygamber bile soruyor, bizimkini kimse eleştiremeyecek. Böyle bir dünya yok. Türkiye'de evrensel kurallara uygun bir hukuk devleti, yargı bağımsızlığı, bağımsız mahkemeler, talimatla çalışmayan, çay toplamayan hakimler bulacağız. Bunu bulduğumuzda yabancı yatırımcı diyecek ki Türkiye bir hukuk devleti. Türkiye'de güzel şeyler oluyor. Türkiye güvenilir bir ülke, önce bunu inandıracağız. Sonra Merkez Bankası başkanını CHP Genel Merkezine çağırmayacağız. O bağımsız olacak. Ekonomiyle ilgili kurulların başına insan tayin ederken, bürokrat tayin ederken 'Acaba bu CHP'limi diye bakmayacağız' ehliyet var mı, liyakat var mı buna bakacağız. Güven veren bir ülke olacağız. Türkiye'de son 40 yıldır siyasetçi meydanlarda hep kemer sıkmayı, tasarrufu konuştu. Ben bunu değiştiriyorum. Bu sefer millet değil, devlet kemer sıkacak. Nasıl kemer sıkacak anlatayım. Bir saray var, 2 milyar dolar. Konut yapsaydık 100 bin konut yapardı. 4 milyon Suriyeli var Türkiye'de, 40 milyar dolar para harcadık. Konut yapsaydık 2 milyon konut yapardı. İşte bunlar olmayacak. Çünkü barış gelecek Türkiye'ye, Suriyeli de davul zurna ile memleketine geri dönecek. 300 araçla gezmeyeceğim, sarayda yaşamayacağım. 16 senedir Ankara'da yaşıyorum. 14 senedir kirada oturdum. Son 1,5 senede bir apartman dairesi aldım. Valla benim evim bana zaten saray gibi geliyor. Ben daha evime doymadım ki, o benim. Helal parayla alınmış o. Evimde oturacağım, devletin resmi işleri için de Atatürk'ün kullandığı Çankaya Köşkü'nü kullanacağım" dedi.

"Benim projem huzur" 

İnce, projesinin huzur olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
"Bütün bunları yaptığımızda 'senin projen ne' diyor. Senin projen kanal kazmak, hafriyat. Rant, imar. Benim projem huzur. AK Partili, ülkücü, HDP'li, İYİ Parti'li, Saadet Partili kardeşlerim hepinize sesleniyorum. Benim size vaadim huzur, önce barışacağız. Öyle Türk, Kürt, Alevi, Sünni herkes bir tarafa çekmeyecek. Hepimiz bir olacağız. Önce barışacağız, meydanlarda cumhurbaşkanı gelip 'Tezek, çöplük, pislik' laflar etmeyecek. Millet de ona hakaret etmeyecek. Ekonomik olarak büyüyeceğiz. Kimler büyütecek ekonomimizi, gelecek seçimleri düşünen siyasetçidir. Gelecek nesilleri düşünen devlet adamıdır. Bugün bir emekli ablamız bana sordu, 'emekliye ne vereceksin' diye. 'Önce torunlarına sonra sana' dedim. Çünkü torununa vermezsem o senin gelip emekli maaşını istiyor zaten. Torununu iyi okulda okutacağız, ücretsiz ve devlet okulunda okuyacak. Bunu başarabiliriz. 1923'te Atatürk bunu nasıl yaptıysa öyle yapabiliriz" diye konuştu.

"Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanlığında en fazla duyacağınız söz kalite olacak" 

Muharrem İnce, "Milli politikalar uygulayacağız. Öyle lafla milli, yerli olmaz. 'Dolarla bizi terbiye etmek istiyorlar' diyor. Peki anladım da köprüden geçişleri niye dolar üzerinden yaptın. Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanlığında en fazla duyacağınız söz kalite olacak. Eğitimde, sağlıkta kalite. Yol yaptın ama yaptığın da kalite yok, çöküyor. 16 senedir iktidardasın, yolu yok. Uçağı THY indirmiyor. Uçmasan da para ödüyorsun. Demirel 1. seneyi 50 sene önce yaptı. 3. köprüyü Erdoğan yaptı. Dördüncüyü de İnce gelir yapar. Köprü yapmak ufak iş, milletin gönlüne köprü yapmak lazım. Sen meydanlarda geliyorsun CHP'ye geliyorsun 'Tezek, pislik' diyorsun. Ben de 'Ey AK Partili kardeşlerim gelin bu düzeni değiştirelim' diyorum" dedi.

"Ziraat Bankası'nın medya ile ne işi var" 

Doğan Medya Grubu'nun devrine ilişkin de konuşan İnce, "Türkiye'de her şeyin yerli yerine oturması lazım. Geçtiğimiz günlerde bir medya devi el değiştirdi. Ziraat Bankası kredi kullandırdı. Ziraat Bankası'nın görevi ne, basınla medyayla ne işi var. Gitti 1 milyar doları bin şirkete verseydi her birine 4,5 trilyon verirdi. Türkiye bin tane şirket ayağa kalkardı. KOBİ'lere verseydi, 10 bin KOBİ'ye 450 bin lira verirdi. Çiftçiye verseydi 100 bin çiftçiye 45 bin lira verirdi. Ama bütün bunları yapmak yerine geldi bir kişiye bunu verdi. Bu haksız, bu adaletsiz alışverişi kınıyorum. Bunu Allah'ın izniyle iktidara geldiğimizde, cumhurbaşkanı olduğumuzda çözeceğim" şeklinde konuştu.

"Dünyadaki 100 marka arasında tek bir Türk markası yok" 

Türkiye'de üretilen ürünlerin dünya markaları arasında yer almadığına dikkat çeken İnce, "Ben bu ülkenin çocuklarına Fizik anlattım. Ben bu ülkenin gençlerine sesleniyorum ve onların analarına sesleniyorum. AK Partili kardeşlerim, kadın kardeşlerim sizin de vicdanınıza sesleniyorum. Bu akıllı çocuklarımız bu memleketin akıllı çocukları artık yurt dışına gidiyorlar. O kaçışı durduracağız. Türkiye boşa çalışan kasnak gibi, avare kasnak gibi. Televizyon üretiyoruz, otomobil üretiyoruz. Yalnız para kazanamıyoruz. Türkiye bir televizyondan 10 euro, bir otomobilden 100 euro kazanıyor. Tekstil de öyle, dünyada markamız yok. Marka oluşturmamız lazım. Dünyada otomobil, iş makinesi, beyaz eşya, telefon, bilgisayar aklınıza ne geliyorsa dünyadaki 100 marka arasında tek bir Türk markası yok. Marka oluşturacağız, tasarım yapan gençler, teknoloji üreten gençler. Tasarım yapan gencin özgür olması lazım. Özgür birey bunu yapabilir. Özgür bireyler yetiştireceğiz. Buraya gelecek, milletin önünde gençlerle tartışacağım. Cumhurbaşkanı olduğumda televizyon kanallarına 'Bana ısmarlama sorular sormayın, zor sorular sorun. Ben sizin başınıza musallat olmaya gelmiyorum' diyeceğim" ifadelerini kullandı.

"Cumhurbaşkanı olursam Passolig'i kaldıracağım" 

Cumhurbaşkanı olması halinde stadyumlarda uygulanan Passolig uygulamasını kaldıracağını ifade eden İnce, "Bir Passolig var, stadyuma gittiğinde nerede oturduğun kim olduğun belli. Niye belli, stadyuma beyefendi giderse tezahürat yapıyorlar, yuhalıyorlar polise aldırıyor. Aziz milletimize söz veriyorum. Bir yıl cumhurbaşkanlığı yaptıktan sonra AK Partili insanların çoğunlukta olduğu bir maça gideceğim. Yuhalarsa 'Demek ki doğru yolda değilim' diyeceğim, alkışlarlarsa 'iyi yoldayım' diyeceğim. Ama cumhurbaşkanı olursam Passolig'i kaldıracağım. Böyle ülkede huzur olmaz" şeklinde konuştu.

Gençlere 16 yeni meslek uyarısı 

Gençlere önümüzdeki 4 yıl içerisinde 16 yeni meslek türünün çıkacağını ifade eden Muharrem İnce şöyle devam etti: 

"Gençler bunu sizinle birlikte yapacağım. Önümüzdeki 4 yılda 16 yeni meslek çıkacak. Bu yeni meslekleri öğrenmeniz lazım. Mesela bu yeni mesleklerden birisi robot koordinatörlüğü, çözüm mimarlığı, mekatronik mühendisliği. Bunları öğreneceksiniz, çağın gerisinde kalmayacaksınız. Benim ülkemin evlatların Fransız'ın, İngiliz'in çocuklarından ne farkı var. Her sene 10 bin öğrenciyi yurt dışına göndereceğiz. Güneş ve rüzgar enerjisini yaygınlaştıracağız. Öyle Zonguldak'ta olduğu gibi termik santrallerle insanları boğmayacağız. Türkiye'nin güneş enerjisi potansiyeli yüzde 130, yani 100 tüketiyorsak 130 üretme potansiyelimiz var. Onun için gençlerimizin iyi eğitilmesi lazım. En kısa sürede Türkiye'deki bilgisayar mühendisi sayısını 100 bine çıkaracağız. Gençler sizin bu ülkenin bayrağına, toprağına, Cumhuriyet ve Atatürk'ün değerlerine sımsıkı bağlı olmanızı istiyorum. 19 Mayıs'ta 500 lira gençlik bursu, 29 Ekim'de 500 lira bursu. Bir ülke çocuklarını ücretsiz sınava sokamıyorsa yazıklar olsun, bütün çocuklar sınava ücretsiz girecek. Fizik öğretmeni Muharrem İnce sözü bu. Hiçbir öğrenci 2 yıl içinde tarikat, cemaat yurduna muhtaç kalmayacak, devletin yurdunda kalacak. Burada bir tek adam var, tek adamın yanında da ehliyetsiz, liyakatsiz bir ekip var. Bunları gönderip güçlü lider ve ekip anlayışına inanan bir ekip getireceğiz. Ortak akıl ile ortak iyiyi bulacağız. Hepimiz için iyi olan, bunu yapabiliriz. Muharrem İnce'nin Cumhurbaşkanlığında söylem değişecek. Meydanlarda hakaret yok dedim. Benim Genelkurmay başkanım, benim bakanım demeyeceğim. Sayın Genelkurmay Başkanı, Sayın Vali diyeceğim. Çünkü onlar benim değil milletin bakanı, milletin valisi. Ama benim dönemimde de Genelkurmay Başkanı helikoptere binip birilerini tehdit etmeye gidemez. Hemen görevden alırım. Herkes hak ettiği yerde duracak. Bizim dönemimizde yine söz verildi mi tutulacak. Emekli maaşını da düzenleyeceğiz. Çiftçi mazotu 24 Haziran'dan itibaren bir hafta içinde 3 liradan alacak. Asgari ücret 2 bin 200 lira olacak. Madenlerimiz kimseye peşkeş çektirilmeyecek. Sözleşmeli öğretmenliği kaldıracağız. Mahkeme kararı var öğretmenlik asli ve sürekli bir iştir diyor ona uyacağız. Öğretmenlere ve polislere 3 bin 600 ek göstergeyi vereceğiz. Yargıda haksızlığa uğramış hepsiyle ilgili kim yargıda haksızlığa uğramışsa, Silivri duruşmalarını en fazla takip eden milletvekillerinden birisiyim. Silivri'de mahkeme başkanı dalga geçiyordu, 5-6 sene hapis cezası veriyordu. Bir gün mahkeme başkanına 'Bir gün sen aşağıda oturacaksın' dedim. Şimdi hapiste o FETÖ'cü hapiste. Etme bulma dünyası bu, alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste."

"Seçim yaklaştı mı gündeme ya suikast gelir ya da İsrail" 

Seçim yaklaştığında suikast iddialarının gündeme geldiğini söyleyen Muharrem İnce, şöyle dedi:
"Seçim yaklaştı mı ya suikast gelir gündeme ya da İsrail. Bülent Arınç'a bir suikast hikayesi vardı biliyorsunuz değil mi? Ne oldu palavra. Şimdi de Sayın Erdoğan'a suikast iddiaları varmış. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanını ya da cumhurbaşkanı adayını koruyamıyorsa yazıklar olsun. Eğer bir sıkıntı varsa gençlik kollarını gönderirim yani ben sorun değil. Seçim öncesinde bunlar boş laflar, eğer öyle bir iddia varsa devletin istihbaratı var. Bu ülkenin ordusu, askeri, polisi koruyamıyor mu? Ama sen yaverlerinden 5 tanesinden 4'ünü FETÖ'cülerden seçmişsin. Ben ne yapayım. Ne zaman seçim yaklaşsa İsrail gündeme geliyor. Filistin'de Müslümanlar katlediliyor. Müslümanlar öldürülüyor. İçimiz yanıyor. Peki diyoruz tamam anladık, 'sen bir şey yapmak istiyorsun Türkiye'nin cumhurbaşkanı olarak' diyorum. İsrail mallarını boykot et diyorum, Mavi Marmara'dan aldığın tazminatı geri ver diyorum olmaz diyor, tohum alma diyorum yok alacağım diyor, petrol taşımacılığı yapma diyorum yok yapacağım diyor. Ne yapıyorsun Filistin için diyorum, 'miting yapıyorum' diyor. Bu şuna benziyor, hani bir şair diyor ya 'Hangimiz ne yapmadık mi bu memleket için, kimimiz öldük kimimiz nutuk söyledik' diyor ya. Yapılacak iş sonunda mitinge geliyor. Bizim dönemimizde 'TEOG kaldırılsın denildiğinde kaldırılmayacak, faizler indirilsin, üniversiteler bölünsün' diye talimatım olmayacak. En kötü şey atıl olan kaynaklar. İnsan gücümüz atıl, meralarımız atıl, 3.5 tarafı denizlerle çevrili balıkçılıktan yeterince yararlanılmıyor. Madenlerimiz katma değer üretilmeden satılıyor. Her şeyimiz atıl, sanki bu memlekette kaynakları koymuşlar sanki başında nöbetçiyiz öyle bekliyoruz. Bu fakirliği hak etmiyoruz, bu kader değil. Bunu yenmek bizim elimizde. 6 senedir Türkiye'nin Suriye'de büyükelçisi yok. 4 milyon Suriyeli Türkiye'de ama Türkiye'nin büyükelçisi yok. Niye, Erdoğan Esad'a kızdı. Cumhurbaşkanı olduğumda Şam'a büyükelçiyi göndereceğim. Suriye'nin toprak bütünlüğü korunacak, Suriye'de yeni bir anayasa yapılacak. Suriye içinde yaşayanlar ve Suriye dışına çıkanların katıldığı BM gözetiminde seçim yapılacak. Ve güle oynaya memleketlerine gidecekler. ABD, problemleri var mı var. Eskiden nasıl birliktelik gösterdiysek aşacağız. Hedefimiz Avrupa Birliği, büyükelçileriyle yarın akşam iftar yemeğinde buluşacağım. Onlara şunu anlatacağım. 'Türkiye Cumhuriyeti Erdoğan'ın tapulu malı değildir.' Biz demokratik bir ülkede yaşamak istiyoruz, hukuk bir ülkede yaşamak istiyoruz. Biz demokrasimizi geliştireceğiz, zenginleştireceğiz. Eksiklerimizi gidereceğiz. Türkiye'yi AB'ye sokmak istiyoruz. Siz tek dinli bir yapı mı olmak istiyorsunuz yoksa seküler bir yapı mı olmak istiyorsunuz. Eğer seküler bir yapı olmak istiyorsanız Türkiye'ye ihtiyacınız var diyeceğim. Biz Batı'ya karşı gücümüzü Doğu'dan, Doğu'ya karşı gücümüzü Batı'dan alacağız. Dünyada Türkiye'den başka hangi coğrafyaya ait olduğu tartışılan bir ülke yok. Hedefimiz onurlu bir dış politika, bunu başarabiliriz. Atatürk İngiliz kralını ayağında ağırlamıştır. Ama arkadaş geçen gün İngiltere'ye gitti, Londra'da üç gün kaldı. Yani acaba diyorum Türkiye'nin 81 vilayetinde 16 yıl içinde üç gün kaldığı vilayet var mı acaba? Bu milletin evlatları bir araya geldiği zaman yapar. 1974'te Kıbrıs Barış Harekatı başarımız vardı. Liderimiz kimdi rahmetli Bülent Ecevit ve ortağı rahmetli Necmettin Erbakan'dı. Birlikte başarmadık mi, biz yine 81 milyon beraber olacağız. Bunu başaracağız. İnanıyorum buna."
İnce, mitingin ardından Zonguldak'tan ayrıldı.  

Onur Altındağ - Sertaç Özdemir - Barış Doğan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şırnak Terörden temizlenen dağlarda yetişen otlar adeta şifa deposu Şırnak’ta güvenlik güçlerinin başarılı operasyonları ile teröristlerden temizlenen dağlarda artık güvenli bir şekilde gezilebilirken, vatandaşlar bahar mevsiminin gelmesi ile birlikte şifalı otları toplamak için dağlara akın ediyor. Beytüşşebap ilçesinde 3000 rakımlı karla kaplı dağlarda bahar aylarında yetişen endemik bitkiler bölge halkı tarafından hastalıklarda şifa olarak da kullanılıyor. Hengedan, bik ve ment otlarının yanı sıra, çevr, luşk, kenger, heliz, alilo ve daha birçok bitkinin yetiştiği dağlara giden vatandaşlar, günlerce topladıkları bitkileri at sırtında köylerine getiriyor. Zorlu yolculuk 2 gün sürüyor. 6 kilometre boyunca atların sırtında dağa çıkan köylüler, kamp kurup geceyi dağlarda geçiriyor. Sabahın ilk ışıklarıyla bitkileri toplamaya başlayan köylüler, kilolarca otu toplayıp at sırtına yükleyerek köylerine getiriyor. Kimi topladığı bitkileri satarken, kimisi de kış aylarında tüketmek için saklıyor. İlkbahar aylarında yalnızca 20 gün ömrü olan bu bitkileri toplama mesaisi günlerce devam ediyor. Dağlarda şifalı otları toplayan Servet Ermağan, topladıkları bitkileri guatır ve kanser tedavisinde kullandıklarını söyledi. Ermağan, "Sabah yola çıktık, 6 kilometre yol geldik. Burada pancarları toplayıp evimize götürüyoruz. Bu bitkiler guatır ve kanser ilacı olarak kullanılıyor’’ dedi. Caner Gükçe isimli genç ise, "Günler önce buraya çıkıyoruz. Dün kamp kurduk, uyuduk, sabah pancar topladık. Her sene olduğu gibi bu yıl da geldik. Kimisi topladıklarını satıyor, kimisi ilaç olarak götürüyor’’ diye konuştu.
Antalya Teleferik kazasında hayatını kaybeden Memiş Gümüş ve ailesinin kabine biniş anları görüntüleri ortaya çıktı Antalya’da yaşanan, bir kişinin ölümü ile 17 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan Tünektepe Teleferik kazasına dair güvenlik kamerası görüntüleri, olayın ayrıntılarını ortaya çıkardı. Görüntülerde, kazada hayatını kaybeden Memiş Gümüş ile yaralı olarak kurtulan ailesinin kabine bindiği anlar da kayıt altına alınırken yolcuların uyarıları ve kazadan sadece saniyeler önce yapılan müdahaleler dikkat çekiyor. Antalya’daki Tünektepe Teleferik kazasında, güvenlik kamerası görüntüleri son anda yapılan uyarıları ve kazanın detaylarını gözler önüne serdi. Güvenlik kamerası görüntülerinde, kazadan önceki beş dakika içinde, yolcuların üst istasyonda teleferik görevlilerini teknik bir sorun olduğuna dair uyardıkları görülüyor. İlk uyarıdan sonra teleferik, 25 saniye süreyle durduruluyor; ancak daha sonra tekrar çalıştırılıyor. Bu sırada, Avukat Memiş Gümüş ve ailesinin de içinde bulunduğu kabin, harekete geçtikten 50 saniye sonra, halat geçemediği için direğe takılarak kaza meydana geliyor. İhmal, kazaya sebep olan ana etkenlerden biri Kazaya ilişkin güvenlik kamerası görüntülerinde, yolcuların ve operatörün etkileşimleri net bir şekilde gözlemleniyor. Operatör Serkan Yellice, yolcuların uyarısı üzerine teleferiği kısa bir süre durdurmasına rağmen, yeterli kontrolleri yapmadan sistemi tekrar çalıştırıyor. Bu durum, kazanın yaşanmasına sebep olan ana etkenlerden biri olarak değerlendiriliyor. Kaza sonrası ikinci rapor hazırlanıyor Teleferik kazasının ardından olay yersi savcısının ikinci kez inceleme yaptığını açıklayan Av. Figen Çalıkuşu, hazırlanan yeni rapor sonrasında, ANET’in önceki yönetim kurulu başkanı, mevcut Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün avukatlarının, tekrar tutuklanma kararına itiraz edeceklerini söyledi. Çalıkuşu, "Bu rapor üzerine itiraz tekrar yapılacak. Savcı ikinci kez inceleme yaptı. İlk ön rapor vardı, tekrar bilirkişilerle olay yerine gidildi. Çok detaylı, uzun zamana yayılan bir inceleme yapıldı. Yeni bir rapor çıkacak, cinayet bürosunun döktüğü görüntüler de yeniden incelenecek. Mesut Kocagöz’ün çıkması gerekiyor. Kepez halkı Mesut beyi belediye başkanı olarak seçti, burada menfaatleri dengelemek lazım. Kamuoyunun menfaati aynı zamanda belediye başkanından hizmet almaktır. Kusuru olmadığı açık. Böyle bir dosya varken, Serkan Yellice’nin dosyayı kararttığı ortadayken, neden bu dosyanın üstüne gidilmiyor?" dedi.
İzmir 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu İzmir Etabı 27 Nisan’da Bu yıl 59.’su düzenlenen ve 21 Nisan’da Antalya’da başlayan Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun İzmir etabı 27 Nisan Cumartesi günü yapılacak. 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun heyecanı 4. günde Marmaris-Bodrum etabıyla yaşanıyor. Kuşadası-Spil Dağı olarak ifade edilen 6. etapta bisikletçiler Kuşadası’ndan başlayarak Selçuk, Özdere, Gümüldür, Yeniköy, Menderes, Havalimanı Kavşağı, Kısıkköy, Yeşilköy, Karaağaç, Nazarköy ve Kemalpaşa istikametinden Spil Dağına ulaşacaklar. İzmir etabı olarak adlandırılan 7. Etapta ise, Çeşme Kalesi’nden start alan bisikletçiler; Ilıca, Şifne, Germiyan, Ildır, Urla-Barbaros Köyü, İçmeler, Urla, Narlıdere ve Balçova güzergâhını takip edecek, Mustafa Kemâl Sahil Bulvarı’ndan devam edecek, Konak, Bayraklı Sahili, Anadolu Caddesi istikametinden Yalı Caddesi’ne girecek ve Karşıyaka İskele’de bitiş noktasına ulaşacaklar. Yarışın 7. etabı 27 Nisan Cumartesi günü İzmir’de koşulacak. Vali Elban yakından takip etti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın destekleriyle gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun, İzmir’in tanıtımına önemli katkılar sağlayacağını belirten İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, bisiklet tutkunlarını ve İzmirlileri yarışı takip etmeye davet etti. Vali Elban, İzmirlilerden tur dolayısıyla belirtilen güzergahlarda yapılacak trafik düzenlemelerini dikkate almalarını ve yarış heyecanının sona ereceği Karşıyaka’da final noktasında gerçekleştirilecek etkinliklere ortak olmalarını istedi. Final Karşıyaka İskelesi’nde olacak Yarışın 6. etabı olan 125,4 kilometrelik İzmir Etabı, cumartesi günü Çeşme Kalesi önünden başlatılacak. Turun Ilıca, Şifne, Germiyan, Ildır, Urla-Barbaros Köyü, İçmeler, Urla, Narlıdere ve Balçova güzergahını takiben Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’ndan devam ederek, Konak, Bayraklı Sahili, Anadolu Caddesi istikametinden Yalı Caddesi’ne girerek Karşıyaka İskele önünde final yapacağı açıklandı. Öte yandan, 26 Nisan Cuma günü koşulacak 6. Etap olan 160,1 kilometrelik Kuşadası-Spil Dağı güzergahında ise Selçuk, Özdere, Gümüldür, Yeniköy, Menderes, Havalimanı Kavşağı, Kısıkköy, Yeşilköy, Karaağaç, Nazarköy ve Kemalpaşa istikametinden Spil Dağı’na ulaşılacağı için belirtilen istikamette de İzmirlilerin trafik düzenlemelerine dikkat etmeleri istendi.
İstanbul İstanbul’da lüks otomobil kaçakçılığı operasyonu: 20 Kişi yakalandı İstanbul’da düzenlenen otomobil kaçakçılığı operasyonda, yabancı kişilerce yurt dışından turistik amaçla getirilip usulsüz yöntemlerle satıldığı belirlenen piyasa değeri yaklaşık 60 milyon lira değerinde çeşitli marka ve modelde 17 lüks araca el konulurken, 20 kişi gözaltına alındı. Otomobillerin bazıları İnterpol listesinde ‘çalındı’ kaydı yer alıyor. Alınan bilgiye göre, İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, bazı yabancı uyruklu kişilerin yurt dışından Türkiye’ye çalıntı otomobil getirip ülkede usulsüz yollarla sattıktan sonra çıkış yaptığı bilgisine ulaştı. İl genelinde lüks oto kaçakçılığının men edilmesi ve takibine yönelik geniş kapsamlı çalışma başlatan polis, yurda turistik amaçla yolcu beraberinde getirilen lüks araçların, yasal süresi içerisinde ülkeden çıkış yapmadığını ve şase numaraları değiştirilen bazı araçlara, sahte evraklarla tescil işlemi yapılarak Türkiye plakası çıkarıldığını tespit etti. Araçlara yönelik yapılan detaylı araştırmalarda otomobillerin bir kısmının Almanya, İsveç ve Polonya‘dan çalındığı ve İNTERPOL listesinde “çalıntı” kaydı bulunduğu ortaya çıkarıldı. Söz konusu araçların Türkiye’de aktif olarak kullanıldığı anlaşılınca operasyonun düğmesine basıldı. Lüks otomobil kaçakçılığına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, teknik ve fiziki takip başlatan polis, el değiştiren yeni araç sahiplerinin kimlik ve adres bilgilerini tek tek tespit etti. Sahte belgelerle tescil işlemi gerçekleştirilen ve kullanıldığı belirlenen piyasa değeri yaklaşık 60 milyon lirayı bulan 17 otomobile el konulurken, 20 şüpheli düzenlenen operasyonla yakalandı. Zanlılara ait ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda, sahte olduğu değerlendirilen çok sayıda araç satış evrakı ele geçirildi. Operasyonda, yurt dışından temin edilip usulsüz yöntemlerle satıldığı belirlenen çeşitli marka ve modelde 17 lüks otomobil ise el konulduktan sonra bugün İstanbul Emniyet Müdürlüğü avlusunda sergilendi. Yakalanan otomobil kaçakçıları sorgulanmak üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şubesine götürüldü. Buradaki ifade işlemleri tamamlanan 20 zanlının, farklı tarihlerde sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları mahkemece ‘adli kontrol’ şartıyla serbest bırakıldıkları öğrenildi.
Manisa Görmese de yaptığı müzikle mutluluklara tanık oluyor Manisa’nın Gördes ilçesine bağlı Kaşıkçı Mahallesi’nde yapılan düğün programına orkestrasıyla birlikte gelen görme engelli müzisyen bir yandan çalıp, bir yandan seslendirdiği şarkılarla herkesi kendine hayran bıraktı. Kütahya’nın Simav ilçesine bağlı Karamanca Mahallesi’nde müzikle geçimini sağlayan görme engelli Dursun Çimen (54), yaşadığı zorluklara rağmen sanatını icra etmekten vazgeçmiyor. Müzik sektörüne 6 yaşındayken İzmir Bornova Körler Okulunda öğretmenlerinin keşfetmesiyle başlayan ve 48 yıldır sanatını devam ettiren Çimen, sergilediği performansıyla görenleri hayran bırakıyor. Görmese de hayata müzikle sımsıkı sarıldığını anlatan Dursun Çimen, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, "Müziğe 6 yaşımda İzmir Bornova Körler Okulunda başladım. Rahmetli, nur içinde yatsın Şükran Kırıcı öğretmenim, sağ olanlar Mustafa Gençyılmaz ve Kazım Bozkurt çok iyi müzik öğretmenlerimdi. Ben 6 yaşında körler okuluna gider gitmez de sağ olsunlar benim müziğe olan yeteneğimi keşfettiler. Ben de o yaşımdan beri hiç ara vermeden müziğe devam ettim. İnşallah daha da edeceğim. Bornova Körler Okulunda 6 yaşından itibaren 11 yıl boyunca 17 yaşıma kadar eğitim aldım ve müzikle hiç alakamı kesmedim. Lise eğitimi için Simav ilçesine geldim ve lisede müzik kolu başkanı ve başkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Arkadaşlarım arasında rahattım sağ olsunlar. Zaten ondan sonra profesyonel olarak düğünlerde sahneye çıkarak bu işe başladım" dedi. İzmir’den iyi bir eğitim alarak doğup büyüdüğü Simav’a geldiğini anlatan Çimen, "Simav Belediyesi Eynal kaplıcalarında aralıksız 20 yıl boyunca hiç değişmeden çalıştım. Talihsiz bir deprem olayımız oldu bizim. Hatta şehir dışındaki otellerden çok teklifler aldım ama iş yerimi çok sevdiğim için gidemedim. Arkadaşlarımı da çok seviyordum. Deprem olunca otellerimiz yıkıldı. Ben de düğünlere de gitmeye başladım. Profesyonel olarak düğünlere gidiyorum. Ekstra restoran ve turistik otellerde günübirlik gidip geliyorum. Ekibim var, benim şoförüm ve elemanım var onlarla gidip geliyorum. Görmemek engel değil. Hatta görmemem benim için daha iyi çünkü gördüğüm zaman şurada kaç kişi var gözüm onlara kayar mesleğimi icra ederken dikkatim dağılır. Görmemem benim için avantaj. Allah ömür verdiğince yine devam edeceğim. Bana ulaşmak isteyen olursa zaten beraber olduğumuz kardeşim Ali Osman Sönmez var ona ulaşabilirler veya bana ulaşabilirler zaten genelde beraber gidiyoruz. Bezen de ayrılıyoruz ama zaten bizi birbirimizden bulmanız mümkün. Benim yerim Simav’ın Yeşilova Mahallesi, Ali Osman kardeşime de Şaphane Karamanca Mahallesi’nden ulaşabilirler" şeklinde konuştu.
İstanbul PKK’nın Türkiye yapılanmasındaki uzantılarına 3 ilde operasyon: 9 gözaltı İstanbul, Ankara ve Şanlıurfa’da bölücü terör örgütü PKK/KCK’nın yurtiçi yapılanmasında yer alan kişilere yönelik düzenlenen operasyonda 9 şüphelinin yakalandığı bildirildi. Yakalanan şüphelilerin, örgütün ülkemizdeki yapılanmalarını bir araya getirmek ve koordine etmek amacıyla hayata geçirilen sözde Kürdistan Demokratik Topluluğu/Türkiye Demokratik Örgütlenmesi (KCK/TDÖ) İdeolojik Alan yapılanmasına bağlı olarak faaliyet gösteren Basın/Yayın Komitesinin YRD(Yekitiya Rewşanberi Demokratik-Demokratik Aydınlanma Birliği) içerisinde yer alan kişiler olduğu belirtildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube ekipleri ile TEM birimlerince bölücü terör örgütü PKK’nın faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik yeni bir çalışma gerçekleştirildi. Örgütün Türkiye’deki yapılanmalarını bir araya getirmek ve koordine etmek amacıyla hayata geçirilen sözde Kürdistan Demokratik Topluluğu/Türkiye Demokratik Örgütlenmesi (KCK/TDÖ) ‘ideolojik alan yapılanmasına’ bağlı olarak faaliyet gösteren sözde Basın/Yayın Komitesinin YRD(Yekitiya Rewşanberi Demokratik-Demokratik Aydınlanma Birliği) içerisinde faaliyet gösteren 12 kişi tespit edildi. Güvenlik ve istihbarat birimlerince yerleri tek tek belirlenen 12 şüphelinin yakalanması için dün İstanbul, başkent Ankara ve Şanlıurfa’da eş zamanlı operasyon düzenlendi. Üç ilde 11 farklı adrese peş peşe yapılan baskınlarda haklarında yakalama kararı bulunan 12 kişiden 9‘u yakalanarak gözaltına alındı. Bu kişilere ait ikametlerde yapılan aramalarda dijital materyallere ve yasaklı yayınlara el konuldu. Yakalanan PKK/KCK üyesi 9 şüpheli sorgulanmak üzere İstanbul TEM Şubeye getirildi. Şüphelilerin emniyetteki sorgusu devam ederken firari durumda olan 3 zanlının yakalanması için çalışmaların sürdüğü bildirildi.