GÜNDEM - 19 Eylül 2014 Cuma 19:02

Çöken pistin bilirkişi incelemesi tamamlandı

A
A
A
Çöken pistin bilirkişi incelemesi tamamlandı

Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği bölümünden Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, Türkiye'nin ilk ve tek kayakla atlama kulelerine ait çöken pistlerle ilgili teknik incelemenin bittiğini ifade ederek atlama kulelerinin tekrar Erzurum’a kazandırılacağını söyledi.


2011 Dünya Üniversiteler Kış Oyunları için 94 milyon liraya yaptırılan Türkiye’nin ilk ve tek atlama kulelerine ait çöken pistlerle ilgili Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından görevlendirilen teknik bilirkişi heyeti incelemeyi tamamladı.

Atlama kulelerinin çöken pistlerinde bilirkişi heyeti olarak incelemelerin tamamlandığını ifade eden Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği öğretim görevlisi Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, yapılan deneyler ışığında delillerin toplandığını, değerlendirildiğini ve sonuç olarak acil bir eylem planının gerekmediğini söyledi. Prof. Dr. Mollamahmutoğlu, “15 Temmuz tarihinde Erzurum kayakla atlama kulelerinde öğleden sonra bir heyelan meydana geldi. Bizlerde 16 Temmuz’da bu alana ulaştık. Bakanlık adına bilirkişi olarak görevlendirildim. Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Genel Müdürlüğü’nden, Gençlik Spor Genel Müdürümüz, tesisler dairesi başkanımız ve birkaç mühendis arkadaşla birlikte Ankara’dan hareket etmiş olduk burada da toplanmıştık. Heyelanın meydana geldiği tarihten itibaren arazi hemen araziyi incelemeye başladık.

Tabi yapılacak ilk iş arazi gözlemsel değerlendirmesiydi. Heyelanın büyüyüp büyümeyeceği, alanının genişleyip genişlemeyeceği var olan heyelan dışındaki yapıların risk potansiyeli teşkil edip etmediği ve varsa acil bir eylem planının oluşturulmasıydı bunun için ilk gün biz tam 4 saat bir çalışma yaptık ve bir yol haritası belirledik. O günden bugüne yaklaşık 2 aylık bir sürede hemen arazi çalışmalarını başlattık ve süreklide arazi gözlem altında tutuldu. Herhangi bir potansiyel hareket olabilir mi mevcut yapılar risk altında olabilir mi sürekli gözlemler yapıldı fakat gözlemsel verilerin yeterli olmadığı düşünülerek arazi deneylerinin hızla başlatılması programlanmıştı bu kapsamda Gençlik Spor Bakanlığımız bütün desteğini ve imkanlarını sağladı ve hemen araziye çalışmaları için ekip ve ekipman gönderdi. Burada jeofizik çalışmalar yapıldı. Bunu destekleyen sondaj çalışmaları ve bunlar arasında en önemli olan hareketin var olup olmadığına dair bilgi sunacak ingronometre deneyleri yapılmaya başlandı. Bu deneylerin ışığında deliller toplandı, değerlendirildi, yorumlandı ve sonuç olarak acil bir eylem planının gerekmediği ortaya çıktı. Burada yapılan çalışmalarla biz artık heyelanın oluş nedeni üzerine yoğunlaştık. Daha sonrada sadece bununla kalınmadı buradaki verilerle yani bakanlığın vereceği kararla bu alan ıslah edilecekse bunun ıslah projeleri üzerinde de ön çalışmalar yapıldı. Bugün itibariyle biz bu çalışmaları tamamlamış bulunuyoruz. Bizim ekip olarak arazide yapacağımız tüm çalışmalar tamamlandı. Artık bunların teknik anlamda ifade edilmesi yani rapor haline getirilmesi kaldı. Bu da bu ayın sonu itibariyle teknik detaylarla birlikte bakanlığımıza sunulacaktır” dedi.

“BAKANLIĞA ISLAH PROJESİNİ ÖNERDİK”
Bakanlığa ıslah projesini önerdiklerini ifade eden Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu şunları söyledi:
“Bakanlığa ıslah projesini önerdik. Ama belki olması gereken bugünde bu çalışmalar başında yapılması gereken çalışmalardı. Onunla birlikte projelendirme de öyle yapılması gerekti. Bizim en büyük mutluluğumuz bu çalışmaları zamanında bitirmiş olmamız bundan sonraki yol haritası bakanlığımızın takdirinde olacaktır.”

“ERZURUM’A İKİNCİ SEMBOLÜ TEKRAR KAZANDIRILACAK”
İlgili birimlerde gerçekten büyük bir özveriyle çalıştığını belirten Prof. Dr. Mollamahmutoğlu, Erzurum’a ikinci sembolü tekrar en güvenli şekilde kazandırılacağını söyledi. Mollamahmutoğlu, “Yani Türk mühendislerine ve bilim adamlarına bu açıdan güveniyoruz. Farkımızı da göstereceğiz zaten. Biz burada en ufak ihtimale dair zemin tanımıyoruz. Bunun için dedim biz Türk bilim adamlarına ve mühendislerine güvenin farkı göreceksiniz. Çağdaş dünyanın geldiği seviyede denizin ortasında bile yapı yapılabiliyorsa bu mühendislik artık her koşulda her türlü yapıyı inşa etme becerisi gösterebilir. Burada da şöyleydi böyleydi gibi tartışmalar çok önemli değil. Arzu edilirse burada da bu iş en güzel ve en iyi şekilde tesis edilir” dedi.

“HUKUK SÜRECİ DEVAM EDİYOR”
Mollamahmutoğlu, “Bu olayın bir de hukuk süreci var. Mahkeme bilirkişileri var onlarında çalışmaları olduğu için dolayısıyla onlarda rapor hazırlıyor onlarda raporlarını sunacak. Bütün bunlar harmanlanıp karar verilecek. Onun için burada suçlu kimdi? Ne oldu acaba? Ne yapıldı ve edildi bu tamamen yargının sorumluluğunda onu da yargı ele alacaktır. Biz bizim sorumluluğumuzu yaptık. Bakanlığımıza bunu sunacağız. Zemin etütlerini biz zemini tanıyıp ona göre bir yapı dizaynı sunmak için yaparız. Yoksa bura iyi bura kötüdür diye değil. Yapılabilecek her şey yapılır. Dolayısıyla burada yapılması gerekiyorsa burada da yapılır hiçbir endişeniz olmasın. Burada da tabii ki yapılabilir. Bundan endişeniz olmasın. Bir yerde siz bilimsel olarak yapılabilirliğini söylersiniz ama ilgili kurum onun takdirini başka şekilde değerlendirir ve öyle karar verir” dedi. 

E.MEHMET YILMAZ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Depremzede vatandaşlar TOKİ konutlarına taşındılar HATAY (İHA) – Depremin vurduğu Hatay’ın Payas ilçesinde yapımı tamamlanan TOKİ konutlarına taşınan afetzede Abik ailesi, yeni yuvalarında yaşamanın heyecanını hissediyorlar. Asrın felaketinde Hatay’da 25 bine yakın insan vefat etmiş, on binlerce konut yerle bir olmuştu. Deprem sonrası bölgenin yeniden ayağa kalkması için çalışmalara kısa sürede başlanmıştı. TOKİ tarafından yapımına geçtiğimiz yıl depremin hemen ardından başlanan afet konutları, hak sahiplerine teslim edilmeye başlanmıştı. Payas ilçesinde çevre düzenlemeleri tamamlanan konutlarda vatandaşlar yaşamaya başladı. Afet konutlarının ilk sakinlerinden olan Abik ailesi, yeni evlerinin heyecanını yaşıyorlar. Depremzede Hatice Abik, "Yeni evime yerleşerek ilk gün kurban kestim ve ailemi ağırladım. Devletimizden, milletimizden Allah razı olsun" dedi. "Allah’a çok şükür hamdolsun yapanlardan, emeği geçenlerden" 83 yaşındaki Mustafa Abik, yeni yuvasında emeği olanlara teşekkürlerini dile getirerek, "Allah o günleri göstermesin gerçekten çok büyük bir felaket oldu. Evlerimiz böyle gitti geldi. Merdivenin bütün şeyleri yere düştü. Kontrole gelip ağır hasarlı bu binanın yıkılması lazım sonra geldiler yıktılar. Allah’a çok şükür hamdolsun yapanlardan emeği geçenlerden. Devletimizden Allah razı olsun gerçekten. Büyük bir mükafat bu bizim için Allah razı olsun" dedi. "Yerleşince hemen gittim bayramın birinci günü, kurban aldım geldim kestirdim" Evine bayramın birinci günü yerleştiğini ve ardından kurban kestiğini dile getiren 70 yaşındaki Hatice Abik, "Gece sahura kalktık, oturduk ancak bir gürültüyle mübarek geldi. Kapıya zor kalkıp gittim, kapıdan tutundum. Kapıdan tutundum böyle elimi vura vura elim kırılmış başka yerde bitmiş, sabahtan kalktım elim böyle şişmiş. Takside kaldık 2-3 gece, takside kaldık sonra oğlan geldi bizi Ankara’dan aldı gitti. Ankara’ya götürdü, 1 ay orada kaldık. Hamdolsun Allah’a binlerce şükürler olsun yüce Mevla’ma. Devletimizden, milletimizden ya Rabbim yapanlardan Allah razı olsun. Yerleşince hemen gittim bayramın birinci günü, kurban aldım geldim kestirdim. Yemek yaptım çoluğu çocuk hepsini çağırdım, bayramın 1. günü hepsine burada yedirdim. Belki 50 kişi erkek, 25 kişi de kadın vardı. Memnun oldum Allah razı olsun oğlum, yapanlardan, edenlerden, emeğe geçenlerden Allah razı olsun hepsinden de” ifadelerini kullandı.
İstanbul Taksim’de test sürüşüne çıkan akülü nostaljik tramvaya vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi Taksim ve İstiklal Caddesi’nin simgelerinden biri olan tramvayın yerine yapılan akülü nostaljik tramvay test sürüşüne çıktı. Vatandaşlar akülü tramvaya yoğun ilgi gösterdi. Beyoğlu’nda 1990 yılından beri Taksim - Tünel arasında hizmet veren nostaljik tramvaylar yerine kullanılacak akülü nostaljik tramvay test sürüşüne çıktı. Sabah saatlerinde başlayan test sürüşü sefer saati bitene kadar devam etti. Yeni akülü tramvayın, elektrik telleriyle teması bulunan eski tramvayların yerini alacağı öğrenildi. Akülü nostaljik tramvay test sürüşünde vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü. Yenilenen nostaljik tramvayın ilk yolcularından olan Hayri Taş, “Güzel olmuş, eskisi güzeldi ama bu daha güzel, orijinal olmuş. Etrafı kapalı olmuş, gerçekten güzel. Değişime uymak zorundayız, değişiklik her zaman iyidir. Gerçekten çok güzel olmuş, Beyoğlu’na yakışmış” dedi. Akülü nostaljik tramvayı beğenmediğini belirten Mahmut Genç, “Nostaljik tramvayı birçok sefer kullandım. Bu şekilde akülüye geçmesi belki eski formundan birazcık değişiklik, inovatif olmuş olabilir. Ama bazı şeylerin orijinal formunda kalması gerekiyor. Çevreci falan ama üstten o tellerin gidiyor olmasını takip etmek de garip bir heyecan katıyordu. Biraz da böyle binelim bakalım nasıl olacak. Trenin yeni formunda ön tarafta insanların ayaklarını koyup asılabilecekleri yerleri kaldırmışlar. Keza kapıların oradaki merdivenleri de kapatmışlar. Bu bence hoş bir şey değil. Çünkü bu birazcık aslında bu tramvayın kültürüne ait olan bir şeydi. Ben defalarca kez burada sallanarak Şişhane’ye inmişimdir, Şişhane’den Taksim tarafına çıkmışlığım var. Aslında akbil kullanan birisiyim ama bunun keyfi bambaşka oluyordu. Bunu kaldırıyor olmaları bence tamamıyla kültürü yok etti. Çünkü insanlar burada sadece tramvayın fotoğrafını çekmiyorlardı, buraya asılan insanların da fotoğraflarını çekiyordu. Bu belki birazcık tehlikeli tarafları kesinlikle var bunun ama bazı şeyler simgeseldir. Bu simgesel şeylere dokunmak birazcık orijinalliği yine bozan şeylerden birisi. Ben bunu kesinlikle hiç beğenmedim, hiç hoşlanmadım buraya insanların tutunabilecekleri yerlerin yapılmasını yeniden istiyorum” diye konuştu.
Erzurum Tortum ekşi pestili artık coğrafi işaretli Ülkemizde coğrafi işaretli ürün çeşitliliğinde Gaziantep ve Konya’dan sonra en çok ürüne sahip olan Erzurum’da Tortum ekşi pestili de TÜRKPATENT tarafından tescillendi. Tortum Belediyesi tarafından 2022 yılında mahreç işareti almak için TÜRKPANET kurumuna başvurusu yapılan Tortum ekşi pestili, Erzurum’un 55’inci coğrafi işaretli ürünü oldu. Erzurum’un Tortum ilçesine ait kızılcıklar özenle seçilerek marmelat haline getiriliyor. Daha sonra bu marmelat pestil şeklinde serilerek kurutuluyor ve ekşi kızılcık pestili elde ediliyor. Geleneksel üretim şekli bozulmadan üretilen ve tamamen doğal yöntemlerle hazırlanıyor. Tortum ekşi pestilinde şeker ve renklendirici bulunmuyor. Sadece su ve kızılcık kullanılıyor Tortum ekşi pestili, doğal olarak yetişen kızılcık meyvesi ve içme suyu kullanılarak Tortum ilçesinde üretiliyor. Tadı ekşi, rengi parlak kırmızı olan Tortum ekşi pestili endüstriyel ve geleneksel olmak üzere iki şekilde üretiliyor. Tortum ekşi pestilinin üretiminde, genel pestil üretimlerinden farklı olarak, nişasta, un, şeker, fındık veya ceviz kullanılmıyor. Şeker ilavesi yapılmadığı için de kızılcık meyvesinin verdiği ekşi tada sahip olup coğrafi sınırda “ekşi pestili” olarak adlandırılıyor. Tortum ekşi pestilinin geçmişi eskiye dayanıyor. Tortum ilçesinin mutfak kültüründe önemli bir yere sahip ve ilave bileşen içermeyen, sadece kızılcık meyvesi kullanılarak üretilmesi coğrafi sınıra özgü olmasını sağlıyor.