POLİTİKA - 18 Ekim 2017 Çarşamba 13:30

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rahat yüzü göremeyecekler

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rahat yüzü göremeyecekler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 40. Muhtarlar toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin "Yurt dışına kaçmış olanları da asla kendi hallerine bırakmayacak, hak ettikleri cezaya çarptırılana kadar peşlerinde olacağız. Bu ihaneti yapanların hiçbiri rahat yüzü göremeyecek" dedi

Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen 40. muhtarlar buluşmasında Ağrı, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Hakkari, İstanbul, Kahramanmaraş, Kastamonu, Malatya, Manisa, Sakarya ve Siirt’ten gelen muhtarlarla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece muhtarlar toplantımızın 40’ını çıkartarak bir dönüm noktasını geride bıraktık. Ülkemizdeki 50 bini aşkın muhtarımızın tamamıyla bir araya gelmek üzere çıktığımız bu yolda bugünkü toplantımızla birlikte 20 bine yaklaştık. Hedefimiz 2019 Kasım ayına kadar tüm muhtarlarımızla bir araya gelmiş olmaktır” dedi.

40. muhtarlar buluşmasının 19 Ekim’de planlandığını, fakat Türkiye’ye gelen Nijerya Cumhurbaşkanını misafir edeceği için bu toplantının bir gün öne alındığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Ekim Muhtarlar Gününüzü tebrik ediyorum” diye konuştu.

Türkiye’nin Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile yıllarca birlikte yaşadığını ve çok güzel işbirliği yaptığını belirten Erdoğan, “Bugün Kuzey Irak’ta insanlar huzur ve refah içinde yaşıyorsa bunda en büyük pay sahibi bilmeseler de Türkiye’dir. Mali yönden sıkıştılar, ‘memurlarımızın maaşın ödeyemiyoruz’ dediler, sizden kredi istediler, biz kendilerine ciddi mana kredi verdik, kimse vermedi ama biz verdik” dedi.

Dün Kuzey Irak Yönetimine muhabbetle bakan Türkiye’nin bu gün sınır kapılarını, hava sahasını kapattığını kaydeden Erdoğan, bu sorunun cevabını Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin vermesi gerektiğini belirtti. Erdoğan, “Meseleyi bu noktaya getiren onlar. Bölgenin farklı kimliklerden oluşan yapısını dikkate almadan, buram buram fırsatçılık kokan bir acele ile hareket edenler tarih önünde hesap vereceklerdir. Kalkıyor ‘Kerkük benim’ diyor. Sen hangi hakla ‘Kerkük benim’ diyorsun, Kerkük’te senin tarihin var mı? Ne işin var senin Kerkük’te. Kuzey Irak Yönetiminin olduğu bölgede otur icraatını yap, ne işin var Kerkük’te. Biliyorsun orada kimlerin hakkı var. İnsanları zulüm ile terbiye etmeye kalktılar. Irak’ta bu sebeple dökülen her kanın sorumlusu Bölgesel Yönetimdir. Henüz bir terör örgütünün tasallutundan tam olarak kurtulamamışken, PKK gibi sicili kabarık ve eli kanlı bir örgüte alan açanlara elbette göz yummayacağız, müsamaha göstermeyeceğiz. Biz orada PKK’yı, DEAŞ’ı, Suriye’de PYD-YPG’yi, hiç birini de orada tasarruf alanında yetki kullanımına müsaade etmeyeceğiz. Kararlı bir şekilde bu işleri takip ediyoruz, yeri geldiğinde ‘bir gece ansızın geliriz, gereğini de yaparız. İdlip’te yaptık, daha önce El Bab’ta, Rai’de yaptık, bundan sonra da yaparız. Söyleye söyleye girilmez, bir gece ansızın girilir. Kararlıyız, bu nefsimiz için, şahsımız için değil, oradaki mazlumlar için. Suriye’de oynanan oyunun bir benzerinin Irak’ta gönüllü figüranlığına soyunanlar buna uygun muameleye de razı olmalıdır. Bu tür ihtirasla hareket edenler en büyük zararı kendi halklarına veriyorlar. Kuzey Irak halkının da huzuruna ve refahına yönelik bu yanlış politikaya karşı sesini en kısa sürede yükselteceğine benim inancım tam. Zira yukarıdan gıda, ilaç, elbise artık girmeyecek, hava sahası artık kapalı. Erbil’den bir yere uçuş olamayacak. Çünkü en önemli hava sahası biziz. Biz merkezi yönetime gıda, ilaç, ihtiyaçlarını göndereceğiz. Merkezi yönetim, Kuzey Irak halkına gerekli olan yardımı oradan yapacak. İnsani noktadaki hassasiyetimiz yine devam edecek. Kuzey Yerel Irak Yönetiminin başlarına neler getirdiğini halkın görmesini, halkın da onlara gereken dersi vermesini istiyoruz. Çünkü halk eğer kendisini adil bir şekilde yönetemeyen bu tür yöneticilere gereken dersi vermeyecek olursa kusura bakmasınlar. Suriye’de bir terör örgütü aracılığıyla yabancı güçlerin elinde oyuncak edilmeye çalışılan Kürt kardeşlerimizin de en kısa sürede kendi gelecekleri için en doğru kararı vereceklerine inanıyorum. YPG-PYD, bunlar maalesef oradaki samimi Kürt kardeşlerimizi istismar eden terör örgütleridir. PKK’nın yan kuruluşudur. ‘Ben Kürt’üm ama YPG’ye, PYD’ye bir şey demeyin.’ Kürt kardeşlerim, kusura bakmayın, bu teröristleri savunuyorsanız burada yollarımız ayrılır. Benim için Kürt, Türk, Laz, Çerkez ayrımı yok. Biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. ‘Kürt’üm’ demek en tabi hakkındır, ama Kürtçülük yapmak hakkın değildir, ‘Türk’üm’ demek en tabi hakkındır, ama Türkçülük yapmak hakkın değildir. Bunlar bölücülüktür. Rabbim ‘biz sizi kavimlere ayırdık, iyi anlaşasınız, tanışanız diye’ buyuruyor. Üstünlük takva ile. Kim takva itibariyle üstünse Allah’a en yakın olan da odur. Türkiye Kuzey Irak’taki ve Suriye’deki tüm kardeşleri gibi Kürtlerin de kadim dostudur. Herkes yalnız bıraktığında buralardaki kardeşlerimizin yanında biz vardık, bundan sonra da herkes çekip gittiğinde başbaşa kalan yine biz olacağız. Bizim gönül dünyamızda, kollarımızda kardeşlerimize açıktır. Yeter ki bizi can evimizden vurmaya teşebbüs eden politikalara itibar etmesinler, bu tür girişimlerin içinde yer almasınlar. Biz paylaştığımız ortak geçmişi daha aydınlık, mutlu, müreffeh, ortak geleceğe taşımaya hazırız. Selahhidin-i Eyyubi’nin, Alparslan’ın, Yavuz’un Abdülhamid’in beldelerine yakışan budur. Türkiye çevremizde yaşanan tüm bu kaosun, oyunların üstesinden gelecek güce sahiptir” ifadelerini kullandı.

Derya Yetim
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum DAP’tan tarım liselerine destek için toplantı DAP İdaresi koordinasyonunda tarım meslek liselerinde okuyan öğrencilerin aldıkları eğitim sonrası bilinçli üretim yapmalarını sağlamak amacıyla, bölgede bulunan Tarım Meslek Liselerinin idareciyle toplantı yapıldı. DAP İdaresi Başkanlık toplantı salonunda, DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkan Yardımcısı Mehmet Özdoğan’ın başkanlık ettiği toplantıya, Aziziye Yavuz Selim Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Suşehri Sezai Karakoç Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Gül-Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Göle Tarım Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin İdarecileri katıldı. DAP İdaresi, Tarım Meslek Liselerinin altyapısının iyileştirilmesi için eğitim ve öğretimde uygulama alanları oluşturmak, öğrencilerin teorik eğitiminin yanı sıra bilhassa uygulamalı eğitim alabilmeleri amacıyla; altyapı, makine, ekipman ve destek üniteleri (laboratuvar, atölye vb) ihtiyaçlarının belirlenmesi ve eksikliklerin giderilmesi için çalışma başlattı. Üreten bir toplum için Bölgenin potansiyeli olan tarım sektöründe, özellikle gençlerin yer almasının önemli olduğunu ifade eden Başkan Yardımcısı Özdoğan, pandemi döneminde tarımın öneminin daha belirgin bir şekilde anlaşıldığını söyledi. Meslek liselerinin sera, atölye ve laboratuvar türü ihtiyaçlarınızın karşılanmasına destek sağlayacaklarını ifade eden Özdoğan, şunları söyledi: “İdare olarak amacımız, geleceğin stratejik ve modası geçmeyen sektörü olan tarımsal üretime destek vererek, Bölgenin potansiyellerini harekete geçirmekle kalkınmayı sağlamak. Gençlerin tarımda kalması amacıyla kurulan mesleki okullarımıza neler yapabiliz? diyerek, eksikliklerinizin giderilmesi noktasında destek sağlamak istiyoruz. Ziraat Meslek Liselerini 2000 yılı öncesindeki ziraat okullarının sahip olduğu düzeye getirmek istiyoruz. Son 10 yıldır mesleki eğitimle ilgili destekler arttı. Şimdi de hem bağlı olduğumuz Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı hem de DAP İdaresi olarak diğer BKİ’lerle birlikte ziraat okullarını yine eski başarılı dönemlerine geri döndürmek için bir program başlattık. Amacımız, bütün okullarımıza destek vererek, eksikliklerini gidererek canlandırmak hedeflerimiz arasında bulunuyor. Durum tespiti için burada buluyoruz. Küçük dokunuşlarla başarılı sonuçlar elde edeceğimize inanıyorum.” Okulların tamamlanmasını istedikleri talepleri alındıktan sonra toplantı sona erdi.
İzmir Başkan Önal: "Önceliğimiz mali disiplini sağlamak" Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, seçimi kaybetme pahasına bir kişiye bile işe alacağına dair söz vermediğini belirterek, "Adaylığımın PM’de onaylanmasının ardından belediyeye işe alım süreçlerinin devam ettiğini tespit ettik. Mali disiplini sağlamak için aldığımız tasarruf tedbirleriyle kadroya alınan işçilerin iş akitlerine son verdik. Bize düşen görev, halkın parasını halka hizmet olarak en iyi şekilde geri götürmektir" dedi. Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, halkçı ve sosyal belediyecilik anlayışıyla Bayraklı’nın parasını Bayraklılı vatandaşlar için kullanacağına dair söz verdiğini hatırlatarak, işten çıkarılan çalışanlarla ilgili değerlemdirme yaptı. Önal, "29 Ocak’tan itibaren adaylığımın partimizin üst yönetim organı PM’de onaylanmasının ardından belediyeye işe alım süreçlerinin devam ettiğini tespit ettik. 4 Nisan günü mazbatayı alarak göreve başladığımız bu süreçte de gördük ki belediyeye yeni personel alımı yapılmış. Her geçen gün ağırlaşan ekonomik şartlarda, belediyelerin gelir-gider dengesinin de bozulduğu bir ortamda çalışan maaşlarının dahi zamanında ve tam olarak ödenmesi mümkün gözükmüyordu. Tablo bu haldeyken mevcut işçi sayısına ilave olarak yeni personellerin işe alınması tüm bütçeyi maaş ödemesine ayırma gerekliliği doğuracaktı. Ya maaşları ödeyemeyen bir belediyeyi tercih edecektik ya da emekçisinin parasını zamanında ve tam ödeyen bir belediyeyi tercih edecektik. Gelinen noktada iş akdi sona eren öğretmenlerin bir kısmı saat ücretli olarak yıllık ihale kapsamında işe alınarak görevlerine devam ediyorlardı. Bu kapsamda görev yapan öğretmenlerin son haftalarda kadroya geçirildiğini tespit ettik. Mali disiplini sağlamak için aldığımız tasarruf tedbirleriyle de kadroya alınan işçilerin iş akitlerine son verdik." dedi. Sendika ile bugün yapılan görüşmede saat ücretli olarak görev yapan öğretmenlerin aynı sistemle göreve devam etmelerini teklif ettiklerini aktaran Başkan Önal, "Hatta mali disiplin sağlandıktan sonra acil ihtiyaçlı arkadaşların kadroya alımının yapılacağını da belirttik. Buna rağmen sendika temsilcileri teklifimizi kabul etmedi. Bizim önceliğimiz uygulayacağımız tasarruf tedbirleriyle mali disiplini sağlamak ve hem Bayraklı Belediyesi personelinin maaşını zamanında ve eksiksiz ödemek, hem de Bayraklı’ya yakışan en güzel projeleri hızla hayata geçirmek olacaktır. Bizim tercihimiz her zaman bir kuruşun dahi hesabını vereceğimiz, şeffaf bir belediyecilikten yana olacak. Seçim çalışmaları esnasında da sıkça dile getirdiğim gibi ‘Ben tutamayacağım hiçbir sözü vermedim, vermeyeceğim!" diye konuştu.