POLİTİKA - 11 Kasım 2017 Cumartesi 08:12

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'İslamın ılımlısı ılımsızı olmaz'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'İslamın ılımlısı ılımsızı olmaz'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Ilımlı İslam' konusunu gündeme getiren Suudi Prens Selman'a "Bu 'Ilımlı İslam' ifadesinin patenti Batıya aittir. İslamın ılımlısı ılımsızı olmaz. İslam tektir. Kimse İslamı çeşitlemeye veya yakıştırma yapmaya gitmek suretiyle İslamı bir zaafın içerisine sokma gayretine girmesin" sözleriyle tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve İslam İş Birliği Teşkilatı (İİT) Kadın Danışma Konseyi Genç Kadınlar Liderlik Programı Sertifika Töreni gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, tören kapsamında konuşmasına Besmele-i Şerif ile başladı. Balkanlar'dan Pasifik'e ve Afrika'ya kadar uzanan engin İslam coğrafyasının kadın temsilcilerini ülkemizde görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2 Kasım Perşembe günü İstanbul'da başlayan, bugün yapılacak sertifika töreni ile nihayete erecek olacak olan program süresince, gerek yurtiçi, gerekse yurtdışından birçok seçkin isimle bir araya geldiniz. Ekonomiden diplomasiye, kariyer planlamasından sosyoloji, tarih, sanat ve edebiyata kadar oldukça geniş bir yelpazede farklı tartışmalara şahit oldunuz. Aynı zamanda Türkiye'yi ve birbirinizi çok daha yakından tanıma fırsatı buldunuz. Zengin bir içeriğe sahip olduğunu gördüğüm bu programın, sizler açısından da başarılı geçtiğini ümit ediyorum. Burada edindiğiniz bilgi, birikim, tecrübe ve dostlukların hayatınızın her aşamasında sizlere farklı bir perspektif sunacağına inanıyorum. Atalarımız, 'Evvel refik, badel tarik' yani önce yoldaş, sonra yol derlerdi. Gönül ve fikir birliği içinde hareket ettiğiniz yol arkadaşlarınız olduğu müddetçe, hiçbir yol uzun değildir. Kalpleri, hedefleri, inançları, umut ve sevdaları bir olan toplulukların aşamayacağı engel yoktur. Hayatta asıl zenginlik dost biriktirmektir. Burada geçirdiğiniz sürenin bereketli ve verimli olduğuna inanıyorum" şeklinde konuştu.

"İslam dünyası aynı hedefe, aynı şekilde kilitlenmiyor"
İslam İşbirliği Teşkilatının, 56 üyesi ve 5 gözlemci üyesiyle bütün İslam ülkelerini bir araya getiren yegane bir platform olduğunu ifade eden Erdoğan, Türkiye geçtiğimiz yıldan bu yana teşkilatın dönem başkanlığını yürüttüğünü hatırlattı. Ülkemiz ve İslam dünyası için son derece önemli olan bu iki yıllık süreci en verimli şekilde değerlendirmeye çalıştıklarını belirten Erdoğan, "Müslümanların ve tüm insanlığın kanayan yaraları olan sorunların çözümü için elimizden gayreti gösteriyoruz. Hedefimiz, on yıllardır görmezden geldiğimiz ancak içten içe büyüyen meselelerin, gündeme taşınmasını sağlamaktır. Çok da başarılı değiliz, bunu bir öz eleştiri olarak söylemek zorundayım, ne yazık ki İslam dünyası aynı hedefe, aynı şekilde kilitlenmiyor. İşte bir Myanmar'ı yaşıyoruz, Arakan'ı yaşıyoruz. Acaba İslam dünyasının bütün ortakları burada aynı hissiyatı duyuyor mu? Duymuyor. BM'de bu yıl biz Genel Kurul'da bu konuyu gündeme getirdik. Genel Kurul'daki bu gündemde devlet başkanı olarak ne yazık ki iki devlet başkanı vardık, biri ben, diğeri de İran. Bu kadar basit mi bu iş, bu kadar parmak ucuyla tutulacak bir durum mu, bu kadar safi bakmak söz konusu olabilir mi? Ama ne yazık ki öyle.. Yüzbinler ölüyor, Müslüman kardeşlerin ölüyor, umurunda değil. Bize geliyorlar, 'Hanımefendiyi gönderdiniz, sağolun o bir ateşleme oldu, bir hareketleme oldu. Dışişleri bakanınızı gönderdiğiniz güzel şeyler oldu' diyorlar. Tamam da siz ne yaptınız onu söyleyin. Çünkü bir elin nesi var, iki elin sesi var. Eğer bu eler birbiriyle vuruşmuyorsa, o zaman buradan netice almak mümkün değil. Biz zaten kimse gelmese de, sonuna kadar Türkiye olarak gücümüz neyi gerektiriyorsa onu yapmakta kararlıyız. Biz petrol zengini değiliz, bizim petrol kuyularımız yok. Şuanda dünyada en az gelişmiş ülkelere yardımda bir numara Amerika, ikinci sırada biziz. Fakat milli gelire oranla baktığınız zaman birinci sırada Türkiye, ikinci sırada Amerika. Çünkü biz 'veren el, alan elden üstündür' ilkesiyle hareket ediyoruz. Biz yüzleşmediğimiz her soruna, bizden sonraki nesillere bırakılmış ağır bir yük olarak bakıyoruz. Tüm Müslümanların da kendi meselelerine bu anlayışla yaklaşması, önlerindeki sorunların üzerine cesaretle gitmesi şarttır" diye konuştu.

"Kimse dinimize tanım yapmasın"
Müslümanlar olarak ihmal edilen alanların başında kadınların geldiğini belirten Erdoğan, İslam dünyasının, ümmetin yarısını oluşturan ve Peygamber Efendimizin, "Cennet annelerin ayakları altındadır" ifadesiyle övdüğü anneyi maalesef olması gereken yere çıkarmada başarılı bir sınav veremediğini kaydetti. İslamın Allah'tan başka hiçbir gücün kulluğuna izin vermeyerek, insanı özgürleştiren ve zincirlerinden kurtaran bir din olduğunun altını çizen Erdoğan, "Dinimizin taşıyıcı sütunları tevhittir, ahlaktır ve adalettir. Bunun üzerinde ısrarla durmamız lazım. 14 asırlık medeniyet müttesebatımıza baktığınızda sanattan mimariye, siyasetten beşeri münasebetlere kadar bu ilkelerin izlerini görürsünüz. Asırlar boyunca İslam aleminin, ilmin, irfanın, hikmetin ve adaletin merkezi olması işte bu anlayış sayesindedir. Ne zaman ki odak şaşmıştır, işte o zaman gerileme başlamıştır. Bugün halen o odak sapmasının sancısını yaşıyoruz. Özellikle kadınlarla ilgili konularda buna şahit oluyoruz, birçok İslam ülkesinde kadınların, sosyal, siyasal ve beşeri rollerini İslam dinin prensipleri değil, kalıplaşmış toplumsal alışanlıklar belirliyor. Son zamanlarda 'Ilımlı İslam' kavramını yeniden köpürttüler. Bu 'Ilımlı İslam' ifadesinin patenti Batıya aittir. Belkide o ifadeyi kullanan şahıs bu bana aittir gibi de düşünüyor olabilir, hayır sana ait değil. 15 yıl önce AB ülkelerini dolaşmaya başladığımda, AB parlamentosunda konuşmamı yaptıktan sonra, sorulan soruların başında 'ılımlı İslam hakkında ne düşünüyorsun' vardı. Tabi ben de kendilerine şunu söyledim, İslamın ılımlısı ılımsızı olmaz. İslam tektir. Kimse İslamı çeşitlemeye veya yakıştırma yapmaya gitmek suretiyle İslamı bir zaafın içerisine sokma gayretine girmesin. Bir müddet bununla muhattap oldum, sonra kesildi. Şimdi ne oldu da bu yeniden üflendi. Mesele İslamımızı, dinimizi zaafa düşürmek. Bizim dinimizin ılımlı ılımsız bir yanı yok. İslam Kitabullah'ta kendini bulmuş, orada ifade edilen dinin kendisidir. Onun dışında kimse dinimize tanım yapmasın. Batının yabancıların yakıştırmasıyla da biz dinimizi öğrenmedik, böyle bir sıkıntımız da yok. İslam geleneğin üzerindedir, hepsinden çok daha üsttedir. Gelenek ancak İslamın ruhuyla mütenasip olduğu zaman anlamlıdır. O zaman fıki otoriteler de o gelenekten istifade ederler. Kadınlarımızın hayatımızın her alanında varlık gösterebilmeleri konusunda yaşanan sıkıntıların İslamdan değil, toplumların algılarından kaynaklandığı gerçektir. Hazreti Hatice validemiz, annelerin en güzelidir. Annelerin en yücesidir çünkü Peygamber Efendimize şefkat, merhamet elleri anlayışını ortaya koymuştur. Hazreti Ayşe validemiz, Raziye Begüm Sultan, Mihrimah Sultan gibi hizmetleriyle abideleşmiş on binlerce kadın var. Annelik Allah'ın kadınlara lütfudur. Anneliği inkar, fıtratı yani yaradılışı inkardır. Müslüman kadın iyi bir anne olduğu kadar yeri geldiğinde çığır açan bir ilim insanı, siyasetçi, öğretmen hatta yeri geldiğinde savaşçıdır. Kadınların emeği ve katkısı olmayan, kadın eli değmeyen her iş bize göre eksiktir" diye konuştu. 

Son 15 yılda kadınların önündeki engelleri kaldırmak için çok büyük adımlar attıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kadınlarımıza haklarını teslim etmeye devam ediyoruz. İnancının gereği kıyafetinden dolayı üniversiteye gidemeyen, adeta dört duvar arasına mahkum edilen kadınlarımızı özgürlükleriyle buluşturduk. Ilımlı İslam diyorsun bir bayana araba kullanma müsaadesi vermiyorsun, bu nasıl ılımlı? İslamda buna mani bir hüküm var mı? Demek ki bundan sonra yapacaklar. Böyle bir anlayış olamaz. Bugün Türkiye'de hiç kimse inançlarından, hayat tarzlarından dolayı artık ötekileştirilmiyor. 15 yıl önce böyle değildi, ben bu işin acısını çekmiş bir babayım. Sabrettik ve zafere ulaştık" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatında da kadın kollarının da yer alması gerektiğini düşündüğünü ifade etti.

Yağmur Yıldız - Pelin Üzek Kılıç

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ankara-Tatvan turistik tren seferleriyle ilgili istişare toplantısı yapıldı İlk seferi 17 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirilecek olan Ankara-Tatvan turistik tren seferi ile ilgili Bitlis’in Tatvan ilçesinde istişare toplantısı düzenlendi. Tatvan Ticaret ve Sanayi Odası (TATSO) ev sahipliğinde, konaklama tesisi temsilcileri, seyahat acente temsilcileri ve turizm ile ilgili faaliyet yürüten firma temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda, başlayacak olan turistik seferlerinin bölgenin tanıtımına sağlayacağı katkılar ele alınarak, yapılması gereken hazırlıklar masaya yatırıldı. Karşılama programı, konaklama ve gezilecek mekanların da istişare edildiği toplantıda bilgi ve fikir alışverişlerinde bulunularak gerekli görev dağılımları yapıldı. İl Kültür ve Turizm Müdürü Ali Fuat Eker’in turistik seferlerin son durumuyla ilgili bilgileri aktarırken, İl Kültür ve Turizm Şube Müdürü Metin Çoban da yapılacak hazırlıklar ve hazırlıkların son durumuyla ilgili bilgileri paylaştı. Başlayacak seferlerin ilin tanıtımı ve turizm getirisine sağlayacağı katkılara vurgu yapan TATSO Başkanı Bilal Adabağ da, organizasyonun amaçlanan hedefe ulaşması noktasında oda olarak üzerlerine düşen görevi yerine getirmeye hazır olduklarını ifade etti. Kamu ve özel sektör işbirliği ile ilk seferi 17 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirilecek olan seferi karşılamaya şimdiden hazır olduklarını kaydeden Adabağ, turistleri birçok doğal güzelliği bir arada sunan Bitlis’e davet etti. Düzenlenen toplantı yapılan istişarelerle sona erdi. Toplantıya TATSO Başkanı Bilal Adabağ, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ali Fuat Eker, İl Kültür ve Turizm Şube Müdürü Metin Çoban ve TATSO Başkan Yardımcısı Yılmaz Lebit katıldı.
Trabzon Süper Lig’in en centilmen takımı Trabzonspor Trendyol Süper Lig’de geride kalan 30. haftada en centilmen takım Trabzonspor oldu. Bugünlerde saha olaylarıyla anılan bordo-mavililer Fair-play sıralamasında ilk sırada yer alıyor. Trendyol Süper Lig’de, sahasında konuk ettiği Fenerbahçe maçında yaşanan saha olaylarıyla gündemde olan Trabzonspor, geride kalan 30 haftada ligin en centilmen takımı oldu. Bordo-mavililer şuana kadar 1 kırmızı kart görürken, 45 de sarı kart gördü. Lig’de en çok kırmızı kart gören takım ise 7 kırmızı kart ile Adana Demirspor oldu. Lig’in en az sarı kart gören takımları 45 kart ile Trabzonspor ve MKE Ankaragücü oldu. Şampiyonluk mücadelesi veren Galatasaray 55 sarı kart ve 1 kırmızı kart görürken, Fenerbahçe ise 69 sarı kart ve 4 kırmızı kart gördü. Beşiktaş ise 68 sarı kart ve 3 kırmızı kart gördü. Hatayspor 80 sarı kart görürken, Alanyaspor ise 75 sarı kart gördü. Fatih Karagümrük ise 73 sarı kart ile en çok sarı kart gören takımlar oldu. En az kart gören kaleciler oldu Trendyol Süper Lig’de en az kart görenler ise kaleciler oldu. Lig’in 1 numaraları 61 sarı kart ve 3 kırmızı kart gördü. En çok kart gören bölge ise savunma hattı oldu. Stoper oyuncuları 456 sarı kart görürken 9 kez çift sarı karttan kırmızı kart, 10 kez de direk kırmızı kart gördüler. Orta saha oyuncuları 384 sarı kart 13 çift sarı karttan kırmızı kart ve 6 kez de direk kırmızı kart gördüler. Forvet oyuncuları ise 322 sarı kart görürken, 9 kez çift sarı karttan kırmızı kart, 6 kez de direk kırmızı kart gördüler. Bir sezonda iki kırmızı kart görenler Trendyol Süper Lig’de bu sezon 4 oyuncu iki kez kırmızı kart gördü. Fenerbahçe’den İsmail Yüksek, Gaziantep FK’dan Alexandru Maxim, Başakşehir’den João Figueiredo ve Pendikspor’dan Welinton 2023-2024 sezonunda iki kez kırmızı kart gören oyuncular oldu. Avcı’da en centilmen teknik direktör olmuştu Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, geçtiğimiz ay en centilmen teknik direktör olarak seçilmişti. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Fair-play ödülleri Şubat 2024’te Avcı, Adana Demirspor’u 1-0 yendikleri maçın ardından yaptığı maç sonu açıklamasında sarı kart görmesine sebep olan davranışından dolayı özür dilediğini belirterek yaptığı olumsuz hareketin farkına vardığını ifade etmesi ve özür dilemesi üzerine Fair-Play değerlerini öne çıkaran bu davranışı nedeniyle Şubat 2024 ayının en centilmen Teknik Direktörü ödülüne layık görülmüştü.
Samsun Samsun’da seçim güvenliği için 4 bin 634 personel görevlendirildi SAMSUN (İHA) – Samsun Valisi Orhan Tavlı, 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde 3 bin 118’i emniyet, bin 442’si jandarma ve 74’ü sahil güvenlik personeli olmak üzere toplam 4 bin 634 personelin görevlendirildiğini açıkladı. Seçim Güvenliği Toplantısı, Samsun Valisi Orhan Tavlı’nın başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin Samsun’da güven ve huzur ortamı içerisinde gerçekleştirilmesi amacıyla seçim öncesi, seçim günü ve seçim sonrasına yönelik alınması gereken tedbirler görüşüldü. 4 bin 634 personel görevlendirildi 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimlerinde Samsun genelinde 2 bin 176’sı emniyet bölgesi, bin 476’sı jandarma bölgesi ve 4’ü cezaevinde olmak üzere toplam 3 bin 656 sandıkta, 1 milyon 38 bin 91 seçmen oy kullanacak. Vali Orhan Tavlı, seçimlerin huzur ve güven ortamı içerisinde gerçekleştirilebilmesini sağlamak için 3 bin 118’i emniyet, bin 442’si jandarma ve 74’ü sahil güvenlik personeli olmak üzere toplam 4 bin 634 personelin görevlendirildiğini söyledi. Toplantıya ayrıca Vali Yardımcısı Vekili/İlkadım Kaymakamı Abdulkadir Demir, Alaçam Kaymakamı/Yakakent Kaymakam Vekili Fatih Kayabaşı, Asarcık Kaymakamı Hakan Köksal, Atakum Kaymakamı Kemal Yıldız, Ayvacık Kaymakam V. Muhammed Raşit Aktay, Bafra Kaymakamı Cevdet Ertürkmen, Canik Kaymakamı Vehbi Bakır, Çarşamba Kaymakamı Doç. Dr. Şükrü Yıldırım, Havza Kaymakamı Mustafa Ayvat, Kavak Kaymakamı Erdem Karanfil, Ladik Kaymakam V. Merve Kartal, 19 Mayıs Kaymakamı İbrahim Civelek, Salıpazarı Kaymakamı Salih Başara, Tekkeköy Kaymakamı Dr. Polat Kara, Terme Kaymakamı Metin Maytalman, Vezirköprü Kaymakamı Özgür Kaya, Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Tuğamiral Ahmet Bahadır, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Mustafa Bakçepınar ve İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş ile kamu kurumlarının müdürleri katıldı.
Manisa Manisa’da Vali Ünlü başkanlığında seçim güvenliği toplantısı yapıldı Manisa’da 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin huzurlu ve güvenli bir ortamda gerçekleşmesi için Vali Enver Ünlü başkanlığında Seçim Güvenliği Toplantısı gerçekleştirildi. Manisa Valisi Enver Ünlü başkanlığında 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin huzurlu ve güvenli bir ortamda gerçekleşmesi amacıyla toplantı düzenlendi. Toplantının açılışında konuşan Vali Enver Ünlü, 31 Mart 2024 günü yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin ilimizde huzur ve güven ortamında geçmesi amacıyla tüm tedbirlerin alındığını söyledi. Vali Ünlü, “Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları ve genelgeleri çerçevesinde seçim günü sandıkların güvenli bir şekilde okullara ulaştırılması, oy verme işleminin zamanında başlaması, seçim sona erdiğinde sandıkların yine güvenli bir şekilde il ve ilçe seçim kurullarına ulaştırılması için gerekli planlamalar ve hazırlıklar yapıldı.” dedi. Toplantıda 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin Manisa’da güven ve huzur ortamı içerisinde gerçekleştirilmesi amacıyla seçim öncesi, seçim günü ve seçim sonrasına yönelik alınması gereken tedbirler görüşüldü. Ayrıca kurumlar tarafından görevlendirilen personel sayısı, elektrik arızalarının yaşanmaması ve kesintisiz enerji ihtiyacının sağlanmasına yönelik alınan tedbirler, kesintisiz iletişim için alınan tedbirler, sosyal medya üzerinden yapılabilecek dezenformasyonun önlenmesi, seçim sandıklarının güvenliği, okulların durumu ve alınan diğer tedbir ile ilgili bilgi verildi. 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak olan Yerel Seçimlerde Manisa’da il merkezinde bin 692, ilçelerde 3 bin 606, toplamda ise 5 bin 298 kolluk kuvvetinin görev yapacağı bilgisi de verildi. Toplantıya İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Zafer Tombul, Vali Yardımcıları Mustafa Yıldız, Aydın Memük ve Mevlüt Özmen, İl Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, kaymakamlar, kurum müdürleri ve ilgililer katıldı.