EKONOMİ - 03 Ocak 2023 Salı 14:56

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Tüm memur ve emeklilerimiz için maaş artış oranı yüzde 25'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Tüm memur ve emeklilerimiz için maaş artış oranı yüzde 25'

 Cumhurbaşkanı Erdoğan, memur ve emeklilerin 2023 yılının ilk 6 ayında yüzde 25 zam alacaklarını açıkladı. Buna göre, en düşük memur maaşı 11 bin 381 lira, memur emeklisi aylığı 7 bin 597 lira ve en düşük emekli aylığı 4 bin 375 lira oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan memur ve emekli maaşlarının zam oranını açıkladı. Erdoğan, 2023 yılının ilk 6 ayında memur emeklilerin yüzde 25 zam alacaklarını duyurdu. 6 aylık enflasyon farkı dahil oluşan yüzde 16,4’lük zam oranı yüzde 25’e yükseltildi.

Buna göre, en düşük memur maaşı 11 bin 381 lira, memur emeklisi aylığı 7 bin 597 lira ve en düşük emekli aylığı 4 bin 375 lira oldu.

Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarını kapsayan 6 aylık dönemde enflasyon farkı yüzde 16,39 olmuştu. Söz konusu maaşlar hesaplanırken, memur ve memur emeklilerinin bir önceki 6 aylık dönemde aldığı toplu sözleşmeden doğan artış 6 aylık enflasyondan çıkarılıyor ve yeni alınacak zam oranı ekleniyor.

Bunun yeni dönemde rakamsal olarak memur ve memur emeklisinin alacağı artış oranı ortaya çıkarılıyor. Memurlar toplu sözleşme gereğince Ocak ayında yüzde 8 zam alıyor. SSK ve Bağ-Kur emeklileri ise yüzde 7 alıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da "Sözleşmeliye Kadro Şöleni" programına katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Sözleşmeliye Kadro Şöleni’ programında vatandaşlarla birlikte olmaktan memnuniyet duyduklarını ve Memur-Sen yönetimine teşekkür ederek sözlerine başladı. Erdoğan, kamu görevlilerinin tamamının yeni miladını tebrik ederek huzurlu bir yıl dilediklerini belirtti.

“Buradan sizlere memur, memur emeklileri ve diğer tüm emeklilerimizin maaş artış oranını yüzde 25 olarak uygulayacağımızın müjdesini vermek istiyorum”

Memur, memur emeklileri ve diğer tüm emeklilerimizin maaş artış oranını yüzde 25 olarak uygulayacağının müjdesini veren Erdoğan;

“Yeni memur ve emekli maaş oranımız çalışanlarımıza emeklilerimize milletimize hayırlı olsun. Ülkemizin kritik bir döneminde şartları zorlama pahasına bu artış oranlarını milletimizin hizmetine sunmamızda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bugün burada sözleşmeliden kadroya geçen siz kardeşlerimizin sevincine ortak olmak üzere buradayız. Kısa süre önce yaptığımız açıklama ile farklı kurumlarda çalışan yaklaşık 500 bin sözleşmeli personelimizin kadro beklentilerine cevap verdik. Bu çerçevede 4C'den 4B'ye geçenler, Mahalli idareler personeli, Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçıları, 50/d’li araştırma görevlileri, vekil ebe, hemşire, aile sağlığı merkezi çalışanları gibi geniş bir alandaki sözleşmeli personelimizin sorunlarına kalıcı çözümler üretiyoruz. Artık bu personellerimizde diğer kadrolu kamu görevlileri gibi sözleşmelerinin yenilenmemesi ihtimaline karşılamayacak. Kademe ve derece ilerleme hakkına sahip olacak. Kurumlar arası değişikliği hakkını kullanabilecek. Eş durumu mazereti hakkının kullanımı için diğer eşinde kamu personeli olma şartı aranmayacak. İsteğe bağlı yer değişikliği talebi idarenin tasarrufuna bırakılmayacak.

Kullanılmayan izinlerini bir sonraki yıla aktarabilecekleri gibi ücretsiz izne ayrılma hakları da bulunacak. Yurtdışında eğitim veya görevlendirme harcırah alma, arazi tazminatı alma yemek ücreti yardımından faydalanma haklarına kavuşacak. Sözleşmenin personel tarafından feshedilmesi halinde iş sonu tazminat ödenmemesi durumu son bulacak. Doğum sebebiyle sözleşmesi fesih edilen sözleşmeli personelin doğum sonrası kuruma dönüşlerde kurumun takdiri durumu gerekmeyecek. İstifa halinde aynı pozisyona dönememe halinde yönetici pozisyonlarında görevlendirme yapılmama durumu ortadan kalkacak. Yani aynı çatı altında beraber görev yaptıkları meslektaşları hangi hak imkanlardan istifade ediyorsa sözleşmeden geçenlerde aynı
haklardan faydalanabilecektir. Farklı kamu kurumlarında çalışan yaklaşık 500 bin kardeşimizle ailelerini bir fiil etkileyen durumun hayırlı olmasını diliyorum.

Sözleşmeli personelimizde inşallah bundan sonra büyük bir şevkle görevlerine sarılacaklarına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Sözleşmelilerin kadroya geçişi sırasında Çalışma Bakanlığına ve Memur-Sen yönetimini tebrik eden Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

“Hakka hizmeti halka hizmet olarak bir medeniyetin mensupları olarak milletimize karşı sorumluluklarımızı söylememiz gerekiyor. Hangi makamda olursak olalım vazifemiz vatandaşlarımıza aşkla samimiyetle fedakarca hizmet etmektir. Kamu görevlilerimizin de mevzuat çerçevesinde mesuliyetlerini yerine getirirken meseleye buradan bakması önemlidir. Bilhassa vatandaşlarımızla doğrudan hizmet birimlerimizin bu noktada daha fazla hassasiyet göstermesini bekliyorum. Rabbim emeklerinizi ve gayretlerinizi zayi eylemesin. Sözleşmelilerin kadroya geçiş sürecinde yoğun çaba harcayan Çalışma bakanlığımız ile Memur-Sen yönetimini ayrıca tebrik ediyorum. İnşallah hükümet olarak diğer çalışanlarımızla birlikte kamu personelimizin de yanında olmaya sıkıntılarını özellikle çözmek suretiyle bu süreci devam ettireceğiz.”

Sendikacılık, salt ücret pazarlığı yapmak olmadığını vurgulayan Erdoğan, “Sendikalarımızın ilk ve asli görevi ister kamu ister özel sektör olsun, emekçinin alın terini hukukunu savunmaktır. Kuruluş ve işleyiş bakımı itibariyle birer sivil toplum örgütü olan sendikalar aynı zamanda demokrasinin vazgeçilmez aktörlerinden biridir. Demokrasi kültürünün gelişmesi ile sendikal hareketlerin arasında doğru bir orantı vardır. Demokratik teamül ve işleyişin güçlü olduğu sistemlerde sendikalar da hak ve adalet mücadelesinin en ön safında yer alır. Millet iradesine vesayetin gölgesinin düştüğü toplumlarda ise sendikalar etkisiz eleman olmaktan geri plana itilmekten kendilerini kurtaramaz. Sendikaların etkinliğini ve gücünü belirleyen unsur toplumla aynı yöne bakması aynı hissiyati paylaşmasıdır. Milletine ve milletin değerlerine yabancı bir sendikal hareketten işçiye de kamu görevlisine de hiçbir hayr gelmez. Bunlar kimi zaman bilinçli kimi zamanda bilinçsiz bir şekilde siyaseti ve toplumu dizayn etmenin aracı olarak kullanılmıştır. Türkiye olarak bir asrı bulan, gerek hak ve özgürlükler gerekse ekonomik kalkınma mücadelemizde bu acı hakikate şahitlik ettik. Bu ülkede sendikacılık adı altında farklı toplum kesimleri arasında kavganın gerilimin, kutuplaşmanın körüklendiğini gördük” dedi. 

Ali Canberk Özbuğutu -  Mehmet Kalay

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Ata Sahne Sanat Merkezi, ‘Dünya Tiyatrolar Günü’nde kapılarını açtı Samsun’un Atakum Belediyesi tarafından yapılan Ata Sahne Sanat Merkezi, “Dünya Tiyatrolar Günü”nde “Bimarhane” isimli tiyatro oyunu ile kapılarını açtı. Atakum Belediyesi tarafından atıl durumda olan binada yapılan Ata Sahne Sanat Merkezi için açılış töreni düzenlendi. Açılıştan önce Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci ve beraberindekiler ilk olarak, aynı binada açılan Atakum Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Temel Nacar Resim Sergisi’ni gezdi. Akabinde kurdele kesilerek merkezin açılışı gerçekleştirildi. Açılışta, Düşevi Oyuncuları tarafından “Bimarhane” isimli oyun sahneledi. Dört akıl hastasının bakış açısıyla Kurtuluş Savaşı yıllarında yaşananları sahneye taşıyan “Bimarhane” isimli oyun, davetlilerden büyük alkış aldı. “Atakum özellikle sanat ve kültür alanında 2 büyük eser kazandı” Programda konuşan Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci, "Burası 2012 yılında başlanmış, yarım bırakılmış, çürümeye terk edilmiş bir binaydı. Karadeniz’in en çağdaş, modern, son teknoloji ile mücehhez çok amaçlı salonunu yaptık. Tiyatro, konser ve buna benzer etkinliklerin yapılabileceği, çevre düzenlemesiyle bu bölgeye değer katacak bir eser ortaya getirdik. Adı da Ata Sanat Merkezi. Atakum’da her şey adını atasından alıyor. Burası Hasan Ali Yücel Gençlik ve Bilim Merkezi’ni tamamlıyor. İkisi bir araya geldiğinde buranın sanat, kültür, üniversite kimliğinin altyapısını oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde bu 2 salon da kendini ispat etmiş olacak. Atakum’da 45 bin üniversite öğrencisi yaşıyor. 108 ülkeden 10 bin yabancı uyruklu öğrenci var. Özellikle Hasan Ali Yücel Merkezi’ne sürekli geliyorlar. Burada da diğer sanatsal etkinliklerini yapacaklar ve gittikleri yerlere de anlatacaklar. Atakum özellikle sanat ve kültür alanında iki büyük eser kazandı" dedi. Salon hakkında bilgi Ata Sahne Sanat Merkezi, Atakum Belediyesi Etüt Proje Müdürlüğü tarafından yeniden modern, çağın şartlarına uygun ve Atakum’un ihtiyaç duyduğu şekilde projelendirildi ve yapımı tamamlandı. Merkez içerisinde tiyatro, konser ve sanat etkinliklerinin düzenlenebileceği akustik ve profesyonel ses ışık sistemi projeleri ile gerekliliklerinin tümü karşılanmış olan 550 kişilik konferans salonu, kitap sergisi ve satışı için kullanılacak ve imza günler gibi etkinliklerin düzenlenebileceği sergi salonu, uygun sayıda ve yeterlilikte sanatçı soyunma odaları, teknik ve idari ofislerin yer aldığı, tüm faaliyetler için uygun fuaye alanları yer alıyor.
Yozgat İftara yetişemeyenlerin yardımına ASH koşuyor Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından ‘Her Anınızda Hep Yanınızda’ sloganı ile iftara yetişemeyen vatandaşlara ikramlarda bulunuluyor. Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Arif Topal, personeli ile birlikte iftar saatin Terminal kavşağında trafikte bekleyen araçlara hazırladıkları kumanyaları dağıtarak orucunu açamayanların yanında oldular. İl Müdürü Arif Topal personeli ile birlikte "Her Anınızda Hep Yanınızda" diyerek trafikte kalıp iftara yetişemeyen vatandaşlarımıza otogar kavşağında iftariyelik ikramında bulundu. İl Müdürü Topal, "Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak Ramazan’ın bereketini hep birlikte paylaşıyor kalpten kalbe giden yolda buluşmanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. İl Müdürü Topal, ramazan ayında insanların bir araya gelerek paylaşımın ve yardımlaşmanın önemine vurgu yaparak şunları söyledi: "’Her Anınızda Hep Yanınızda’ sloganıyla yola çıktık ve bu anlayışla trafikte kalan vatandaşlarımıza destek olmaya gayret ettik. İftar saatinde trafikte bekleyen araçlara hazırladığımız kumanyaları dağıtarak, orucunu açamayan kardeşlerimizin yanında olduğumuzu hissettik. Bu tür etkinliklerle, sadece maddi destek değil, aynı zamanda manevi dayanışmayı da güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak, toplumumuzun her kesimine ulaşarak onların yanında olmaya gayret ediyoruz. Ramazan’ın bereketini hep birlikte paylaşarak, kalpten kalbe giden yolda buluşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu vesileyle, tüm Yozgatlı vatandaşlarımızın ramazan ayını en içten dileklerimle kutluyor, birlik ve beraberlik içinde nice güzel paylaşımlara vesile olmasını temenni ediyorum’’ diye konuştu.
Nevşehir Kapadokya Üniversitesi’nden tarihi başarı Kapadokya Üniversitesi İnsansız Hava Aracı Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi, havacılık alanında önemli bir başarıya imza attı. Üretilen İHA, +25kg kompozit gövde yapısıyla Türkiye’de ilk kez üretilerek tescil sertifikası alan ilk İHA-2 oldu. Üretilen İnsansız Hava Aracı (İHA), İHA-2 kategorisinde ve +25kg kompozit gövde yapısıyla Türkiye’de ilk kez Kapadokya Üniversitesi tarafından üretilerek tescil sertifikası alan ilk İHA-2 olarak tarihe geçti. Tescil sertifikasını Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden (SHGM) alan Kapadokya Üniversitesi İnsansız Hava Aracı Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından “İnsansız Hava Aracı Üreticisi” resmiyeti kazanarak Sanayi Sicil Belgesi de aldı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Havacılık Programları Koordinatörü Samet Gençağ, “İnsansız Hava Aracı Uygulama ve Araştırma Merkezimiz tarafından üretilen insansız hava aracı İHA-2 kategorisinde yer alan, 27 kilogram maksimum kalkış ağırlığına sahip. Bu hava aracımız tamamen üniversitemiz bünyesinde bulunan araştırma ve uygulama merkezimiz tarafından geliştirilmiştir. Tasarımı, üretimi ve tescillenmesi tamamen üniversitemiz tarafından gerçekleştirilmiştir. Üretmiş olduğumuz bu hava aracı Türkiye’de bir üniversite tarafından üretilmiş ve tescili alınmış ilk İHA-2 sınıfı hava aracı olma özelliğine sahiptir. Üniversitemizin kabiliyetleri ve mevcut imkanları doğrultusunda ürettiğimiz bu hava aracıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından üretici belgesi almış bulunmaktayız. İlerleyen süreçlerde seri üretime geçmeyi hedeflemekteyiz. Bu aracımız şu an eğitim amaçlı üretilmiştir, çeşitli varyasyonları bulunmaktadır. Bu varyasyonlar tarımsal alanlarda ilaçlama, görüntü alma ve hava trafik yönetimi gibi eğitim dışında farklı uygulamaları da bulunmaktadır. Şu an İHA-2 sınıfında olan hava aracımızı ilerleterek 150 kilogram ve üstü olan İHA-3 sınıfı bir hava aracı üretmek ve ilerleyen aşamalarda içerisinde kontrol eden bir insanın olmadığı ancak insan taşıyan hava taksi projemiz de bulunmaktadır" dedi. Öğr. Gör. Emin Tugay Kekeç ise, "İHA-2 kategorisinde geliştirdiğimiz insansız hava aracında tasarım, üretim ve montaj kısımlarını da tamamen üniversitemiz uygulama, araştırma merkezimiz imkanları dahilinde öğrencilerimizle birlikte gerçekleştirdik. Dokümantasyon tarafı da tamamen bize ait. İHA’da kullandığımız ekipmanlar, özellikle hafifliği ve dayanma açısından kompozit yani karbonfiber ve alışımı, türevleri, malzemeler kullandık. Bunların tasarımını ve üretimini de tamamen üniversitemiz bünyesinde gerçekleştirdik. İnsansız hava aracımız değişken faydalı yük sistemiyle birlikte farklı uygulama alanlarında kullanımı mümkündür. Ek olarak ilerleyen dönemlerde kargo taşımacılığı gibi alanlarda da değiştirilebilir bir mekanizmayla bu sistemi aktif hale getirebileceğiz" diye konuştu.
Tokat Köylerinde cep telefonu çekmeyen kadınlar boş vakitlerini kurslarda değerlendiriyor Tokat’a 71 kilometre uzaklıkta bulunan Alpudere köyünde, telefon hattı çekmemesi nedeniyle köy halkının isteği üzerine açılan kurs sayesinde kadınlar eğlenceli vakit geçiriyor. Tokat’a 71 Sulusaray ilçesine ise 6 kilometre uzaklıkta bulunan Alpudere köyünde, telefon hattı çekmemesi nedeniyle kadınlar evde sıkılıyordu. Kış aylarında eve kapanan kadınların bu durumuna son vermek isteyen köy muhtarı, kaymakam ve ilçe halk eğitim merkezi ile görüşerek harekete geçti. Yapılan görüşmeler sonucunda dikiş nakış kursu açılmasına karar verildi. Ev işlerini tamamlayan kadınlar, köy konağında açılan dikiş nakış kursuna katılarak vakitlerini değerlendiriyor. Kurs kapsamında, tahta baskılar ile kumaşları boyama, dikiş ve nakış gibi el işleri öğretiliyor. Kursiyerler, istedikleri her türlü ürünü geliştirme imkânı buluyor. “Kursumuzu köy konağımızda açtık” Kursun açılış aşaması hakkında bilgiler veren köy muhtarı Tuncay Algeç, "Yaklaşık 3 ay önce kaymakamımız ve ilçe halk eğitim merkezi müdürüyle yaptığımız görüşmeler neticesinde buraya bir kurs açma gereği gördük. Kış aylarında bayanlarımızın evde kalmalarındansa burada bir şeyler öğrenip aile ekonomilerine katkı sağlayabilirler mi diye düşündük. Bu kapsamda kursumuzu köy konağımızda açtık. Şu anda da faal durumda da çalışıyor" dedi. “Ev ekonomilerine katkıda bulunuyorlar” Nakış kursu öğreticisi Zeynep Kavlak ise, "Halk eğitim merkezi olarak buraya öğrencilerime kurs vermeye geliyorum. 17 tane kursiyerim var. Her sabah Sulusaray ilçesinden Alpudere köyüne geliyorum. Saat 9’dan 3’e kadar burada eğitim veriyorum. Kursiyerlerimle güzel çalışmalar yapıyoruz. Bayanlara tahta baskı, masa örtüsü, dikiş öğretiyoruz. Herkes ailesine, eşine ve çocuklarına dikiş nakıştan ürünler yapıyor. Hem aile bünyesine katkı sağlıyorlar hem de çocuklarının çeyizlerini hazırlıyorlar" şeklinde konuştu. Bir kursiyer, “Artık telefona da ihtiyacımız olmuyor. Nakışlarımızı evlerimize götürüp evimizde de yapıyoruz” diyerek kursun kendilerine sağladığı pratiklikten memnuniyetini dile getirdi. Köy konağında düzenlenen dikiş nakış kursu, köy halkına yeni bir sosyal etkinlik alanı sunmanın yanı sıra, kadınların evde sıkılmadan vakit geçirebilecekleri ve becerilerini geliştirebilecekleri bir ortam sağlıyor.
Manisa Başkan Ergün tedavi gördüğü hastaneden taburcu oldu Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, geçirdiği rahatsızlığın ardından yapılan tedaviye alerjik reaksiyon gösterince Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi’ne yatırıldı. Bugün sabah saatlerinde taburcu olan Başkan Ergün, "Bana dua eden çok insan olduğunu biliyorum. Onlara da şükranlarımı sunuyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar. Bugün biraz daha dinleneceğim. Yarın ve cumartesi günü yine vatandaşlarımızla kucaklaşacağız" dedi. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, salı günü rahatsızlanarak Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesine başvurdu. Burada yapılan tedaviye alerjik reaksiyon gösteren Başkan Ergün, hastaneye yatırıldı. Tedavisi tamamlanan Başkan Ergün, bugün sabah saatlerinde taburcu edildi. Evinde istirahat eden Başkan Ergün, yarın itibariyle seçim çalışmalarına kaldığı yerden devam edeceğini bildirdi. Başkan Ergün, “2 gün önce bronşlarla ve ses tellerimdeki sıkıntıyla ilgili bir serum almak için hastaneye geldim. Son 2-3 güne girdiğimiz bu süreçte bir takviye yapalım demiştim. Ancak, serumu alırken ilave bir ilacın verilmesiyle bir alerjik reaksiyon oluştu. Bu alerjinin etkileri vücutta bazı tepkimelere sebebiyet verdi. Çok şükür ilk 24 saat içerisinde hemen doktorlarımız, hemşirelerimiz gerekli muayeneleri, her türlü tedbirleri aldılar ve bizi sağlımıza kavuşturdular. Ancak tedbir amaçlı hastanede kalmaya devam ettik. Hepimize öncelikle geçmiş olsun diyorum. Gerçekten zor bir süreçti. Bu süreci geride bıraktık. Tabiki, dualarımız var, hayırlarımız var. Vatandaşımızın gönül bağıyla bağlılıkları, duaları bizlere ulaştı. Bugün, şu saatte sağlığımın çok iyi olduğunu buradan ifade ediyorum. Herkese çok teşekkür ediyorum. Bana dua eden çok insan olduğunu biliyorum. Onlara da şükranlarımı sunuyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar. Bugün biraz daha dinleneceğim. Yarın ve Cumartesi günü yine vatandaşlarımızla kucaklaşacağız inşallah” dedi.