POLİTİKA - 14 Ocak 2018 Pazar 14:17

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Afrin operasyonu açıklaması

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Afrin operasyonu açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin operasyonunu duyurarak, "Önümüzdeki günlerde inşallah, Fırat Kalkanı Harekatı ile ilk adımını attığımız güney sınırımızı terörden arındırma operasyonunu Afrin’le devam ettireceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Tokat Hüseyin Akbaş Kapalı Spor Salonu’nda katıldığı Tokat AK Parti 6. Olağan Kongresinde partililere hitaben konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir gece ansızın gelebiliriz” dedi, Afrin operasyonunun işaretini verdi. Erdoğan, "Önümüzdeki günlerde inşallah, Fırat Kalkanı Harekatı ile ilk adımını attığımız güney sınırımızı terörden arındırma operasyonunu Afrin’le devam ettireceğiz" ifadelerini kullandı. “Sınırlarımızdaki en ufak bir taciz, bizim için atılması gereken adımların işaret fişeğidir” diyen Cumhurbaşkanı, ABD’yi uyarmayı da ihmal etmedi. Erdoğan, "Afrin operasyonu sırasında bu güçlerin terör örgütüyle aynı safta görünme gibi bir yanlışa mahal vermeyeceklerini ümit ediyorum" diye konuştu.

Erdoğan burada yaptığı konuşmada, FETÖ ile mücadelenin Türkiye’nin en zor ve çetin mücadelelerinden birisi olduğunu belirterek, “Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında terör örgütleri arasında ayrım yapmadan mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. 15 Temmuz gecesi 251 vatan evladını şehit eden, 2 bin 193 insanımızı yaralayan FETÖ’cü hainlere döktükleri yanın hesabını soruyoruz sormaya devam edeceğiz. FETÖ ile mücadele Türkiye Cumhuriyetinin verdiği en zor en çetin ve en hayati mücadelelerden biridir. Bu istikbalimizi garantiye almanın, milli bekamızı takip etmenin en kritik aşamasıdır. Bu bilinç ile meseleye yaklaşıyor, hukuki ve adli süreci yakından talip ediyoruz. Bir taraftan örgütün süreci sabote etmeye yönelik manipülasyonlarına gerekli cevabı verirken, tedbirlerimizi alırken, diğer taraftan da kılı kırk yarıp adaletin tecellisi için çaba harcıyoruz. Bu süreçte şahit olduklarımız dünyanın beklide gelmiş geçmiş en büyük şeytanı organizasyonunu yapıldığı bir durum ile karşı karşıyayız . Himmet ve hizmet bahanesi ile milletimizin 40 yıldır kanını emen bu kanlı örgütün gerçek yüzü karanlık ve kanlı geçmişi oraya çıkmıştır. Artık saklanacakları ve gizlenecekleri bir yer kalmadı. PKK’dan bazı dersler aldılar. Onların dağlarda inleri vardı. Şimdi bakalım bunların inleri neresi olacak. Bir tuvaletin ardından nereye girdiklerini gördük. Nereye girerseniz girin oralarda da sizi bulacağız, çıkartacağız ve yargıya teslim edeceğiz. Pensilvanya'daki şarlatan kişisel hırsı için Müslümanlığı tahrif ederek, yalanı, iftirayı ve takiyeyi adeta kutsallaştırarak kendine yeni bir inanç yeni bir din oluşturmuştur. Kimi 1 dolara kimi 50 bin dolara ruhunu satan bu örgüt mensuplarının çıkarları uğruna işlemeyecekleri günah, yapmayacakları ihanet yoktur" dedi.

"En ufak taciz işaret fişeğidir"

Sınırlarda atılacak en ufak tacizin Türkiye için atılacak adımların işaret fişeğini oluşturacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda sınırlarımızdaki en ufak bir taciz bizim için atılması gereken adımların işaret fişeğidir. Kimi ülkeler resmi olarak terörist olarak kabul ettikleri yapıları, çeşitli hokkabazlıklarla meşrulaştırmaya çalışabilir. Ancak bizim için terörist her yerde teröristtir. Katil her yerde katildir. Türkiye geldiği nokta itibariyle bu şer şebekelerinin topunu birden mezara gömebilecek, güç, kudret ve imkana sahiptir” dedi.

"Bıçak kemiğe dayandı"

Erdoğan sınır ötesindeki gelişmeler karşısında oyalama taktikleri ile geçirilecek bir tek anın bile kalmadığına vurgu yaparak, “Artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Devletimizin oyalama taktikleri ile geçirebilecek tek bir anı bile yoktur. Ülke olarak milli güvenliğimizi tehdit eden, vatandaşlarımızın canına kasteden tüm örgütleri kaynağında bertaraf edeceğiz. Nasıl sınırlarımız içerisinde bölücü terör örgütüne göz açtırtmıyorsak, sınırımızın ötesinde de bunların hakkından gelmeye hazırız. Önümüzde ki günlerde inşallah Fırat Kalkanı operasyonu ile ilk adımını attığımız Güney sınırımızı terörden arındırma operasyonunu Afrin ile devam ettireceğiz. Bu süreçte müttefiklerimizden beklentimiz aramızdaki köklü ilişkinin ruhuna göre davranmalarıdır. Model ortaklık, dostluk ve stratejik müttefiklik gibi kavramların ne kadar gerçek, ne kadar sahte olduğu ayan beyan ortaya çıkacaktır” dedi.

"İdlib’de zafere ulaşılacak"

ABD ile birlikte hareket edilebileceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“Biz her şeye rağmen bölgede ABD ile ortak çıkarlarımız olduğuna inanıyor, birlikte hareket edebileceğimizi ümit ediyoruz. Zira dönem Türkiye’ye destek olma, stratejik ortaklığın hakkını verme dönemidir. Biz kendilerinden Türkiye’nin meşru çabalarına destek olmalarını bekliyoruz. Biz dostlarımızdan ülkemiz için, böyle beka sorunu olan böyle kritik bir meselede kendilerine yakışır bir tavır içerisinde olmalarını bekliyoruz. Afrin operasyonu sırasında bu güçlerin terör örgütü ile aynı safta görünme gibi bir yanlışa mahal vermeyeceklerini ümit ediyorum. Nasıl Fırat kalkanı harekatını başarı ile neticelendirmişsek İdlib operasyonunu da sonraki adımlarını da inşallah zafere taşıyacağımıza inanıyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Seyitgazi Belediyesi binalarına sahip çıkmıyor iddiası Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde yaşayan vatandaşlar, belediyeye ait atıl durumdaki bazı binaların tehlike ve pislik saçtığını iddia ederek çözüm istedi. Seyitgazi ilçesi İki Çeşme Mahallesi’nde bulunan ve belediyeye ait olduğu iddia edilen atıl haldeki binalarda çok sayıda yavru köpek ölüsünün olması dikkat çekti. Bölge sakinleri köpek leşleri yüzünden mahallenin koktuğunu belirtti. Bölge yaşayan vatandaşlardan Gazi Büyükcan, bu atıl binalarda çok sayıda yavru köpek leşinin olduğunu ve binaların kimliği belirsiz kişiler tarafından kullanıldığını, burada ateş yakıp alkol ve uyuşturucu kullanıldığını ileri sürdü. Büyükcan, daha önce belediyeye de başvurduklarını ancak bir netice alamadıklarını iddia etti. Gazi Büyükcan, çevrede iki okulun bulunduğunu, mahallelerinde böyle atıl haldeki binalar için bir çözüm istediklerini, mevcut durumun hem mahalle halkı için hem de okula giden çocukların sağlıklarını tehlikeye attığını ifade etti. “Burası 20 ile 25 senedir böyle atıl durumda" Mahalle sakinlerinden Gazi Büyükcan, ”Bu mahallede oturuyorum çocuklarım arkadaki okulda okuyor. Bu durumdan şikâyetçiyim. Burası belediyemize ait bir yer. Burası atıl durumda bırakıldı. Bu binalardaki köpek ölülerini gördünüz. Geceleri kimin gir girip girmediği belli değil. Size de gösterdik içenler var çocuklarımızın yönünden çok kötü bir durum. Hem Sağlık açısından hem de çevre ve görüntü kirliliği açısından kötü, köpek ölüleri var. Örneğin insan sağlığı, hayvan sağlığı yönünden burası belediyenin kendine ait bir yer. Eskiden kullanılan bir yerdi. Bundan sonra yıllarda atıl durumda bırakıldı. Burası ya biz vatandaş her zaman istediğimiz buranın yıkılıp yeniden bir konut yapılması yani yönündeydi ama hiç kimse de ilgilenmedi. Yetkililerden tek isteğim buranın yıkılıp güzelce bir konut veya TOKİ’nin anlaşılıp, oturulacak bir yerler yapılması ilçemizde konu sorunu var. Burası 20 ile 25 senedir böyle atıl durumda. İşte sahipsiz hayvanlar işte insanlar bakıyor bakabildim kadar bakıyor bakamadı işte ölüyor ya orada soğuktan ölüyor atıl durumda olduğu için yani her oda da bir köpek var. Yani evlere geceleri kimin girip çıktığı belli değil, içenler oluyor. Uyuşturucu kullanan olur diye korkuyoruz. Çocuklarımız için korkuyoruz” şeklinde konuştu.
Bitlis HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu: "Biz savaşa gitmiyoruz, seçime gidiyoruz" HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, seçim çalışmaları çerçevesinde geldiği Bitlis’in Tatvan ilçesinde yaptığı konuşmada, "Biz savaşa gitmiyoruz, seçime gidiyoruz" dedi. Bitlis’te yaptığı esnaf ziyaretinin ardından Tatvan ilçesine gelen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, esnafı ziyaret etti. Yapıcıoğlu, daha sonra Tatvan Belediyesi Sergi ve Konferans Salonu’nda düzenlenen iftar programında vatandaşlar ve STK’larla bir araya geldi. Programda konuşan Yapıcıoğlu, kutuplaştırıcı, kışkırtıcı siyaset diline dikkat çekti. Konuşmalarında Gazzeli müslümanları da unutmayan Yapıcıoğlu, 2 milyar Müslüman’ın bu katliama sessiz kaldığını ifade etti. Gazzeli Müslümanlara yapılan iyiliklerin eksik olduğunu söyleyen Yapıcıoğlu, “Hiçbir savaş sonsuza kadar sürmemiştir. Elbette bu ateş bir gün sönecektir. Oradaki insanlar bizlere direnmenin ne olduğunu, imanın ne olduğunu, vatan savunmasının ne olduğunu birfiil gösterdiler. Ama bizler yani onların dışında kalan 2 milyarlık İslam alemi, maalesef yeterince ders çalışmadığı için daha önceki katliamlardan ders almadığı için sınıfta kaldık. Bir daha söylüyorum oradaki mazlumlar için kim ne yapmışsa, küçük veya büyük ne yapmışsa hiçbirini değersiz görmüyoruz. Elbette kim zerre kadar bir iyilik yapmışsa mutlak surette onun karşılığını alacaktır. Ama hepimizin şunu idrak etmesi gerekir ki bugüne kadar yapılanlar yeterli olmamıştır. Eğer yeterli olsaydı bu soykırım, bu katliam, bu vahşet durmuş olacaktı. Eğer yeterli olsaydı Nazi artığı soykırımcı siyonistler geri adım atmış olacaklardı” dedi. “Biz savaşa gitmiyoruz, seçime gidiyoruz” Düşmanlık tohumları ekmeye çalışanların oyunlarını boşa çıkaracaklarını söyleyen Yapıcıoğlu, “Aziz misafirler biliyorsunuz 31 Mart günü yani 13 gün sonra sandık kurulacak, memleket bir seçim yapacak. Mahalle muhtarını, beldesi veya ilinin, ilçesinin belediye başkanını ve il genel meclis üyeleri veya ilçe belediye meclis üyelerini seçecek. Biz bir seçime gidiyoruz ama birileri sanki savaşa gidiyormuşuz gibi kışkırtıcı bir dil, tahrik edici bir üslup kullanıyor. Ve buradan bu sert üslupla, bu kışkırtıcı, bu milleti birbirine düşürecek üslupla konuşanlar eğer milletin bu üsluba prim vermediğini, bu üslubu kullananların tasvip etmediğini, bunun millete fayda vermeyeceğini gösterdikleri anda ben inanıyorum ki eğer böyle yaparsa halkımız bu dili kullananlar kendilerine ister istemez çeki düzen vereceklerdir. Buradan net ifadelerle şunu söylüyorum, kim bir koltuk için, kim fazladan üç-beş oy için bu milletin evlatlarını birbirine karşı kışkırtıyorsa, kim o düşmanca dili kullanıyorsa, kim bu milletin evlatlarını birbirine kırdırmayı bile göze alıyorsa koltuk milletin tamamen düşmanıdır. Böyle bir vahşet, böyle bir zalimlik, böyle bir vicdansızlık kabul edilemez. İnşallah bu millete o dili kullanan bütün siyasileri gördüğü her yerde mahkum eder, bu dili kullanmayın diye ikaz ederlerse onlar da artık bu malın müşterisinin olmadığını görürlerse yeni bir yol, yöntem bulmak zorunda kalacaklardır. Onlar düşmanlık tohumları ekmeye çalıştıkça Allah’ın izniyle biz onların oyunlarını boşa çıkacağız. Onlar bu milleti birbirine karşı kışkırtma siyaseti güttükleri zaman biz onların bu siyasetini ifşa edeceğiz ve milletin nazarında inşallah onları mahkum edeceğiz. Onlar memlekete diken ekmeye, diken büyütmeye gayret ettikçe biz o dikenleri temizleyecek ve inşallah dikensiz gül yetiştireceğiz. Ve memleketin her tarafına kardeşlik tohumları ekmek suretiyle hepimizin huzurunu müdafaa adına üzerimize ne düşerse bizler onu yapmaya gayret edeceğiz. Biz savaşa gitmiyoruz, seçime gidiyoruz. Bu seçimde şu veya bu parti oy verecek insanlar bazen aynı apartmanda, hatta bazen aynı evin içerisinde yaşıyorlar. Seçimden sonra da o insanlar aynı evde ve aynı apartmanda oturmaya devam edecektir. Öyleyse diyoruz ki siz kendi koltuğu için, kendi siyasi ikbali için sizin 2 hafta sonranızı düşünmeyen insanların bu seçimde haddini bildirin. Allah u Teala seçimin sonuçlarını hepimiz için hayırlı eylesin. Rabbim memleketin huzurunu bozmaya çalışanlara fırsat vermesin” dedi. Ezanın okunmasıyla konuşmasını bitiren Yapıcıoğlu, iftar yemeğinin ardından seçmenlerle fotoğraf çekildi.
Yozgat Engelli aracıyla çıktığı iyilik yolunda her gün ihtiyaç sahiplerine ekmek ve gıda taşıyor Suudi Arabistan’da 29 yıl önce çalıştığı inşaatın 8’inci katından düşerek engelli kalan Mehmet Taşçı, memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesinde hayırseverlerin ve fırıncıların katkısıyla aldığı ekmek başta olmak üzere temel ihtiyaç malzemelerini 3 tekerli engelli aracıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Suudi Arabistan’ın Medine kentinde geçirdiği kazanın ardından ağır yaralanan ve 32 ameliyat geçiren 60 yaşındaki Mehmet Taşçı, 9 gün süren bir komanın ardından uyanarak hayata yeniden tutunmayı başardı. Memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesine kesin dönüş yapan ve yaşadığı zorlukları göz önüne alan Taşçı, hayatının geri kalanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmeye adadı. Koltuk değnekleri yardımıyla güçlükle yürüyebilen Taşçı, malulen emekli olduktan sonra boş oturmak yerine ihtiyaç sahiplerine faydalı olma adına Sorgun ilçesinde fırıncı esnafı ve hayır sahiplerinin de desteğiyle 9 yıl önce bir projeyi hayata geçirdi. Taşçı, fırıncı esnafı başta olmak üzere diğer esnaf ve hayırseverlerin katkısı sayesinde fırınlardan aldığı ekmekleri ve gıda paketlerini 3 tekerli engelli aracıyla yaz kış demeden ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine dağıtmaya başladı. Ramazan ayında da her gün engelli aracıyla Sorgun sokaklarını dolaşarak yaklaşık 100 aileye fırından aldığı sıcak ekmeleri ulaştıran Taşçı’nın en büyük motivasyon kaynağı da insanların memnuniyeti oluyor. Vatandaşlar da Taşçı’nın getirdiği ekmeklerle iftarlarını açmanın mutluluğunu yaşıyor. İlçe halkından Fatma Bulut, “Mehmet ağabeyden Rabbim razı olsun. Her zaman ekmeğimizi evimize getiriyor. Gıda ihtiyaçlarımızı da karşılıyor. İftarda da ekmeğimizi her gün getiriyor” dedi. “Fırıncılar olarak biz de kendisine destek oluyoruz” Fırın esnaflarından Ahmet Paşaoğlu da ilçedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması için ekmek yardımında bulunduklarını söyleyerek, “Mehmet ağabey yıllardır yaz kış demeden her gün bütün fırınları dolaşıp tüm hayırları alıp ihtiyaç sahiplerine götürüyor. Rabbim ondan razı olsun. Biz de ekmekleri veriyoruz. O da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. İhtiyaç sahiplerine kendi tekerlekli aracıyla herkesin ekmeğini götürüyor. Fırıncılar olarak biz de vatandaşlarımıza destek oluyoruz” şeklinde konuştu. “Alan el ile veren el birbirini görmüyor” Gönüllü olarak her gün ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine tekerlekli sandalyesi ile sıcak ekmek götürmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mehmet Taşçı, “Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatta çalışırken 8. kattan düştüm. El Sahra Hastanesinde yatarken aklıma bir fikir geldi. Ya Rabbim bana yaşama imkanı verirsen, değneklerle olsun nasıl olursa olsun kalan ömrümü senin yolunda kullanacağım diye Rabbime bir sözüm vardı. Bu sözümden dolayı yola çıktım. Çok şükür 9 yıldır ilçemizde sabah saat 09.00’da tüm fırınları geziyorum. Vatandaşların destekleriyle toplanan parayla fırından ekmeklerimizi alıyorum. Diğer esnaf kardeşlerimiz ve Sorgunlu hayırsever vatandaşlarımız da destek oluyor. Onların hayırlarıyla aldığım ekmek ve gıda paketlerini ihtiyaç sahibi ailelere mahalle mahalle gezerek ulaştırıyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Bu işi kendi aracımla gönüllü olarak yapıyorum. Ben burada bir köprü oluşturuyorum. Veren el ile alan el birbirini görmüyor. Ben almış olduğum yardımı ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak bunun mutluluğunu yaşıyorum” ifadelerine yer verdi.
Yozgat Engelli aracıyla çıktığı iyilik yolunda her gün ihtiyaç sahiplerine ekmek ve gıda taşıyor Suudi Arabistan’da 29 yıl önce çalıştığı inşaatın 8´inci katından düşerek engelli kalan Mehmet Taşçı (60), memleketi Yozgat´ın Sorgun ilçesinde hayırseverlerin ve fırıncıların katkısıyla aldığı ekmek başta olmak üzere temel ihtiyaç malzemelerini 3 tekerli engelli aracıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Suudi Arabistan’ın Medine kentinde geçirdiği kazanın ardından ağır yaralanan ve 32 ameliyat geçiren 60 yaşındaki Mehmet Taşçı, 9 gün süren bir komanın ardından uyanarak hayata yeniden tutunmayı başardı. Memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesine kesin dönüş yapan ve yaşadığı zorlukları göz önüne alan Taşçı, hayatının geri kalanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmeye adadı. Koltuk değnekleri yardımıyla güçlükle yürüyebilen Taşçı, malulen emekli olduktan sonra boş oturmak yerine ihtiyaç sahiplerine faydalı olma adına Sorgun ilçesinde fırıncı esnafı ve hayır sahiplerinin de desteğiyle 9 yıl önce bir projeyi hayata geçirdi. Taşçı, fırıncı esnafı başta olmak üzere diğer esnaf ve hayırseverlerin katkısı sayesinde fırınlardan aldığı ekmekleri ve gıda paketlerini 3 tekerli engelli aracıyla yaz kış demeden ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine dağıtmaya başladı.Ramazan ayında da her gün engelli aracıyla Sorgun sokaklarını dolaşarak yaklaşık 100 aileye fırından aldığı sıcak ekmeleri ulaştıran Taşçı’nın en büyük motivasyon kaynağı da insanların memnuniyeti oluyor. Vatandaşlar da Taşçı’nın getirdiği ekmeklerle iftarlarını açmanın mutluluğunu yaşıyor. İlçe halkından Fatma Bulut, “Mehmet ağabeyden Rabbim razı olsun. Her zaman ekmeğimizi evimize getiriyor. Gıda ihtiyaçlarımızı da karşılıyor. İftarda da ekmeğimizi her gün getiriyor" dedi. “Fırıncılar olarak biz de kendisine destek oluyoruz” Fırın esnaflarından Ahmet Paşaoğlu da ilçedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması için ekmek yardımında bulunduklarını söyleyerek, “Mehmet ağabey yıllardır yaz kış demeden her gün bütün fırınları dolaşıp tüm hayırları alıp ihtiyaç sahiplerine götürüyor. Rabbim ondan razı olsun. Biz de ekmekleri veriyoruz. O da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. İhtiyaç sahiplerine kendi tekerlekli aracıyla herkesin ekmeğini götürüyor. Fırıncılar olarak biz de vatandaşlarımıza destek oluyoruz” şeklinde konuştu. “Alan el ile veren el birbirini görmüyor” Gönüllü olarak her gün ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine tekerlekli sandalyesi ile sıcak ekmek götürmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mehmet Taşçı, “Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatta çalışırken 8. kattan düştüm. El Sahra Hastanesinde yatarken aklıma bir fikir geldi. Ya Rabbim bana yaşama imkanı verirsen, değneklerle olsun nasıl olursa olsun kalan ömrümü senin yolunda kullanacağım diye Rabbime bir sözüm vardı. Bu sözümden dolayı yola çıktım. Çok şükür 9 yıldır ilçemizde sabah saat 09.00’da tüm fırınları geziyorum. Vatandaşların destekleriyle toplanan parayla fırından ekmeklerimizi alıyorum. Diğer esnaf kardeşlerimiz ve Sorgunlu hayırsever vatandaşlarımız da destek oluyor. Onların hayırlarıyla aldığım ekmek ve gıda paketlerini ihtiyaç sahibi ailelere mahalle mahalle gezerek ulaştırıyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Bu işi kendi aracımla gönüllü olarak yapıyorum. Ben burada bir köprü oluşturuyorum. Veren el ile alan el birbirini görmüyor. Ben almış olduğum yardımı ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak bunun mutluluğunu yaşıyorum” ifadelerine yer verdi.