GÜNDEM - 20 Ağustos 2017 Pazar 16:09

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Eğer racon kesilecekse bu raconu bizzat kendim keserim

A
A
A
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Eğer racon kesilecekse bu raconu bizzat kendim keserim

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İstanbul'da teklersek Türkiye’de tökezleriz. İstanbul’da metal yorgunluğu olursa Türkiye'de paslanırız. Buna karşın İstanbul’da kıpırdanırsak Türkiye'de şahlanırız. İstanbul'u sağlam tutarsak Allah'ın izniyle Türkiye’de de dünyada da bizi yıkacak güç tanımıyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantına katıldı.

Burada partililere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’de siyaset yapmanın başarılı olmanın ilk şartı İstanbul’da güçlü bir şekilde var olmaktır. İstanbul’da yoksanız ülkenin kalanında ne yaparsanız yapın başarıya ulaşamazsınız. Bizim için de İstanbul adeta Amiral gemisi önemine sahip olmuştur. İstanbul’da teklersek Türkiye’de tökezleriz. İstanbul’da metal yorgunluğu olursa Türkiye’de paslanırız. Buna karşın İstanbul’da kıpırdanırsak Türkiye’de şahlanırız. İstanbul’u sağlam tutarsak Allah’ın izniyle Türkiye’de de dünyada da bizi yıkacak güç tanımıyorum. İstanbul’un büyüklüğünü anlamayan hiç kimse İstanbul’a ve AK Parti'ye hizmet edemez” dedi.

“İdeal siyasetçi oturduğu koltuktan güç alan değil oraya güç katandır”

“İstanbul Türkiye’dir Türkiye İstanbul’dur diyoruz. Bu şehrin hakkını vermek zorundayız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışmamızla, sevgimizle, fedakarlığımızla bu şehre ve insanlarına kendimizi sevdirirsek İstanbul bizi başında taşır, sırtında taşır. Halk oylamasında İstanbul’da 48,65 oy aldık. İstanbul Türkiye ortalamasının altına düştüğünde buna yanarız. Buna üzülürüz. İstanbul Türkiye ortalamasının altına düşmemeli. Düşerse demek ki bir yerde yanlışımız, eksiğimiz var. Eğer metal yorgunluğu diyorsak oturup değerlendireceğiz. Kimse bundan üzülmeyecek. Bu hareket alışılmış bir siyaset hareketi değildir. Bu bir davadır. Öyle bakacağız. Bize kibir yakışır mı gurur yakışır mı? Gurur Allah’a yakışır. O onun. Bize ne oluyor ki afra tafra yapıyoruz. Bize ne oluyor ki koltuklardan güç alma gayretine giriyoruz. İdeal siyasetçi oturduğu koltuktan güç alan değil oraya güç katandır. Bunu böyle bilmemiz lazım. Bunu başardığımız anda bu milletin bize nasıl güç katacağını çok daha farklı görürüz. 2019’a kadar yürüttüğümüz çalışmalarda İstanbul’daki oylarımızın Türkiye ortalamasının üstüne çıkması şart. Son birkaç seçimde birkaç puanda olsa İstanbul’un ortalamanın altına olmasının bize verdiği sonucu iyi okumalıyız. Hareketleniyoruz. Hareketleneceğiz. Gidilmedik il bırakmayacağız. İstanbul’da çalınmadık kapı bırakmayacağız” ifadelerini kullandı. 

"Eğer racon kesilecekse bu raconu bizzat kendim keserim"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Birilerinin şahsımın adına adeta racon kestiği herkese ayar vermeye çalıştığı görülüyor. Benim milletimle partimle paylaşacağım düşüncelerim varsa bunu yolları bellidir. Kimsenin racon kesmesine de ihtiyacım yoktur. Eğer racon kesilecekse bu raconu bizzat kendim keserim. Bu böyle biline" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Haliç Kongre Merkezinde partililere hitap etti. "Bölgesel ve küresel ve güç olma yolunda ilerleyen Türkiye’nin değişime ihtiyacı var. Bunu gerçekleştirecek olan bizleriz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendimizi yenilememiz güçlendirmemiz geleceğe hazırlamamız gerekiyor. Gerçekleştireceğimiz bu değişim asla bir tasfiye değildir. Kongre sürecinde gerçekleştireceğimiz değişim asla tasfiye değil. Bizim terbiyemizde vefa çok önemlidir. Hiçbir arkadaşımızın emeğini unutmadık unutmayacağız. AK Parti'de davasına bağlı olan herkesin önü sonuna kadar açıktır. Eski Türkiye partililerinin anlayışlarının hastalıklarının AK Partiye sıçramasına asla izin vermeyeceğiz. Bugüne kadar partimize hizmet etmiş arkadaşlarımızın da bunsan sonra görev alacak arkadaşlarımızın da bu bilinçle hareket edeceğini biliyoruz" dedi.

"Şahsım ve sözcülerim dışında yapılan açıklamaların benimle partimle ilgisi yoktur"

"Zaman zaman medyada sosyal medyada adeta şahsım adına birilerine ayar verilmeye çalışıldığını görüyoruz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Birilerinin şahsımın adına adeta racon kestiği herkese ayar vermeye çalıştığı görülüyor. Benim milletimle partimle paylaşacağım düşüncelerim varsa bunu yolları bellidir. Kimsenin racon kesmesine de ihtiyacım yoktur. Eğer racon kesilecekse bu raconu bizzat kendim keserim. Bu böyle biline. Şu köşe yazarı şöyle yazmış beni bağlamaz. Zaten ben konuşuyorum. Ben derdimi anlatmaktan aciz değilim. Yeri geldiğinde konuşuyorum. Şahsım ve sözcülerim dışında yapılan açıklamaların benimle partimle ilgisi yoktur. Bir kesime mesaj veremem gerekiyorsa bizzat ya da sözcülerim aracılığı ile veriyorum. Vermeye de devam edeceğim. Sosyal medyanın dehlizlerinde gizlenerek bu hareket içinde fitne çıkartmak isteyenlere asla bırakmayacağız" ifadelerini kaydetti. 

“Bekamız söz konusu olduğunda gözümüz hiç kimseyi görmez, görmeyecektir”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Sınırda terör yapıları ile uzun ve kanlı mücadeleyi veren Türkiye’dir. Bizim için mesele beka meselesidir. Hiç kimse kusura bakmasın. Bekamız söz konusu olduğunda gözümüz hiç kimseyi görmez, görmeyecektir. İttifakmış, diplomasiymiş, ticaretmiş. İstikbalimizin söz konusu olduğu yerde bunların hepsi hükmünü yitirir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısında partililere hitap etti.

Türkiye DEAŞ’ın saldırılarına uğrarken AB’nin kılı kıpırdamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Saldırıları tek başına mücadele ettik. Fırat Kalkanı’ndaki başarı Batının oyununu ortaya koydu. Bize dost olarak görünenlerin PKK ile PYD ile YPG'yi ve Suriye Demokratik Güçleri olarak belirlenen bir isim ki onu yine değiştirdiler, kurulmuş veya kurulacak tüm örgütlerin aynı yapı olduklarını çok iyi bildikleri halde, dost görünenler bize yalan söylüyorlar. Suriye ve Irak haritasındaki güçlerin dağılımına bakan herkes oynanan oyunun amacını açıkça görecektir. Hangi ülkenin silahları PKK'da var, hangi ülkenin silahları DEAŞ'ta var biz bunları biliyoruz. Bugün bölgede güç gösterisi yapan herkes işi bittiğinde çekip gidecek ama biz bundan sonra da coğrafyamızda kalacağız. Sınırda terör yapıları ile uzun ve kanlı mücadeleyi veren Türkiye’dir. Bizim için mesele beka meselesidir. Hiç kimse kusura bakmasın. Bekamız söz konusu olduğunda gözümüz hiç kimseyi görmez, görmeyecektir. İttifakmış, diplomasiymiş, ticaretmiş. İstikbalimizin söz konusu olduğu yerde bunların hepsi hükmünü yitirir” dedi.

“Yakın zamanda FETÖ sanıklarını özel hazırlanmış tulumlarıyla birlikte göreceksiniz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ sanıklarının mahkeme kıyafetleriyle ilgili şöyle konuştu:

“FETÖ nerede. Bir kısmı Avrupa'da, bir kısmı Pensilvanya'da. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Bunu böyle biliniz. Ha PKK, ha DEAŞ, ha FETÖ. Al birini vur öbürüne. Bu ihanet çetesi Türkiye'nin geleceğine saldırmıştır. Milletimiz tek yumruk. Bu ihanet çetesine geçit vermemiştir. Yakın zamanda bunları (FETÖ sanıkları) özel hazırlanmış tulumlarıyla birlikte göreceksiniz. İnşallah yılsonuna kadar yargımız bunlarla ilgili kararları büyük ölçüde vermiş olacak. Analar, babalar, kardeşler ağlıyor. Süratle adımı atacağız.”

“Türkiye düşmanı olan partilere sakın ha, oy vermeyiniz”

Almanya ile son günlerde yaşanan siyasi gerilime değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Almanya seçime gidiyor, 15-20 gün var. Hala bizimle uğraşıyor. Sen bizimle niye uğraşıyorsun. İşine bak ya. Bizde referandum oldu, bizimle uğraştınız. “Hayır” kampanyasına katıldılar. Sözde Türk diye geçinen bir ahlaksız orada bir “hayır” kampanyası yaptı. Türkiye'nin cumhurbaşkanına ne yazık ki, Almanya'nın kapısını kapattılar. Merkel de dahil, muhalefet de dahil. Bunların demokrasi ile yakından uzaktan alakası yok. Söylediğimiz zaman da yalan bunlarda gani. Sen kimsin önce haddini bil. Kimsin. Senin muhatabın ben değilim, dışişleri bakanı. Onun bakanı AB bakanı. Biz de buradan mesajımızı veriyoruz. Onlar o kampanyada Türkiye'ye böyle saldırdılar da ben oradaki vatandaşlarımıza niçin mesaj vermeyeyim. Ne diyorum; Türkiye düşmanı olan partilere sakın ha, oy vermeyiniz. Sakın. Türkiye dostu olanlarla beraber olun. Küçük partiymiş falan buna da bakmayın, onları büyütelim. Bu seçimde onlar sandıkta bana göre bir tokat yemeleri lazım. Şu anda diyorlar ki, bizim demokratik mücadelemize karışıyor. Ne alakası var. Senin gibi kalkıp sizin bize yaptığınızı biz yapmıyoruz. Sadece Türkiye düşmanlarına sandıkta demokratik bir ders verin diyoruz bu kadar” ifadelerini kullandı.

“Türkiye kimseden insaf beklemiyor, sadece kendi varlığına, egemenliğine saygı gösterilmesini istiyor”

Cumhurbaşkanı, devamında şöyle konuştu:

“Tüm Türkiye'ye ve dünyaya sesleniyorum. Bin tırı aşkın tır Irak'tan geldi. Bunlar zırhlı araçlar, mühimmat. Bütün bunlar Suriye'deki terör örgütlerine teslim edildi. Sonra onlar Türkiye'ye karşı kullanılacak. Diyoruz ki, bu silahları ne yapacaksınız. G-20'de bunu Trump'a da söyledik, o da arkadaşlarına serzenişte bulundu. Geri alınmasını istiyoruz. Geri alacağız diyorlar, biz bunlara inanmıyoruz. Türkiye kimseden insaf beklemiyor. Hakkı olmayan bir şeyi de talep etmiyor. Sadece kendi varlığına, egemenliğine saygı gösterilmesini istiyor. Bu saygının gösterilmediği durumlarda da kendi başımızın çaresine bakmaktan başka bir derdimiz olamaz. Önümüzdeki günlerde gelişmeler Türkiye'nin bu kesin duruşu doğrultusunda eminim ki şekillenecektir. Hükümetimiz hazırlıklarını bu çerçevede yürütüyorlar. AK Parti olarak bizim de gündemimizdeki meseleleri süratle sonuçlandırarak bu konulara odaklanmamız gerekiyor. Belediyeler asla yolsuzlukların içerisinde savrulmayacak. Bu konuda da çok dinamik olacağız. Bu adımı da atacağız.” 

Doğan Can Cesur 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.