ASAYİŞ - 27 Aralık 2016 Salı 13:55

Darbe girişimi davasında 2 pilot ifade verdi

A
A
A
Darbe girişimi davasında 2 pilot ifade verdi

Darbe girişiminde emniyet mensuplarına yönelik açılan davada, Cumhurbaşkanını korumak üzere Özel Harekatçıları Huber’e götürmedikleri iddia edilen 2 sanık ifade verdi.

Sanıklardan Tolga Gültekin, “Huber’in nerede olduğunu karadan bile bilmiyorum” derken, diğer sanık Ender Küçüka, “Yazılı emri, görevi layıkıyla yapmak için istedim” diye konuştu. 

İstanbul 22’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla Silivri Duruşma Salonu’nda görülmesine başlanan 29 emniyet mensubunun yargılandığı davada, sanıkların kimlik tespiti tamamlandı.

Sanıkların kimlik tespitleri ve avukatların yoklamalarının tamamlanmasının ardından 5 sanığın avukatı söz alarak, müvekkillerinin bu dosyayla ilgisi olmadığını öne sürerek, bu sanıklar hakkındaki dosyanın ayrılmasını talep ettiler. Mahkeme heyeti, soruşturmanın ve kovuşturmanın tüm sanıklar hakkında yürütüldüğünü ve iddianamenin tüm sanıklar hakkında hazırlandığını hatırlatarak, dosyanın ayrılması talebini oy birliğiyle reddetti.

Talebin reddinin ardından, 29 sanık hakkında hazırlanan 68 sayfalık iddianamenin özeti okundu. Sanıklara hakları hatırlatıldıktan sonra savunmalara geçildi. Duruşmada ilk olarak meslekten ihraç edilen pilot komiser Tolga Gültekin’in ifadesi alındı.

Darbe girişimi gecesi Özel Harekat timini, Cumhurbaşkanı ve ailesini korumak üzere helikopterle Huber Köşkü’ne götürmekle görevlendirildikleri ancak bu görevi yerine getirmedikleri iddia edilen komiser Gültekin, “Huber Köşkü’nün nerede olduğunu karadan bile bilmiyorum. Üzerinden değil, yakınından bile geçmedim. Benim asıl görev yerim Ankara Gölbaşı’dır. Olay günü İstanbul’da bulunma nedenim İstanbul Filo’sunda 2. pilot olarak görevlendirilmemdir. Bu görevlendirme bayramda yapılmıştı, hatta ben itiraz etmiştim” dedi.

“Köprünün asker tarafından terör önlemi için kapatıldığını düşündüm”
Olay günü filoda bulunduğu sırada mesai arkadaşı Hüseyin Taşkın’ın odasına gelerek ‘Televizyonu gördün mü, askerlerin köprüye çıktığına dair görüntüler yayınlanıyor’ dediğini kaydeden Pehlivan, “Televizyonu açtım. Terör olayları önlemleri kapsamında askerin köprüye çıktığını düşündüm. 10-15 dakika sonra Taşkın tekrar odama gelerek, istirahattaki uçuş ekibinin filoya çağrıldığını söyledi. Ekibin çağrılması, uçuş görevi olduğunu gösterir. Beraber şube Müdürü Mehmet Tok’un odasına gittik. Müdürümüz perişan halde, nefes alamıyor ve sivildi. Gömleğinin üst üç düğmesi açıktı. Biz resmi görev yaparız ve filonun içinde sivil gezmeyiz. Televizyonun sesi sonuna kadar açıktı ve müdürümüz telefonda konuşup not alıyordu” diye konuştu.

“Agresif bir şekilde kendisini Huber’e götürmemizi istedi”
Mehmet Tok’a ‘Müdürüm durum nedir?’ diye sorduğunu belirten Gültekin, “Mehmet Tok bize ‘Asker darbe yapıyor’ dedi. Bize 1-2 dakika sonra istirahattaki personelin filoya intikal etmesini sağlamamızı söyledi. Uçuş ekibi kendi imkanlarıyla filoya geldi. Uçuş ekibinden Ender Küçüka şube müdürümüzle konuşuyordu. O sırada kısa, dar paça pantolonlu, saçları jöleli, tuhaf giyimli birini gördüm. Üzerinde uygunsuz şekilde giyilmiş hücüm yeleği ve elinde piyade tüfeği vardı. Yanımdaki Hüseyin Taşkın’a ‘Müdürüm beni Huber’e götüreceksiniz, acil’ şeklinde agresif konuştu. Taşkın’ın omzundaki apoleti bilmiyordu çünkü Taşkın Şube müdürü değildi. Bilse müdürüm diye konuşmaz ve emir vermezdi. Şahsı durdurdum ve kimliğini soracaktım. Karşı koymamız gerekiyorsa karşı koyacaktım. Darbe gecesinin bir hassasiyeti vardı ve değerlendirmeyi şube müdürümün yapmasını daha doğru buldum” ifadelerini kullandı.

“Şüpheli şahıs ‘Götürüyor musunuz, götürmüyor musunuz’ diye sinirlendi”
Şüphelendiği şahsı Şube müdürünün odasına götürdüğünü kaydeden Gültekin, “Kendisini şube müdürüne götürdüm. Gittiğimizde Ender Küçüka şube müdürünün odasındaydı. Küçüka Havacılık Daire Başkanı Uygar Elmastaş ile görüşüyordu. Başkana ‘Bu konuya ilgili yazılı talimat gerekiyor’ dedi. Şüpheli şahıs, sert bir şekilde ‘Götürüyor musunuz götürmüyor musunuz?’ dedi. Küçüka ise Daire Başkanından talimat beklediğini söyledi. Şahıs tehditler savurarak ‘Tarafınızı belli edin, göreceksiniz siz’ diyerek yanımızdan ayrıldı. Sinirlenen Küçüka, şüpheli şahsın arkasından gitti. Biz içerden şahsın tüfeğini doldurduğunu duyduk. Ben de bunun üzerine arkalarından gidecektim ancak Küçüka geri döndü” dedi.

“Başkanla hiçbir görüşmeyi Şube Müdürümüz yaptı”
Daha sonra Ender Küçüka’nın telefonunun ikinci kez tekrar çaldığını ve Küçüka’nın telefondakine ‘Anlaşıldı müdürüm’ dediğini hatırlatan sanık Gültekin, “Hiçbir görüşmeyi Şube Müdürü Mehmet Tok yapmadı. Cumhurbaşkanını korumaya ilişkin bir görevden haberi bile yok. Ben hayati öneme sahip olmasına rağmen, uçuş kontrollerini yapamadan helikoptere bindiler. Ben ve Mehmet Tok camdan helikopteri takip ettik. Motor çalıştı. O sırada Mehmet Tok’un telefonu çaldı. ‘Anlaşıldı başkanım’ dedi ve bana uçuşu kesmemi işaret etti. Ben uçuşu kesmemi mi istiyor diye 3 kez teyit ettim. ‘Özel harekatçılara arıza var deyin sorun yapmasınlar’ dedi. Ben de işaret verdim. Daha sonra Tok’a uçuşu neden durdurduğumuzu sordum. ‘Ankara Gölbaşı’nı bombalamışlar, o yüzden uçuşun iptali talimatı geldi’ dedi” diye konuştu.

“Uçuşun kesilmesinin nedeni Gölbaşı’nın bombalanması”
Şube müdürü Mehmet Tok’un daha sonra filonun her zaman 24 saat açık olan ışıklarının kapatılmasını ve helikopterin içeri alınması talimatı verdiğini kaydeden Gültekin, “Benim olayla uzaktan yakından alakam yok. Ben bu fiili işleyemem çünkü bana verilmiş bir uçuş görevi dahi yok. Özel harekat timinin Cumhurbaşkanı korumak üzere karadan gitmesinin nedeni, Ankara Gölbaşı’nın bombalanması üzerine gelen uçuşu kesin talimatıdır” dedi.

“Sözlü emirle helikoptere bindik”
Gültekin’in ardından pilot başkomiser Ender Küçüka’nın savunmasına geçildi.
İfadesine, “Göreve gitmemek ya da görevi reddetmek gibi bir husus kesinlikle doğru değil. İddianameye hiç ağzımdan çıkmayan cümleler yazılmış” diye başlayan Küçüka, “Ben ve Barış Aktaş o gün istirahattaydık. Şube müdürü beni arayarak hemen şubeye gitmemi söyledi. Barış Aktaş’ı ve uçuş teknisyenlerini aradım. Kendi aracımla en kısa sürede geldim. Gelir gelmez durumun ne olduğunu öğrenmek için şube müdürüne çıktım. ‘Askeri darbe var hazırlıklı olalım’ dedi. Odama giderek üniformamı giydim. Şube müdürü ‘Özel harekat timi gelecek onları Huber’e götüreceksiniz’ dedi. O sırada nedir ne değildir anlayamadık. Uçuş görevlerinin tamamı yazılı emirle yapılır. Acil durumlarda sözlü emirlere uçuş görevi yapılır. Biz sözlü emirle helikoptere bindik” dedi.

“Havacılık başkanı yazılı talimatı sonra göndereceğini söyledi”
“Cumhurbaşkanlığı görevinin ayrı bir hassasiyeti vardır. Kimi götürüyoruz, niyetleri nedir bilmiyoruz” diyen sanık Küçüka, “Bu insanlar silahlılar(Özel Harekat Timi). Gayet doğal olarak bunun teminatını istedik. Bu zaten prosedür gereğidir. Bu insanların kaç kişi olduğunu bile bilmiyorum. Sadece görevi yerine getirmeye çalıştık. Şube müdürüne ‘Yazılı emir olursa ne yapacağımızı biliriz’ dedim. ‘Daire başkanına söyleyelim bu emri halledelim’ dedim. Yazılı emri, görevi layıkıyla yapmak için istedim. İşi zorlamak için değil. Tok’un hiçbir şey yapmadığını görünce ben bir şey yapmak zorunda kaldım. Başkanı ben arayıp durumu izah ettim. Daire başkanı 'seni arayacağım' dedi ve telefonu kapadım, kapıda özel harekat müdürünü gördüm. Daire başkanından talimat beklediğimi söyledim. ‘Götürüyor musunuz götürmüyor musunuz, ben size bunun hesabını sorarım’ dedi ve gitti. Bunlardan sonra geri döndüm telefonum çaldı, Daire başkanı aradı, ‘Yazılı talimatı sonra göndereceğim göreve gidin şu an yazdıracak personelim yok’ dedi. Ekibi topladım ve helikoptere gittim. Orada bulunan görevliye Huber’in ışıklarını yakmalarını söyledim” ifadelerini kullandı.

“Helikopteri çalıştırdım, ‘uçuşu kesin’ talimatı verdiler”
Daha önce birçok kez Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı helikopter pilotu olarak görev yaptığını anlatan Küçüka, “Sözlü emirle çok kısa bir sürede atladık helikoptere. Özel harekat müdürüne 'binin gidiyoruz' dedim. Bindik, helikopteri çalıştırdık. Müdürün camdan uçuşu kesin talimatı verdiğini gördüm. Uçuşu kestim, sistemi kapatmadan arkama bir baktım özel harekatçılar yok. Sonra çıktım Şube müdürünün odasına kesin talimatını kimin verdiğini sordum, Ankara’daki olaydan dolayı olduğunu anlattı. Cumartesi gecesine kadar üniformamızla hazır bekledik. Cumartesi gecesi gözaltına alındık. Ertesi gün savcılığa çıkarıldık, serbest bırakıldık. Oradan çıkıp şubeye gittik. Mehmet Tok, aleyhimize rapor tutmuş, görevden uzaklaştırma yazısı yazılmış hakkımızda. Daha sonra tekrar gözaltına alınıp tutuklandık. Talimatları veren Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanı Uygar Elmastaş’tır” diye konuştu.

Küçüka’nın ifadesini tamamlamasının ardından duruşmaya öğle arası verildi. 

Başak Akbulut - Mehmet Başa - Murat Ergin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Başçayır Mahallesi’nde 23 Nisan kutlamaları Aydın’ın Köşk ilçesine bağlı Başçayır Mahallesi’nde bulunan Başçayır İlkokulunda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları vatandaşların yoğun katılımı ile gerçekleştirildi. Sabahın erken saatlerde Başçayır İlkokulu’na bayrak ve Atatürk posterleri asılırken, tören alanını ve mahalle meydanını vatandaşlar erken saatlerde doldurdu. Kutlama töreni 23 Nisan kutlama korteji ile başladı. Mahalle meydanında okul müdürü, mahalle muhtarı ve azalar ile mahalle halkı en başında Türk bayrağı, Atatürk posteri ve okul sancağı tutan öğrencileri selamladı. Daha sonra okul bahçesine dönen öğrenci korteji kutlama programı için yerlerini aldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından iki öğrenci birer şiir okudu. Mahalle Muhtarı Muzaffer Bölük ve Okul Müdürü Medet Arslan yaptıkları konuşmalarda tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Öğrenciler sırasıyla marşlar ve müzik eşliğinde dans, oyun ve hareketli gösterilerini yaptılar. Gösterilerde görev alan öğrenciler ve öğretmenler mahalle sakinlerinden büyük alkışlar aldı. Son olarak da çuval yarışı, yumurta koşu yarışı ve halat çekme yarışları düzenlenerek, kazananlara ödüller verildi. 23 Nisan kutlama töreni bitiminde ise hareketli marşlara ve çocuk şarkılarına tüm çocuklar gönüllerinde oynayarak eşlik etti.
Şırnak Şırnak’ta kafeslerden 30 ton balık hasat edildi Şırnak’ta hayata geçirilen “Sürdürülebilir Alabalık Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Projesi” ile kafes balıkçılığından 30 ton alabalık üretimi gerçekleştirildi. Uludere ilçesinde barajlar su ürünleri yetiştiriciliğine açılarak Tarım ve Orman İl Müdürlüğü koordinesinde 7 yatırımcı, 7 çiftlik kurdu. Şırnak Üniversitesi ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce geliştirilen projenin ilk hasadı ise 30 ton balık oldu. Tesisi gezen Vali Cevdet Atay, İl Tarım ve Orman Müdürü Oktay Sezgin’den proje hakkında bilgi aldı. Şırnak’ın zengin su kaynakları, doğal gölleri ve akarsuları ile büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirten Sezgin, Şırnak Üniversitesi ve Şırnak İl Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliği içerisinde Uludere Barajı üzerinde kafes balıkçılığı alabalık üretimi gerçekleştirmekte olduklarını söyledi. Alabalık üretiminin bölgede yapabilirliğini, hem bölge üreticilerine hem de bu sularda alabalık yetiştirilebileceğini göstermek için örnek bir çalışma hayata geçirdiklerini ifade eden Sezgin, "Bu çalışmalar ile beraber kurduğumuz kafeslerde yılık 29 ton alabalık üretimi gerçekleştirmektedir. Uludere bölgesinde 5 farklı barajda toplamda 8 işletme organize edildi. Bu işletmelerin yasal izinlerini Tarım Ve Orman Bakanlığı su ürünleri genel müdürlüğümüz onayladı. 2024 yılında kurulumları başlayacak. Toplam kapasitemiz 5 baraj üstünde yıllık 294 ton olacaktır. Sularımızda alabalık üretimi oldukça iyi ve verimli bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. 2023 Kasım ayında kafese bıraktığımız 20 gram yavru balıklar, 5 ayda 350 grama getirebiliyoruz" dedi. Tesislerin her geçen gün artacağını aktaran, "Katma değerli ürünler elde edilecek. Hem bölge ekonomisine hem de istihdama önemli katkılar olacaktır. Alabalık üretimiyle hem su ürünleri yetiştiriciliğini bölgemize sevdirecek, bölge insanıyla beraber kalkınma modeliyle hep birlikte yapabileceğimizi göstereceğiz. Hem de değerli bir besini Şırnak halkıyla buluşturmuş olacağız, istihdam sağlamış olacağız. Katma değerli bir ürün ile yepyeni bir sektörle Şırnak’ta bu işi başarılı bir şekilde götürmeye kararlıyız” ifadelerinde bulundu. Programa, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Murat Bulut, İl Emniyet Müdürü Cemal Dalman, kurum temsilcileri ve öğrenciler katıldı.
İstanbul Gaziosmanpaşalı çocukların "23 Nisan" coşkusu Gaziosmanpaşa Belediyesi tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle bir dizi etkinlik gerçekleştirildi. Çocuklar, Gaziosmanpaşa Belediye binası bahçesinde düzenlenen etkinliklerde doyasıya eğlendi. Etkinlikte konuşan Başkan Bahçetepe, “Sizlerin mutluluğu bizlerin mutluluğu ile eş değer. Çocuklarımız ne kadar mutlu ve başarılı olursa ülkemiz de gelecekte o kadar güçlü olur” dedi. Gaziosmanpaşa Belediyesi tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle çeşitli etkinlikler düzenlendi. Belediye binası önünde düzenlenen etkinliklere, birçok aile çocuklarıyla birlikte katıldı. Etkinlikte Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’ye de eşi Gözde Bahçetepe eşlik etti. Programda ilk olarak, 3 ve 5 yaş arası çocuklar orf gösterisi yaparken, Sanat Akademisi öğrencileri ise tiyatro oyunu sergiledi. Tiyatronun ardından sahneye çıkan çocuklar şiirler okurken, Gaziosmanpaşa Kültür Sanat Merkezi öğrencileri de gitar, bağlama, piyano ve bateri dinletisi yaptı. Ayrıca etkinlikte çocuklar için sihirbaz gösterisi ve GKM Oyunculuk Akademisi oyuncuları tarafından ‘Çöpleri Dönüştürelim Tiyatro Oyunu’ oynandı. Alana kurulan etkinlik çadırlarındaki çeşitli atölyelerde, çocuklar keyifli vakit geçirdi. Çocuklar alandaki oyun alanlarında oynayıp, ikramlıkların da tadına baktı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı festival havasında kutlanırken, çocuklar doyasıya eğlendi. “Sizlerin mutluluğu bizlerin mutluluğu ile eş değer” Programda konuşan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Gazi Mustafa Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutluyoruz. Aynı zamanda TBMM’nin açılışı olduğu ve Türk milletinin egemenliğini ilan ettiği günün yıl dönümü olarak tarihimizde büyük bir önem tutuyor. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın dünya sahnesinde barış ve dostluk mesajlarını yaydığı bu günlerde Atatürk’ü yurtta barış dünyada barış idealinin sizlerin yetiştirdiği çocukların omuzlarında yükseldiğini hatırlatmak isterim. Gaziosmanpaşa Belediyesi olarak çocuklarımızın en iyi eğitimi almasını, sağlıklı güvenli bir çevrede büyümesini sağlamak için belediyemizin tüm imkanlarını seferber edeceğimizi bildirmek isteriz. Çocuklarımızın bilgi, sevgi ve güvenle dünya çocukları olmasını ve ülkemizin aydınlık geleceğini şekillendireceğini çok iyi biliyoruz. Sevgili çocuklar bu özel gün sizin gününüz, dilediğiniz gibi eğlenin, dans edin, şarkılar söyleyin. Sizlerin mutluluğu bizlerin mutluluğu ile eş değer. Çocuklarımız ne kadar mutlu ve başarılı olursa ülkemiz de gelecekte o kadar güçlü olur. Tüm çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum” dedi. “Burada olmaktan çok mutluyum” Etkinliğe babaannesiyle gelen Zeynep Nur Aydoğdu, “Bugün 23 Nisan. Çok güzel bir gün. Burada resim yaptım ve diğer alanlara gittim. Bugün resim çiziyorum daha bitmedi. Güzel vakit geçiriyorum. Buraya babaannemle geldim. Burada olmaktan çok mutluyum” şeklinde konuştu. “Güzel vakit geçiriyorum” Resim yapmayı sevdiğini söyleyen Sümer Sayan ise, “Biraz oyun oynayıp vakit geçirdim. Güzel vakit geçiriyorum. Oyunlar oynadım. Resim yapmayı seviyorum” ifadelerini kullandı. “Çok eğleniyorum” Etkinliğe anne ve basıyla katılan Yade Karen Özaltun ise, “Bugün 23 Nisan. Burada uçak yaptım, birazdan da ebru yapacağım. Ailemle geldim. Çok eğleniyorum. Çok güzel vakit geçiriyorum. Sabah okuluma gidip gösterileri izledim. Burada da şarkılar dinledim” diye konuştu. “Belediyemize teşekkür ediyoruz” Çocukları ile etkinliklere katılan Hilal Tanju ise, “Bugün çocuklarımı etkinlikler için buraya getirdim. Kitaplarımızı alıp çaylarımızı içtik. Palyaçolar eşliğinde yüzlerimizi boyadık. Belediyemize teşekkür ediyoruz. Çocuklarımız için yapılan etkinliklere katılıyoruz” ifadelerini kullandı.