POLİTİKA - 05 Şubat 2016 Cuma 20:45

Davutoğlu: 'Bir adım dahi atmaktan tereddüt edersem...'

A
A
A
Davutoğlu: 'Bir adım dahi atmaktan tereddüt edersem...'

Başbakan Ahmet Davutoğlu Mardin'de katıldığı toplantıda bölge halkına seslenerek, 'Mezopotamya'nın aziz çocukları, eğer bir gün sizin için gereken bir adımı atmaktan bir an dahi tereddüt edersem, o muhterem anamdan emdiğim süt de bana haram olsun' dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Mardin’in Midyat ilçesinde katıldığı AK Parti İl Danışma Meclisi toplantısında, ‘’Kamu düzeni mutlak şekilde tesis edilecektir. Bu konuda kimse kararlılığımızdan şüphe etmesin. Bütün çukurlar kapatılacak, bütün barikatlar kaldırılacak, ülkenin her bir ili ve ilçesi köyü ve mezrası özgürce insanların dolaşacağı özgürce yaşadığı beldeler haline gelecektir. Bu konuda hiç bir taviz verilmeyecektir’’ dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu, beraberinde eşi Sare Davutoğlu, Başbakan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Mehmet Şimşek, bakanlar, milletvekilleri ile beraber Yeşilli ilçesinde katıldığı toplantının ardından, havayolu ile Midyat ilçesine geldi. Burada kendisini karşılayan vatandaşlara hitaben bir konuşma yapan Başbakan Davutoğlu, daha sonra AK Parti Mardin il Danışma Meclsi toplantısının yapıldığı salona geçti.

Burada saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açıklamalarda bulunan Başbakan Davutoğlu, çok zor bir dönemden geçtiklerini söyledi. Aralarına nifak sokmak isteyenlerin olduğunu belirten Başbakan Davutoğlu, ‘’Bur birlikteliği sarsmak için her türlü fitneliği yaptılar. Ama biz onlara karşı hep kardeşliği beraberliği her birliği öne çıkardık. Türkiye içerisinde büyük sıkıntılar yaşanda bazen 12 Eylül döneminde olduğu gibi bazen de Türkiye’deki etnik bölücü faaliyetlerde olduğu gibi kardeşi kardeşe kırdırmaya çalışan baskıcı tutumlara da şahit olduk. Birileri ülkemizde aynen Suriye ve Irak’ta olduğu gibi acılar yaşanmasını planlayanlar bunun için çukurlar kazarken, barikatlar oluştururken mayınlarla yolu kapatırken askerimize polisimize korucumuza sivil vatandaşlarımıza saldırırken biz barışın sözcüsü öncüsü ve her zaman takipçisi olduk. Bugün ilan ettiğim eylem planıyla da Türkiye’de hiç bir vatandaşın mağdur edilmediğini gösteren eylem planımızı kamuoyu ile paylaştık. Kamu düzeni mutlak şekilde tesis edilecektir. Bu konuda kimse kararlılığımızdan şüphe etmesin. Bütün çukurlar kapatılacak, bütün barikatlar kaldırılacak, ülkenin her bir ili ve ilçesi köyü ve mezrası özgürce insanların dolaşacağı özgürce yaşadığı beldeler haline gelecektir. bu konuda hiç bir taviz verilmeyecektir’’ diye konuştu.

‘’BİR GÜN GEREKEN ADIMI ATMAKTAN TEREDDÜT EDERSEM ANAMDAN EMDİĞİM SÜT BANA HARAM OLSUN’’

Halkın öz yönetim, özerklik, silahlanın çağrılarına karşı tavır aldığına dikkat çeken Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi:

‘’Birlikteliğimize karşı geleler yurt dışından aldıkları talimatlarla harekete geçtiğinde şunu zannettiler; biz nerden geldiği meçhul, özerklik, özyönetim ilan ederiz, barikatlarla kapatırız, çukurlar kazarız. Ve bölge halkı bizimle beraber olur. Çağrılar yaptılar, silahlanın ayaklanın diye. Ama bölge halkı bu aziz halk, asırlarca birlikte yaşadıkları kardeşlerine karşı hiç bir tavır almazdı ve bütün provokasyonlara karşı, bölge halkı milletin birliği, devletin bekası yönünde tavır aldılar. Ben buradan Doğu’yu, bütün Güneydoğu Anadolu’ya selamlarımı iletiyorum ve hepsini bağrıma basıyorum. Bak ne güzel yazmışsını, ‘’Toros’ların evladı Ahmet hocam, eğer bir gün seni yalnız bırakırsak yürüdüğüm bu yolda analarımızın sütü bize haram olsun." Ben de diyorum ki Mezopotamya'nın aziz çocukları, eğer bir gün sizin için gereken bir adımı atmaktan bir an dahi tereddüt edersem, o muhterem anamdan emdiğim süt de bana haram olsun. Halep ve Musul'dan sınırımıza yığılmalar oldu. Halep ve Musul, Mardin'in kardeşleri. Dün Londra'da Suriye toplantısında hepimiz adına haykırdım. Dedim ki, bugün sizin ileride vermeyi düşündüğünüz 10 milyarlık taahhüdü biz, Türkiye olarak 2.5 milyon Suriyeli kardeşimizin sadece kamptakilerine verdik, helali hoş olsun. Cizre'yi, Sur'u, Silopi'yi harabeye çevirmek isteyenlere, bunun için oralarda mayınlar döşeyenlere seslenerek soruyorum; bakınız Halep'te şu anda 15 bin kardeşimiz biraz önce bize gelen bilgi ile sınırımıza dayandı. Onların her türlü ihtiyacını karşılıyoruz. Arkadan belki on binlercesi yola girdiler. 6-7 Ekim olaylarında, sebep diye gördükleri Kobani’de olaylar olduğunda 3 gün içinde 197 bin Kürt kardeşimizi biz misafir etmiştik.’’

‘’TÜRKİYE’NİN KİMLE PROBLEMİ VARSA BUNLAR ORAYA GİTTİ’’


Kendilerinin kapılarına geleni aç ve açıkta bırakmadığını aktaran Başbakan Davutoğlu, ‘’Halep'ten Araplar gelir, ehlen ve sehlen. Kobani'den Kürtler gelir, roj baş, Bayır Bucak'tan Türkmenler gelir, hoş geldin sefa geldi. Biz kapımıza geleni aç ve açıkta bırakmayız. Sınırın bu yakasında, Nusaybin'de Cizre'de Silopi'de aynen Suriye ve Irak'ta olduğu gibi ateş çemberi kurmak isteyenler, onlar bilsinler ki biz bu son kaleyi sonuna kadar savunacağız. Türkiye'nin kimle problemi varsa bunlar oraya gittiler. Moskovo'ya gittiler. Türkiye, ermeni lobileriyle problem yaşadı, bunlar Ermeni’lerle toplandılar. Hep bir planın parçası oldular. Bu planda şu vardı, mazlumların son kalesinin yıkılması. Bunda böyle her haftanın bir gününü, hafta sonunu bölgede geçireceğim. Türkiye'nin her yeri güvenli olmadıkça bize uyku haram. Halkın içinde yürümekten bir lider, lider olamaz. Türkiye'de Kürtlerin de Arapların da Türklerin de temsilcisi AK Parti'dir. Sünnilerin de, Alevilerin de. Kürtler'in nüfusu tapusu bu topraklarda, bu toprakların tapusu da AK Parti'dedir. Kürtler'in devleti Türkiye Cumhuriyeti'dir. Türkiye dışındaki Kürtler'in de, Arapların da, Türkmenlerin de başı sıkıştığı zaman devleti Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir. Başka devlete gerek yok. Şimdi bizi Suriye'deki Kürtlere tavır almakla itham edenler, HDP'li milletvekilleri o zaman Beşar Esad ile ilişkilerimiz iyi olduğunda, benden ricada bulunuyorlardı; ne olur Beşar Esad'a söyleyin de Kürtler'e vatandaşlık versin diye. Kürtlere bir kimlik vermiyordu bu alçak Esat. Kürtler'i Suriye’de kendi hedefleri doğrultusunda kullanmaya kalkıyorlar. Biz hiç bir yerde Kürtlere karşı değiliz. Araplara karşı, Süryanilere ve Yezidilere karşı değiliz. Hepsi bizim tarihdaşlarımızdır. Ama birisi bizim vatanımıza göz dikerse, kim olursa olsun ona karşıyız ve ona haddini bildiririz. Kuzey Irak'ta Erbil'de Kürt Yönetimi ile sayın Barzani ile ne kadar iyi olduğu aşikardır. Ne zaman başları daralsa, DEAŞ tehdidi olduğunda da bizi aradılar, mali problemlerle karşılaştıklarında da. Suriye'de PYD, PKK'nın uzantısı olarak bu şehirlerimize, Cizre'ye Nusaybin'ne silah sokmaya oradan vatandaşlarımıza zulmetmeye kalkarlarsa, onlara da hadlerini bildiririz. Onun için Akademisyenlerin yazdığı bildiriye şiddetli şekilde eleştirme sebebim de oydu. Kürt siyasi bir iradesi diye bir iradeyi kimse eline alamaz. Burada Kürt siyasi iradesi de biziz, Arap siyasi iradesi de biziz, Türk siyasi iradesi de biziz. Onlar kendilerini bir parçaya ait hissederler, biz ise bu halkın her birine aidiyet hissederiz. Soruyorlar ya yeni dönemde muhatabınız kim diye. Yenide de eskide de muhatabımız hep halktı. Şimdi de her konuda olduğu gibi muhatabımız halktır’’ şeklinde konuştu. 

AYDIN YORAT - BURAK EMEK
MARDİN 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.