GÜNDEM - 16 Haziran 2018 Cumartesi 06:51

Dersimiz dolandırıcılık

A
A
A
Dersimiz dolandırıcılık

İddiaya göre, bir akademisyen 40 meslektaşını akrabasıyla birlikte oyuna getirdi. Şahıslar, yaklaşık iki milyon lira para toplayıp üzerine yattı.

Düzce Üniversitesi, dolandırıcılık iddiasıyla çalkalanıyor. Aralarında iki rektör yardımcısının da bulunduğu 40 akademisyen, kendilerinden villa yapma vaadiyle para toplayan bir akademisyen ve onun müteahhitlik yapan amcasının oğlu hakkında suç duyurusunda bulundu. Akademisyenlerden 1 milyon 830 bin lira peşinat toplayan şirketin, iflas ettik diyerek paraların üstüne yattığı ileri sürüldü. Arkadaşlarının mağdur olmasına yol açan akademisyen, 4 kişinin öldüğü ikinci Osmangazi vakasının yaşanmaması için başka ilçeye gönderildi.

ARSAYI BİLE GÖRDÜLER
İddiaya göre Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyelerinden Dr. F.Ö. bir yıl önce bir grup akademisyeni, akrabası olan müteahhit Ö.F.Ö. ile tanıştırdı. İki amcaoğlu üniversite mensuplarına bir toplantı eşliğinde projelerini anlatıp, 250 bin liraya Düzce Konuralp mevkiinde villa yapacaklarını taahhüt etti. Aralarında iki rektör yardımcısının da bulunduğu 40 akademisyen, müteahhide 50 ile 65 bin lira arasında peşinat ödedi. Hocalara villaların yapılacağı iddia edilen arsalar bile gezdirildi.

TARLA BAŞKASINA AİT ÇIKTI
"Üniversite Mahallesi" adı verilen projede inşaata bir türlü başlanmadı. Akademisyenler müteahhidi arayıp villaların akıbetini sormak istedi. Ancak Ö.F.Ö telefonlara çıkmadı. Hocalar bu sefer kendini "Üniversite Mahallesi Proje Koordinatörü" olarak tanıtan öğretim üyesi F.Ö.’nün yakasına yapıştı.
Dr. F.Ö. proje katılımcılarına, müteahhidin normalde tarım alanı olan bir yere villa inşa etmek adına birtakım bağlantılarını kullandığını ancak başarılı olamadığını, İstanbul’daki bir arsasını satarak, akademisyenlere peşinatları geri vereceğini taahhüt ettiğini söyledi. Yapılan araştırmalar sonucunda, müteahhidin imzaladığı senetlerde adı geçen firmanın üzerine mal varlığı ya da herhangi bir paranın bulunmadığı, villa arsası diye gösterilen arazinin ise hâlâ köylülere ait olduğu ve imar izni alınmadığı anlaşıldı. Dolandırıldığını söyleyen akademisyenler avukatları aracılığı ile Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına geçtiğimiz günlerde suç duyurusunda bulundu. Üniversite yönetimi, akademisyenlerin şikâyeti üzerine araştırma komisyonu kurdu. Osmangazi Üniversitesi'ndeki hadisenin bir benzenin yaşanmaması için Dr. F.Ö. ihtiyaten il merkezinden bir ilçeye sürgün edildi.

OKULDAN SÜRÜLDÜ
İsmini vermek istemeyen mağdur akademisyenlerden biri "Villalar bu yılın kasım ayında teslim edilecekti. Arkadaşlarımızdan arabasını, evini satıp kirada oturanlar var. Biz arabamızı sattık, bize aracı olan hoca kendine son model cip aldı. Şimdi bu hoca üniversitede görevine devam ediyor ancak güvenlik sebebiyle bir başka ilçeye sürdüler" dedi.

KÖTÜ BİR NİYETİM YOKTU
Öğretim Üyesi F. Ö. ise konuya ilişkin tarafımıza yaptığı açıklamada "Akrabam müteahhittir. 2017 Ağustos sonlarındaydı. Bana bir üniversite mahallesi projesi yapılıp yapılamayacağını sordu. Ben de onunla arkadaşlar arasında irtibatı sağladım. Onları tanıştırdım. Kuzenim taahhütlerini yerine getirmediği için arkadaşlar bana tepki gösterebilir endişesiyle üniversite içerisindeki bir birimden başka bir birime görevlendirildim. Tamamıyla yöneticilerimizin takdiriyle gerçekleşti. Ben sadece ev konusunda aracılık ettim. Kötü bir niyetim yoktu. Kuzenim yeni bir ortakla işi yapacak fakat onu da kabul etmiyorlar. Yer de hazır yatırımcı da hazır. Müteahhit Ö.F.Ö. parayı ödeyeceği taahhüdünü yerine getirecektir" diye konuştu.

Müteahhit, borcunu kapatmış
Müteahhit Ö.F.Ö'nün topladığı parayı, şirketin borçlarını kapatmak için kullandığı, akademisyenlere gönderdiği SMS'le ortaya çıktı. Mesajında piyasaya artık borcunun kalmadığını, uygun olduğu bir zaman içerisinde villaları yapmaya gayret göstereceğini ileten müteahhit, iddiaya göre bu süre zarfında hakkını arayacak katılımcıları "Bir şey elde edemeyeceksiniz" diyerek tehdit etti. Görüşlerine başvurduğumuz müteahhit Ö.F.Ö "Kasım 2017'de Konuralp'deki bir fabrika yakınındaki arsa üzerinde çalışmalarımız başladı. Tarım İl Müdürlüğü tarım arazisi diyerek izin vermedi. Biz de yeni arsa arayışına başladık. Ancak istenilen özelliklerdeki yeni bir arsa bulamadık. Arsa imara açılmadı, hocalar tarafından istenilen özelliklerde yeni bir arsa bulamadım. Ortağım ile aramızda sorun çıktı" dedi ve taahhütlerini yerine getireceğini savundu.

SADECE ONLAR MAĞDUR DEĞİLMİŞ
Üniversite akademisyenlerinden bir başka mağdurun, Düzce’deki bazı avukatların ifadelerine dayandırdığı iddiaya göre; müteahhit Ö.F.Ö. 13 -14 Nisan tarihlerinde bir başka aileyi dolandırmakla da suçlanıyor. 50 bin lira zararı olduğunu öğrendiğimiz mağdur akademisyen şunları söyledi: Köyde yaşayan bir aile ile kat karşılığı anlaşmış. Ev yapacağım deyip, resmi işlemler için vekâlet almış ve 2 milyon lira değerindeki arsayı İstanbul’da bulunan bir iş adamına 830 bin lira bedelle satmış. Aile e-Devlet’ten gelen mesajla olayı öğrenince ortalık karışmış. Jandarma gelmiş. Biz de bu meseleyi davamızı almaları için gittiğimiz Düzce’deki avukatlardan öğrendik. Üzüldüğümüz asıl konu arkadaşımız dediğimiz, güvendiğimiz F.Ö'nün olayları başından beri bildiğini itiraf etmesi. Hoca, dostluğumuzu, iyi niyetimizi kullandı. Bize "İmar meselesi çözüldü" dedi ama arazi köylü vatandaşların üzerinde çıktı.

Türkiye Gazetesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya 15 metrelik uçurumdan uçtular, hayatlarını ağaç kurtardı Antalya’da yaklaşık 15 metrelik yükseklikten uçarak bir ağacın üzerine düşen otomobildeki karı koca emekli öğretmen, itfaiye ekiplerinin film gibi operasyonuyla kurtarıldı. Kaza, saat 19.30 sıralarında Kepez ilçesi Antalya Bulvarı üzerindeki seyir terası olarak bilinen noktada yaşandı. Alınan bilgiye göre, Hasan T. (68) idaresindeki 60 HF 563 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce demir bariyerlere çarptı ardından yaklaşık 15 metre yükseklikteki uçurumdan bir ağacın üzerine oradan da toprak zemine düştü. Kazayı gören vatandaşlar, araçta bulunan sürücü ile eşi Gülseren T.’yi (68) araçtan çıkardılar. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezine bildirilmesinin ardından olay yerine itfaiye, sağlık ekipleri ve polis sevk edildi. Hastanede tedavi altına alındılar Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, kaşık sedyeye alıp halat yardımıyla yukarı çıkardı. Çifi, ambulansla kaldırıldıkları Antalya Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı. Çiftin bilinçlerinin yerinde olduğu öğrenildi. Hurdaya dönen araç ise vinç yardımıyla bulunduğu noktadan alındı. "Ağaç olmasaydı muhtemelen ölürlerdi" Kazanın görgü tanıklarından Burak Ürün, "Araba fren sıkarken aşağıya uçtuğunu gördüm. O anda yardıma gidip yaralıları çıkarmaya çalıştım. O ağaç olmasaydı araba aşağı yuvarlanacaktı. Ağaç sayesinde kurtuldular" dedi. Yaralı çifti araçtan çıkarmaya yardım eden bir vatandaş da, "Teyzeyle amcayı çıkardık sonrasında ambulans ekibi ile itfaiye ekibi geldi. Sedye ile buradan çıkarmak 2,5 saat sürdü. 5 metre ileriden uçmuş olsalardı muhtemelen ölürlerdi. Çünkü onları kurtaran ağaç oldu" diye konuştu.
İstanbul Ersin Destanoğlu: “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Beşiktaş’ın tecrübeli kalecisi Ersin Destanoğlu, daha iyi sonuçlar almak için çalışmaya devam edeceklerini dile getirerek, “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” dedi. Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında Beşiktaş, sahasında karşılaştığı MKE Ankaragücü’nü 2-0 mağlup etti. Siyah-beyazlılarda sakatlığı bulunan Mert Günok’un yerine 11’de sahaya çıkan Ersin Destanoğlu, maçın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İyi bir futbolla galip geldikleri için mutlu olduğunu dile getiren Destanoğlu, “Bizim için güzel bir akşamdı. Tempolu, coşkulu güzel bir maç oynadık. Kazandığımız için mutluyuz. Önümüzde önemli bir kupa maçı var. Bugünkü maç bizi o maça da bira hazırladı. Rakibimizi de daha iyi tanıdık. Moral motivasyonumuzu yukarı çekerek daha iyi sonuçlar almak için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu. Uzun süre sonra kazandıklarına değinen siyah-beyazlı takımın kalecisi, “Taraftarlarımız 5 maçlık serüvende bizden galibiyet bekliyordu. Biz de Serdar Hoca’yla birlikte içerideki moral ve motivasyonu sahaya yansıtıp taraftarlarımızı galibiyetle buradan uğurladığımız için mutluyuz” ifadelerini kullandı. “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Serdar Topraktepe’nin takımla bağını hiç kopartmadığını vurgulayan Ersin Destanoğlu, "Öncelikle Santos Hoca’ya teşekkür ederim. Buraya geldi ve takımı yukarı çıkartabilmek için elinden geleni yaptı. Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi bilen, oyuncularla iyi diyaloğu olan bir hocaydı. Bizimle hep irtibat halindeydi. Bugün için sahada neler yapmamız gerektiğini söyledi. Biz de çıkıp oynadık” diyerek sözlerini tamamladı.