Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Çağdaş Kışlaoğlu, "Estetik Gülüş tasarımında diş beyazlatma yöntemi yine çok tercih edilen konular arasında. Diş beyazlatma iki tarzda olabilir; bunlardan birincisi ofis tipi beyazlatma yani hekimin kliniğinde veya muayenehanesinde hastasına sunduğu beyazlatma yöntemi" dedi.
Ofis tipi diş beyazlatmanın dişlerin üzerine uygulanan özel bir solüsyonla diş etleri korunarak yapılan bir uygula olduğunu kaydeden Dr. Kışlaoğlu, "Özel bir ışın kaynağı ile bu lazer olabilir yada yüksek kaynaklı bir ışın kaynağı olabilir hekimin tercihine bağlıdır. Bu ışın kaynağı ile dişlerin beyazlatılma işlemidir. Bu uygulama yaklaşık 45 dakika ile 1 saat kadar sürer. Bazı kişilerde birden fazla seans yapmak gerekebilir. Ofis tipi diş beyazlama işleminin sonunda kişinin dişleri birkaç ton daha beyaz hale gelecektir. Diş beyazlatma, özel solüsyonlarla ve özel tekniklerle dişin içinde var olan lekelenmeleri giderme yöntemidir. Yani diş temizleme ile diş beyazlatma tamamen farklı konulardır. Diş temizleme, dişin üzerinde var olan lekeleri çıkartır. Diş beyazlatma, seneler boyunca veya genetik olarak dişi sarı olan bireylerde dişin içindeki sarartan malzemeleri çıkartma işlemi işlemidir" diye konuştu.
Dişleri neler sarartır?
Dişleri sarartan en büyük etkenlerin, çok tüketilen çay ve kahve olduğunu belirten Dr. Kışlaoğlu, "Bunların yanı sıra sigara tüketimi de sağlığınıza ve dişlerinize çok zarar veriyor. Ayrıca kırmızı şarap ve diğer gıdalardaki renk verici bazı maddelerinde dişlerimize büyük ölçüde yıkıma sebep olmaktadır. Maalesef yaşlanmada dişleri sarartan etkenlerden biridir. Yaş ilerledikçe dişlerimiz sararıyor, çatlıyor, yüzeyi daha pürüzlü hale geliyor ve pürüzlü hale geldiği için dişler daha fazla leke tutar hale geliyor. Diş beyazlatma yeterli gelmiyorsa porselen lamine diş yöntemi yani dişlerin üzerine özel porselen yaprakçıklar yapıştırılabilir veya bonding uygulama işlemi de bize diş beyazlatma ile beraber yardımcı olabilir" ifadelerini kullandı.
Diş beyazlatma da ikinci yöntemin, ev tipi diş beyazlatma yöntemi olduğunu ifade eden Dr. Kışlaoğlu, "Ev tipi beyazlatma yönteminde hekim öncelikle kişi ile oturup bir değerlendirme ve dişlerin beyazlatmaya uygun olup olmadığını o seans değerlendirmiş olur. Kişiden özel bir ölçü alınır, bu ölçüye göre tam ağza oturan dişine ve diş etlerine taşmayan bir plak hazırlanır. Bu plakla beraber evde kullanacağı hekimin belirleyeceği özel bir marka kullanılır burada önemli konu şudur düzgün ve kaliteli bir marka kullanmak Türk diş hekimliği birliği ve dünya gıda enstitüsü onaylı bir marka olmalıdır.Yani dişlerinizi beyazlatmak için kesinlikle marketlerden ya da dışarıdan aldığınız ürünleri kullanmayın. Başta bu ürünler dişleri beyazlatıyor görünse de dişlere zarar vermektedir. Ev tipi beyazlatmada hazırlanan özel plaklar sayesinde hekim hastaya nasıl kullanması gerektiğini detaylı bir şekilde anlatmaktadır. Yaklaşık günde 3-4 saat hazırlanan plağı takarak birkaç günde dişler daha beyaz hale geliyor. Ev tipi beyazlatma ile ofis tipi beyazlatma sistemi arasında diş beyazlatmada aslında çok büyük bir fark yoktur. Sadece süre farkları vardır.Bu sebeple hastanın hangi yöntem ile diş beyazlatma işlemini yapmak isteyeceğine karar vermesi gerekir. Bazı kişilerin alışkanlıklarına göre de karar verilebilir. Örneğin kişi çok fazla kahve, çay ve sigara kullanıyordur. Bu alışkanlıklara sahip kişilerin daha fazla diş beyazlatma ihtiyacı gerekebilir. Kişinin kullanım alışkanlıklara bağlı karar vermekte lazımdır" açıklamalarında bulundu.
Dr. Kışlaoğlu, "Diş beyazlatma için dışarıdan kesinlikle bilmediğiniz ürünlerle (karbonat, çamaşır suyu vb. gibi) yada yöntemleri kullanmamalıyız. Çünkü diş minesi çok özel bir doku çok sert bir doku olmasına rağmen aşınabilir. Mine dişlerin yüzeyini örten tabaka bunun altında daha zayıf olan dentin tabakası vardır. Dentin tabakasına inildiği zaman artık hassasiyetler ve problemler başlar. Bu yüzden mineyi iyi korumak lazım, kesinlikle dişimize hekimimizin önerdiği diş beyazlatma ajandan başka ajan kullanmamamız önemli konudur" şeklinde konuştu.
