GÜNDEM - 18 Aralık 2014 Perşembe 21:13

Doğumda beklenen yaşam süresi 76.8’e yükseldi

A
A
A
Doğumda beklenen yaşam süresi 76.8’e yükseldi

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, DSÖ 2014 yıllığında 2012 yılı için doğumda beklenen yaşam süresinin Türkiye’de 76,8’e yükseldiğini söyledi.

TBMM Genel Kurulu'nda, 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2013 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı görüşmelerinde hükümet adına söz alan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, hükümetin sağlık politikaları ve Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı çalışmaları anlattı.

“DOĞUMDA BEKLENEN YAŞAM SÜRESİ 76.8’E YÜKSELDİ”
“Önce insan diyerek yola çıktık ve devasa bir dönüşüm gerçekleştirdik” ifadelerini kullanan ve sağlıktaki devasa dönüşümü tek bir rakam ile açıklayan Bakan Müezzinoğlu, “Bu devasa dönüşümü çok sayıda rakamla anlatmak mümkündür elbet. Ancak ben konu iyi anlaşılsın diye size sadece tek bir rakam vereceğim. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), en önemli sağlık göstergesi olarak doğumda beklenen yaşam süresini kabul ediyor. DSÖ 2014 yıllığına göre, Türkiye’nin de dahil olduğu orta-üst gelir grubu ülkelerde 2000 yılında doğumda beklenen yaşam süresi 71, üst gelir grubu ülkelerde ise 76 idi. TÜİK ülkemiz için bu rakamın orta-üst gelir grubu ülkelerin ortalamasıyla aynı yani 71 olduğunu söylüyor. DSÖ 2014 yıllığında, 2012 yılı için orta-üst gelir grubu ülkelerde doğumda beklenen yaşam süresi 74’e yükselirken, iftiharla söylüyorum; ülkemizde bu rakam 76,8’e yükseldi. Üst gelir grubu ülkelerin ortalaması ise 79 oldu. En önemli sağlık göstergesi açısından dün orta-üst gelir grubu ülkelerle aynı seviyedeydik. Bugün üst gelir grubu ülkelerini yakalama sınırındayız” diye konuştu.

“TEDAVİ MERKEZLERİNİN SAYI VE ETKİNLİKLERİNİ ARTIRIYORUZ”
Bağımlılıkla mücadele için hükümet olarak Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) kurduklarını açıklayan Bakan Müezzinoğlu, “Tedavi merkezlerinin sayı ve etkinliklerini artırıyoruz. Bu kapsamda Sayın Başbakanımızın da katılımıyla Birinci Uyuşturucu ile Mücadele Şurasını yaptık” şeklinde konuştu.
Bulaşıcı hastalıkların gözetimi ve kontrolüne hız verdiklerini söyleyen Bakan Müezzinoğlu, “Bu kapsamda; ebola ve mers hastalıklarına yönelik acil eylem planları hazırlayarak gerekli tedbirleri aldık” açıklamasında bulundu.

“2015 YILINDA İSE 840 YENİ AMBULANS ALMAYI PLANLIYORUZ”
Ambulansların sürekli olarak yenilendiğini kaydederek, 2014 yılı içerisinde ambulans filosuna dahil edilen yeni ambulans sayısının 798 olduğunu açıklayan Müezzinoğlu, “2015 yılında ise 840 yeni ambulans almayı planlıyoruz. Sisteme, hava ve deniz ambulansları ekledik, eklemeye de devam ediyoruz. Hava ambulansında gece hizmeti ile dünyada gece uçuşu yapabilen 14. ülke, Avrupa’da da 11. ülke olma yolunda ilerliyoruz. 2007 yılından günümüze 4 deniz bot ambulans ile 4 bin 26 vakanın müdahale ve naklini gerçekleştirdik. 2015 yılında 6 deniz bot ambulansı ile hizmet sunmaya devam edeceğiz. Avrupa’nın en büyük medikal kurtarma ekibini kurduk. 81 ilimizde özel eğitimli 6 bin 391 sağlık personeli yetiştirdik. Bu ekiplerimiz ülke içinde ve dışında göğsümüzü kabartan kurtarma operasyonlarına katıldılar” ifadelerini kullandı.

“KİMLERE YARDIM ELİMİZİ UZATMIYORUZ Kİ”
“Bugüne kadar yaklaşık 1 milyon 800 binden fazla kardeşimizi ülkemize kabul ettik” açıklamasında bulunan Bakan Müezzinoğlu, bu rakamın daha iyi anlaşılması için Birleşmiş Milletlere üye 193 devletten 46'sının nüfusunun 1 milyon 650 binin altında olduğunu hatırlatarak, “Ardahan, Artvin, Bartın, Bayburt, Bilecik, Çankırı, Gümüşhane, Iğdır, Kilis, Sinop ve Tunceli olmak üzere 11 ilimizin toplam nüfusuna denk bir rakamdan bahsediyorum. Gerçekten büyük bir rakam. Kimlere yardım elimizi uzatmıyoruz ki; Suriyeliler, Iraklılar, Türkmenler, Kürtler, Ezidiler, Süryaniler… ‘Önce İnsan’ diyerek din, dil, ırk, renk ve mezhep ayrımı yapmadan herkesi ülkemize kabul ediyoruz. İşte, büyük devlet olmanın sorumluluğu, işte büyük Türkiye Cumhuriyeti” ifadelerini kullandı. 

DERYA YETİM 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin toz bulutu altında Meteoroloji’nin uyardığı toz taşımının etkili olduğu Mersin’de şehrin genelinde belirgin olarak görülen tozla kaplı gökyüzü, Akdeniz’i ve Toros Dağları’nı neredeyse görünmez hale getirdi. Meteoroloji 6. Bölge Müdürlüğü, Kuzey Afrika kaynaklı toz taşınımının Mersin ve çevresinde bugünden itibaren etkili olduğunu bildirdi. Sabahın ilk saatlerinden itibaren şehrin çevresi tamamen toz bulutu ile kaplandı. Özellikle Akdeniz ve Toroslar Dağları nedeniyle görünmez hale geldi. Evlerin balkonları ve araçlarda da toz kalıntıları dikkat çekti. Kent genelinde olduğu gibi Erdemli ilçesinde de sokağa park edilen araçların üzerlerinde oluşan tozlar dikkat çekti. Yarın gece yarısına kadar devam etmesi beklenen toz taşınımı hava kalitesini düşürdü. Toz bulutunun etkili olduğunu belirten oto yıkamacısı Hacı Tuna, "Afrika’dan gelen toz bulutu bizlerin de işlerini artırıyor. Zannedersem 3-4 günlük süreç içinde yıkamacılarda bir talep oluşacak. Ama çiftçilerimize inşallah bir zarar vermez. Hava puslu, kapalı. Sanki yağmur yağacakmış gibi ama hava sıcak" dedi. Valilik uyardı Toz taşınımı nedeniyle Mersin Valiliği’nden yapılan açıklamada ise, "Cuma günü gece saatlerine kadar görülmesi beklenen toz taşınımının meydana getireceği başta sağlık problemleri olmak üzere görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma, çamur şeklinde yağış ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır" denildi.
Samsun Terme’de afetlere hazırlık çalışması başladı ’Asrın felaketi’ne dikkat çeken Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, “Afet öncesine önlem aldığımız kadar afet sonrasını da hazırlıklı olmalıyız” dedi. Terme Arama Kurtarma Ekibi (TAKE) Terme Belediye Başkanı Şenol Kul’a hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Gönüllülük esasıyla yürütülen derneğin hizmetlerini anlatan TAKE Başkanı Arif Çelik, insan hayatına gönüllü olan ve çalışmalarıyla Türkiye’deki öncü dernekler arasında yer aldıklarını belirtti. TAKE’nin kaza, kayıp, kurtarma ve afet gibi durumlarda AFAD ile akredite halinde alanında uzman kadrolarla sahada hizmete hazır olduğunu belirten TAKE Başkanı Arif Çelik, “Her geçen gün kendini geliştiren ekibimiz uzun süren teorik ve uygulamalı eğitimlerinin ardından AFAD ile koordineli olarak sahada göreve hazırdır. Olası bir kayıp, kaza ya da afet durumunda TAKE olaya derhal müdahale edebilecek pozisyondadır. Yalnızca bölgemizde değil tüm ülke genelinde hizmetlerini sürdüren derneğimiz her geçen gün güçlenmeye devam ediyor” ifadelerini kullandı. 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 11 ilin etkilendiği depremi anımsatarak arama kurtarma ekiplerinin değerine değinen Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, “Termemizde sizler kadar kapsamlı bir sivil toplum kuruluşunun olmasından şehrimiz adına gurur duyuyoruz. Geçtiğimiz yıl içerisinde Türkiye tarihinin en büyük afetiyle yüzleşti. Depremde sağlam yapıların önemi kadar aynı zamanda olası bir afete karşı arama kurtarma ekiplerinin kıymetini de görmüş olduk. Afet öncesine önlem aldığımız kadar afet sonrasını da hazırlıklı olmalıyız. Asrın felaketinde hayatını kaybedenlere rahmet dilerken deprem kuşağında bulunan ülkemizde bir daha afet yaşanmaması temennisinde bulunuyoruz. Bölgede eşi benzeri olmayan, insan hayatına gönüllü olan TAKE’nin gelişimi için elimizden geleni yapacağız” şeklinde konuştu.