EKONOMİ - 11 Ekim 2018 Perşembe 09:49

Domates, merkezi Antalya'da pazarda 6 TL

A
A
A
Domates, merkezi Antalya'da pazarda 6 TL

Antalya’da örtü altı tarımın merkezleri arasında bulunan ve her yıl milyonlarca ton domates yetiştirilen Aksu ilçesinde domates pazarda 6 TL'den alıcı buluyor. 20 yıldır pazarcılık mesleği ile uğraşan 57 yaşındaki Hediye Yılmaz, son günlerde fiyatı artan domates ile ilgili, "Alan da memnun satan da memnun. Pahalı olunca daha iyi satılıyor. Ucuz olsa kimse domatesi beğenmiyor" dedi.

Son günlerde fiyatı en çok konuşulan ve sofraların başköşesinden inmeyen domatesin Antalya’da pazarlarda fiyatı 6 TL’ye kadar çıktı. Örtü altı tarımın önemli merkezlerinden olan ve her yıl milyonlarca domates üreten Aksu ilçesinde domates sezonu henüz başlamadı. Pazarlarda tezgahlarda yerini her zaman dolduran domates ise daha çok yüksek kesim yayla olarak tabir edilen alanlardan getiriliyor. 

Antalya’nın Aksu ilçesinde yaşayan ve 20 yıldır ekmeğini halk pazarlarında sebze-meyve satarak kazanan 57 yaşındaki Hediye "ılmaz, “Pazarcılık mesleğine ufaktan başladım. Daha sonra tezgahımı büyüttüm. 2 tane çalışanım var. Pazardan memnunum. 6 TL’ye domates satıyorum. Domatesi alan da memnun satan da memnun. Sıkıntı yok. Hayatta ikinci el ürünü tezgahıma koymam. Şu an Antalya’da domates yok, ondan domates pahalı satılıyor. İlaç, gübre çok pahalandı" dedi.

"Bir şey pahalı olunca daha iyi satılıyor"

Bir ürünün pahalı olduğu zaman daha iyi satıldığını savunan Yılmaz, "Bir şey pahalı olunca daha iyi satılıyor. Domatese 2 TL desem alıcı karıştıra karıştıra 3-4 kilogram alıyor. Adam şimdi 5 kilogram alıyor 30 TL verip çekip gidiyor. Sabah saat 5’te kalkarım. Herkes hale gider ürün almak için. Her istediğim ürünü buluyorum, bazen de telefon ile ayırttırıyorum. 5’de hale gidiyorum. 8’de pazara geliyorum. Haftada elimde 7-8 bin TL para dönüyor" diye konuştu.  

Ertuğrul Gün

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun OMÜ Bafra Yerleşkesi dikilen fidanlarla yeşerecek Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Bafra Yerleşkesi’nde “Dünya Ormancılık Haftası” dolayısıyla ‘Fidan Dikme Töreni’ gerçekleştirildi. OMÜ Turizm Fakültesi, Bafra İşletme Fakültesi ve Bafra Turizm Meslek Yüksekokulu (MYO) bünyesinde bulunduran Bafra Yerleşkesi’nde OMÜ ve Bafra Orman İşletme Müdürlüğü iş birliğiyle fidanlar toprakla buluşturuldu. OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal ve protokol üyeleri tarafından bin 100 adet fidan dikildi. "Bafra Yerleşkesi’nde 50 dönümlük alanın tamamının ağaçlandırılmasını hedefledik” Fidan dikimi öncesinde konuşan Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, doğayı korumanın ve ağaçlandırmanın gelecek nesiller için miras özelliği taşıdığını vurgulayarak “Bafra Yerleşkesi’nde 300 dönüme tekabül eden bir alanda, 50 dönüm orman bölgesi oluşturulması planlanıyor. Bu yıl içinde 10 dönümlük bir alanda dikim olsa da önümüzdeki yıllarda 50 dönümlük alanın tamamının ağaçlandırılmasını hedefledik. Dünyamızdaki küresel iklim değişikliği karşısında nitelikli bir yaşam alanı oluşturma düşüncesiyle bugünü bir vesile kıldık. Ağaçlandırdığımız yer; gençlerimizin, içine girip oturamasa bile görseliyle mutlu olabileceği bir yaşam alanı ve diktiğimiz fidanlardan gelecek nesillerimiz istifade edecek. Dolayısıyla ağaçların dikimi kadar yaşatılması da oldukça önemli. Burada da diktiğimiz ağaçları kendi başına bırakmamalıyız. Bakımını yapmak ve sulamak suretiyle ihtiyaçlarını karşılayarak bu ağaçların yaşatılması en büyük sorumluluğumuz. Bu sorumluluğun bizden sonraki kuşaklara da bir kültür olarak aktarılmasını temenni ediyoruz" dedi. “Karnı aç bir hayvanı beslemek için nasıl özel bir gayret gösteriyorsak, dikilen bir fidana da aynı özeni göstermemiz gerekiyor” Ağaç dikmenin ve doğaya sahip çıkmanın önemine vurgu yaparak herkesin bu hususta duyarlı olması gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Yavuz Ünal, "Ağaç dikmek veya ağaç sevmek popüler bir davranış olarak görülüyor. Bunu popüler kültürün ötesinde bir seferberliğe, bir yaşam biçimine dönüştürmeliyiz. Ağaca, yeşile, tabiata değer vermek ve yaşam için ihtiyaç duyulan her faydasının ekosistemde vazgeçilmez olduğunu da bilmemiz gerekiyor. Karnı aç bir hayvanı beslemek için nasıl özel bir gayret gösteriyorsak dikilen bir fidanın da ayakta durması için aynı özeni göstermemiz gerekiyor. Uluslararası alana bakıldığında, 2021’de GreenMetric’te 519. sırada olan üniversitemizin güncel olarak 340’lara yükseldiğini görüyoruz. Buradaki hedefimiz; yaşamımızın bir parçası olan doğayı betonlaştırmak değil, ihya etmektir. Allah’ın ortaya koyduğu mucizevi yapılar olan kâinata ve tabiata karşı bir muhabbet beslenmezse ve görmezden gelinirse bunlar ister istemez sıradanlaşacaktır. Nihayetinde de insan, parçası olduğu dünyanın güzelliklerini fark edemeyecektir" diye konuştu. Etkinlik, hatıra fotoğrafı çekiminin ardından sona erdi. Düzenlenen etkinliğe ayrıca, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selim Eren, Üniversite Genel Sekreteri Prof. Dr. İdris Varıcı, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yetkin Bulut, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özcan, OMÜ Tarımsal Araştırma ve Uygulama Müdürü Doç. Dr. Hasan Akay, Bafra Turizm MYO Müdürü Doç. Dr. Seyfullah Gül, Bafra Orman İşletme Müdürü Mustafa Bayraktar ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
Iğdır Iğdır’daki kayısı bahçelerinde kartpostallık görüntüler Verimli tarım alanları, uygun iklim şartları ile Doğunun Çukurova’sı olarak bilinen Iğdır’da bulunan kayısı bahçeleri beyaz gelinliğini giyerken ortaya kartpostallık görüntüler çıktı. Doğunun Çukurova’sı olarak bilinen Iğdır’da yer alan ve şehir ekonomisine de büyük katkı sağlayan kayısı bahçeleri ilkbahar ayında açan çiçekleri ile fotoğrafçıların gözdesi haline geldi. Her yıl Mart ayının sonları ile Nisan ayının başlarında ortaya çıkan doğa harikası güzelliği birçok kişi ziyaret ediyor. Profesyonel doğa fotoğrafçısı olan ve sosyal medyada binlerce takipçisi olan Mehmet Özcan da kayısı bahçelerinde çektiği fotoğraf ve videolar ile doğa harikası görüntülerin birçok kişiye ulaşmasını sağlıyor. Paylaşılan her bir fotoğraf ve videoda binlerce kişinin Iğdır’ın bu güzelliğinden haberdar olduğunu belirten Mehmet Özcan, "Doğa fotoğrafı ile çok ilgileniyorum. Şimdi burada Mart ayının sonlarında Nisan ayının başlarında Iğdır’ımızın bu kayısı bahçelerinin beyaz gelinliğini giymesini izliyorsunuz. Aslında bu beyaz gelinlik sadece bu döneme ait değil sonbaharda da çok farklı renkler oluşturuyor. Bunu çekip sosyal medyada paylaştığınız zaman insanlar renklere çok şaşırıyor ve çok ilgi gösteriyor. Sosyal medyada tıklama rekoru kırıyor. Bu güzelliği gören insanları şehrimize davet ediyoruz. Böyle yayılmasına vesile oluyoruz" dedi. Tek şartların ağaçlara zarar verilmemesi olduğunu söyleyen Özcan, "Bu ağaçların çoğu özel mülk olduğu için insanlar bu kayısı bahçelerinde gelir elde ettikleri için bu bahçeleri güzel korumaları lazımdır. Bunu da insanlara söylüyoruz. Bu şartla gelip buraları gezebilirler" dedi. İnsanların kayısı bahçelerini bazen Japonya’da bulunan Sakura çiçeklerine benzettiğini dile getiren Özcan, "Bazen Japonya’daki Sakura ağaçlarına benzetilerek esprisi oluyor. Iğdır’ın Sakura ağaçları denilerek gülüyoruz. İnsanlar burayı seviyor, beğeniyor" dedi. Iğdır’daki kayısı bahçelerinin kartpostallık görüntüleri havadan görüntülendi.