EKONOMİ - 06 Ocak 2018 Cumartesi 11:38

Domatesin fiyat yükselişi geçici

A
A
A
Domatesin fiyat yükselişi geçici

Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) Başkanı Mustafa Satıcı, piyasada domates azlığı ve soğuk giden havalar nedeniyle domatesin fiyatının yükselişte olduğunu belirterek, "Yüksek fiyatın geçici olduğunu biliyoruz, önümüzdeki günlerde üretimin artmasıyla fiyatların normalleşmesini bekliyoruz" dedi.

BAİB Başkanı Mustafa Satıcı, geçen yıl gıda grubunda en yüksek fiyat artışının sağlandığı domates hakkında açıklamalarda bulundu. Rusya’nın 50 bin ton domatesi 3 firmadan alacağını açıkladığını dile getiren Satıcı, “Rusya’ya biz ortalama yıllık 250-300 bin ton domates ihracatı yapıyorduk. Bu mevcut durum domateste hem miktar hem firma olarak kısıtlamanın devam ettiğini gösteriyor. Türkiye’nin Rusya’ya yönelik ticareti var. Turizmden enerjiye kadar. Çok alanda işbirliği yapıyoruz. Geçtiğimiz hafta Rusya’dan bir heyet bölgelerde incelemeler yaptı. Biz bu listenin bir miktar daha genişlemesini bekliyoruz ama yeterli bulmuyoruz. Rusya’dan sadece ürünlerin standartını belirlemesini ama hangi firmanın ihracat yapmasını karışmamasını istedik. Bu yaklaşımımız devam ediyor. Şuan için domatesteki kısıtlama da devam ediyor.”diye konuştu.

“Domatesteki fiyat yükselişi geçici”

Satıcı, geçtiğimiz yıllarda Rusya krizine bağlı olarak domates üreticisinin bir miktar tedirginlik yaşadığını hatırlatarak, “ Domatesteki üretimin bir kısmı diğer çeşit ürünlere geçti. Buna bağlı olarak arzda azalma oldu. Son birkaç haftadır çok soğuk gitmesine bağlı olarak pazara ürün arzı azaldı. Buda ürün fiyatlarını yukarıya doğru yükseltti. Kısmen geçici olduğunu biliyoruz. Fiyatlar mevsim normallerinin biraz üzerinde. Önümüzdeki günlerde üretimin artmasıyla normalleşeceğini bekliyoruz. İhracat artışının da bunda etkisi var.”dedi.

“Domateste iç pazar önemli”

Türkiye’nin ciddi bir domates üretimi olduğunu kaydeden Mustafa Satıcı, “ Sadece örtü altında 3 milyon ton domates üretiyoruz. Domateste ana belirleyici faktör üretim miktarı ve iç piyasanın talebidir. Bu 3 milyonun en yüksek sezonunda bile sadece 600 bin tonunu ihraç edebildik, buda yüzde 20 demektir. İhracatın en yoğun olduğu dönemde bile domates tüketimimizin yüzde 80’i içeride gerçekleşti.”diye konuştu.

“Orta Doğu pazarı”

Rusya krizi döneminde Orta Doğu pazarına yönelmelerine rağmen istedikleri başarıyı yakaladıklarını ifade eden Satıcı, “ Suriye, Irak bloğundaki iç savaşın ulaşım zorlukları etkili oldu. istediğimiz hacmi yaş sebze ve meyve olarak yakalayamadık.”ifadelerine yer verdi. 

İsa Akar-Kağan Özkaya

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Afetzede vatandaş, yeni yuvasının anahtarını teslim almanın mutluluğunu yaşıyor Depremin vurduğu Hatay’da yaşayan afetzede Osman Kara, TOKİ tarafından inşaa edilen yeni yuvasının anahtarını almanın mutluluğunu yaşıyor. Kahramanmaraş merkezli depremlerde yerle bir olan Hatay’da afetin yaraları soruluyor. Kentin dört bir yanında TOKİ tarafından inşa edilen binalar her geçen gün yükseliyor. Payas ilçesinde de 1. ve 2. Etap deprem konutlarının anahtarları sahiplerine teslim edildi. Payas ilçesi Sincan Mahallesi’nde yaşayan Osman Kara’nın da evi depremde ağır hasar almış ve yıkılmıştı. Kara, ilçede bulunan TOKİ’lerde kuradan çıkan konutu için ön sözleşmeyi imzalayarak, yuvasının anahtarını aldı. Yeni yuvası için teşekkürlerini dile getiren Osman Kara, “6 şubat depreminde işte ev yıkılanlardan biriyiz, Allah milletimize o depremi bir daha yaşatmasın. Şuan var ya gerçekten, kendimi tutamıyorum yani o an hatırladıkça üzülüyorum. Öyle bir şey oldu ki yani daha şu yaşıma kadar böyle bir şey hiç görmedim. Yani depremi gördüm ama bu bir başkaydı yani. Allah kısmet ederse işte evimizi hazırladığımız zaman taşınacağız. Bu bir nimettir yani ben görmedim böyle devletin ev verdiğini, Allah razı olsun. Rabbim devletimize zeval vermesin Rabb’im, yani hepimize, gerçekten yani bu büyük bir nimettir. Allah razı olsun, yapanlardan edenlerden ve teşvik edenlerden. Başta cumhurbaşkanımız olmak üzere emeği geçenlerden rabbim razı olsun” dedi.
Malatya Başkan Sadıkoğlu: “Yerinde dönüşüm desteği artırılmalı” Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın Mart ayı olağan Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Hakan Er başkanlığında düzenlendi. Toplantıya davetli olarak katılan Malatya Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Balıkçı, Malatya TSO Meclis Üyelerinin vergi dairesi özelinde karşılaştığı sorunlar hakkında yönelttiği sorularına cevap verdi. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Mart ayı olağan Meclis Toplantısında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, yerinde dönüşüm desteğinin artırılması gerektiğine vurgu yaparak, “Müteahhit üyelerimizden aldığımız bilgiye göre bugün 100 metrekare bir dairenin ortalama bedeli vatandaşa 2,5 milyon TL. Haydi, bu maliyetin 1,5 milyon TL’sini hibe artı kredi olarak devletimiz karşılıyor. Geriye kalan 1 milyon TL vatandaşa kalıyor. Büyük depremler yaşamış, işini ve evini kaybetmiş depremzede vatandaşımız bu 1 milyonu nasıl karşılayabilecek?” diye sordu. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın Mart ayı olağan Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Hakan Er başkanlığında düzenlendi. Toplantıya davetli olarak katılan Malatya Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Balıkçı, Malatya TSO Meclis Üyelerinin vergi dairesi özelinde karşılaştığı sorunlar hakkında yönelttiği sorularına cevap verdi. Toplantıda konuşan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Malatya ve ülke gündemine dair değerlendirmeler yaptı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın deprem bölgesinde yerinde dönüşüm yapmak isteyen depremzedelere verdiği 750 bin TL hibe artı 750 bin TL kredi desteğinin yetersiz olduğuna vurgu yapan Başkan Sadıkoğlu, “6 Şubat’ta yaşadığımız deprem 11 ili etkiledi ancak Malatya, Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman’ı daha derinden etkiledi. Ayağa kalkma mücadelesi veren şehirlerimiz için bugüne kadar verilen desteler için devletimize müteşekkiriz ancak yeterli değil. Yerinde dönüşüm için verilen 750 bin TL hibe artı 750 bin TL kredi, yani toplam 1,5 milyon TL’lik destek yeterli değil. Müteahhit üyelerimizden aldığımız bilgiye göre bugün 100 metrekare bir dairenin ortalama bedeli vatandaşa 2,5 milyon TL. Haydi, bu maliyetin 1,5 milyon TL’sini hibe artı kredi olarak devletimiz karşılıyor. Geriye kalan 1 milyon vatandaşa kalıyor. Büyük depremler yaşamış, işini, evini kaybetmiş depremzede vatandaşımız bu 1 milyonu nasıl karşılayabilecek. Üstelik enflasyonist bir zeminde bu destek her geçen gün eriyor. İnşaat maliyetleri ortada, seçimden sonra doların yükseleceği yönünde spekülasyonlar var. Buna bağlı olarak inşaat malzemesinde yine bir artış olacaktır. Dolayısıyla 1,5 milyon TL desteğin yetersiz kaldığını ve günümüz maliyetlerine göre yeniden belirlenmesinin şart olduğunu bir kez daha yineliyoruz” dedi.