SAĞLIK - 17 Ekim 2017 Salı 10:03

Dünyada 1 milyar insan açlıkla mücadele ediyor

A
A
A
Dünyada 1 milyar insan açlıkla mücadele ediyor

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Banu Özbingül Arslansoyu beslenmenin, açlık duygusunu bastırmak, karın doyurmak ya da canının çektiğini yemek veya içmek olmadığını, sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun gereksinimi olan besin öğelerini yeterli miktarda ve uygun zamanlarda almak için bilinçli yapılması gereken bir eylem olduğunu ifade etti.

Her yıl birçok etkinliğin düzenlendiği 16 Ekim’in, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Olan FAO’nun 16 Ekim 1945 yılında kurulması ile ilişkili olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, amacın doğru gıda tüketimine dikkat çekmek, gıda israfını azaltmak ve gıda güvenliğini sağlamak açısından farkındalık oluşturmak olduğunu belirtti.

Besinlerin yeterli düzeyde tüketilmesine dikkat edin

Sağlığın korunması ve hastalıkların önlenmesi için yeterli ve dengeli beslenmenin temel olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, besin öğelerinin yeterli düzeyde alınmadığı zaman vücutta yeterli enerjinin oluşmadığını ve vücut dokularının yenilenmediğini, bu durum ile de yetersiz beslenmenin oluştuğunu belirtti. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu şöyle devam etti: “Besin öğelerinin gereğinden fazla alınması durumunda ise, fazla alınan bazı öğeler vücutta yağ olarak depolanır. Kişi yeterince beslenmesine rağmen uygun seçim yapmadığından ya da yanlış saklama ve pişirme yöntemleri uyguladığından, besin öğelerinde kayıplar olur, genel sağlık bozulur ve ayni zamanda dengesiz beslenme oluşur. Yetersiz ve dengesiz beslenme vücudun büyüme, gelişme ve normal çalışmasında aksaklıklara neden olacağından, yeterli ve dengeli beslenme sağlığın temelidir diyebiliriz”dedi.

Arslansoyu; “Yetersiz beslenen kişiler kolay hasta olur, hastalıkları ağır seyreder”

Yetersiz ve dengesiz beslenen kişilerin vücutlarının mikroplara karşı dayanıklı olmadığını söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, bu kişilerin kolay hasta olduğunu ve hastalıklarının da ağır seyrettiğini belirtti. Yeterli ve dengeli beslenen kişilerin hareketli ve dikkatli baktığını söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu şöyle devam etti: “ Yeterli beslenen kişiler muntazam, pürüzsüz, hafif nemli ve hafif pembe bir cilde sahiptirler, saçları canlı ve parlaktır, saçları güçlüdür, sık sık baş ağrısından şikayet etmezler, zihinsel, sosyal ve ruhsal gelişimi normal, çalışmaya isteklidirler. Yetersiz ve dengesiz beslenen kişiler ise hareketleri ağır, isteksiz, eğilmiş bir vücuda sahip, şişkin bir karın, ciltte yaralar ve pürüzleri olan, sık sık baş ağrısından şikayet eden, yorgun kişilerdir”dedi.

Arslansoyu: “Yetersiz ve dengesiz beslenmeyi oluşturan faktörlerin başında bilgisiz hareket etme ve hızlı nüfus artışı gibi nedenler geliyor.”

Yetersiz ve dengesiz beslenmeyi oluşturan faktörlerin başında bilgisiz hareket etme ve hızlı nüfus artışı gibi nedenlerin geldiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, ABD’de üretilen gıdaların \%40’ının hiç tüketilmediğini belirtti. Avrupa’da ise her yıl 100 milyon ton gıdanın çöpe atıldığını söyleyen Banu Özbingül Arslansoyu Türkiye’deki durumun da çok farklı olmadığını, günlük üretilen 82 milyon ekmeğin, 77 milyon 340 bininin tüketilirken, 4 milyon 600 bininin ise çeşitli nedenlerle israf edilip çöpe atıldığını, buna karşın dünyada 1 milyara yakın sayıda insanın aç yaşadığını ifade etti.”

Bu yılın teması “Göçün geleceğini değiştirin, gıda güvenliği ve kırsal kalkınmaya yatırım yapın”

FAO’ya göre, gıda ve tarımın, insan refahının merkezinde yer aldığını, bu nedenle özellikle kırsal alandan birçok insanın göç etmesine neden olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, şöyle devam etti: “Dünyanın yoksul ve gıda güvensizliği yaşayan nüfusunun yüzde 75’inden fazlası kırsal alanlarda, çoğunlukla tarım ve doğal kaynak temelli geçim kaynaklarına bağlı olarak yaşamaktadır. Birçok kişi ve aile ise ekonomik nedenlerle yoksulluktan kurtulmak için başka uygun seçenek görmediklerinden göç etmektedir. Bu kapsamda sürdürülebilir kırsal kalkınmaya, iklim değişikliği adaptasyonuna ve dayanıklı kırsal geçim kaynaklarına yatırım yapmak, mevcut göç sorununa verilen küresel cevabın önemli bir parçası olacaktır”dedi.

Gıda israfı en büyük sorunlardan biri

Gıda israfını önlemek için alışveriş listesi yapılması gerektiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, yapılan listeye bağlı kalınmasına ve aç mide ile alışverişe çıkılmamasına dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. Sık alışverişe çıkılarak alım miktarının düşürülmesi, toptan alışverişten kaçınılması ve besinler bozulmadan dondurma işlemiyle saklanmasına özen gösterilmesi gerektiğini ifade eden Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, yumuşamış meyve veya sebzelerin çöpe atılmamasının da önemine vurgu yaparak, şunları söyledi; “Yumuşamış meyve ve sebzelerin suyu kullanılmalı, fazla olan besinler ihtiyaçlı kişilerle paylaşılmalı, dışarıda yediğiniz yiyeceklerden artanlar paket yapılmalı ve çocuklara küçük yaştan itibaren yiyecekleri israf etmeme eğitimi verilmelidir. Gıda israfı hem bireysel hem de toplumsal mücadele edilmesi gereken günümüz dünyasının en büyük sorunlarından biridir. FAO 2014 yılı raporunda, dünyada her dokuz kişiden birinin aç olduğunu duyurmuştu. Rapor, açlıkla siyasi kararlılıkla mücadele edilirse, 2025'te dünyada aç insan kalmayacağını ortaya koymuştur. Güzel bir gelecek için kaynaklarımızı idareli kullanmalıyız. Bu konuda sivil toplum kuruluşlarına, özel sektöre, basın kuruluşlarına ve özellikle bizlere büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. Birer birey olarak bu sorumlulukların farkına varabilmek ve yarınlarımız için üretim tüketim dengesini kurabilmek temennisi ile “Dünya Gıda Günü” kutlu olsun.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."
İstanbul İsmail Kartal: “Turu geçmek adına her şeyi hak etmiştik” Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, Olympiakos maçında oyuncuların 2. golü bulamamanın stresini yaşadığına dikkat çekerek, “Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı” dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe, sahasında karşılaştığı Yunan temsilcisi Olympiakos’a penaltı atışları sonunda kaybederek turnuvaya veda etti. Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu. İlk yarı iyi futbol oynadıklarını belirten Kartal, "Bugün oyuna çok iyi başladık. İlk devre muhteşem bir Fenerbahçe vardı. Muhteşem taraftar önünde golü de bulduk. İkinci yarı oyun dengelendi. Sonra tempoyu arttırdık sadece 2. golü bulamadık. Oyuncuların turu geçebilmek adına rahatlığı, o golü bulamamanın stresini yaşadık. Uzatmalarda mecburi değişiklikler yaptık. Uzatmalar iki takım adına dengeli geçti. Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Oyuncularımı tebrik ediyorum. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı. Sadece 2. golü bulamadığımız için turu geçemedik. Taraftarlarımıza karşı mahcup olduk. Her şeye rağmen önümüze bakıyoruz. Ligde devam edeceğiz" diye konuştu. “Bugün bazı oyuncular karşılık veremedi” Müsabakada yapılan değişiklikler ile ilgili Kartal, “Bazen oyuncuları değiştirirsin, hamlelere karşılık bulursunuz. Bazen de istediğiniz verimi alamazsınız. Bugün de bazıları karşılık verdi, bazıları veremedi. Bunlar futbolun içinde olan doğal şeyler” ifadelerini kullandı. "Mecburi değişiklikler oldu" Tadic’in vuruş stili ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Kartal, “Tadic’in çok fazla şut atma değil de ayak içi plase vuruşları var. Onun kendine göre vuruş stili var. 86. dakikada Fred ile konuştuk uzun zaman sakatlık yaşadı. Uzatmaları da düşünerek yerine daha mücadeleci birini alarak tüm planlarımız buydu. Szymanski’ye kramp girdi, Becao’nun kasığında ağrı oldu. Mecburi değişiklikler oldu” şeklinde konuştu. “En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçırdı” Penaltı atışlarını da değerlendiren Kartal, “Bonucci çok kariyerli oyuncu, Cengiz de aynı şekilde. Tadic penaltı atışlarında, kariyerinde kaçırdığı penaltı sayısı çok az. Beni şaşırtan bunlar oldu. En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçıran isimler oldu. Bu kadar mücadele ettik. Bu mücadelenin karşılığında 2. golü atarak turu geçebilmek varken, penaltılarla elenmek üzücü oldu” diyerek sözlerini noktaladı.