SPOR - 24 Haziran 2017 Cumartesi 00:02

Dursun Özbek: "Transferler 20 günden önce biter"

A
A
A
Dursun Özbek: "Transferler 20 günden önce biter"

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, hızlı bir şekilde transfer çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Taraftarlarımız şundan emin olsunlar; yapacağımız transferler onları gayet mutlu edecek" dedi.

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, katıldığı televizyon programında açıklamalarda bulundu. Transfere ilişkin konuşan Başkan Özbek, "Transferlerde son imza atmadan her şey değişebilir. İmzalar atılmadan kesin konuşmak da doğru değildir. Şu mesajı verebilirim, takımımızda bayağı bir eksilme oldu, çok oyuncu ayrıldı. Eksiklerimizi bilerek hazırlandık. Taraftarlarımız şundan emin olsunlar; yapacağımız transferler onları gayet mutlu edecek. Uzun süre bu takıma hizmet edecekler. En kısa sürede transferlerimizi açıklayacağız, taraftarlarımız duyacaklar. Kontratlar imza aşamasında ama maddeler üzerinde konuşmalar sona yaklaşıyor. Bugün imzalarız ama yarın gelen yöneticiler, bu kontratlar yüzünden sıkıntı yaşamasınlar. İmzayı attığınız anda bitti. Sizden sonra gelenler bunu takip etmek zorunda. Gün sayıyoruz. Neden bu kadar endişe ediliyor anlamıyorum. Önümüzde ilk maç için daha 20 gün var. Transferlerin büyük kısmı ilk maçtan önce kampa yetiştirmek istiyoruz. Transferler 20 günden önce biter" ifadelerine yer verdi.

Sneijder'in kalıp kalmayacağı yönündeki soru üzerine Başkan Özbek, "Teknik kadro kendi içinde takımı hazırlayacak. Ondan sonra ideal kadrosunu şekillendirecek. Verdikleri listeye göre biz de kararımızı alacağız" dedi.

"Bazen ayrılıklar kaçınılmaz oluyor"

Sabri Sarıoğlu'nun takımdan ayrılması ile ilgili olarak ise Dursun Özbek, "Sabri takım içinde en sevdiğim oyuncu. Profesyonel hizmetlerden sonra ayrılıklar kaçınılmaz. 23-24 kişilik bir kadro olacak. Ama bazen ayrılıklar kaçınılmaz oluyor. Bu profesyonel bir olay. Sabri'nin bu hassasiyeti göstermemesi lazım. Kişisel değil. Sabri'nin verdiği hizmetleri kimse inkar edemez. Galatasaray'a hizmet etmenin birçok yolu var. İleride beraber çalışmayı engellemeyecek bir ayrılık olması gerekir. Galatasaray'ın onurlu bir evladıdır" şeklinde konuştu.

"Tudor takımın sorunlarını görme şansı buldu"

Transfere iyi hazırlandıklarını aktaran sarı-kırmızılı başkan, "Ben Galatasaray Başkanı'yım. Galatasaray içinde kim ne yaparsa yapsın fatura başkana aittir. Ben bunu kabul ediyorum. Galatasaray'da transfer nasıl yapılıyor? Kitapta yazıldığı gibi. Biz Tudor ile yarım sezon geçirdik. Takımın sorunlarını görme şansı buldu. Sayın Tudor'a 'bize liste sun' dedik. O listeyi scout ekibine veriyoruz. Scout ekibimiz çok başarılı. Onlar da Galatasaray'da oynayabilecek oyuncuları listeliyor ve yönetime veriyor. Ondan sonra sayın Tudor, sportif direktör ile ben konuşuruz. Hangisi takım için iyi olur ona bakarız. Sportif direktörümüz, bu konuda oldukça başarılı. Herkesle temas halindeyiz" şeklinde konuştu.

"Benden sonrakilere temiz bir Galatasaray sunmak istiyorum"

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Galatasaray, Kayseri'nin Erciyes Dağı gibi. Her sene üstüne kar yağmış, birikmiş. Galatasaray'ın bundan kurtulması gerek. O yüzden başkanlığa aday olmuştum. Kulübün elinde iki tane kurtulma yöntemi vardı. Riva bunlardan birisiydi. Ben, benden sonra gelenlere temiz bir Galatasaray sunmak istiyorum. Projelerim orta vadeli. 3-4 sene süren projeler. Biraz sabırlı olmak gerekiyor. Riva çok önemli bir proje. Selahattin Beyazıt'a çok teşekkür ediyorum. 40 sene önce takımın bu duruma düşebileceğini düşünmüş ve orayı satın almış. Sonraki yönetimler hep Riva'yı değerlendirmek amacıyla çalışmalar yapmış ancak bazı sebeplerden olmamış. Bu konuda irademiz kesin ve değerlendirmek üzere hareket ettik. Şu anda da başarılı oluyoruz. Riva'nın Galatasaray'a yaklaşık 940 milyon TL gibi bir getirisi olacak. Süreç içerisinde bu rakam artacak. 1 misli daha fark olacak. Riva'dan 2 sene sonra toplam 2 milyar TL gibi bir rakam girmesini bekliyoruz. Emlak Konut, bu rakamı garanti etti. Şu anda bu kağıdı paraya çevirebiliyoruz. Sorumluluk artık Emlak Konut'ta. Şu anda Riva ve Florya arsalarının üzerine ipotek var. Geçmiş dönemlerde Florya arsası bankaya ipotek edilmiş ve borç para alınmış. Alınan paranın iki katı gelirler temlik edilmiş. Sonrasında bu gelirler verilmeyince üzerine Riva arsası ipotek edilmiş."

"2018'de tekrar aday olurum"

Başkanlığa tekrar aday olabileceğini söyleyen Dursun Özbek, "Efsane başkan olmak için harcama yapmak yanlış. Zamanla yaptığınız hizmetler sebebiyle bir şekilde anılırsınız. Galatasaray başkanı olarak anılmak bana yeterince gurur verir. Taraftarımızı memnun etmek amacıyla bütün çalışmalarımızı yapıyoruz. Bunu daha önce de cevapladım, 2018'de aday olup olmamayı, o gün düşünürüm. Verdiğimiz sözler var, tutabilirsek olur. Galatasaray camiasından o ışığı alırsam, 2018'de tekrar aday olurum" dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Sahurdan sonra hemen uyumayın: Organları yoruyor Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Elif Zeynep Özer, sahurdan sonra hemen uyumanın organları yorduğunu söyledi. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Elif Zeynep Özer, Ramazan ayında beslenmede dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili bilgi verdi. Ramazan orucunun vücuttaki toksinlerin temizlenmesine imkan sağladığını belirten Özer, sahurun önemli bir besin olduğuna dikkat çekti. Sahurdan sonra hemen uyumamak gerektiğine dikkat çeken Özer, iftardan sonra da çorba içtikten sonra bir kaç dakika bekleyip ana yemeğin verilen aranın ardından yenilmesi gerektiğini kaydetti. "Ramazan insan vücudunu yeniliyor" Ramazan ayında sağlıklı beslenmeye karşı herhangi bir engel bulunmadığını belirterek, “Aksine özellikle sağlıklı beslenme Ramazan’da mümkün olabilmektedir. Çünkü 11 ay boyunca yediğimiz gıdaların tamamının vücuttan atılması bir hayli zor. Ramazan orucu içerisinde yaşanan uzun süreli ‘açlık’ ile vücutta birikmiş toksinlerin temizlenmesine, insan vücudunun yenilenmesinin desteklenmesine destek olmaktadır. Orucun insanın beslenme alışkanlıklarından kaynaklanan mevcut sıhhi durumunun iyilik halini daha iyiye taşıyabilmesini sağlaması üzerine oluşturulmuş bir sistem şeklinde düşünülebilir” dedi. “Vücudun su dengesi bakımından kahve ve çay tüketimine dikkat edilmeli” Oruç tutarken uzak durulması gereken yiyeceklerle ilgili örnekler veren Özer, “Ramazan, aşırılıklardan ve abartıdan uzak kalma felsefesine sahiptir. Her anlamdaki aşırılık insana zarar verir. Gıdada da durum aynı şekilde, örneğin en sağlıklı olarak bilinen bir gıda abartılı bir biçimde fazla tüketilirse bu gıda kişiye zamanla zarar vermeye başlayacaktır. Ramazan’da, yani özellikle uzun süreli aç kalmış bir mideye, ilk besin maddesi olarak basit karbonhidratlar girerse burada sağlıklı beslenmeden kesinlikle bahsedemeyiz. Basit karbonhidratların özellikle Ramazan’da fazla tüketilmemesine özen gösterilmelidir. Basit karbonhidrat içeren besinler olarak; toz şekerler, mısır şekerleri, beyaz ekmek gibi unlu mamullerden bahsedebiliriz. Bunların dışında fazla tuzlu yiyecekleler vücutta su tutacağı ve kişide su ihtiyacı uyandıracağı için özellikle Ramazan ayında bu tür beslenme şeklinden muhakkak kaçınılmalı. Vücudun su dengesi bakımından kahve ve çay tüketimine de dikkat edilmeli” diye konuştu. “Özellikle kadınlar sahur yapmalıdır” Kadınların sahur yapmaları noktasında tavsiyede bulunan Özer, “Sahur oruç tutarken önemli, fakat olmazsa olmaz değil. Ramazan ayının her yıl değişmesinin beraberinde getirdiği açlık süreçleri de değişmekte, bunun oluşturduğu 16 saat ve üzeri açlık durumlarında hormonal dengenin korunması bakımından özellikle kadınların sahur yapmalarını tavsiye ederim. Ramazan’da yapılan en büyük yanlışlardan biri ise, günlük su tüketimini iftardan sonraki süreçte tamamlayabilmek adına tek seferde büyük yudumlarla su tüketmek. Günlük tüketilmesi gereken su miktarının yudum yudum içilerek tamamlanması istenilen faydayı sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki hızlı içilen su vücuttan hızla atılırken yavaş yavaş/yudum yudum içilen su vücuttan daha yavaş atılır. Fazla susuzluk çekmemek ve gerekli mineral dengesinin sağlanabilmesi adına soda ve demirhindi şerbetinin (Osmanlı Saray Mutfağı’ndan) içilmesini öneririm. Eğer kişinin mide sorunu yoksa sodaya limon ve az miktarda tuz eklenip içilmesi faydalıyken, kişinin mide sorunu varsa kişi sodayı suyla karıştırarak içebileceği gibi yüksek mineralli su da tercih edebilir. Ramazan ayında yoğun baş ağrıları yaşanmaması adına su tüketimi oldukça önemlidir” şeklinde konuştu. “Sahurun hemen ardından uyunmuşsa, organların yorulması söz konusu olacaktır” Sahurda işlenmiş gıdalardan uzak durulması gerektiğini belirten Özer, “Sebzeden zengin, yumurta (haşlanmış, omlet vb), peynir ve az tuzlu zeytin tercih edilebilir. Meyve istenirse tüketilebilir; ancak içerisinde şeker bulunduğu için acıkmaya etki edeceği bilinmelidir. Salam, sucuk, sosis gibi işlenmiş gıdaları tüketmemeli ve fazla şekerli gıdalardan uzak durulmalıdır. Doğallıktan uzaklaşmış gıdaları tercih listemizin dışında tutmalıyız. Vücudun kendi sisteminde organlar sürekli çalışma halindedir. İnsan uyuyunca organları daha yavaş çalışarak dinlenebilme sağlanırken, sahurda yiyecek-içecek tüketiminde bulunulup hemen ardından uyunmuşsa, organların yorulması söz konusu olacaktır. Yemek yedikten en iyi ihtimalle minimum bir saat sonra uyunmalıdır” ifadelerini kullandı. “İşlenmiş gıdalardan uzak durulmalıdır” Gluten hassasiyeti olanların Ramazan’da çok şanslı olduklarını söyleyen Özer, "Sağlıklı beslenmede bilinen yanlışlardan biri unlu mamulleri (örneğin ekmek) yersek tok kalırız düşüncesidir. Glutensiz beslenenler zaten undan uzak bir beslenme biçimleri olduğu için halihazırdaki sağlıklı beslenme biçimlerini koruyarak Ramazan ayını rahat geçirebileceklerdir. Sağlıklı beslenme rutininde yer alan sebze yemekleri ile proteince zengin yiyeceklerle beslenilirse açlık hissini yoğun yaşamayacaklardır. Ramazan ayında ve Ramazan ayı dışında da dikkat edilmesi gereken en önemli husus işlenmiş gıdalardan uzak durulmasıdır. Bu, gıda alerjisi olmayan kişiler için de geçerlidir” dedi.
Bursa Bursa’da yanan ormanların yerine 48 bin fidan dikildi Bursa’da 11 Ağustos 2018 tarihinde Mudanya ilçesinde çıkan orman yangınında 36 hektar alan zarar gördü. Zarar gören alanlara Bursa Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri, 2024 yılından itibaren 15 bin adeti tıbbi aromatik bitki olmak üzere 48 bin fidan dikti. Bursa’nın Mudanya ilçesi Çağrışan Mahallesi’nde 11 Ağustos 2018 tarihinde çıkan orman yangınında 36 hektar alan zarar görmüştü. Bursa Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları ile birlikte yanarak zarar gören ağaç ve diğer bitkilerin temizlenmesinin ardından toprak işlendi. 4 ay süren çalışmaların ardından aralık ayında ilk fidan toprakla buluşturuldu. Yangında zarar gören alanı tekrar ormanlaştırma çalışmaları çerçevesinde, 15 bin adeti tıbbi aromatik bitki olmak üzere toplam 48 bin fidan dikilen alan zamanla eski görünümüne kavuşacak. "Saha içerisinde hiçbir alan kaybımız olmadı" Orman yangınında zarar gören alanın tamamının ormanlaştırıldığını ifade eden Bursa Orman Bölge Müdürü Esat Şimşek, "İçinde bulunduğumuz alan 11 Ağustos 2018 yılında çıkan Mudanya Çağrışan alanı içerisindeyiz. Burada 36 hektarlık alan orman yangınında zarar gördü. Bu 36 hektarlık alan içerisinde çalışma arkadaşlarımız hızlı ve etkili müdahale ile 1 gün içerisinde bu alanı kontrol altına aldılar. Hemen arkasından bu alanın tekrar orman olabilmesi için gerekli adımların atılması, başka bir faaliyet ve amaç için kullanılmaması için çalışmalara başladılar. İlk iş olarak içerisinde zarar görmüş ağaç ve çalıları temizleyerek araziyi toprak işlemesi yaparak fidan dikimi haline getirdiler. Kısa bir süre içerisinde ağustos ayından aralık ayına kadar bu faaliyetleri yerine getirdik. İlk fidanı da aralık ayında toprakla buluşturduk. Toplam saha içerisinde 48 bin fidan toprakla buluşturuldu, bunun 15 bin tanesi de tıbbi aromatik bitki. Saha içerisinde hiçbir alan kaybımız olmadı" şeklinde konuştu. Son 10 yılda çıkan 774 yangından zarar gören 2 bin 398 hektar alan tekrar ormanlaştırıldı Orman yangınlarında zarar gören alanların orman bölge müdürlüğü ekipleri tarafından tekrar ormanlaştırıldığını ve kesinlikle farklı bir amaçla kullanılmadığının altını çizen Şimşek, "Türkiye ormanlarında 1 metrekare bile yanan alan başka bir faaliyet ve amaç için kullanılmıyor. Son 10 yıl içerisinde Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nde 774 adet yangın 2 bin 398 hektarlık alan da bu yangınlardan zarar gördü. Bu alanlar içerisinde de şimdiye kadar tamamında bu faaliyetleri yerine getirdik, tamamında da ağaçlandırma çalışmalarını yaptık. Her sene bu alanlarda koruma kontrollerimizi ve bakım çalışmalarımızı yapıyoruz. 2023 yılı içerisinde Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nde 76 adet yangın meydana geldi. Bu yangınlarda da 395 hektarlık alan zarar gördü. Şu ana kadar 2023 yılında çıkmasına rağmen 218 hektarlık alanda 265 bin fidanı toprakla buluşturduk. Bu günden sonra da 175 hektarlık alanda 180 bin fidanı yıl sonuna kadar toprakla buluşturarak 1 yıl içerisinde ormanlaştıracağız" ifadelerini kullandı. "Orman yangınlarının önlenmesi için proje geliştiriyoruz" Bursa Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin muhtemel orman yangınlarına karşı daima hazırlıklı olduğunu ifade eden Şimşek, "2024 yılı ile ilgili çalışmalarımızda Bursa Orman Bölge Müdürlüğü olarak orman yangınlarını önleme ve mücadele çerçevesinde 2 helikopter, 55 arazöz, 12 su ikmal aracı, 19 iş makinesi, bu konularda uzman 175 kişilik teknik uzman kadromuz ve 529 yangın personelimiz ile hazır bir şekilde orman yangınlarını önleme ve mücadele konusunda çalışmalarımıza başladık. Yangınların çıkmaması için eğitimler ve bu konu ile alakalı vatandaşları bilgilendirme çalışmalarına önem verdik. 2024 yılı içerisinde hedefimiz 10 bin kişiye bir proje geliştirip orman yangınlarının önlenmesi ile ilgili eğitimler planlayıp yangınların çıkmaması için bir proje geliştiriyoruz" dedi.