GÜNDEM - 18 Nisan 2015 Cumartesi 16:34

Elvan: ‘Muhalefetin sırtında yumurta küfesi yok ama bizim var’

A
A
A
Elvan: ‘Muhalefetin sırtında yumurta küfesi yok ama bizim var’

Eski Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı ve AK Parti Antalya 1’inci sıra milletvekili adayı Lütfi Elvan, 'İstikrarı bozmaya çalışanlara fırsat vermeyin. Verilen vaatlere kanmayın. Muhalefetin sırtında yumurta küfesi yok ama bizim var ve o yumurtaları kırmadan ülkeyi daha büyük ve güçlü yapmak gibi bir görevimiz de var' dedi.

Eski Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı ve AK Parti Antalya 1’inci sıra milletvekili adayı Lütfi Elvan, sivil toplum kuruluşları ile görüşmelerinin ilk ayağını Döşemealtı Sanayici ve İşadamları Derneği (DÖSİAD) üyeleri ile bir araya geldi. AK Parti Antalya İl Başkanı Rıza Sümer, DÖSİAD Başkanı Gültekin Gencer, Ak Parti Antalya milletvekili adayları ve sanayicilerin katıldığı toplantıda Elvan, geçmişi hatırlatan bir konuşma yaptı. 90’lı yıllarda yurt dışına eleman göndermenin hayal olduğunu devlet memuru maaşını ödemekte dahi güçlük çekildiğini söyleyen Elvan şöyle konuştu:

“Ben sanayicilerle sürekli iç içe oldum. Sorunlarını çözmek için çalıştık. 2002 yılından bugüne kadar verdiğimiz her sözün arkasında durduk. Çünkü biz hep geçmişi hatırladık. 1994’ü 1999’u hatırladık. Ben o günlerde bürokrattım. Eskiden bir dosya kağıdını bile dışarıdan satın alırdık. Bırakın yurt dışına eleman göndermeyi devletin memurunun maaşını ödeyemiyorduk. O dönemlerde Kamu İktisadi Teşekkülleri genel müdürleri her gün banka banka dolaşıp kredi almaya çalışıyorlardı. Memur ve işinin maaşını almak için. Ne oldu birikip birikip patladı” dedi.

“İSTİKRARI BOZMAK İSTEYENLERE FIRSAT VERMEYİN”
Siyasi partilerin 90’lı yıllarda devletin bütçesinde bakmadan siyasi vaatlerde bulunduğuna dikkat çeken Elvan, istikrarı bozmak isteyenlere fırsat verilmemesi gerektiğini söyledi. İş adamlarına istikrarın bozulmaması için dikkatli olmalarını da tavsiye eden Elvan şöyle konuştu:
“Bir ailenin bütçesi olduğu gibi devletinde bir bütçesi vardır. Ölçüsüz hareket edilirse fabrika ya da aile ayakta durabilir mi? O günleri bir daha yaşamak istemedik. Siyasi partiler o dönemde siyasi vaat yarışına girip devletin hesabına bakmadan harcama yaparlardı. Aman ha dikkatli olun. Bu ülkenin büyümesini istiyorsanız dikkatli olun. İstikrarı bozmaya çalışanlara fırsat vermeyin”

“DEVLETİN BAKANI İMF MEMURUNUN TALİMATINI EZİK BİR ŞEKİLDE DİNLERDİ”
90’lı yıllardaki siyasi durumu hatırlatan Lütfi Elvan, o dönemde Devlet Planlama Teşkilatı'nda ( DPT) çalıştığını söyledi. İMF’ye olan borçtan dolayı devletin bakanının İMF memurunun talimatlarını ezik bir şekilde dinlediğini ve İMF memurunun talimatlarının hükumet programına almak zorunda kaldıklarını belirten Elvan sözlerini şöyle sürdürdü: “Düşünün 90’lı yıllara döndüğünüzü ve siyasi kavgaları, koalisyon dönemlerini düşünün. O dönemde ben bizatihi Devlet Planlama Teşkilatı'nda çalışıyordum.

İMF memuru gelip ezik bir şekilde bir ülkenin bakanı onun verdiği talimatları dinlerdi. Biz hükumet programımıza o İMF memurunun verdiği talimatları yazardık. Yine eski günlere dönmek isteyenler var. Sakın ha aldanmayın. Bu ülkenin sizin istikrarınız önemli. Organizede 3 fabrika kapansa işçiler çıkarılırsa o fabrika bir daha ayağa kalkamaz. O nedenle çok dikkatli ve tedbirli olacağız. 2002 yılından beri, partimizin seçim beyannamelerini hazırlayanlardan biriyim. Hiçbir zaman hiçbir şekilde yapamayacağımız bir şeyi koymadık”

“SIRTIMIZDA YUMURTA KÜFESİ VAR”
Seçim beyannamesini inceleyip Ak Parti’nin hiçbir vaadinin olmadığını söyleyenleri de eleştiren Elvan, “Bir vaadimizin olmadığı söylediler. Oraya koyduğumuz her kelime hesaplanmıştır. Bütçemize ne yük getirecek hepsi hesaplanmıştır. Onların sırtlarında yumurta küfesi yok. Bizim sırtımızda yumurta küfesi var. O yumurtaları kırmadan taşıyıp ülkeyi daha da büyüteceğiz” şeklinde cevap verdi. Sanayicileri güçlendirecek projeler hazırladıklarını da müjdeleyen Elvan, önümüzdeki dönemde yatırımları büyüteceklerini söyledi.
Konuşmanın ardından Lütfi Elvan ve diğer milletvekili adayları DÖSİAD üyeleri ile toplu fotoğraf çektirdi. DÖSİAD Başkanı Gültekin Gencer, Elvan’a Döşemealtı halısı hediye etti. 

ALPARSLAN ÇINAR - İSMET ERSOY 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.