GÜNDEM - 30 Ekim 2015 Cuma 11:55

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde resepsiyon verdi

A
A
A
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde resepsiyon verdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Devletle millet arasında bilinçli bir şekilde oluşturulan ve sürekli derinleştirilmeye çalışılan mesafe yüzünden ülkemizde sık sık darbecilere ve vesayet odaklarına gün doğdu" dedi.

Devlet erkanının Anıtkabir ziyaretiyle başlayan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının son adresi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin kuruluşunun 92. yıl dönümü dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde devlet erkanına resepsiyon verdi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve TSK komuta kademesinin tam kadro katıldığı resepsiyona iş, siyaset, sanat ve spor camiasından önemli isimler yer aldı. Davete katılanlar arasında İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mücahit Ören, Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Kapan, TGRT Haber ve İhlas Haber Ajansı (İHA) Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar ile İhlas Medya Grup Başkanı Nuri Elibol katıldı.

"KURULUŞUNDAN BUGÜNE TÜRKİYE CUMHURİYETİ" SİNEVİZYON GÖSTERİSİ
Resepsiyon Cumhuriyetin kuruluşuna uzanan yılların anlatıldığı sinevizyon gösterisiyle başladı. Kurtuluş Savaşı yıllarına ilişkin Genelkurmay Başkanlığı arşivlerinden alınan görüntülerin yer aldığı filmde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Birinci Meclis'teki hitabının görüntüsü de yer aldı.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile eski başbakanlardan Adnan Menderes'in, Cumhuriyetin kuruluşuna ilişkin sözlerinin kullanıldığı görüntülerde Türkiye'nin "geçilen bütün meşakkatli yolların ardından bugün güçlü bir çınar haline geldiğine" dikkat çekildi. Davetlilerin ilgiyle izlediği sinevizyon gösterisi yoğun alkış aldı.

"CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLLİYESİ'NE, MİLLETİN EVİNE HOŞ GELDİNİZ"
Resepsiyonda günün anlam ve önemini anlatan kısa bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, davetlilere "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, milletin evine hoş geldiniz" diyerek sözlerine başladı. Resepsiyona katılan herkese teşekkürlerini ileten Erdoğan, Türk milletinin Cumhuriyet Bayramı'nı kutladı.
"Türkiye'nin 92 yıllık cumhuriyet serüveni, bu topraklarda 940 yıldır kesintisiz devlet varlığımızın son aşamasıdır" diyen Erdoğan, Selçuklu'dan Osmanlı'ya oradan Cumhuriyete kadar devam eden devlet geleneğimiz, millet olarak kadim geçmişimizle ve medeniyet birikimimizle özellikle zenginleşerek bugünlere ulaşmıştır. Bununla birlikte Kurtuluş Savaşımızı gerçekten çok zor şartlar altında verdiğimiz, Cumhuriyetimizi aynı şekilde kurduğumuz gibi bu dönem de ciddi sıkıntılar yaşadığımız da aşikardır. Devletle millet arasında bilinçli bir şekilde oluşturulan ve sürekli derinleştirilmeye çalışılan mesafe yüzünden ülkemizde sık sık darbecilere ve vesayet odaklarına gün doğdu. Bu yüzden benzer şartlarda yola çıktığımız ülkelerin çoğu demokraside ve kalkınmada biz önemli mesafe katederken biz sürekli kendi içimize kapanarak, enerjimizi iç mücadelelerle heba ederek geride kaldık. Fakat milletimiz demokrasi yolundaki kararlılığından, milli iradeyi hakim kılma mücadelesinden asla vazgeçmemiştir" ifadelerini kullandı.

"TERÖR OLAYLARI BİZİ 2023 HEDEFLERİMİZDEN ASLA ALIKOYAMAYACAK"
Türkiye'nin son döneminin bu bakımından tarihi mesafelerin katedildiği, çok önemli ilerlemelerin kaydedildiği bir dönem olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Ülkemizin bugün sahip olduğu güçlü altyapının, ekonomik değerlerin ve demokratik kazanımların pek çoğu son 13 yılın ürünüdür.

Devletle milletin el ele verdiğinde, aynı değerler etrafında bütünleştiğinde, aynı hedeflere yöneldiğinde hangi başarıların elde edildiğini görmek isteyen, bu dönemi iyi incelemelidir. Milletimiz aksi yöndeki tüm gayretlere rağmen, duasıyla, emeğiyle, alınteriyle gerektiğinde de kanıyla ülkesinin, devletinin yanında olduğunu her vesileyle göstermiştir. Büyük bir memnuniyetle belirtmeliyim ki Cumhuriyetimizin 92. yıl dönümünde iftiharla anacağımız en büyük kazanımlarımızdan biri işte budur. Dün yine burada, bu salonda gerçekleştirmiş olduğumuz 81 ilimizden gelen bini aşkın vatandaşlarımızla buluşmamızda ve gündüz iştirak ettiğimiz Cumhuriyet Bayramı töreninde bu gerçeği teyit etme imkanı buldum. Bölgemizdeki gelişmeler ve terör olayları bizi cumhuriyetimizin 100. yıl dönümü olan 2023 için belirlediğimiz hedeflere ulaşmaktan asla alıkoyamayacaktır" dedi.

SİYASETÇİLERE ÇAĞRI
"Milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine sahip çıktığını, bir olarak, iri olarak, diri olarak, hep birlikte Türkiye olarak ortak geleceğine yürümekte kararlı olduğunu adeta haykırmaktadır" ifadesini kullanan Erdoğan, şunları söyledi:
"Ülkenin yöneticileri olarak bizlere düşen, milletimizin bu talebine cevap vermek, bu beklentisini hayata geçirmek gece gündüz çalışmaktır.

Türkiye'nin siyasetçileri, bürokratları, sanatçıları, sporcuları velhasıl sahip olduğu değerlerin temsilcileri olan siz değerli vatandaşlarımdan bu doğrultuda çok daha fazla gayret beklediğimi özellikle belirtmek istiyorum. Bu duygularla başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere İstiklal ve istikbal mücadelemizin tüm kahramanlarını bir kez daha rahmetle tazimle yad ediyorum. Bin yıldır bu toprakların vatanımız olması için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan şehitlerimize ve gazilerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından davetlilerin arasına geçerek tek tek tokalaştı ve ayaküstü sohbet etti.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A ÖZEL SÜRPRİZ
Resepsiyonda ayrıca bir sürpriz de yaşandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kürsüde konuşmasını tamamlamasının ardından bir anda fonda, "Uzun İnce bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece" adlı türkü çalınmaya başladı. Davetlilerin arasında bulunan bazı isimlerin ayrı ayrı mikrofonlardan türküyü seslendirmeye başlaması şaşkınlığa neden oldu.

Bu isimlerin kim olduğu öğrenilince sürpriz ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığı bünyesinde çalışan iki garson, iki koruma, bir idari işler personeli ve üç sanatçıyla birlikte Klarnet Sanatçısı Serkan Çağrı'nın eşlik ettiği sürpriz, davetlilerden yoğun alkış aldı. Sürprizin Cumhurbaşkanı Erdoğan için günün anlam ve önemine ilişkin hazırlandığı öğrenildi.

Resepsiyon Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden uçan fenerler havaya bırakılmasıyla sona erdi. 

SİNAN USLU
ANKARA

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.