DÜNYA - 30 Kasım 2015 Pazartesi 21:07

Erdoğan: 'Sayın Putin'e diyorum...'

A
A
A
Erdoğan: 'Sayın Putin'e diyorum...'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'in Türkiye'nin DAİŞ'ten petrol aldığı iddialarıyla alakalı olarak, " Böyle bir şey ispat edildiği anda bizim milletimizin asaleti şunu gerektirir, ben bu makamda durmam. Ama Sayın Putin'e diyorum: Sen o makamda durur musun? Bu kadar açık bunu konuşuyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin'in Türkiye'nin DAİŞ'ten petrol aldığı iddialarıyla alakalı olarak, " Böyle bir şey ispat edildiği anda bizim milletimizin asaleti şunu gerektirir, ben bu makamda durmam. Ama Sayın Putin'e diyorum: Sen o makamda durur musun? Bu kadar açık bunu konuşuyorum" dedi. 

Paris'teki BM İklim Değişikliği Zirvesi'ndeki temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türk basınına değerlendirmelerde bulundu. Ev sahibi Hollande ile bir görüşmelerinin olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hollande ile yaptığımız görüşmede Türkiye-Fransa ilişkilerini ele aldık. Bunun yanında da ayrıca bölgede meydana gelen gelişmeleri, son Rusya-Türkiye arasındaki gelişmeleri değerlendirme fırsatı bulduk. Zira bu arada biliyorsunuz sayın Hollande'nin bir Moskova ziyareti olmuştu. Bu Moskova ziyaretinden de hareketle bu değerlendirmeyi yaptık" dedi.

"RUSYA'NIN BUNU BİLDİĞİNİ GÖRMEK BENİ MEMNUN ETTİ"

Rus uçağının düşürülmesinden sonra iyi niyetlerini ortaya koyduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Daha ilk günden Sayın Putin'le görüşme isteğimizi ifade ettik. Ondan sonraki gelişmeler noktasında da biz sadece süreci takip ediyoruz. Rusya tarafından birçok açıklamalar yapılıyor, onları da şu anda izliyoruz. Fakat şu konuyu bütün radar tespitleriyle de kendi önlerine koyduk. Suriye tarafından milliyeti bilinmeyen iki uçağın hava sahamıza doğru gelmesi olayını kendilerine belgelerle anlattık. Onların da bunu bildiklerini görmek beni ayrıca mutlu etti. Çünkü değişik kanallardan bu bilgiler onların eline ulaşmış vaziyette. Hava sahamızda 5 dakika içinde 10 kez Suriye hava sahasındayken uyarılan milliyeti bilinemeyen bu iki uçak bizim hava sahamıza girdikten sonra bunlardan bir tanesi 17 saniye içerisinde tekrar Suriye tarafına geçiyor. Ama ikinci uçak bizi F16'larımız tarafından vuruluyor ve vurulduktan sonra Suriye topraklarına düşüyor. Uçağın içindeki iki pilottan bir tanesi Suriyelilerin eline geçiyor, diğeri ise oradaki Türkmenlerin eline ölü olarak geçiyor. Orada biliyorsunuz birçok örgüt, aşiret vesaire var. Onları da Hatay Valiliğimizin girişimleriyle alıyoruz. Aldıktan sonra da Ankara'ya getirmek suretiyle GATA'da gerekli olan bütün işlemler yapılıyor. Bu sabah da 10.30 gibi Rusya tarafına bu pilot da verilmiş oluyor. Dini şeyleri Ortodoks rahip tarafından yapılıyor, sonra da Ruslara teslim ediliyor. Böylece bu konuyla ilgili işlemi tamamlamış oluyoruz" diye konuştu.

"SAYIN PUTİN'E DİYORUM, SEN O MAKAMDA DURUR MUSUN?"

Bu süreç içerisinde birçok şeyin konuşulduğunu ama kendilerinin sabırla ve teenniyle bu süreci devam ettirmenin gayreti içerisinde olduklarını ifade eden Erdoğan, "Stratejik ortaklık konumuna gelmiş iki ülkenin böyle duygusallıklarla dolu açıklamalar içerisinde bulunmasının doğru olmadığını defaetle ifade ettik. Hele hele Türkiye'nin DAİŞ'ten petrol alıyormuş gibi yakıştırmayı kabul etmemiz mümkün değil. Bunu da ahlaki bulmadığımızı ifade ettim. Burada çok açık, net bir şey söylüyorum. Böyle bir konuyu konuşmak sadece 'Laf ola beri gele' olmaz. Bunlar iddia, belge ile ortaya sürülür. Eğer böyle bir belge varsa ortaya koysunlar, bu belgeleri görelim. Bizim biliyorsunuz petrol kaynağımız, petrol aldığımız ülke bellidir. Biz Rusya'dan petrol ve doğalgaz alıyoruz. Biz İran'dan alıyoruz, Azerbaycan'dan alıyoruz, Irak'tan alıyoruz, Cezayir'den, Katar'dan, Nijerya'dan, buralardan biz petrol ve doğalgaz alıyoruz. Şu anda DAİŞ terör örgütünden petrol alan kişilerden bir tanesi Rus ve Suriye vatandaşı olduğu Amerikan Hazine Bakanlığı tarafından söylenmiş olan George Haswani'dir. Bu kişi Suriye rejimine petrol satmaktadır. Bu belli, bunu Amerikan Hazine Bakanlığı da açıkladı. Bu ortada, önce bir defa bunun hesabını versinler. 'İftira at, tutmazsa iz bırakır' bu zaten onların geleneğinde var. İftiralarla böyle şeyler yürümez. Burada çok çok iddialı bir şey de ortaya koyarım. Böyle bir şey ispat edildiği anda bizim milletimizin asaleti şunu gerektirir, ben bu makamda durmam. Ama Sayın Putin'e diyorum, 'Sen o makamda durur musun?' Bu kadar açık bunu konuşuyorum. Bunu bugün buradaki bazı liderlerle de paylaştım. Bilgim dahilinde asla bugüne kadar böyle bir şey bugüne kadar olmamıştır. Biz petrol kaçakçılığı yapanları da enseleriz, gereğini bugüne kadar hep yapmışızdır ve yapmaya da devam ederiz. Biz bugüne kadar hep yasal yollarla çalıştık. 'Nereden petrol alıyoruz, nereden doğalgaz alıyoruz?' bunların hepsi bellidir. Biz terör örgütleriyle bu tür alışverişi yapacak kadar haysiyetsiz değiliz. Bunu da herkesin bilmesi lazım" dedi.

"OBAMA İLE AĞIRLIKLI OLARAK BU KONUYU GÖRÜŞECEĞİZ"

Yarınki Obama görüşmesiyle alakalı olarak da Rus uçağının düşürülmesi konusunu ağırlıklı olacağını ifade eden Erdoğan, daha sonra gerekli açıklamaları yapacağını ifade etti.

15 Aralık'taki Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konseyi toplantısının iptal edilip edilmediğine ilişkin sorulan soruya cevap veren Erdoğan, "O davet üzere olan bir şey değil biliyorsunuz, o bizim mutadımızdır. Ama şu anda taraflardan bir açıklama gelmediği için öyle veya böyle taraflardan bir açıklama yapmak da doğru olmaz. Göreceğiz gelişmeleri, ona göre gerekli açıklamalar yapılır" diye konuştu.

"ETEKLERİNDE NE KADAR TAŞ VARSA DÖKÜLSÜN"

Rusya tarafından uygulanan yaptırımlara Türkiye'nin cevap verip vermeyeceği konusunda sorulan soruya cevap veren Erdoğan, "Biraz sabırlı olalım. Biz duygusal davranmayalım. Bütün bunların hepsini görelim. Eteklerinde ne kadar taş varsa dökülsün. Ondan sonra bizde de varsa birikmiş taşlar, biz de dökmeye başlarız" dedi.

"HAZMEDİLİR BİR ŞEY DEĞİL"

Rusya tarafıyla yeniden görüşüp görüşmeme konusunda bir girişimlerinin olup olmayacağı hakkındaki soruyu yanıtlayan Erdoğan, "Devlet arasında, milletler arasında böyle uzun uzadıya iplerin koparıldığı şeyler olmaz. Bir iplik bile olsa o bağı tutmaktır, korumaktır. Biz bunu korumaya şu anda gayret ediyoruz. Kopmasını istemiyoruz çünkü bizim farklı bağlarımız var. Rusya tabii bunu nasıl sürdürecek? Onu bilemem. Biz de tabii gelişmelere göre nihai bir karar da vereceğiz. Daha önce de söylediğim gibi Türkiye bir kabile devleti değildir. Şu anda 80 milyon nüfusu olan G20'nin üyesi bir ülkeyiz. Aynı masayı beraber paylaştığımız bir ülkenin bize karşı böyle bir şeyi yapması hazmedilebilir bir şey de değildir. Bunların değerlendirmelerini yaptıktan sonra bu konuyla ilgili kararımızı veririz" ifadelerini kullandı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gastronomi kenti Gaziantep’te 40 TL’ye menü yemek hizmeti Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hayata geçirilen ’Haydi Sofraya Lokantası’nda 40 TL’ye içerisinde 4 çeşit yemeğin bulunduğu menü hizmeti verilmeye başlandı. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, gastronomi kentinde önemli bir projeyi daha hayata geçirdi. Başkan Fatma Şahin liderliğinde önemli projelerle adından söz ettiren Gaziantep Büyükşehir, son zamanlarda yeme-içme sektöründe yaşanan ciddi artışlara karşı Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi’nde ’Haydi Sofraya’ lokantasını hizmete açtı. Faaliyete başlayan Haydi Sofraya lokantasında 4 çeşit yemekten oluşan menü 40 TL’ye satılıyor. Lokantada 12.00-13.30 saatleri arasında öğle yemeği, 17.30-19.30 saatleri arasında ise akşam yemeği hizmeti veriliyor. "4 çeşitten oluşan menüyü 40 TL gibi uygun bir fiyata satarak vatandaşlara hizmet vermekteyiz" Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Haydi Sofraya Lokanta Koordinatörü Ertuğrul Er, "Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatma Şahin’in talimatlarıyla yiyecek-içecek sektöründe ’Haydi Sofraya’ lokantamızı hayata geçirdik. Tesisimiz Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi içerisinde yer alıyor. Tesisimizde 4 çeşitten oluşan menüyü 40 TL gibi uygun bir fiyata satarak vatandaşlarımıza hizmet vermekteyiz. Haydi Sofraya lokantalarımız uygun fiyatı ile ilerleye günlerce şehrin değişik noktalarında da hizmet vermeye başlayacak. Burada öğle ve akşam olmak üzere 2 öğün olarak vatandaşlarımıza hizmet vermekteyiz. Öğle servisimiz 12.00-13.30 saatleri arasında, akşam servisimiz ise 17.30-19.30 saatleri arasında hizmet vermektedir. Vatandaşlarımızın yoğun ilgisi var. Vatandaşlar burada yemekleri yedikten sonra çok memnun kalarak teşekkür ediyor bizlere. Yani olumlu dönüşler alıyoruz" dedi.
İstanbul Vodafone Red’lilere 100 milyon TL’yi aşkın değer sağlanacak Yeni dönemde hem Opet, İspark, Havaist gibi markalarla sözleşmelerini yenileyen, hem de marka ayrıcalıklarına Migros, BigChefs, SushiCo ve Les Benjamins gibi iş ortaklarını ekleyen Vodafone Red, müşterilerine toplamda 100 milyon TL’nin üzerinde değer oluşturmayı hedefliyor. Vodafone Red, yenilikçi ürün ve hizmetleriyle müşterilerinin hayatını ekonomik ve sosyal yönden kolaylaştırmaya devam ediyor. Yeni dönemde hem Opet, İspark, Havaist gibi markalarla sözleşmelerini yenileyen, hem de marka ayrıcalıklarına Migros, BigChefs, SushiCo ve Les Benjamins gibi iş ortaklarını ekleyen Vodafone Red, müşterilerine toplamda 100 milyon TL’nin üzerinde değer oluşturmayı hedefliyor. Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şunları söyledi: “Vodafone Red, sadece tarifelerden oluşan bir dünya değil. Müşterilerimizin uçtan uca iletişim ihtiyaçlarını karşılarken, onlara seyahatten ulaşıma, eğlenceden yeme içmeye kadar pek çok alanda birçok ayrıcalık sunuyoruz. Yaptığımız araştırmalara göre, müşteriler kendilerini daha değerli hissetmek ve kullandıkları markanın yanlarında olduğunu bilmek istiyor. Diğer yandan, akıllı harcama yaptığını bilmek de müşterilerimiz için çok önemli. ‘Red dolu dolu’ çatısı altında hem Red’e yeni gelen müşterilerimiz hem de tarifesini Red ile yenileyen müşterilerimiz için kendilerini özel ve öncelikli hissedecekleri marka ortaklıkları ve fırsatlar sunuyoruz. Yeni dönemde Vodafone Red’lilere 100 milyon TL’yi aşkın değer sunmayı hedefliyoruz. Red’li müşterilerimize yaşam tarzlarına uyan ayrıcalıklarla uçtan uca bir deneyim yaşatmaya devam edeceğiz.” Red’den yeni marka indirimleri Vodafone Red’e yeni gelen ve mevcutta Vodafone’lu olup tarifesini Red ile yenileyen müşterilere Migros’ta 500 TL ve üzeri alışverişlerde 100 Money hediye, Les Benjamins’te 5.000 TL ve üzeri alışverişlerde 1.000 TL indirim, Sushico’da 800 TL ve üzeri harcamalarda 100 TL indirim, BigChefs’te 750 TL ve üzeri harcamalarda 100 TL indirim sunuluyor. Ayrıca, Opet’te 750 TL ve üzeri akaryakıt harcamalarında 100 TL değerinde Opet Yakıt Puan hediye ayrıcalığı da devam ediyor. Vodafone Red, tüm müşterilerine ise İstanbul Havaalanı ve Sabiha Gökçe Havaalanı’na Havaist ile transferde yüzde 50 indirim; İstanbul’daki İspark otoparklarında 2-4 saate kadar ücretsiz otopark hakkı; Seyahat Yanımda üzerinden alınacak yurtiçi uçak biletinde 150 TL indirim gibi ayrıcalıklar sunuyor. Red ayrıcalıklarına Yanımda’dan ulaşılabiliyor Vodafone Red’in tüm marka ortaklığı kampanyalarından faydalanmak için, Vodafone Yanımda’nın içindeki Fırsatlar Dünyası’ndan (Happy) ilgili kampanya sayfasına girilmesi ve ilgili sayfada “Fırsatı Kullan” butonuna tıklanarak kod alınması gerekiyor. Marka ayrıcalıklarında kullanım hakları, sahip olunan tarifeye göre yılda 1 ile yılda 6 arasında değişiyor.
İstanbul Bulut tohumlama ekosistemi bozuyor Kurak bölgelere yağmur yağdırmak için geliştirilen Bulut tohumlama yöntemi ekosisteme zarar verebiliyor. Meteoroloji Mühendisi Dr. Güven Özdemir, “Bulut tohumlama kurak araziler için çözüm olarak geliştirilen bir proje fakat yağış için yapılan tohumlama sonrası durumu kontrol edebilmek mümkün değil. Bu yapılan eylem ekosisteme zarar verebilir” dedi. Son yıllarda kurak bölgelerde yağışların artırılması amacıyla ‘bulut tohumlama’ yönteminin kullanıldığı konuşuluyor. Geçtiğimiz günlerde Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) yoğun yağış sonrası can kayıplarının yaşandığı sel olayının perde arkasında ‘bulut tohumlama’ yönteminin bulunduğu öne sürüldü. Söz konusu yöntemle ilgili bilgi veren Meteoroloji Mühendisi Dr. Güven Özdemir, “Bulut tohumlama yöntemi yağışın az olduğu bölgelerde kuraklığa çözüm olması için geliştirilen bir proje. Uçaklar sayesinde bulutlara enjekte edilen gümüş iyodür veya kuru buz bulutun sıcaklığını düşürüp yağmur sularını bırakmasını sağlıyor. Fakat bu durumun mega kent üzerinde veya şehir merkezi üzerinde denenmesi olumsuz sonuçlar getirebiliyor. Yağış sağlandıktan sonra yağışı kontrol altına almak mümkün değil. Bu da ekosistemi veya doğanın düzenini bozabiliyor” dedi. “Bulut tohumlama, kuraklığı önlemek için geliştirilen bir proje” Meteoroloji Mühendisi Dr. Güven Özdemir, “Bulut tohumlama 1940’lı yıllardan itibaren bilim adamlarının kuraklıkla ilgili nasıl geliştirebiliriz tatlı suya nasıl ulaşabiliriz nasıl etkili bir su rejimi sağlanabilir diye çalıştıkları bir bilimsel çalışma. Tabi ki uzun yıllardır çalışmalara rağmen güvenilirlik kazanmış değil. Bulut tohumlama bulut içerisine tabi ki her bulut değil nemi yüksek olan ve yağmaya elverişli olan bulut sıcaklığını düşürülerek yoğunlaşma çekirdeklerinin bulut içerisine enjekte edilmesi. Tabi yoğunlaşma derken kuru buz gibi gümüş iyodür gibi sıcaklığı eksilerde olan -80 ile -150 arasında derecesi olan bu şeylerin bulut içerisine enjekte edilmesi. Nasıl enjekte edildiğini sorarsanız bunlar uçaklar ve dronelar sayesinde yapılıyor. Uçakların kanat kısmına takılan fişekler kuru buz veya gümüş iyodür gibi kimyasal maddelerin bulut sıcaklığını düşürebilecek maddeleri enjekte eder. Belli yükseklikte bulutun üst kısmından içine doğru veya aşağıdan yukarıya doğru roket şeklinde atılarak yapılır” dedi. “Faydası olduğu kadar zararı da var” Özdemir, “Bir alanın, şehrin, su birikintisinin veya barajların üstünde bulunan bulutlara enjekte edilip su damlacıklarının üstüne yapışarak havada bulunan damlacıkların yere yağış olarak düşmesi sağlanıyor. Fakat bu yapılan olayın bir kontrolü yok. Yani tohumlama yapılıp yağış sağlanabiliyor fakat bu yağışı kontrol altına almak mümkün değil. Bu yapılan tohumlama kent üzerlerinde yapılmaması gerekiyor. Tohumlama açık alanlarda yapılması gerekiyor. Tabi ki bunlar yapılırken dikkat edilmesi gereken en önemli konu doğanın bir düzeni var ve bir ekosistemi var bu ekosistemi bozabilir. Bu yüzden yağış yapılacak yerin sele neden olmayacak orman veya göl üstlerinde yapılması gerekir. Yağışı yapabildiğiniz fakat kontrolünü sağlayamadığınız bir durumda şartlar kötüye gidebilir. En güzel örneği Dubai’de yapılan tohumlama sonucu hemen ardından selin etkili olması. Şu anda da yağışı kontrol almaları mümkün görünmüyor. Tabi ki faydası var kuraklığa bir çözüm fakat olumsuz etkilerini de düşünmek gerekir. Dubai’de 1 metrekare alana düşen miktar çok yüksek. Örnek verecek olursam 1 yılda Dubai’ye düşen yağış miktarı 10 santim civarında fakat pazartesi günü yaşanan yağışta 24 saatte 1 metrekare alana 15 santim yağış düştü. Bu bakıldığında çok büyük bir miktar. Bu yüzdende Dubai şuan sele çözüm arıyor. Yani mega kentlerde ve yerleşim yerlerinde bu bulut tohumlama yöntemi yapılmaması gerekir” şeklinde konuştu. “Bulut tohumlama yöntemi doğanın dengesini bozabilir” Özdemir, “Tohumlama yaparken bulutun sıcaklığı, rüzgar yönü ve şiddeti çok önemli. Bunların mutlaka çok iyi bilinmesi gerekiyor. Doğanın kendine ait bir düzeni var ne kadar kontrol edilip tohumlama yapılsa da bir anda rüzgar tersine döner ve beklenmedik sonuçlar ortaya çıkarır. Bu yöntem zamanında Türkiye’de denendi fakat pek faydası olmadı. Deniz üzerine birkaç kez denendi fakat pek fayda alınamadı. Sonuçta bu yapılan eylemde bulutun tohumlama sonrası ne kadar yağış bırakır teorik olarak hesabı yapılıyor fakat uygulamaya geçtiğinde bu tahminler farklı çıkabiliyor. Doğaya kontrolsüz bir güç vermiş oluyorsunuz. Tabi ki bu yöntem ilerde geliştirilecektir. Tabi ki bu yöntem için daha çok para harcanması lazım. Bulut tohumlama yöntemi için belli bir yatırım gerekiyor. Mesela BAE bu tohumlama için yaklaşık 15 milyon dolar yatırım harcadı. Tabi ki bu yatırım yapılacak yer, alan, bölgeye ve ne kadar yağış istendiğine göre değişkenlik gösterebilir. Ayrıca tohumlama yapılacak yılında buna etken olduğunu söyleyebiliriz. Net bir fiyat vermemiz uygun olmayacaktır” diye konuştu.