GÜNDEM - 29 Nisan 2018 Pazar 09:07

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek hayatını kaybetti | Özden Örnek kimdir?

A
A
A
Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek hayatını kaybetti | Özden Örnek kimdir?

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, İstanbul'da Koç Üniversitesi Hastanesinde hayatını kaybetti.

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, bu sabah Koç Üniversitesi Hastanesinde hayatını kaybetti. Özden Örnek, 3 ay önce oğlu 43 yaşındaki oğlu Burak Örnek'i de kanserden kaybetmişti.


22 Şubat 2010 tarihinde Balyoz soruşturması çerçevesinde gözaltına alınan Örnek, 21 Eylül 2012 tarihinde sona eren Balyoz davasında 20 yıl hapis cezasına çarptırılmış, davanın bozulması üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda hakkındaki iddiaların tamamının uydurma ve delillerin sahte olduğu anlaşıldığından hakkında beraat kararı verilmişti.

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek hayatını kaybetti | Özden Örnek kimdir?


ÖZDEN ÖRNEK KİMDİR?


1943 yılında İzmit'te doğan Özden Örnek, ilk ve orta öğretimini burada tamamlamıştır. Örnek, 1957'de Deniz Lisesi'ne girmiştir. Özden Örnek, 1962'de Deniz Harp Okulu'ndan Asteğmen olarak mezun olmuştur. 1964 yılında ise donanmaya katılmıştır.


1964-1967 yılları arasında Muhrip sınıfı gemilerde branş subaylığı yapan Örnek, 1980-1981 yıllarında TCG ADATEPE Komutanlığı, 1986-1987 yıllarında I. Hücumbot Filotilla Komodorluğu görevlerini yapmıştır.
1967-1969 yılları arasında ABD'dse lisansüstü öğrenimini yapan Oramiral Örnek, 1975 yılında Deniz Harp Akademisi'nden, 1982 yılında da ABD Deniz Komuta Koleji'nden mezun olmuştur.


1982-1984 yıllarında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanlığı'nda Harekat Şube Müdürlüğü, 1984-1986 yılları arasında da Wahington Deniz Ataşeliği görevlerinde bulunmuştur. 1988 tarihinde Tuğamiralliğe terfi eden Örnek,1988-1989 yıllarında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Plan ve Teşkilat Daire Başkanlığı ve 1989-1990 yıllarında Donanma Komutanlığı Kurmay Başkanlığı görevlerini deruhte etmiş, 1990-1992 yılları arasında da NAVSOUTH/Napoli'de görev yapmıştır.


1992 yılında Tümamiralliğe terfi eden Oramiral Örnek, terfiini müteakip, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanlığı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lojistik Başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.
Ağustos 1999 ayından itibaren Kuzey Deniz Saha Komutanlığı görevini ifa eden Oramiral Özden Örnek, Ağustos 2001 ayında Oramiralliğe terfi ederek, Donanma Komutanlığı’na atanmıştır. 30 Ağustos 2003 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek kararlara göre Oramiral Özden Örnek, Donanma Komutanlığı'ndan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na atandı.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat: "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil" İran ve İsrail krizinin daha da tırmanarak bir savaş çıkmasının kısa vadede mümkün olmadığını belirten Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil. İsrail, Amerika’nın bölgeye dahil olarak İran’a yönelik bir operasyon yapılma taraftarı. İran tarafından yapılan açıklamalara bakıldığında ise net bir biçimde İsrail’e doğrudan savaşmak gibi bir niyeti yok. Bu aşamada her iki devletin de karşılık geri adım atarak krizi sonlandırmasını bekliyoruz" dedi. Orta Doğu’da yaşananları değerlendiren Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "Orta Doğu son dönemlerde yine ciddi krizlerle karşı karşıya gelmiş durumda. Özellikle İran ile İsrail arasındaki kriz, kronikleşmiş bir hal almaya başladı. Bu tür rekabetlerde aktörlerin karşısına üç farklı seçenek çıkar. Birincisi aktörlerden biri karşı tarafa blöf yapar, karşı taraf ise geri adım atarak bir saygınlık veya stratejik kayıp yaşamakla birlikte krizin son bulmasına imkan tanır. İkinci seçenekte ise, aktörler karşılıklı olarak bir geri adım atma durumu tercih ederler, bu durumda da kriz kendiliğinden son bulur. Son olarak üçüncüsünde ise, aktörler mevcut pozisyonlarından taviz vermezler. Daha sert adımlar atmaya başlarlar. Bu da kaçınılmaz olarak aktörler arasında bir savaşa yola açarlar" dedi. "İran ve İsrail krizi, daha da tırmanarak bir savaşa yol açması kısa vadede mümkün değil" Bu 3 senaryo üzerinden İran-İsrail ilişkisini değerlendiren Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "İran ve İsrail arasındaki ilişkilerde ilk senaryonun gerçekleşmeyeceğini çok net bir şekilde söyleyebiliriz. Her iki tarafta geri adım atma niyetinde değil. Bunu hem İsrail’in Şam’daki büyükelçilik saldırısında gördük. Hem de İran’ın İsrail’e misilleme olarak insansız hava araçları ve balistik füzelerini kullanarak yaptığı saldırıda net bir biçimde gördük. Dolayısıyla iki tarafta geri adım atma niyetinde değil. İkinci seçeneği bir tarafa bırakacak olursak, üçüncü seçenekteki gibi tarafların krizi daha da tırmandırarak bir savaşa yol açması ise kısa vadede mümkün olmayacak gibi görünüyor" ifadelerine yer verdi. "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil" İran tarafından yapılan açıklamalara bakıldığında İran’ın net bir biçimde İsrail’e doğrudan savaşmak gibi bir niyetinin olmadığını belirten Polat, "Diğer taraftan İsrail ise İran ile savaşma konusunda o kadar isteksiz değil. Ancak bunun da bazı şartları var. İsrail, Amerika’nın bölgeye dahil olarak İran’a yönelik bir operasyon yapılma taraftarıdır. Ancak ABD cephesine bakıldığında ise hem bu yıl içerisinde yapılması planlanan seçimlerin başkan üzerindeki baskısı, hem de Amerika’nın uzun yıllardır yaklaşık 15 yıldır Orta Doğu’ya doğrudan angaje olmamak gibi bir stratejik yaklaşımı söz konusudur. Bu opsiyonu da kısa vadede pek mümkün kılmıyor. Dolayısıyla önümüzde tek bir seçenek kalıyor. Bu aşamada aktörlerin krizi yavaş yavaş iki tarafın da geri adım atarak sonlandırmasını bekliyoruz. Mevcut durumda bu senaryonun gerçekleşme ihtimalini yüksek görüyorum. Özellikle İran ile İsrail arasındaki kriz kronikleşmeye başladı diyebiliriz" dedi. "Türkiye, Orta Doğu’da mümkün mertebe krizlerin barışçıl bir biçimde çözümlenmesini arzuluyor" Türkiye’nin, 7 Ekim’den beri bölgesel krizlerin artık bir noktada durması gerektiği yönünde bir politika benimsemiş durumda olduğunu ifade eden Polat, "Malum, son 15 yıldır Orta Doğu’da yoğun bir rekabet söz konusu bölgesel aktörler arasında. Buna bir de devlet dışı silahlı aktörler ve başarısız devletler eklenmiş durumdadır. Dolayısıyla Orta Doğu, 2000 yıllarının başından 2010 yıllarına kadar olan kısmen istikrarlı dönemini özlemiş durumdadır. Dolayısıyla Türkiye, ne İran-İsrail arasında, ne de İsrail-Hamas arasında böyle bir çatışmanın devamlılığı yönünde bir politika arzulamıyor. Türkiye, Orta Doğu’da mümkün mertebe krizlerin barışçıl bir biçimde çözümlenmesini arzuluyor. Bu çerçevede de girişimlerini sürdürüyor. Türkiye’nin kendi çıkarları açısından da bu oldukça önemli. Aksi takdirde, çeşitli insani krizler, terör örgütlerinin yeniden palazlanması gibi veya başarısız devletlerin ortaya çıkması gibi Türkiye’nin güvenliğini yanından ilgilendiren başka kriz alanları ortaya çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye, bu tür krizlerin daha barışçıl yollarla çözümü için mücadele ediyor" şeklinde konuştu.
Van Van-Bahçesaray kara yolunda çalışmalar devam ediyor Van’da çığ riski nedeniyle 119 gün önce kapalı tutulan Van-Bahçesaray kara yolunun ulaşıma açılması için çalışmalar devam ediyor. Van’da 22 Aralık 2023 tarihinde yağan kar yağışı ile birlikte düşen çığlar sonucu Van-Bahçesaray yolu ulaşıma kapandı. Yapılan çalışmalar sonucu yol 29 Aralık 2023 tarihinde ulaşıma açıldı. Ulaşıma açılan yol araç trafiğine açılmadan önce Van İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan Çığ Tehlikesini Belirleme ve İzleme Komisyonu` üyelerinin bölgede yaptığı inceleme sonucu çığ riski devam ettiği için yol araç trafiğine açılmadı. İlerleyen günlerde etkili olan kar yağışı ve birçok noktaya düşen çığlardan dolayı yol yeniden ulaşıma kapandı. “Van-Bahçesaray yolu 119 gündür kapalı” Yaklaşık 119 gündür çığ tehlikesinde dolayı kapalı tutulan Van-Bahçesaray karayolu, Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü Görentaş Şantiye ekipleri, Ramazan bayramı sonra bölgede çalışma başlattı. Kar kalınlığının yer yer 5 metreyi bulduğu bölgede, ekipler çığ riskine karşı büyük titizlikle çalışmalarını yürütülüyor. Çalışmalar 2020 yılında ilki 4 Şubat, ikincisi ise 5 Şubat’ta meydana gelen çığ faciasında 11 jandarma, 9 güvenlik korucusu olmak üzere 42 kişi hayatını kaybettiği bölgede yürütülüyor. Yolun kapalı olmasından dolayı aynı bölgeye yine büyük bir çığ düştü. Yolun kapalı olmasından dolayı olumsuz bir durum yaşanmadı. Ekipler yoğun bir mesai harcayarak yola düşen çığları açarak çalışmalarını sürdürüyor.