ASAYİŞ - 23 Mayıs 2018 Çarşamba 12:12

Evlilik vaadiyle dolandırıldı, tüm mal varlığını kaptırdı

A
A
A
Evlilik vaadiyle dolandırıldı, tüm mal varlığını kaptırdı

İzmir’de yaşayan bir kadın Gaziantep’te yaşayan bir şahıs tarafından evlilik vaadiyle kandırılarak dolandırıldığını iddia etti. Şahıs hakkında dava açan genç kadın, adamın 450 bin lira faturası bulunan varlıklarını dolandırdığını ve yaklaşık 350 bin lira da elden verdiği para ve ziynet eşyası olduğunu belirterek, "O kadar dostça, iyi niyetle yaklaşıyormuş gibiydi ki benim yerimde kim olsa güvenirdi. Kendini bekar diye tanıtmıştı. Meğerse evliymiş" dedi.

Akıllara durgunluk veren olay, İzmir ve Gaziantep'te arasında yaşandı. İddiaya göre, İzmir’in tanınmış ailelerinden R.Y. (39), Gaziantep’te yaşayan İ.B. ile internet ortamında tanıştı. R.Y.’nin ifadelerine göre İ.B., önce genç kadının güvenini kazandı, ardından bekar olduğunu ve evlenmek istediğini söyledi. Genç kadın, evlilik amaçlı olarak bir süre İ.B.’yi görmek için Gaziantep’e gidip geldi. İ.B., yakın arkadaşı C.K. aracılığıyla çeşitli işlerde kullanacağı gerekçesiyle R.Y.’den yüklü miktarda borç aldı. İ.B., R.Y.'den 700 bin lira değerindeki İzmir’deki evini aceleyle 350 bin liraya sattırıp bu evi vekalet alarak başkasına sattı, "Sana araba alacağım" diyerek genç kadından para istedi. Bir süre sonra İ.B.'nin arkadaşı C.K’nın pişmanlık duyarak "Abla, bu kişi seni dolandırıyor.

Ben vicdanen çok rahatsızım. Artık aklın başına gelsin" demesi ve kendisinin de durumu fark etmeye başlaması üzerine R.Y., şahıstan kopmak istedi ancak parasını geri alabilmek için bir süre daha durumu idare etti. İ.B.’ye kaptırdığı paranın 800 bin lirayı bulması ve bu parayı geri alınamaması üzerine R.Y., şahsa dava açtı. R.Y., İ.B.'nin dolandırdığı varlıkların 450 bin lirasının faturasının bulunduğunu, yaklaşık 350 bin lira değerindeki para ve ziynet eşyasını da şahsa elden verdiğini kaydetti. R.Y., olay sonrası, İ.B.'nin evli çıktığını da söyledi.

"Her şeyimi elimden aldı"

Yaşadığı olay üzerine maddi ve manevi olarak çöktüğünü söyleyen R.Y. yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
"Şahısla internet ortamında tanıştım. Arkadaşlığımız bir yıla yakın sürdü. Bana bekar olduğunu, iki yıl önce boşandığını söyledi. Bir yıl boyunca üzerimde neyim var neyim yok hepsinin sattırıp her şeyimi elimden aldı. Tüm borçları, yakın arkadaşı C.K. aracılığıyla alıyordu. Kendisi araya pek girmiyordu. Yine arkadaşı aracılığı ile çiftlik kurma gerekçesiyle benden nakit borç aldı, ardından yüklü miktarda altın verdim. Hatta çiftlik duvarlarının örülmesi sırasında bana fotoğraflar attı, fakat ortada çiftlik filan olmadığını sonradan öğrendim. Yine C.K. aracılığıyla bana araba almaları için para yolladım, bana bir sürü araba fotoğrafı yolladılar ama araba alınmadı. 'Araba nerede?’ diye sorduğumda, parayı bir iş için kullandığını, yakında ödeyeceğini söyledi. Sürekli yalanlar söylüyordu. Bir gün yine verdiğim parayı sorduğumda teyzesinin vefat ettiğini söyledi. C.K. bana tabut fotoğrafları bile gönderdi. Ama bir teyzesinin olmadığını da sonradan öğrendim."

"Vekaletle o evi akrabasına satmış"

İzmir’deki 700 bin lira değerindeki evini, "Gaziantep’te bulduğumuz evi hemen almamız gerekiyor" diyerek bir günde 350 bin liraya sattırdıklarını öne süren R.Y., "Gaziantep’teki evi aldım, ev ipotekliymiş ama ben bunu tapu dairesinde öğrendim. Arka arkaya yalanlar sıraladı. Daha sonra evin ipotek parasının bile ödenmediğini duyunca durumu fark etmeye başladım. O sırada yakın arkadaşı C.K. da, 'Abla, bu kişi seni dolandırıyor. Ben vicdanen çok rahatsızım. Artık aklın başına gelsin’ dediğinde ben her şeyimi çoktan kaybetmiştim. Parayı geri alabilmek için dikkat çekmedim ve bir süre durumu idare ettim" dedi.

Gaziantep’te alınan evin vekaletini İ.B.’ye verdiğini, İ.B.’nin de o evi kendisinin haberi olmadan H.A. adındaki bir akrabasına sattığını belirten R.Y., "Evin vekaletini kendisine vermemi, benim yokluğumda evle ilgileneceğini söylemişti. Vekaletle o evi akrabasına satmış" diye konuştu.

"Kimliğinde ‘bekar’ yazıyordu ama o kimlik de sahteymiş"

Tüm bu olayların ardından şahıs hakkında dava açan R.Y., "Bu kişi benim dışımda birçok kadını daha bu şekilde dolandırmış. Kimliğinde ‘bekar’ yazıyordu ama o kimlik de sahteymiş. Şahıs meğer evliymiş. Şu anda o kişi yüzünden kirada oturuyorum. Maddi ve manevi olarak çöktüm, intihara teşebbüs ettim. Bunların hepsini evlilik vaadiyle yaptırdı. Benim elimde dekontlar da yazışmalar da bulunuyor. Hepsini savcılığa bildirdim. Elden verdiğim çok sayıda altın ve para da bulunuyor. Ancak ev, ev için aldığım eşyalar ve arabanın faturasını savcılığa sunduk. O kadar dostça, iyi niyetle yaklaşıyormuş gibiydi ki benim yerimde kim olsa güvenirdi. Durumu çok iyi gibi duruyordu. Nasılsa birlikte bir hayat kuracağız diye bunları yaptım. Aklıma hiçbir şekilde dolandırılacağım gelmemişti. Ne zaman ki arabam gelmeyince, evim habersiz satılınca, paralarım ve altınlarımı geri vermeyince, bir çiftliğin söz konusu olmadığını öğrenince dolandırıldığımı anladım" ifadelerini kullandı.

R.Y. ayrıca durumdan pişmanlık duyan C.K.'nın da İ.B. aleyhine ifade verdiğini belirtti.  

Ceren Atmaca - Halil Karahan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.