GÜNDEM - 23 Kasım 2017 Perşembe 02:49

Fabrika işçileri hem yazdı hem oynadı

A
A
A
Fabrika işçileri hem yazdı hem oynadı

Manisa’da faaliyet gösteren bir fabrikada çalışan işçiler, iş güvenliğine dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla yazdıkları tiyatro oyununu, hiç oyunculuk tecrübeleri olmamasına rağmen aileleri ve mesai arkadaşlarına sahnelediler. İşçilerin sahnedeki performansı büyük beğeni topladı.

Manisa Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Standard Profil'de çalışan işçiler örnek bir tiyatro projesine imza attı. İş sağlığı ve güvenliğinin öneminin belirtildiği tiyatro oyununu kaleme alan işçiler sahnedeki performanslarıyla da profesyonel tiyatroculara taş çıkardı. 10 kişilik oyuncu kadrosundan oluşan gösteride işçiler, fabrikada yaşanmış gerçek olayları sahnede canlandırdı. Zaman zaman güldüren, zaman zaman da duygulandıran gösteride, çalışanlar hem kendi arkadaşlarına hem de ailelerine iş sağlığı ve güvenliğinde farkındalık oluşturmayı hedefledi.

Parça parça bölümlerden oluşan gösteride fabrikada yaşanan iş kazaları ve buna şahit olan çalışanların evde yaşadıkları psikolojik sorunlar işlendi. Profesyonel oyuncuları aratmayan tiyatro gösterisinin hazırlanması ise yaklaşık 5 ay sürdü. Fabrika çalışanları mesai sonrası yeniden fabrikada buluşarak, aynı zamanda tiyatroyla da ilgilenen ve oyunculuk yapan fabrika çalışanı Aydın Kök önderliğinde oyunlarına hazırlandı. Oyun izleyenler tarafından büyük alkış alırken, ilk defa tiyatroda rol aldığını söyleyen fabrika çalışanı Melis Gökkaya, "İş sağlığı ile ilgili bir oyun. Seve seve oynadık hepimiz. Gurur duyuyoruz. Hepimiz çok çaba gösterdik. Mesailerden sonra tekrar bir mesai yaptık. İşten sonra tekrardan toplandık. Tekrardan çalıştık" dedi.

Fabrika çalışanı Erman Özgür ise bu oyuna gönül verdiklerini belirterek, herkesin oyunu beğeneceğini söyledi.
Tiyatro gösterisiyle iş sağlığı ve güvenliği bilincini ailelere kadar indirmek istediklerini söyleyen fabrika çalışanı Bekir İba ise "Hepimiz amatörüz. Aramızda bir tek hocamız var. Aydın ustamız. Profesyonel olarak tiyatro yapıyor. 4-5 aydır çalışıyoruz. İş sağlığını ve iş güvenliğinin sadece Türkiye'de değil dünyada da önemli olduğunu biliyoruz. Bu nedenle de sadece çalışanlara eğitim ve afişlerle değil de direk ailelerine yönelik bir uygulama yapmak istedik. Ailelere kadar inmek istedik. Çünkü iş güvenliğini ve iş sağlığını önce ailede başladığını biliyoruz" diye konuştu.

İş kazalarını önlemek için makine yatırımlarından çok iş sağlığı ve güvenliği bilincini arttırmayı hedeflediklerini ve güvenlik kültürünü oluşturmak istediklerini İş Güvenliği Uzmanı Emrah Demir, "İş güvenliği kurul toplantılarında iş güvenliğini konuşurken 0 iş kazası hedefini yakalayamadığımızı gördük. Bu hedefi yakalamak için de makine yatırımı, eğitim yatırımından daha çok biz de iş güvenliği bilincini arttıracak, güvenlik kültürünü arttıracak bazı fikirler çıktı mavi yaka çalışanlarımızdan. Bu fikirler doğrultusunda da böyle bir tiyatro grubu oluşturduk. Herhangi bir dış destek almadan tamamen kendi çalışanlarımızdan oluşturduk. İş güvenliği temalı, çalışanların yüreğine dokunur şekilde güvenlik kültür bilincini arttırmak amacıyla böyle bir tiyatro gösterisini hazırladık" dedi.

"Sanat dediğiniz kavram sadece sanatla kalmıyor"

Aynı zamanda tiyatro oyunculuğu da yapan fabrika çalışanı Aydın Kök, sanatla birlikte sosyal mesaj vererek iş sağlığı ve güvenliği bilincini arttırmayı hedeflediklerini belirtti. Kök, "Oturduk, konuştuk. Ne yapabilir diye düşündük. Oyunlar yazdık. Fabrika içerisinde hepimizin çalışan olması bunu kolaylaştırdı. Çünkü içeriye vakıf olmamız içeriyle ilgili oyunlar yazabilmemizi daha da kolaylaştırdı. Oyunları hem dramatik anlamda hem de komediye çevirelim. En azından ailelerin gelip de hep acı görmemesini, acıyla birlikte sevinebilmelerini de sağlayabilmek istedik. Ortaya koyduğumuz iş çok güzel bir iş oldu. Aldığımız tepkiler çok güzel. Tiyatronun ses getirme olayı çok farklı. Sanat dediğiniz kavram sadece sanatla kalmıyor. İçerisindeki sosyal mesajlarla eğer alınabildiği takdirde almış olduğunu önlemlerin yerini de alabiliyor" diye konuştu.

10 kişilik fabrika çalışanlarından oluşan oyuncu kadrosunun bulunduğunu sözlerine ekleyen Kök, "10 kişilik bir oyuncu kadromuz. 4 ay sürdü. 4 ay içerisinde elimizden gelen bütün çalışmaları sağ olsun fabrikanın desteğiyle, fabrikanın içerisinde yaptık. Bunun en güzel tarafı da şu; yazanlar fabrika çalışanı, oynayanlar fabrika çalışanı, destek verenler fabrika çalışanı. Yani her şey tamamen fabrikanın içerisinde oluşmuş, gelişmiş, hatta yaşanmış olaylar. Bugün de sahneledik" ifadelerini kullandı.

Çalışanları tarafından böyle bir oyun sergilenmesinden dolayı büyük bir mutluluk duyduğunu ifade eden Standard Profil 2. Fabrikası Genel Müdürü Ergenç İnceler, "Yazan da, yöneten de, oynayan da çalışanların kendisi. Bizim sadece yaptığımız 'Hadi yürüyün' dedik. Bu kadar yüreklendirmenin böylesi sonuç vermesi bizi çok mutlu etti. İş güvenliği ve iş sağlığı konusunda olması bizi çok çok daha fazla mutlu etti. Hedefimiz de 0 iş kazası. Adım adım o hedefe gideceğiz. Bundan kurtuluş yok. Kesinlikle bu hedefi tutturmak için uğraşacağız. Bu da bize kültürün en büyük katkısı. Sensörler takabilirsiniz ama kültür değişmezse sonuç değişmiyor. Sonuçlar kültürle birlikte değişiyor. Tiyatro da bunun en büyük gücü. Bizim şimdiye kadar yaptığımız en doğru kültür değiştirme faaliyeti" dedi.

Manisa Kültür Sitesi Şehir Tiyatrosu’nda sahnelenen oyunu fabrika Genel Müdürü Ergenç İnceler, işçiler, aileleri ve çocukları izledi. 

Önder Aydın - Aykut Yeniçağ
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Tepebaşı’nda bir ilki başaran süt çiftliğine ’Avrupa Birliği Onaylı Süt Çiftliği Sertifikası’ verildi Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Tepebaşı İlçesi’nde bir ilki başaran süt çiftliğine ziyarette bulunarak ’Avrupa Birliği Onaylı Süt Çiftliği Sertifikasını’ teslim etti. Tepebaşı İlçesi’nin Keskin Mahallesi’nde bulunan hayvancılık işletmesi mevzuat çerçevesinde istenen gereklilikleri yerine getirerek AB Onaylı Süt Çiftliği statüsü almaya hak kazandı. Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkililerince gerçekleştirilen işletme ziyaretiyle sertifika firma yetkililerine teslim edildi. "Tepebaşı ilçemizde ilk AB Onaylı Süt Çiftliği Sertifikası verilmiştir" Hayvan Sağlığı, Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Mehmet Yurt, “Eskişehir’de ikinci AB Onaylı Süt Çiftliği Sertifikası’na sahip olan işletmemiz, brucella ve sığır tüberkülozu hastalıklarına karşı ari olup, Hastalıktan Ari İşletme Sertifikası’na sahiptir. Ayrıca AB standartlarında ve belirlenen kriterler çerçevesinde yapılan denetimler sonucunda AB standartlarında süt ürettiği belirlenmiş ve İl Müdürlüğümüz tarafından işletmeye Eskişehir’de ikinci, Tepebaşı ilçemizde ilk AB Onaylı Süt Çiftliği Sertifikası verilmiştir" dedi. Çiftlik bünyesi altında çalışan personeline eğitim veriliyor Avrupa Birliği standartlarındaki süt çiftliğinde ari işletmelerdeki hastalık taramalarının yanı sıra çiğ süt kalite ve özellikleri için de ayrıca bir tarama yapılıyor. İçindeki bakteri sayısı, somatik hücre sayıları, yağ, protein ve kuru madde oranları, donma noktası, aflatoksin ve antibiyotik kalıntıları onaylı laboratuvarlarda teste tabi tutuluyor. Çiftlik bünyesi altında çalışan personeline eğitim veriliyor. Öte yandan değerlerinde sorun çıkan veya antibiyotikli olan sütler tutanak tutularak hemen imha ediliyor. Hayvanlarda kullanılan yemler de devamlı kontrol edilerek üretimin en sağlıklı şekilde tüketiciye ulaşması sağlanıyor. 2024 yılı için destekleme miktarının artırılması bekleniyor Türkiye’de görülen Sığır Tüberkülozu ve Sığır Brusella hastalıkları ile etkin mücadele edilmesi, sürdürülebilir hayvancılığın sağlanması ve halk sağlığının korunması amacıyla Hastalıktan Ari İşletme Sağlık Sertifikası almış işletmelerin desteklenmesi için, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 2023 yılı için Tarımsal Desteklemelere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı gereğince hayvan başına bin 200 TL destekleme ödemesine ilave olarak AB onaylı süt çiftliklerine hayvan başı 200 TL destekleme ödenmektedir. 2024 yılı için destekleme miktarının artırılması öngörülüyor. Çiğ sütün perakende olarak satışı ancak ari işletmelerden yapılabiliyor Tarım ve Orman Bakanlığı’nca uygulanan hastalıktan ari işletmelerin desteklenmesi, hayvan sağlığının korunması yanında, kaliteli ve sağlıklı süt üretilmesi ile Türkiye’deki süt sektörünün Avrupa Birliği’ne süt ve süt ürünleri ihracatı yapabilmesi için temel teşkil ediyor. Çiğ sütün perakende olarak satışı ancak ari işletmelerden yapılabilirken, ari olmayan işletmelerden elde edilen sütler ise toplanarak süt işleme tesislerinde işlem görmesinden sonra satışına izin veriliyor. Ayrıca ari işletme sahiplerine ürettikleri süt, yetiştirdikleri buzağı ve sattıkları düveler için Bakanlık tarafından daha yüksek desteklemeler yapılarak ari işletme sahipleri teşvik ediliyor. Yetiştiriciler, konu ile ilgili daha ayrıntılı bilgi almak için İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerine başvurabiliyor. Ziyarete Tepebaşı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Zeki Sert, Hayvan Sağlığı, Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Mehmet Yurt ile görevli veteriner hekimler katılım gösterdi.
Ankara Pursaklar’da 7 bin 177 kadın Hanımevleri’nde sosyalleşme fırsatı buldu Ankara’nın Pursaklar ilçesinde 5 Hanımevi’de düzenlenen kurslarda eğitim alan 7 bin 177 kadın yeni hobiler kazanarak sosyalleşme fırsatı buldu. Pursaklar Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü’ne bağlı 5 farklı mahallede Hanımevleri açıldı. 76 branş ve 307 farklı kursta eğitim gören 7 bin 177 kursiyer, haftanın 5 günü aldıkları eğitimlerle yeni meslek edinme ve yeni hobiler edinme fırsatı buldu. Ayrıca, bu kurslara katılan ve başarılı olan kadınlar, aldıkları eğitim sonunda Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika alarak iş hayatına daha kolay atılma fırsatı buldu. Kadınların sosyal yaşama aktif olarak katılmalarının kendileri son derece önemli olduğunu belirten Pursaklar Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin, ‘‘İlçemizin dört bir yanına yeni Hanım Evleri kazandırdık. Kursiyerlerimiz burada, hem yeni arkadaşlıklar ediniyor, hem de aile bütçesine katkı da bulunacak meslekler öğreniyorlar. Hanım Evlerimiz sosyal ve kültürel dönüşümün önemli mihenk taşlarından birini oluşturuyor. Onlar için güzel bir aktivite alanı oluyor. Kadınların kurslarda başarılı işler ortaya koymaları da bizleri ziyadesiyle mutlu ediyor” ifadelerini kullandı. Hanımevlerinde; bilgisayar kullanımı, hızlı klavye, sekreterlik, bilgisayarlı muhasebe, işaret dili, çocuk gelişimi, İngilizce, Arapça, Osmanlıca, güzel konuşma, diksiyon kursları, takı tasarımı, kazaziye, iğne oyası, kurdele nakışı, mefruşat, dikiş, cilt bakımı, makyaj, aşçılık, pastacılık, yağlı boya resim, üç boyutlu perspektif resim ve tezhip gibi 76 branşta yüzlerce farklı mesleki ve hobi kursları eğitimi veriliyor.