ASAYİŞ - 25 Kasım 2017 Cumartesi 05:25

Felçli adama karısı tarafından işkence iddiası

A
A
A
Felçli adama karısı tarafından işkence iddiası

Şanlıurfa’da 59 yaşındaki felçli adamın, 10 yıllık karısı tarafından yarım saat boyunca sopayla dövülerek işkenceye maruz kaldığı iddia edildi. Hastanede tedavi altına alınan adamın vücudunun değişik yerlerinde bıçak yaraları ve sopa izleri olduğu belirlenirken, felçli adam kendisine yardım edilmesini istedi.

 Edinilen bilgiye göre, Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesinde yaşayan Halil B. (59) 2002 tarihinde eşinden ayrılarak, 2007 yılında akrabası Saadet B. ile evlendi. Birkaç yıl kocasıyla birlikte aynı evde yaşayan Saadet B., 4 yıl önce evi terk ederek ailesinin yanına gitti. Dini nikahlı eşi evi terk ettikten bir yıl sonra rahatsızlanan Halil B. felç geçirdi. Sol kolu ve sol bacağı tutmadığı için yatalak duruma gelen adama çocukları bakmaya başladı. Birkaç gün önce eve dönen kadın, iddiaya göre bakıcı parası almak için kocasına bakmak istediğini söyledi.
Eve geri gelen Saadet B. iddiaya göre kocasını sopa ile döverek işkence yapmaya başladı. Karısı tarafından işkenceye maruz kaldığı gerekçesiyle hastaneye kaldırılan adamın vücudunda bıçak izleri ile sopa darbeleri olduğu belirlendi.

“Vurma diye yalvarıyordum”

Vücudunun birçok yerinde kesik, şişlik ve morluklar olan Halil B., “Yarım saat beni dövdü. Polisler gelene kadar beni dövüyordu. Yalvarıyordum, Allah aşkına beni vurma, diyordum. Çocuklar olmasaydı, beni öldürecekti. Mahallenin çocukları ile benim 3 çocuğum tüm olayı gördü. Evimi gelip işgal etti. Benle bir oğlum o evde yaşıyoruz. Kendisi İzmir ve Antalya’ya gitmişti. Geldi beni bu hale koydu. Engelli olduğum için müdahale edemedim. Yatalak hastayım. 3 çocuğum var, çocuklarımın gözü önünde işkence edildim. Çocuklarımın ifadesinin alınmasını istedim almadılar. Koruma istiyorum, vermiyorlar. Engelli olduğum için koruma vermiyorlar” şeklinde konuştu.

“Babamı sopa ile dövüyor”

Darp edilen Halil B.’nin 12 yaşındaki oğlu Muhammet V.B., “Annem, babamı paspasla, değnekle çok dövüyor. Her şeyle dövüyor. Bıçağı kulağına batırdı. Hakaret ediyor, küfür ediyor” diyerek babasına yardım edilmesini istedi.

Evden uzaklaştırma almış

Daha önceden aralarında yaşanan sıkıntılar nedeniyle Halil B.’nin evden uzaklaştırma aldığı fakat kendisinin engelli olduğu için evi terk etme imkanı olmadığından karısının evden ayrılıp başka bir ilde yaşadığı iddia edildi.


Bekir Basmacı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Belediye-İş Sendikası İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Savaş Atalay: Belediye-İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında devam eden TİS görüşmelerimin tıkanması sonucu yaklaşık 6 bin işçi eyleme çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Evi Binası önüne basın açıklaması yapan, “Emekçiler, alın terinin karşılığını almak için iki ayı aşkın süredir belediye yönetimi ile görüşüyor. Ancak emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar. Belediye yönetiminin sorunlarımıza karşı duyarsızlığı karşısında öfkeleniyoruz. Biz emekçiler, huzur içinde çalışmak, alın terimizin karşılığını almak istiyoruz” dedi. Belediye-İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında devam eden ve İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ’da çalışan emekçileri kapsayan toplu iş sözleşmesinin (TİS) yapılan görüşmeler sonrasında tıkanması sonucunda yaklaşık 6 bin işçi eyleme çıktı. Saat 10.00’da Konak Pier Binası önünde toplanan binlerce işçi, İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Evi Binası önüne sloganlar atarak yürüdü. "Emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar İzmir Büyükşehir Belediyesi Egemenlik Evi Binası önünde bir basın açıklaması yapan Belediye-İş Sendikası İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Savaş Atalay, “Bizler İzmir’imizi alın teriyle güzelleştirenleriz. Bizler su, kanal, arıtma, otobüs hizmeti, asfalt, mezarlık ve itfaiye hizmetlerini sabahın kör karanlığından gece yarılarına, yaz demeden kış demeden günün 24 saati durmaksızın yerine getiren emekçileriz. İzmir’in her evinde, her sokağında, her caddesinde emekçilerin alın teri ve emeği var. Ancak bu kadar önemli ve vazgeçilmez olan bu hizmetleri yapan bizler, yaşanan ekonomik sıkıntılar ve enflasyon altında eziliyoruz. Belediye yönetimi sesimizi duymuyor, yaşadığımız yoksulluğu geçim sıkıntısını görmüyor. Belediye yönetiminin sorunlarımıza karşı duyarsızlığı karşısında öfkeleniyoruz. Biz emekçiler, huzur İçinde çalışmak, alın terimizin karşılığını almak istiyoruz” dedi. "Kabul edilemez tekliflerle gelerek neden bizi eyleme, protestoya, greve zorluyorsunuz?" “Toplu iş sözleşme masasında emekten yana tavır sergilemek zor iş mi?” diye sözlerini sürdüren Atalay, “Kabul edilemez tekliflerle gelerek neden bizi eyleme, protestoya, greve zorluyorsunuz? Kim, neyi tatmin etmeye çalışıyor? Buradan bir kez daha haykırıyoruz; yaşanan siyasi çekişmelerin, kavgaların parçası, tarafı sorumlusu biz emekçiler değiliz. Olmayacağız. Bizim amacımız, alın terimizin karşılığını alarak, toplu sözleşmemizi halaylarla coşkuyla tamamlamak. Biz insanca bir yaşam için, enflasyon karşısında ezilmediğimiz bir ücret talep ediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ iş yerlerince çalışan emekçiler, alın terinin karşılığını almak için iki ayı aşkın süredir belediye yönetimi ile görüşüyor. Ancak emekçinin yaşadığı geçim sıkıntısını görmüyorlar. Belediye emekçileri esnaf gibi her maliyet artışında ürettiği ürün veya verdiği hizmete zam yapamaz. Çünkü, emekçinin tek geçim kaynağı, alın teri olan ücretidir” ifadelerini kullandı. “Bu sesi duyun” Sözlerini sürdüren Atalay, şunları söyledi: "Biz insanca bir yaşam için enflasyon karşısında ezilmediğimiz bir ücret istiyoruz. Enflasyonun sebebi emekçiler değil. Belediyenin bütçesini de emekçiler yapmıyor. Biz seçim derdinde değiliz. Biz geçim derdindeyiz. Hiç kimse, emekçilere ölümü gösterip, sıtmaya razı etmeye kalkmasın. Uyarıyoruz; artık zaman daralıyor, grev çanları çalıyor. Buradan belediye yönetimine sesleniyorum; yangında hayatını ortaya koyan itfaiye emekçisinin, yazın 40 derece sıcağında çalışan İZBETON emekçisinin, kışın soğuğunda suyun içinde çalışan su arıza emekçisinin, kanalizasyonda lağımın içinde çalışan kanal emekçisinin, atık su arıtma ve atık su pompalarda koku gaz ve lağımın içinde çalışan arıtma İZSU ve İZDOĞA emekçisinin, sabah-akşam, yağmur-sıcak demeden sabahın dördünde yola çıkıp her türlü riski alan ve can taşıyan İZULAŞ emekçisinin, kenti güzelleştirmek için ter döken ‘kent ustaları’ emekçisinin sesine kulak verin. Bu sesi duyun. Çünkü bu ses emeğin emekçinin sesidir.” Eylemde kısa bir konuşma yapan Türk-İş İzmir 3. Bölge Başkanı Hayrettin Çakmak ise “Bu dava kutsal dava, bu dava emek davası, ekmek kavgası, seçim kavgası değil. Bir an önce masanın yeniden kurulup bu davayı seçim sonucuna kadar bitirip; davamıza, ekmeğimize, kentimize sahip çıkmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan, işçilerin belediye binası önündeki oturma eylemi sürüyor.
Hakkari Hakkari-Çukurca kara yolu ulaşıma açıldı Hakkari-Çukurca kara yolu, yürütülen çalışmalar sonucunda temizlenerek ulaşıma açıldı. Hakkari’de iki gündür etkili olan kar yağışı nedeniyle Sümbül Dağı’ndan Hakkari-Çukurca kara yoluna çığ düştü. Durumun öğrenilmesi üzerine hemen harekete geçen Hakkari İl Özel İdaresi ve Karayolları 114. Şube Şefliği ekipleri, çığın indiği Depin mevkiindeki Hakkari-Çukurca kara yolunda çalışma başlattı. Bölgeye giden Vali Yardımcısı ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Buğra Karadağ, burada yürütülen yol açma çalışmalarını yerinde denetleyerek ilgililerden bilgi aldı. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Vali Yardımcısı Buğra Karadağ, bugün sabah saat 06.00 sıralarında Hakkari-Çukurca kara yoluna çığ düştüğünü belirterek, karayolunun kısa sürede ulaşıma açılması için Hakkari İl Özel İdaresi ve Karayolları 114. Şube Şefliği ekiplerinin AFAD koordinesinde yaklaşık 4 saattir karla mücadele çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. 2 loderin Hakkari, 1 loderin ise Çukurca istikametinde yolu açmaya çalıştığını ifade eden Karadağ, "3 iş makinesiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çok şükür tehlike arz eden bir durum yok. Yolumuzu kısa sürede ulaşıma açacağız" şeklinde konuştu. Dağdan inen tonlarca kar kütlesiyle mücadele eden ekipler, yaklaşık 6 saatlik bir çalışmanın ardından Hakkari-Çukurca kara yolunu çığdan temizlenerek yeniden ulaşıma açtı. Ancak aynı bölgede farklı bir noktaya düşen ikinci bir çığ nedeniyle Hakkari-Çukurca kara yolu tekrar ulaşıma kapandı. Sümbül Dağı’ndan düşen ikinci çığı da ekipler temizlemeye çalışıyor.