SPOR - 24 Şubat 2017 Cuma 12:02

Fikret Orman: Galatasaray'a bu ucuz hesaplar yakışmaz

A
A
A
Fikret Orman: Galatasaray'a bu ucuz hesaplar yakışmaz

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, sarı-kırmızılı kulübün derbinin oynanacağı gün ile alakalı yaptığı açıklamalar hakkında, "Galatasaray'a bu ucuz hesaplar yakışmaz. Pazar oynasak ne olur, Pazartesi oynasak ne olur?" dedi.

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamalarda ezeli rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe’ye eleştirilerde bulundu. Orman, Galatasaray Kulübü'nün, derbinin günüyle alakalı yaptığı açıklamalarla ucuz hesaplar yaptığını söyledi.

"Allah bize UEFA kupasını getirmeyi nasip etsin"

Beşiktaş’ın büyük bir kulüp olduğunu ve sonuna kadar mücadele edeceklerini belirten Orman, "Liverpool'dan sonra Brugge çıkınca sevinmiştim, o bir hataydı bence. Hayırlısı neyse o olsun. Şampiyonlar Ligi grup kurasında devler vardı, şimdi bu takımlara bakınca daha sempatik geliyor. Hayırlısı Allah'tan. İnşallah Allah bize UEFA Avrupa Ligi kupasını getirmeyi nasip eder. Amacımız buraya kupayı getirmek. Niye olmasın yani? Manchester United dışındaki rakiplerin bizim kadar bütçeleri, taraftarları, statları yok. Bizim kadar eski değiller. Neden kupa olmasın? Galatasaray'ın 2000 yılındaki başarısı büyük bir olaydı. Ama o yıldan beri kupa kazanamamak Türkiye'nin ayıbı" şeklinde konuştu.

"Beşiktaş'ın santraforu Cenk"

Aboubakar’a rağmen takımın forvetinin Cenk Tosun olduğunu söyleyen Fikret Orman, sözlerine şöyle devam etti:

"Mart transferleri geliyor. Caner, Demba Ba, Ersan geliyor. 3 tane yeni transfer takıma katılıyor, çok katkı sağlayacaklar. Caner sanki 40 senelik Beşiktaşlı. Tabii bunda Şükran'ın da payı var. Demba gelir gelmez takımla başlar. Çok fit durumda. Şuan ülkesinde çocuğuyla ilgili bir işi var. Gelince başlayacak. Cenk Tosun müthiş bir futbolcu. Beşiktaş'ın santraforu Cenk zaten. Aboubakar da genç ve güçlü bir golcü. Beşiktaş'ın santraforu Cenk. Aboubakar da güçlü oyuncu. Mario'dan sonra Aboubakar zorlandı çocuk. Ama kritik işler yaptı. Aboubakar inşallah başarılı olsun bonservisini alalım. Cenk Tosun benim için geçen senenin altında gidiyor. Daha yukarı çıkarmamız lazım. Cenk de çok iyi bir çocuk, pırlanta gibi."

"Şampiyon yorumları gerçekçi değil"

Beşiktaş’ın daha iyi olmasını da sözlerine ekleyen siyah-beyazlı kulübün başkanı, "Beşiktaş, Galatasaray'a kaybeder, Başakşehir kazanırsa fark 1 puan. Şampiyon yorumları gerçekçi değil. Nisan ayında şampiyonluğu garantileme söylemini gerçekçi bulunmuyorum. Derbiyi kaybedersek puan farkı kapanıyor. Beşiktaş iyi yolda mı? Fena değil, daha iyi olmalı. Beşiktaş, Karabük'e kaybetmemeliydi. Hakem hatası falan ama Beşiktaş hakem hatalarına sığınamaz. Kötü oynadık, yenmeliydik. Beşiktaş'ın kötü oynama hakkı yok" ifadelerini kullandı.

"Şenol hoca bizim ağabeyimizdir"

Şenol Güneş’ten ‘ağabeyim’ diye bahseden Fikret Orman, şunları söyledi:

"Şenol ağabey 1 dakika bile kötü oyuna dayanamaz. Şenol hoca bizim ağabeyimizdir. Çok düzgün bir insan. Çizgileri net bir spor adamı. Sevdiğim bir ağabeyim. Şenol hocanın +1 sene daha kontratı var. Rakiplerimize bakıyorsunuz kontratları bozuyorlar, yapıyorlar. Bu önemli değil."

"Fenerbahçe'nin elenmesine üzüldüm"

Fenerbahçe ve Osmanlıspor’un elenmesine üzüldüğünü sözlerine ekleyen Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, "Rakiplerimizin gerisinden gelerek, bugünlere ulaştık. Her sene aynı takım şampiyon olacak diye bir şey yok. Osmanlı gelsin, Trabzon gelsin, Bursa bir daha olsun isterim. Osmanlıspor'un elenmesine üzüldüm. Fenerbahçe'nin de elenmesine üzüldüm. Keşke devam etselerdi. Türkiye için de önemliydi. Biz Belçika'dan Rusya'dan daha büyük ülkeyiz" dedi.

"Fenerbahçeli oyuncular planlıydı"

‘Fenerbahçe ile Galatasaray önümüzde olsaydı bu hakem konularına girmezlerdi’ diye konuşan Orman, sözlerine şöyle devam etti:

“Algı ve taraftar bakısı bunlar. Karabük maçında penaltımız verilmedi, yediğimiz gol ofsayttı. Ama Beşiktaş iyi miydi? Hayır. Hakemi bahane etmek yanlış. Kulüpler artık alışmış hakemleri eleştirmeye. Taraftarlar yemiyor ama. Palavra bunlar. Hakemler her maçta hata yapıyor. Sezon başından beri her maçımızda hakem hatası var. Şenol hoca da benim gibi laz bir adam ve sinirlendi. Fenerbahçeli oyuncular planlıydı. Fenerbahçe ile oynadığımız kupa maçında Ali Palabıyık kötüydü. Ama biz niye tansiyonu o kadar yükselttik. Gerek yoktu. Fenerbahçeli oyuncular benim hocamın olduğu yere doğru geliyor. Ne alaka? Ama yine de olmamalıydı o görüntü."

"Sezon başından bu yana hep Pazartesi oynuyoruz "

Aziz Yıldırım’ın 'Beşiktaş neden Pazartesi oynamıyor?' sözlerine de açıklık getiren Fikret Orman, "Beşiktaş, Demirören yönetiminde 15 kupadan sadece 1 tane almış. Bunca yıldır burada. Bir tane hakkımızla şampiyon olduk. 14'ünü diğer takımlar kazanmış. Geçen sene Olimpiyat'ta Galatasaray'la pazartesi oynarken neden itiraz etmediler? Aziz Yıldırım, 'Beşiktaş neden Pazartesi oynamıyor' dedikten sonra her maçımız Pazartesi. Sezon başından bu yana hep Pazartesi oynuyoruz" diye konuştu.

"Galatasaray'a bu ucuz hesaplar yakışmaz"

Galatasaray’ın derbinin günüyle alakalı yaptığı eleştiriler hakkında konuşan Orman, "Galatasaray'a bu ucuz hesaplar yakışmaz. Pazar oynasak ne olur, Pazartesi oynasak ne olur? Bunlar ucuz şeyler. Büyük camialara yakışmıyor. Dursun Bey'i çok severim. Sıkıntılı hoca değiştirdiler. Taraftar baskısından açıklamayı doğru bulmam ama bazen biz de yaptık. Bugün Londra'ya gidiyorum. Eğer yetişebilirsem derbiye gideceğim. Galatasaray her zaman bizi iyi karşılamıştır. Eskiden sigara içmiyordum maç bitene kadar oturuyordum. Şimdi sigara içmeye çıkıyorum, 'Çıktı, gitti' deniyor" dedi.

"Van Persie bizde olsaydı o hareketi yapamazdı"

Fenerbahçeli futbolcu Robin Van Persie’nin derbide yaptığı hareket hakkında açıklamalarda bulunan Beşiktaş Kulübü Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Van Persie'yi bizde almak istemiştik. Eğer biz alsaydık, derbide yaptığı hareketleri asla yapamazdı bizim takımda. Bizim kulüp kültürümüzde böyle bir şey yok. Zamanında Pascal bu hareketi yaptı, gönderildi. Kaldı ki Pascal sembol bir oyuncuydu."

"Bizim gelir rakibimiz Başakşehir değil”

Ülke olarak büyümemiz gerektiğine dikkat çeken Orman, "Bizim gelir rakibimiz Başakşehir değil. Gelir rakibimiz Manchester United, Barcelona. Beşiktaş için haftada 7 gün 18 saat çalışıyorum. Bu aşk olmasa yapamazdım. Yönetim kurulumuz benden daha fazla çalışıyor" diyerek sözlerini noktaladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.