SPOR - 06 Eylül 2014 Cumartesi 12:28

Futbolun ustaları geleceğin yıldızlarıyla buluşuyor

A
A
A
Futbolun ustaları geleceğin yıldızlarıyla buluşuyor

'Futbolun Ustaları Geleceğin Yıldızlarıyla Buluşuyor' projesi kapsamında Türk futbolunun efsane isimleri, Doğu ve Güneydoğu illerindeki çocuklarla buluştu.

Tanju Çolak, Hami Mandıralı, Ali Gültekin, Semih Yuvakuran ve Hasan Şaş gibi isimler Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan gençlerle çeşitli etkinlikler kapsamında bir araya geliyor, onlarla halı saha maçı oynayıp, şehrin sokaklarını birlikte geziyor. 

Türk futbolunun efsane isimlerinden Tanju Çolak'ın öncülüğünde Bakanlığın desteğiyle başlayan proje kapsamında ülkemiz sporunun marka isimleri Hakkari, Kars, Şırnak, Van'da bölge halkıyla kucaklaştı. Proje gelecek günlerde Siirt, Batman, Iğdır, Mardin, Bingöl, Ağrı, Bitlis ve Elazığ illeriyle devam edecek.

BAKAN KILIÇ: "GENÇLERİMİZ İÇİN HER TÜRLÜ PROJEYE DESTEK OLMAYA HAZIRIZ"
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Bakanlık olarak sadece tesisleşme anlamında önemli işlere imza atmakla kalmadıklarını belirterek, "Bu tesislere gidecek sporcu kardeşlerimize ve sporseverlerimize yönelik sosyal, kültürel projelerimiz de tüm hızıyla devam ediyor. Bu güzel projemiz de onlardan biri. Projede yer alan tüm sporcularımızı tebrik ediyor, katılım gösteren ve bu projeyi fazlasıyla sahiplenen bölgedeki kardeşlerimiz de teşekkür ediyorum" dedi.
Bakan Çağatay Kılıç, yatırım anlamında Türkiye'nin her bölgesine aynı şekilde yaklaştıklarının altını çizerek şöyle devam etti:

"Bölge halkının, oradaki genç kardeşlerimizin televizyonlardan takip ettiği, evlerinde posterlerini astığı isimlerle bir araya gelmesi memnuniyet verici. Televizyon ekranının sanallığını ortadan kaldırıyor, efsanelerle halkımızı tüm sıcaklığıyla buluşturuyoruz. Doğu ve Güneydoğu'da yaptığımız tesis yatırımlarının bu tür sosyal projelerle desteklenmesi çok önemli."

ÇOLAK: "HAKKARİ'DE ÇOCUKLARLA VALİLİĞE BERABER YÜRÜDÜK, ŞEHRİ KOL KOLA GEZDİK"
Proje kapsamında Doğu ve Güneydoğu'daki genç ve çocukların yanı sıra bölgedeki Sivil Toplum Kuruluşları, eğitim kurumları ve esnafla da bir araya geldiklerini ve bölgeye ilişkin fikir alışverişinde bulunduklarını anlatan Tanju Çolak, projenin ilk olarak 3-4 yıl önce kafasında şekillenmeye başladığını söyledi.

Düşünce sürecinde Siirtspor'daki teknik direktörlük ve kulüp başkanlığı tecrübelerinden faydalandığını ifade eden Çolak, şöyle devam etti:
"Doğu'daki gençlerin duyduğu eksiklikleri biliyor ve önemsiyorum. Bu kapsamda onları kucaklamak, merak ettiklerini cevaplamak istedim. Projeyi, Sayın Bakanımızla paylaştığımda da heyecanını, mutluluğunu gördüm. Bu proje bizim olduğu kadar kendisinin de eseri. Futbol, barış ve kardeşlik kapılarını aralayabilecek en evrensel araçlardan biri. Bu bağlamda projenin çözüm sürecinin yansımalarına da önemli katkılar sağlayacağına eminim."

Hakkari'de başlarından geçen bir anıyı da paylaşan Çolak, "Hakkari’deki programa gittiğimizde, kentin girişinde yoğun güvenlik önemleriyle karşılandık. Daha sonra kent merkezinde bir takım olaylar yaşandığını bu yüzden beklemememiz gerektiğini bize bildirdiler. Ben olayları durdurmak adına gençlerin yanına gitmek istedim. 2 saatlik beklemenin ardından polis arkadaşları ikna edebildim. Elimize futbol toplarını, formaları alarak sokaklara çıktık. Bir anda büyük bir sevgi seli oldu ve çevremizde yüze yakın genç ile Valiliğe doğru yola koyulduk. Bu sırada sayı 500'e yükseldi. Şehri onlarla kol kola gezdik. Tabi ardından kepenkler açıldı, olaylar duruldu" şeklinde aktardı.

YUVAKURAN: "TERÖRE DEĞİL SPORA YÖNLENDİRMEK ÇOK ÖNEMLİ"
Türk sporuna uzun yıllar hizmet etmiş bir diğer isim Semih Yuvakuran da bölge halkının projeye ilgisinin çok üst düzeyde olduğunu anlattı. Türkiye'nin özellikle Doğu ve Güneydoğu'ya ilişkin çok özel bir geçiş sürecini yaşadığını dile getiren Yuvakuran, "Bu özel zaman dilimi, projeyi de özel kılıyor. Doğu ve Güneydoğu'ya giden her vatandaşımız, duydukları ile gördüklerinin ne kadar farklı olduğunu hemen anlar" diye konuştu.
Gençlerin spor alanlarına yönlendirilmesi adına son dönemlerde yapılan spor yatırımlarının hayati önem taşıdığına dikkati çeken Yuvakuran, şöyle devam etti:

"Oradaki çocuklara biz sporla sahip çıkarsak, ne terör kalır ne de istenmeyen başka olaylar. Oradaki gençlerle, çocuklarımızla sohbet ediyoruz, futbol oynuyoruz. İnanın çok büyük yetenekler var bu topraklarda. Neden onları ülkemizin sportif başarılarında görmeyelim? Ankara'dan sonra da bir hayat var ve bu hayatın da ortasında sporun birleştirici gücü var. Program kapsamında gittiğimiz yerde o gün ne molotof, ne taş, ne de taşkınlık kalıyor. Bunlar önemli doneler. Gittiğimiz yerdeki insanlar bizlere evini açtı. Böyle bir misafirperverlik hayatımda görmedim. Eviniz misafirine açan kimseden terörist olmaz. Bizi bugüne kadar çeşitli kimliklerle ayıranlar utansın."

MANDIRALI: "BİZİ TV'LERDEN GÖREN GENÇLERİN BİZİMLE AYNI SAHADA TOP OYNAMASI ÇOK ÖNEMLİ"
Trabzonspor'un ve Milli Takım'ın simge isimlerinden Hami Mandıralı da bölgede gördükleri ilgiden memnun olduklarına değinerek, "Belki de geç kaldığımız bir proje oldu ama bir yerlerden başlamak her zaman iyidir. Hem oradaki çocuklarımız hem de bizler için çok önemli bir tecrübe bu proje. Oradaki çocuklarımızı sporun bütünleştirici çatısında bir araya getirmemiz lazım. Bizi TV'lerden gören gençlerin bizimle aynı sahada top oynaması çok önemli" dedi.

GÜLTİKEN: "ELÇİ GÖREVİNDE OLMAK BİZİM MUTLUE EDİYOR"
Beşiktaş'ın unutulmaz golcüsü Ali Gültiken, projenin içinde yer almanın kendisi açısından da büyük bir memnuniyet sağladığını belirterek, "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da gençlerle birlikte olmak, bölgedeki çocukların gelişime katkı sağlayabilmek tarif edilemez bir heyecan ve mutluluk veriyor" şeklinde konuştu.
Bölge halkının bütünüyle kucaklaştıklarını, onların dertlerini dinlediklerine vurgulayan Gültiken, "Onlarla bütünleşmek, isteklerini Gençlik ve Spor Bakanlığı'na iletebilecek bir elçi olabilmekten çok mutluyuz. Tabi işin bir diğer boyutu da bugüne kadar çeşitli sebeplerle bölgede atılamayan adımların artık hayata geçmesi. Doğu ve Güneydoğu ile ilgili projelerin, planlamaların yapılması, daha sonra uygulamaya geçilmesi ülkemizin son dönemlerde gösterdiği hızlı gelişimin de en büyük yansımalarından biri" ifadesini kullandı.

ŞAŞ: "ELİNDE TOP OLAN KİMSE MOLOTOF ATMAZ"
Galatasaray'ın en önemli isimlerden birisi olan Hasan Şaş ise projenin özellikle ulusal medyada yeterince yer almamasından şikayetçi. Bu tür işlerin milli bir mesele olduğuna dikkati çeken Şaş, "Buradaki çocukların da bir hayatı var. Biz onlarla tecrübelerimizi paylaşıyoruz, onlar da bize istedikleri her konuda sorular soruyor" diye konuştu.

Bölgede kesinlikle herhangi bir etnik ayrım olmadığının altını çizen Şaş, şunları söyledi:
"Herkes Türkiye Cumhuriyeti Devleti çatısında bir ve beraber olmaktan mutlu, huzurlu. Spor Bakanımızın bölgeye olan ilgisini yakinen biliyorum. Ümit ediyorum ki; çok yakın zamanda önemli projeler hayata geçecek. Buradaki çocuklarımızın imkanlarını da en az batıdaki yaşıtlarının seviyesine çekmemiz lazım. Çözüm süreci önemli bir adım. Biz bu çocuklarla iletişimi doğru kurarsak sıkıntı kalmaz. Elinde top olan çocuk eline silah almaz, polise taş ve molotof atmaz. Almanya örneği önemli. 2005-2006 yılında Almanya 900 milyon Euro'luk bir yatırım yaptı. Dünya Kupası'nda şampiyon olan takımlarının yaş ortalaması 24. Bu kadro onları 10 yıl daha götürecek. Bu tür örneklerden yola çıkarak Doğu ve Güneydoğu başta olmak üzere ülkemizde bu tür yatırımların önü açılmalı." 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.