GÜNDEM - 27 Eylül 2016 Salı 09:44

Gaziantep mutfağı UNESCO listesinde

A
A
A
Gaziantep mutfağı UNESCO listesinde

UNESCO’nun “Yaratıcı Şehirler Ağı”na dahil edilmeye hak kazanan Gaziantep’in dünyaca ünlü mutfağı, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in ev sahipliğini yaptığı festivalde davetlilere tanıtıldı.

Shangri-La Bosphorus Istanbul; gastronomi dalında UNESCO’nun “Yaratıcı Şehirler Ağı”na dahil edilmeye hak kazanan Gaziantep’in dünyaca ünlü mutfağını Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in de ev sahipliğini yaptığı festivalde davetlilere tanıttı. Yaklaşık 500 farklı yemek türünü içinde barındıran eşsiz lezzetlerin sunulduğu Gaziantep Mutfağı, Gaziantep’in deneyimli şefleri Dt. M. Ragıp Güzelbey ve Doğa Çitçi’nin hazırladığı özel menü ile Gaziantep Yemek Festivali’nde misafirlerin beğenisine sunuldu.

Ünlü isimler davete katıldı
İstanbul ve Fatma Şahin’in ev sahipliğinde gerçekleşen Gaziantep Yemek Festivali’ne Pınar Altuğ Atacan - Yağmur Atacan, Deniz Akkaya, Ayşe Kucuroğlu, Ayşe Tolga gibi isimlerin yanı sıra cemiyet hayatından Arzu Kunt - Mehmet Kunt, Demet Sabancı Çetindoğan gibi isimler de büyük ilgi gösterdi.
Kebap çeşitlerinden, baklava ve çorbalara pek çok yöresel lezzetin sunulduğu etkinlikte, Antep usulü şerbet ve menengiç kahvesi, içli köfte ve çiğ köfte misafirler tarafından en çok ilgi gören lezzetlerden oldu.

"Antep mutfağı dünyadaki sayılı mutfaklardan biridir"
Gecede Gaziantep Mutfağı’ndan tadanlardan olan manken ve sunucu Deniz Akkaya, Antep mutfağının dünyanın sayılı mutfaklarından olduğunu ifade etti. En çok içli ve çiğ köfteyi beğendiğini ifade eden Akkaya, “Ben açıkçası Gaziantep ve Urfa’nın mutfağını çok beğenirim. Antep’in hem etini hem içli köftesini hem çiğ köftesini diğer yandan da en önemlisi tatlılarına bayılan biriyim. Sayın Fatma Hanım’ın böyle bir organizasyonun davet alınca koşarak geldim. Can gerçekten boğazdan geçiyor. Tabii ki dozunda yapmak lazım her şeyi. Ama Antep mutfağı dünyadaki sayılı mutfaklardan biridir. O yüzden bu gece ağzımızın tadına varıyoruz. Ben çiğ köfteyi çok severim çok beğendim ve içli köfteyi beğendim” dedi.
Lansmana eşi Yağmur Atacan’la birlikte katılan oyuncu, sunucu ve eski manken olan Pınar Altuğ Atacan da Gaziantep Mutfağı’nı daha önce de tattığını ve çok beğendiğini ifade etti.

“İstanbul önemli bir ayak”
Lansmanın İstanbul ayağına ev sahipliği yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de uzun zamandır hazırlanan ve başarıyla sonuçlanan projenin Türkiye’nin projesi olduğuna dikkat çekti. Projeyi evrensele taşımak için İstanbul’un önemine değinen Şahin, konuşmasında şuları söyledi:
"Dünyanın Yaratıcı Şehirler Ağı’ diye 116 ülkenin dahil olduğu bir network var. Bu networke başvurduk çünkü iddialıydık. Bir şehir olarak çıkıyorsun ve dünyanın en iddialı mutfağı olduğunu söylüyorsun. 500 çeşit yemekle topraktan, güneşten, Anadolu’nun kadınlarından, ustalarından aldığımız güçle büyük bir yarışa girdik. Bu işin 2 yıl boyunca önce teorik kısmını hazırladık. Her yemeğin hikayesini yazdık. Düğün yemekleri, bayram yemeklerini güzel bir şekilde UNESCO’ya anlattık. Gaziantep mutfağın UNESCO’da tattırdık. Onlar da bu lezzeti kabul ettiler ve dünyanın 8'inci mutfağı olarak Gaziantep mutfağını onayladılar. Bunun lansmanı çok önemli bu bir Türkiye projesi. İstanbul bunun en büyük ayağı. Yerelden evrensele geçebilmemiz için İstanbul’da buna İstanbul’un ve İstanbulluların sahip çıkması gerekiyor. Bu bakımdan bu tarihi mekanda tarihi lezzetleri sunuyoruz ve çok güzel bir katılım var. Bunu devam ettirip bir Türkiye projesi olmasına çalışacağız.”

Şeflerin hünerli elleri ve uluslararası vizyonlarıyla hazırlanan Gaziantep yemekleri, Dünya ve Anadolu mutfak kültürü dergisi La Cucina Italiana’nın destekleri ile Shangri-La Bosphorus, Istanbul’da iki hafta boyunca keyifli etkinlikler ve lezzetli sunumlarla gerçekleşecek. 

Serdal Altıntepe

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Oto yıkamacıda işlenen cinayetin detayları ortaya çıktı Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde oto yıkamacıda iş yeri sahibini kalbinden bıçaklayarak öldüren sanık; maktul tarafından beysbol sopası ile darp edildiğini, bıçaklandığını, kafasına silah dayanınca kendini kurtarmak amacıyla hareket ettiğini söyledi. Olay, 7 Haziran 2023 tarihinde gece saatlerinde Merkez Mahallesi Albay Burak Caddesi üzerinde bulunan oto yıkamacıda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre iş yeri sahibi Abdurrahim Bozboğa (39), Muhammed Alperen U. tarafından kalbinden bıçaklanarak öldürüldü. Olaya ilişkin başlatılan geniş çaplı soruşturmada Muhammed Alperen U., Uğur S., Sedat Y., Ö.S. ve Y.E. isimli şahıslar polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. İfadeleri alınan şüphelilerden Uğur S., Sedat Y., Ö.S. ve Y.E. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken Muhammed Alperen U. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olayla ilgili Muhammed Alperen U. hakkında "Haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan dava açıldı. Uğur S. ile Sedat Y., hakkında ise Muhammed Alperen U’ya yönelik işlediği "Kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma" suçundan dava açıldı. "Maktul beyzbol sopası ile beni darp etti, kolum kırdı ve bacağımı bıçakladı" Olayla ilgili duruşma Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başladı. Duruşmaya tutuksuz sanıklar Uğur S., Sedat Y. ve taraf avukatları bulunurken, müşteki sanık sıfatında bulunan Muhammed Alperen U. ise SEGBİS ile davaya katıldı. Olaya ilişkin dinlenen Muhammed Alperen U., "Eğlence mekanı işletiyorum. Olaydan 2 gün önce Abdurrahim iş yerimde müşterimi dövmüş. Olay günü huzursuzluk çıkardığı için mekana gelerek benden özür diledi. Ben de özrünü kabul ettim ve gün boyu beraber oturduk. Yanında Uğur ve Sedat da vardı. Ben iş yerinden çıkınca Abdurrahim iş yeri müdürüm olan Yunus İ’ye yumruk atmış. Olayı bana haber verdiler, iş yerine geldiğimde Abdurrahim ve sanıklar olay yerinde değildi. Abdurrahim, Uğur’un telefonundan beni arayarak Yunus’un kendisinden şikayetçi olmaması için ikna etmemi istedi. Bir süre sonra Uğur’da beni arayarak Abdurrahim’in benimle konuşmak istediğini söyledi. Ben de Uğur’a güvendiğim için Abdurrahim’in oto yıkama dükkanına gittim. Abdurrahim beni koltuğa oturttu. Daha sonra beysbol sopası ile beni darp etti, kolum kırdı, bacağımı bıçakladı ve kulağımın dibinden 2 el ateş etti. Bu sırada Sedat havluyla ağzımı kapatıyor, Uğur da elimi ayağımı tutmaya çalışıyordu. Daha sonra Abdurrahim silahı yastıkla birlikte kafama dayadı. Yapmasın diye yalvardım, korkuyla masanın üstünde bulunan bıçağı bir kez salladım ve kaçtım. Öldürmek veya yaralamak amaçlı hareket etmedim. Abdurrahim’in öldüğünü bilmiyordum, öğrenince teslim oldum. Olay sebebiyle dükkanımı da yakmışlar. Daha önceye dayalı sanıklar ve maktulle herhangi bir husumetim yoktu" diye konuştu. "Abdurrahim alkolün etkiyle Alperen’e beyzbol sopasıyla birkaç kez vurdu" Suçlamaları kabul etmeyen tutuksuz sanık Uğur S.,"Abdurrahim ile Alperen’in mekanına giderek bir şeyler içtik. Normalde Abdurrahim alkol için biri değil ama o gün içti. Daha sonra ben eve gittim. Öğrendiğim kadarıyla Abdurrahim’in kardeşi, Alperen’in iş yerinde müşteriyi dövmüş. Abdurrahim, Alperen’den özür dilemek için mekana gidiyor. Bir gün sonra da eğlence mekanında çalışan kadınla Abdurrahim birlikte otururken Yunus bu duruma sinirleniyor. Yunus ile Abdurrahim arasında bu sebeple kavga çıkıyor. Abdurrahim bana, Yunus’un kendisine bıçak çektiği için yumruk attığını söyledi. Yunus’un kendisini şikayet ettiğini, şikayeti geri aldırmak istediğini ifade etti. Alperen’i olay yerine çağırdı ve alkolün etkisiyle beysbol sopası ile birkaç kez vurdu. Ancak bacağına bıçak soktuğunu görmedim. Alperen’e yönelik herhangi eylemde bulunmadım, suçlamaları kabul etmiyorum. Abdurrahim 2 el ateş etti ama Alperen’i hedef almadı" şeklinde konuştu. "Abdurrahim’in kalbinden kaç fışkırdığını gördüm" Tutuksuz sanık Sedat Y. ise "Abdurrahim’in Alperen’e beyzbol sopasıyla vurduğunu hatırlamıyorum. Maktul, Alperen’e ateş etmedi, aksine bize doğru ateş etti. Alperen cebinden bıçak çıkardığını ve Abdurrahim’in kalbinden kaç fışkırdığını gördüm. Uğur ile olaya müdahil olmadık. Suçlamaları kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. "Müvekkilim bir saat boyunca darba maruz kalıyor" Olayın meşru müdafaa olduğunu söyleyen Muhammed Alperen U’nun avukatı Mehmet Kamil Şirin, "Alperen, babasının ölümünden sonra eğlence mekanını mecburen işletmeye başlıyor. Maktul ve arkadaşları mekanın sahibi gibi davranıyor. Maktul, A. adlı çalışan kadını masaya oturtunca Yunus ile aralarında tartışma olmuş. Maktul’de Yunus’a yumruk atmış. Olay bu sebeple başlıyor. Uğur, Alperen’i olay yerine çağırınca müvekkilimde gidiyor. Müvekkilim bir saat boyunca darba maruz kalıyor. Netice olarak kolu kırılıyor, 3 kez bacağından bıçaklanıyor. Alperen şahıslardan kurtulabilmek için can havliyle hareket yapıyor ve olay yaşanıyor" dedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, duruşmanın ertelenmesine karar verdi.