GENEL - 26 Nisan 2018 Perşembe 14:47

Geleceğin şefleri “Gastronomi Buluşması” ile hünerlerini sergiledi

A
A
A
Geleceğin şefleri “Gastronomi Buluşması” ile hünerlerini sergiledi

"Gastronomi Buluşması" etkinliğini düzenleyen Beykent Üniversitesi Gastronomi Kulübü, sektörün önde gelen isimlerini ve markalarını öğrencilerle buluşturdu.

Beykent Üniversitesi Gastronomi Kulübü tarafından bu yıl 3. sü düzenlenen Gastronomi Buluşması konferansı Uğur Talayhan, gibi sektörden önemli isimlerin katılımıyla Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu Üyesi ve Beykent Üniversitesi Gastronomi Bölümü Öğretim Görevlisi Esat Özata moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Yalnızca yeme-içme değil aynı zamanda yöneticilik, fotoğrafçılık gibi alanları da kapsayan ve bölümün diğer dalları ile ilişkilerin de ele alındığı etkinlikte öğrenciler, konferansların yanı sıra etkinlik alanında müzik eşliğinde sponsorların sunduğu ürünleri deneyimleme imkânı buldu. Buluşmanın sonunda ziyaretçilere katılım sertifikası da verildi.

“Türk mutfağı yeterince tanıtılamıyor”

Şimdilerde ünlü bir otelin genel müdürü olan ve geçmişte şeflik yapmış olan Uğur Talayhan, tecrübelerini öğrencilere aktarırken, onlara her zaman çok çalışmaları ve bu işe tutkuyla bağlanmalarını tavsiye etti. Talayhan, İhlas Haber Ajansı’na yapmış olduğu açıklamalarında Türk mutfağının dünyadaki en büyük mutfaklardan biri olduğunu, ancak tanıtımı noktasında eksiklikler yaşandığını kaydetti. Talayhan açıklamalarına şöyle devam etti: “Dışarıda herkes Türkiye’yi kebap ve döner ülkesi sanıyor. Mutfağımızı yeterince tanıtamıyoruz. Dünya mutfağının mezelerimizden, sulu yemeklerimizden pek haberleri yok. Ancak gördüğüm kadarıyla bu alanda Türkiye’de önemli çalışmaları yapılıyor. Bu işe gönlünü veren yetenekli şeflerimiz var. İnanıyorum ki en kısa zamanda Türk mutfağı istenilen yere gelecek” dedi.

“Gastronomi sanat gibi icra edilmeli”

Gastronominin kişisel bir endüstri olduğu ve sanat gibi yapılması gerektiğini de ifade eden Talayhan, “Bu işi yapacak onların bu alanda başarılı olmaları için bu işi sevmeleri yeter. Bu alanda çalışacak olanların çok çalışarak, bütün tutkularını ve enerjilerini işlerine vererek çok güzel şeyler çıkacaklarına inanıyorum. Bununla birlikte okullarda mutfak sanatları çok iyi bir şekilde öğretiliyor. Ben de otelcilik mezunuyum. Ben otelcilik lisesi okumadan önce hatta ortaokuldan bile önce yemek yapmayı biliyordum. Herkes yemek yapabilir, güzel tatlar çıkarabilir. Teori ve patik okulla birleştiği zaman çok daha güzel şeyler çıkacaktır. Ben buna inanıyorum” ifadelerinde bulundu.
Gastronominin kapsadığı alanlara da değinen Talayhan, “Gastronomi uzun yıllardır kullanılan bir kelime. Yemeyi, içmeyi kapsayan ve farklı alanları bir araya getiren bir alan. Bu alanın kreatif bir şekilde sanat gibi ele alınması gerekiyor. Ayrıca sadece aşçı ya da şeflerin değil, garsonların dahi kendi gönüllerini vererek icra ettikleri bir meslektir” dedi.

“Gastronomi sadece şef yetiştirmiyor”

“Gastronomi sadece şef yetiştiren bölümler değildir. Öğrencilere her yönüyle bilgiler vermek istiyoruz” diyen Beykent Üniversitesi Gastronomi Mutfak Sanatları Öğretim Görevlisi ve Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu Üyesi Esat Özata, “Bu yıl gastronomi buluşmalarının 3’cüsünü gerçekleştiriyoruz. Beykent Üniversitesi olarak gastronomi ve mutfak sanatları bölümümüzü 2012’de açtık. Akabinde de bu tarz etkinliklere başladık. Sektörden duayen isimleri; sadece şeflere değil, yiyecek-içecek sektöründen yazarlar, televizyon programcıları ve farklı alanlarda yönetici vasfındaki kişileri bir araya getirdik. Gastronomi sadece şef yetiştiren bir bölüm değildir. Öğrencilere her yönüyle bilgiler vermek istiyoruz. Bunun yanı sıra değerli sponsorlarımız ile birlikte öğrencilerimize ikramlar yaparak gastronomi bölümümü daha iyi tanıtmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.

“Mutfağın felsefesini öğretiyoruz”

Türkiye’de gastronomi eğitiminin son 10 yılda büyük bir ivme kazandığını da ifade eden Özata, “Bugün 40’ın üzerinde gastronomi bölümü var. Bu çok iyi bir rakam. Biz İstanbul’da olmanın çok büyük bir avantajını yaşıyoruz. İstanbul gastronomi merkezidir. Her hafta fuarlar, organizasyonlar, yemek şölenleri ve festivaller oluyor. Öğrencilerimiz önde gelen insanlarla bir araya gelebiliyor. Bunun yanı sıra alt yapı çok önemli. Akademik kadro ve uygulama alanları bakımından okulumuz çok önemli bir ivme kazanmıştır. Gastronomi bölümü için akademik kadronun, malzeme yapısının ve mutfak atölyelerinin iyi olması çok önemli. Bizim işimiz görerek, yaparak yapılan mesleklerin başında gelir. Biz uygulamaya ağırlık veren ve mutfağın felsefesini öğreten bir bölümüz. O yüzden gastronomi mutfak bölümünü seçecek öğrencilere bu alana tutkuları varsa tercih etmelerini öneriyorum. Çünkü bu tutku işidir. Böyle olduğu sürece Türk mutfağının ileride çok daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Egeli bilim adamlarının projesine TÜBİTAK’tan destek Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Çocuk Acil Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Eylem Ulaş Saz’ın yürütücülüğünü yaptığı “Sistemik Enfeksiyon Şüphesi Olan Bir Yaş Altı Çocuklarda Tükürük Prokalsitonin (PCT) Düzeylerinin Kullanımı ve Serum PCT Düzeyleri İle Karşılaştırılması” başlıklı proje TÜBİTAK tarafından desteklenmeye uygun bulundu. Proje ekibini makamında ağırlayan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, yaptıkları nitelikli çalışmalarından dolayı ekibi tebrik etti. Budak, “Üniversitemiz bilim insanları, ülkemiz başta olmak üzere tüm insanlığın ihtiyaçları doğrultusunda araştırma alanlarını yoğunlaştırarak, ulusal ve uluslararası iş birlikli ve disiplinlerarası önemli projeler hazırlamaya devam ediyorlar. Referans gösterilen araştırma üniversitemiz ekosistemi bünyesinde çocuklarda sık görülen enfeksiyonların erken teşhisi ve tedavisine yönelik nitelikli bilimsel çalışma yürüten ekibimizi yürekten tebrik ediyorum” dedi. “PCT düzeylerini ölçen prospektif bir analiz olacaktır” Projenin içeriği ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Eylem Ulaş Saz, “Bakteriyel enfeksiyonlar, özellikle 1 yaş altı çocuklarda ciddi morbidite ve mortaliteye yol açabilir. Bu nedenle, enfeksiyonun erken teşhisi ve tedavisi hayati önem taşır. Geleneksel biyokimyasal belirteçler ve klinik bulgular, erken teşhiste sınırlılıklar gösterebilir. Bu çalışmanın amacı, tükürükteki Prokalsitonin (PCT) düzeylerinin, 1 yaş altı çocuklarda bakteriyel enfeksiyon şüphesi durumunda kullanımını ve serum PCT düzeyleri ile karşılaştırılmasını incelemektir. Prokalsitonin, bakteriyel enfeksiyonlara spesifik bir belirteç olup, vücutta enfeksiyon varlığında artış gösterir. Çalışma, serum ve tükürük örneklerindeki PCT düzeylerini ölçen prospektif bir analiz olacaktır. Araştırmadaki hipotezimizi, tükürük PCT düzeylerinin, bakteriyel enfeksiyonun erken teşhisinde kullanılabileceği ve serum PCT düzeyleri ile yüksek oranda korelasyon göstereceği üzerine kurduk. Bunun sağlanması durumunda özellikle invaziv olmayan bir yöntem olarak, tükürük PCT düzeyleri, bakteriyel enfeksiyonların erken teşhisinde ilk basamak test olarak potansiyel bir araç olabilecektir. Bu yaklaşım, özellikle küçük bebeklerde kan alma işleminin zorlukları göz önünde bulundurulduğunda, hastane kaynaklarının gereksiz kullanımını azaltacağı, ileri test (kan kültürü, BOS kültürü, Akciğer grafisi) taleplerini engelleyebileceği, uygunsuz antibiyotik kullanımını düşüreceği ve acil servislerden hızlı taburculuk üzerine önemli bir avantaj sağlayacağını düşünüyoruz ” diye konuştu. Yürütücülüğünü Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Çocuk Acil Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Eylem Ulaş Saz’ın yaptığı projede, Doç. Dr. Ali Yurtseven, Doç. Dr. Caner Turan, Dr. Sercan Çınarlı, Doç. Dr. Elif Azarsız, Doç. Dr. Timur Köse araştırmacı olarak yer alıyor.
Trabzon Berat Özdemir: “Kupayı gerçekten Trabzon’a getirmek istiyoruz; getireceğiz de inşallah” Trabzonspor’un başarılı futbolcusu Berat Özdemir, kupayı Trabzon’a getirmek istediklerini belirterek, rövanş maçında bu istek ve arzuyu sahada göstermek istediklerini dile getirdi. Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final ilk maçında Trabzonspor, sahasında karşılaştığı Fatih Karagümrük’ü 3-2 mağlup etti. Maçın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan bordo-mavili takımın başarılı futbolcusu Berat Özdemir, ikinci yarıda 10 kişi ile gerçek bir takım olduklarını ve o yolda ilerlediklerini gösterdiklerini söyledi. Özdemir, “İlk yarı kendi oyunumuzu kabul ettirmemize rağmen 2-1 önde kapatmayı bildik. İkinci yarıda 10 kişiyle gerçek bir takım olduğumuzu o yolda ilerlediğimizi gösterdik. Herkes yanındaki arkadaşı için fedakârca mücadele etti. 3. golü bulduk, gol yememize rağmen kazanmayı bildik. Avantajlıyız. Rövanşta bu istek ve arzuyu sahada göstermek istiyoruz” dedi. “Her geçen hafta üzerine koymaya çalışıyorum” Performansında her hafta üzerine koymaya çalıştığını kaydeden Özdemir, “Takım arkadaşlarıma her geçen gün daha fazla yardımcı olmaya çalışıyorum. Onlara beni gazlıyorlar. Thomas ve Pepe olsun tecrübelerini bize aktarıyorlar. Her geçen hafta üzerine koymaya çalışıyorum. Hocalarımızın verdiği taktikleri sahaya yansıtmaya çalışıyorum. Umarım sonuç alıyoruzdur” şeklinde konuştu. “Uzun süredir üçüncülük ve Türkiye kupası hedefimiz var” Kupayı Trabzon’a getirmek istediklerini vurgulayan Özdemir, “Uzun süredir üçüncülük ve Türkiye kupası hedefimiz var. Hep birlikte bu iki hedefe kenetlenmiş durumdayız. Kupayı gerçekten Trabzon’a getirmek istiyoruz. Getireceğiz de inşallah” diye konuştu. “Seneye ne olacak bakalım hayırlısı diyelim” Trabzonspor’da sezon sonu kiralık sözleşmesi sona erecek Berat Özdemir kariyeri ile ilgili soruya, “Kiralık veya burada bonserviste bulunmam gerçekten benim için önemli değil. Trabzonspor arması ve forması ile sahada olduğum sürece elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Seneye ne olacak bakalım hayırlısı diyelim” ifadelerini kullandı.
Trabzon Tolunay Kafkas: "Turu ikinci maça taşıdık" Fatih Karagümrük Teknik Direktörü Tolunay Kafkas, Trabzonspor mağlubiyetinin ardından yaptığı açıklamada, turu ikinci maça taşıdıklarını söyledi. Ziraat Türkiye Yarı Final ilk maçında deplasmanda Trabzonspor’a 3-2 mağlup olan Fatih Karagümrük’te Teknik Direktör Tolunay Kafkas, oyuna çok iyi başladıklarını belirterek, "Çok iyi başladığımız bir maç oldu. Set oyununu takım gole kadar çok iyi oynadı. Eşitliği yakalayana kadar maç planının olduğu iyi bir Fatih Karagümrük vardı. Çok kötü gol yedik. Golleri biz kendimiz yedik. Toparlamaya çalıştık ama set oyunuyla ilgili sıkıntılarımız oldu. Çalıştığımızın dışına çıktık. Görüntü hiç istemediğim, iyi olmayan bir görüntüye döndü. Sonuç beraberlikle de bitebilirdi. Kazanabilirdik de. Trabzonspor’u tebrik ediyorum ama biz turu ikinci maça taşıdık. Ligde maç kazanırsak, kupa maçını da iyi seviyede çıkartacağımıza iniyorum" dedi. Maçın hakemiyle ilgili olarak ise Kafkas, "Ben hakemlerle ilgili fazla konuşmuyorum ama bazı şeyleri de yanlış anlıyorlar. İyi şeyler hissettirmiyorlar. Yumruk atan oyuncuyu görmezden gelip sırtını dönüyorsan, takımın büyüklüğüne ve küçüklüğüne göre hareket ediyorsanız bu bize iyi şeyler his ettirmiyor. Zor bir sezon geçiyor hepimiz için çok şey gördüm 40 yıl içeresinde ama bu sezonki gibi görmedim. Bir an önce bitmesinde bütün takımlar için bir hayır var diyorum" ifadelerini kullandı.