ÇEVRE - 17 Ekim 2017 Salı 18:28

Geleceğin tarımı, Konya havzasında şekilleniyor

A
A
A
Geleceğin tarımı, Konya havzasında şekilleniyor

Konya Havzasında hayata geçirilen iklim dostu yenilikçi tarım uygulamalarının yer aldığı 'Geleceğin Tarımı' projesi tanıtıldı. Proje kapsamında kurulan kuş evine yerleşen baykuş ve kerkenezler tarlalarda ekinlere büyük zarar veren tarla fareleri ile etkin mücadele edecek.

Coca-Cola Hayata Artı Vakfı tarafından desteklenen ve Doğa Koruma Merkezi tarafından Türkiye’nin tarımsal üretim merkezi Konya havzasında hayata geçirilen “Geleceğin Tarımı” projesi ile anıza doğrudan ekim, rüzgâr perdesi ve tarım zararlılarıyla biyolojik mücadele yöntemleri kullanılarak toprağın yapısının ve su miktarıyla kalitesinin korunması hedefleniyor.

2013 yılında Konya’nın Karapınar ilçesi ile başlayan, Sarayönü, Ilgın, Güneysınır, Cihanbeyli ve Kadınhanı ilçelerini de kapsayacak şekilde genişleyen proje kapsamında, 15 bin dekar arazide anıza doğrudan ekim yapıldı ve 200 bin fidan dikilerek doğal rüzgar perdeleri yerleştirildi. Topraktaki su ve organik maddelerin kaybını azaltan bu yöntemlerle birlikte 2.1 milyar litre su tasarruf edildi. Biyolojik mücadele kapsamında ise zehirli ilaçlar yerine, tarım zararlıları ile mücadelede baykuş ve kerkenezlerden faydalanılmaya başlandı. Bu kuş türlerinin tarım alanlarına yakın yerlerde barınması için şimdiye kadar 150 adet kuş evi dikildi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Doğa Koruma Merkezi arasında imzalanmış olan protokol kapsamında hayata geçirilen “Geleceğin Tarımı” projesi, Konya’nın Ilgın ilçesine bağlı Kapaklı köyünde yapılan toplantıyla tanıtıldı. 2013 yılında başlayan Geleceğin Tarımı projesi ile artan kuraklık, don, aşırı yağışlar gibi iklim değişikliğinin oluşturduğu risklere karşı koruyucu toprak işleme, anıza doğrudan ekim, rüzgâr perdesi ve tarım zararlılarıyla biyolojik mücadele yöntemleri kullanılarak toprağın yapısı ile su miktarının ve kalitesinin korunması hedefleniyor.
Düzenlenen basın toplantısında projeyi tanıtan Doğa Koruma Merkezi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Uğur Zeydanlı “Geleceğin Tarımı” projesinin günümüz bilim ve teknolojisi ile doğanın milyonlarca yıllık mücadele becerisini bir araya getiren örnek bir proje olduğunu söyledi. Zeydanlı, “Geleceğin Tarımı Projesi ile çiftçimiz üretim yaparken, toprağı koruyor, çevreyi, doğal kaynakları ve diğer canlı türlerinin iklim değişikliğinden zarar görmesini önlüyor ve rüzgar kaynaklı erozyonun neden olduğu toprak kaybıyla mücadele edebiliyor. Konyalı çiftçiler iyileştirdikleri toprakla, kurtardıkları suyla, küresel düzeyde benzer sorunları yaşayan bölgeler için de bir örnek olacak. Projemizi destekleyen Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na ve Coca-Cola Hayata Artı Vakfı’na vermiş oldukları destekten dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

"1.200 çiftçiye iklim dostu modern tarım uygulamaları tanıtıldı"

Geleceğin Tarımı projesi ile çiftçiler iklim değişikliğiyle mücadele eden koruyucu, önleyici, modern ve pratik tarım uygulama yöntemleriyle tanıştırıldı. Proje kapsamında, düzenlenen 30 eğitim ve çalıştaylar ile 1,200 çiftçiye anıza doğrudan ekim ve rüzgâr perdesi yöntemleri tanıtıldı, 14 doğrudan ekim makinesi çiftçilerin kullanımına sunuldu.,

"Anız yakılmadan doğrudan ekim yapılıyor"

Proje kapsamında çiftçilerin kullanımına sunulan 14 adet doğrudan ekim makinesiyle bir önceki döneme ait bitki artıkları (anız) yakılmadan ekim yapılıyor. Böylece, tarım toprağının erozyona uğraması önleniyor, toprağın yapısı korunuyor, toprağı besleyen organik maddeler arttırılıyor ve topraktaki su muhafaza ediliyor.

"Ekilen 200 bin fidan ile doğal rüzgar perdesi oluşturuldu"

Bölgede etkili olan rüzgar erozyonunun toprağın suyunu alıp götürmesine engel olmak amacıyla yöreye özgü ağaçlardan 200 bin fidan dikildi. Proje alanında oluşturulan bu doğal rüzgar perdeleri ile tarım alanları soğuk rüzgar ve tipilerden, yazın ise sıcak hava dalgalarından korunurken, toprak ve su kaybının da önüne geçiliyor. Ayrıca bu uygulama sayesinde süne gibi tarım zararlıları ile mücadele eden canlılara barınak sağlanıyor.

"Tarım zararlıları ile mücadeleye Baykuş desteği"

Tarımsal üretimin daha doğa dostu hale getirilmesi amacıyla proje alanında, zehirli ilaçlar yerine, tarım zararlıları ile mücadelede, baykuş ve kerkenezlerden faydalanılıyor. Uygulama kapsamında baykuş ve kerkenez gibi bölgede doğal olarak bulunan kuş türlerinin tarım arazileri yakınında üremesi için 150 adet yuva yerleştirildi.

Geleceğin Tarımı projesi Uluslararası Şirketler Arası Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yarışması’nda 2015 yılının “En İyi Birleşmiş Milletler Kalkınma Hedefli Projesi” olarak seçildi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Bin 127 yatak kapasiteli Samsun Şehir Hastanesi’nde son durum Sağlık Bakanlığı Yatırımları Genel Müdürü Rıza Uçan, bin 127 yatak kapasiteli Samsun Şehir Hastanesi’nin yüzde 95’inin tamamlandığını, hedeflerinin yılsonu gelmeden hastaneyi hizmete açmak olduğunu söyledi. Samsun Şehir Hastanesi’nin son durumu, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlık makamında Samsun Valisi Orhan Tavlı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı AK Parti Samsun Milletvekili Dr. Mehmet Muş, AK Parti Samsun Milletvekili Av. Ersan Aksu, MHP Samsun Milletvekili Prof. Dr. İlyas Topsakal, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir ve ilgili kurum müdürleri ile birlikte Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürü Rıza Uçan’ın sunumuyla masaya yatırıldı. Yaptığı sunum sonrası hastane inşaatını ziyaret eden Genel Müdür Rıza Uçan, şehrin idarecileri ile yaptığı toplantının ardından çıkan kararları, yüklenici firma yetkililerine aktardı. İnşaatın son durumunu yerinde de inceleyen Uçan, daha sonra açıklamalarda bulundu. “Yüzde 95 oranında bir ilerlememiz var” Hastane inşaatının yüzde 95 oranında tamamlandığını açıklayan Sağlık Bakanlığı Yatırımları Genel Müdürü Rıza Uçan, “Bugün Samsun’da şehrin idarecileriyle birlikte Samsun Şehir Hastanesi’nin geldiği aşamayı değerlendirdik. Hastanenin 2021 yılında ihalesi yapılmış, pandemi ve olağan dışı piyasa şartlarından dolayı, zemininde zorlu yapıya sahip olması ve patlatmaların çok olması nedeniyle projenin ilerlemesi biraz zaman aldı. Şu aşamada yüzde 95 oranında bir ilerlememiz var. Tamamlamaya doğru gidiyoruz. Yatak katları toparlandı. Mekanik ve teknik anlamda tamamlanıyor. Otopark ve girişlerdeki çalışmalar hızlı bir şekilde devam ediyor. Hedefimiz buranın yılın son döneminde hizmete alınmasıdır. Bu süreyi daha da aşağıya çekmek için yoğun bir çalışma olacak. Sadece sağlık yatırımını hizmete almak değil, bulunduğu pozisyon itibariyle karayolları ve enerji altyapılarının tamamlanması noktasında kurumların büyük bir çalışması var” dedi. “Yatak sayısı bin 127, yoğun bakım odası sayısı da 192” Samsun Şehir Hastanesi’nin teknik yapısından da bahseden Rıza Uçan, “Hastanenin yatak sayısı bin 127. Otopark olarak 2 bin 44 araçlık kapalı otopark kapasitemiz var fakat burada ciddi bir yoğunluk olacağından ilaveten bir tane daha otopark yapılması talebini değerlendiriyoruz. 40 ameliyathane, 192 yoğun bakım odası, 275 poliklinik odası, bin 20 adet de deprem izolatörü var. Çalışmalar iyi gidiyor. İlaveten bir kreşle ilgili talep var. İbadethane için bir çalışmamız olacak. 1, 2 ve 3. sınıfta okuyan tıp öğrencileri için bir morfoloji bölümüne ilişkin bir alan talebi var. İlerleyen vadede sağlık yatırımına fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi veya ilave bölümlerin eklenebilmesi ihtimaline karşı arazinin mümkün olduğunda genişletilmesi ve mümkün olduğunca verimli kullanılmasıyla ilgili de süreç devam ediyor” diye konuştu. “Hedefimiz, yılsonu gelmeden burayı toparlayıp, hizmete almak” Yılsonu gelmeden hastaneyi hizmete almayı hedeflediklerini ifade eden Uçan, şunları söyledi: “Son 1 yılda ciddi ve yoğun bir çalışma var. Özellikle karayolu ve altyapı projeleri dikkate alındığında bugünden hizmete başlaması için Haziran ayını deklare etmemiz doğru olmaz. Hedefimiz, bu yıl içerisinde yılsonu gelmeden burayı toparlayıp, hizmete almak. Bugün de yüklenici firmaya gerekli talimatları verdik. Bin 500’e yakın personel çalışıyor. Bayramdan sonra da işler tüm hızıyla devam edecek. İzim ekiplerimiz de çalışmaları yerinde devam ediyor. En kısa zamanda hastaneyi hizmete alacağız.” İncelemelere Samsun İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Uras da katılarak yetkililerden bilgi aldı. Samsun Şehir Hastanesi Bin 127 yatak kapasiteli Samsun Şehir Hastanesi’nin bin 20 deprem izolatörü, 2 bin 44 araçlık açık ve kapalı otopark, 40 adet ameliyathane, 192 adet yoğun bakım odası, 31 adet yeni doğan yoğun bakım odası, toplam 275 adet poliklinik odası, acil servis alanında 24 adet oda ve 69 gözlem yatağı, 22 adet (11 iniş, 11 çıkış) yürüyen merdiven, 60 adet asansör, 3 adet emar (MR), 3 adet tomografi, 11 adet röntgen ve 5 adet anjiyosu olacak.
Kütahya "Kütahya’ya Şehir Hastanesi’ni kazandıran Cumhurbaşkanımıza minnettarız" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, dün hasta kabulünü başlayan Şehir Hastanesini ziyaret etti. Saraçoğlu, AK Parti Kütahya Merkez İlçe Başkanı Hamit Çelik, AK Parti Kütahya Merkez İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç ve beraberindeki heyetle birlikte Şehir Hastanesi ziyaret etti, muayene için gelen vatandaşlarla sohbet etti. Ziyaret sonrası konuşan Saraçoğlu, "Şehir Hastanesi hakikaten yıllarca Kütahya halkının gündeminde olmuş ve açılışı sabırsızlıkla beklenen bir hastane. Dün itibarıyla açılışı gerçekleştirildi. Şehir Hastanesi hakikaten Tüm Türkiye’de sağlık noktasında önemli bir açığını kapatan hastanelerden bir tanesi ama genelde şehir hastanelerimiz siz de biliyorsunuz ki büyük şehirlerde yoğunluk olduğu için oralarda ve şehir hastanesi olan nadir illerden bir tanesi de Kütahya oldu. Bu nokta itibarıyla özellikle bölgemizde belki tek şehir hastanesi Kütahya’da açıldı. Bundan dolayı da başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Sağlık Bakanımıza, diğer bakanlarımıza, milletvekillerimize, emeği geçen herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz. Geçmiş dönemde de hastanemizin yapılması ve bu hale gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Biz 22 yıldır iktidardayız. 22 yıldır Cumhurbaşkanımız bu millete ne söz verdiyse bir bir yerine getirmenin gayreti içerisinde oldu. Bunlardan bir tanesi de bu hastane. Her daim bizi eleştirdiler ama biz işimize gücümüze baktık. Biz millete hizmetkar olmaya kendimize adadık ve bu şekilde devam ediyoruz. Bu dönem itibarıyla 17 seçimde de bu millet AK Parti’ye, Cumhurbaşkanımıza hep destek verdi, hep birinci parti olarak çıktı. Geçmiş dönemlerde şöyle bir baktığımızda, duble yollar Türkiye’de konuşuluyordu, duble yolları gündemden çıkarttık, sıcak asfalt konuşuluyordu, onu gündemden çıkarttık. Tüm binalar depreme dayanıklı değildi. Çocuklarımız buralarda riskli binalarda okuyorlar, diyorlardı. Onlar gündemden çıktı. Tüm kurum binalarımız Kütahya’da yenilendi. Belediye binası, Valilik, Milli Eğitim, Tarım ve Orman Müdürlüğü, aklınıza gelen bütün binalar yenilendi" ifadelerini kullandı.
İstanbul Sosyal medyadaki ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin iş adamı Köksal’ın ifadesi ortaya çıktı CHP İstanbul İl Başkanlığında çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin soruşturma çerçevesinde iş adamı Hüseyin Köksal’ın savcılığa verdiği ifadesi ortaya çıktı. Şüphelinin ifadesinde, "Para görüntüleri ile hiçbir ilgim ve alakam yoktur. Ben o tarihte başlatılan kampanyaya bağışta dahi bulunmadım" dediği öğrenildi. Sosyal medyada CHP İstanbul İl Başkanlığında çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için resen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde aralarında eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, eski CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas, söz konusu binayı sattığı öne sürülen Ali Rıza Braka, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve CHP Meclis Üyesi Turgay Özcan’ın da aralarında bulunduğu 13 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılığa ifade vermişti. "Benim herhangi bir siyasi partiye üyeliğim yoktur" Şimdiye kadar 13 şüphelinin ifade verdiği soruşturma çerçevesinde iş adamı Hüseyin Köksal da Savcılığa ifade verdi. Şüphelinin ifadesinde, "Üçüncü kuşak temsilcisi olduğum bir şirketin sahibiyim. Her yıl devlet tarafından incelenen, tek bir usulsüzlük bulunmayan, vergilerini ödeyen bir insanım. Ne olduğu belirsiz birinin iftirasıyla şüpheli olarak ifade vermeyi doğru bulmuyorum. Benim aile şirketim ile Fatih Keleş’in aile şirketi aynı sanayi sitesinde bulunmakta. O nedenle çok eski tanırım. Çok sık görüşmem ancak tanışıklığımız vardır. Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı olan Murat Ongun’u genel olarak basından tanırım. Birkaç sefer de kendisiyle karşılaştığımız ve oturmuşluğumuz vardır. Benim herhangi bir siyasi partiye üyeliğim yoktur. Soruşturmaya konu para görüntüleri ile hiçbir ilgim ve alakam yoktur. Ben o tarihte başlatılan kampanyaya bağışta dahi bulunmadım. Bu nedenle üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum" dediği öğrenildi.