SPOR - 27 Mayıs 2017 Cumartesi 14:00

Gregory van der Wiel: 'Hayatımın en büyük darbesini yedim'

A
A
A
Gregory van der Wiel: 'Hayatımın en büyük darbesini yedim'

Fenerbahçeli futbolcu Gregory van der Wiel, Ümit Akbulut’un kendisini 4 milyon 400 bin Dolar dolandırdığını ifade ederek, “Bütün nakit birikimimi kendisine verdim. Hayatımın ve kariyerimin en büyük darbesini yedim. Fenerbahçe’deki kötü performansımın sebebi de bu dolandırıcıdır” ifadelerini kullandı.

Ümit Akbulut’un kendisini 4 milyon 400 bin Dolar dolandırdığını belirten Gregory van der Wiel, konuyla ilgili olarak basın toplantısı düzenledi. Akbulut’la kasım ayında tanıştığını ve kendisine ilk ödemeyi 1 ay sonra 440 bin Dolar olarak yaptığını söyleyen Van der Wiel, “İlk ödemeyi kadro dışı kalmadan önce yaptım. Kulüp yöneticilerine dolandırıldığımı söyleyemedim. Böyle bir durumdan dolayı çok utandım ve kimseye söyleyemedim” ifadelerini kullandı. 

Oyuncunun menajeri Mehmet Zeti Şahin de, Van der Wiel’in kız arkadaşı olan Rose Bertram’ın kendisini aradığını ve durumu bu şekilde öğrendiğini söyledi.

“Kulüple aram pek iyi değildi”

Yaşanan olay nedeniyle hayatına büyük bir darbe vurulduğunu söyleyen Gregory van der Wiel, “Kulüple o dönem aram çok iyi değildi. Ancak yaşanan bu olaydan sonra çok daha kötü oldu. Futbol kariyerimi de olumsuz etkiledi. Türkiye’de herhangi bir sorunum yok. Ancak ister istemez bu yaşanan olaylardan dolayı sarsıldım. Yine de burada kalıp futbola devam etmek istiyorum” dedi. 

Wiel, kulübün kendisine yardımcı olup olmadığın konusunda ise, “Ne dememi bekliyorsunuz. Doğruyu mu söylemem gerekiyor, ya da işlerine geldiği gibi mi söylemem gerekiyor. Kulüple ilgili herhangi bir şey anlatamam. Yoksa kendimi daha da zor durumda bırakacağım” ifadelerini kullandı.

“Kulübe bilgi vermemekle hata yaptım”

Olayın duyulmasının ardından antrenörüyle konuyu konuştuğunu ifade eden Hollandalı futbolcu, “Duyulduktan 1 gün sonra antrenöre her şeyi izah ettim. Özür de diledim. Antrenörüme de performansımın neden düşük olduğunu söyledim. Keşke kulübe daha önce söyleseydim ben bunu. Şu anda fazla bir şey anlatamıyorum. Ama tabii ki bu olayı en başka menajerime söylemem gerekiyordu. Bir de kulübe bilgi vermem gerekiyordu. Burada hata yaptım. Ümit Akbulut’u önceden tanımıyordum. 11. ayda tanıştım kendisiyle. 1 ay sonra ilk ödemeyi 440 bin Dolar olarak yaptım” dedi.

“Tehdit edildim”

Şahısların serbest bırakılmasıyla ilgili olarak herhangi bir yorum yapmayan Wiel, “Gülüşüm bile yetmiyor mu bu soruya. Bu şaka gibi bir durum. Adamlar serbest bırakıldı. Bir sürü davası ve dolandırıcılık dosyası var. Adam serbest bırakılıyor. 6 tane dosyası var. O kadar davası var, aynı günde şikayetçi olduk. 1 çocuk daha var 105 bin Dolar aldı. Bir Tayland Kulübü’nden de 1 milyon 200 bin Dolar para aldı. Onların avukatları da şikayetçi oldu. Bu kadar delil var, adamlar tehdit ediyor, böyle bir sonuç ortaya çıkıyor. Ben parayı geri istedim. Sonra 600 bin Dolar daha istediler ve verdiğiniz para yanar dedi. Ben paramı geri istedim, Ümit Akbulut telefonda “Burası benim ülkem, ben bir telefonla 10 kişiyi götürürüm” diyerek tehdit etti.

“Sneijder’e de yanaşmışlar”

Konuyla ilgili olarak Hollanda Konsolosluğu’na herhangi bir başvuruda bulunmadığını da sözlerine ekleyen Van der Wiel, “Baktım burada herhangi bir durum olmuyor. 2 gün içinde konsolosluğa gideceğim. Sneijder’le samimiyetim var. Bana ‘neden para verdiniz. Bana da yanaşmaya çalıştı ama ben defol git dedim’ dedi. Benim yurt dışında da yatırımlarım var. Hiçbir zaman bir sorun yaşamadım. Burada ilk kez böyle bir durum oldu. Van Persie’ye yanaşamamışlar. Onu dolandırmak için herhangi bir girişimde bulunmamışlar” diye konuştu. Hollandalı oyuncu son olarak, “Buraya futbol oynamak için geldim. Eğer bu sorunumu çözersem gerçekten futbol olarak da olumlu sonuçlanır. Önümüzdeki sene çok daha farklı bir performans sergilerim” diyerek sözlerini tamamladı.

“Avukatlar iki yüzlü oynadı”

Oyuncunun menajeri Mehmet Zeki Şahin de, Ümit Akbulut’un hep yabancı oyuncuları dolandırmak için girişimde bulunduğunu söyleyerek, “Arabalarla videolarla kandırıyor futbolcuları. Şikayetçi olduk ancak avukatlar hem bizden para aldı, hem de karşı taraftar para aldılar. Futbolcunun yaptığı ödemelerin dekontlarını gönderdim. Öncelikle inşaat işleriyle ilgili bir girişimde bulunuldu. Kız arkadaşı beni arayıp haber verdi durumu öyle öğrendim” dedi.

Öte yandan menajer Mehmet Zeki Şahin, dava süreciyle ilgili bütün belgeleri ve Hollandalı futbolcunun yaptığı ödemelerin dekontlarını basın mensuplarına verdi. 

Bozhan Memiş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.