GÜNDEM - 30 Ekim 2014 Perşembe 19:28

Gümrük ve Ticaret Bakanı Canikli, Edirne’de

A
A
A
Gümrük ve Ticaret Bakanı Canikli, Edirne’de

Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, Kapıkule Sınır Kapısı’nda incelemelerde bulunmak üzere Edirne’ye geldi.

Bakan Canikli, gelecek yıla kadar gerekli düzenlemeleri tamamlayarak, Kapıkule’deki araç ve TIR kuyruğunu bitireceklerini söyledi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, özellikle belirli dönemlerde kamuoyuna yansıyan sıkıntılarla ilgili olarak yapılabilecek olan bütün tedbirleri yerinde görmek amacıyla Kapıkule Sınır Kapısı’na geldi. Canikli’yi, Kapıkule Gümrük Kapısı önünde Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Metin, Trakya Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Müslüm Yalçın ve gümrük personeli karşıladı.

“SINIR KAPILARINDA, HERKESİN MEMNUN OLACAĞI HİZMETİN YAKALANMASI GEREKİYOR”
Trakya Gümrük ve Ticaret Bağlantısı Kapıkule Sınır Kapısı VIP salonunda Trakya Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Müslüm Yalçın tarafından kendisine sunulan brifingin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bakan Canikli, herkesin memnun olacağı, şikayetlerin en aza indirildiği bir hizmetin yakalanması gerektiğini kaydetti.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, amaçlarının verilen hizmet kalitesini daha da iyi noktalara getirmek olduğunu belirterek, “Özellikle son 12 yılda bütün gümrük kapılarımızda ciddi bir iyileşme söz konusu ama bunu daha da ileri noktalara götürmemiz gerekiyor. Herkesin memnun olacağı, şikayetlerin en aza indirildiği bir hizmetin yakalanması gerekiyor.

Bu hizmet seviyesine ulaşmamız gerekiyor” dedi.
Diğer bir önemli hedeflerinin ise gümrüklerde meydana gelen gayri kanunu olayları en aza indirmek olduğunu belirten Bakan Canikli, “İkinci amacımızda, gümrük kapılarımızdan giriş ve çıkışlarda gayri kanuni meydana gelen veya gelmesi muhtemel ticaretin engellenmesi. Uyuşturucu ve bütün mallar için geçerli bu ve bunların tamamen ortadan kaldırılmasını hedefliyoruz. Bu noktada bütün kayıp, kaçak sıfırlanana kadar, kabul edilebilir minimum seviyeye indirilene kadar bu çalışmalarımız devam edecek” diye konuştu.

“ÜLKEYE GİREN TÜM EŞYA VE İNSAN TAŞIYAN ARAÇLARI X-RAY SİSTEMİNDEN GEÇİRİLMESİNİ HEDEFLİYORUZ”
Bakan Canikli, özellikle teknolojinin kendilerine sağladığı imkanları en üst düzey şekilde kullanmaları gerektiğini dile getirerek, “İlk kez 2003 yılında gümrük kapılarında kullanılmaya başlayan araç tarama sistemleri, kayıp, kaçağın azaltılmasında, yasa dışı ticaretin önlenmesinde çok büyük bir imkan sunuyor. Özellikle x-ray cihazları, tren tarama cihazları da dahil olmak üzere. Fakat halen bu noktada kapasitemiz belirli bir seviyede. Nihai hedefimiz, Türkiye’ye giren eşya ve insan taşıyan tüm araçların x-ray tarama sisteminden geçirilmesi. Ve aynı şekilde ülkeye giren tüm kargoların x-ray cihazlarında denetime tabi tutulması. Türkiye’ye yılda yaklaşık 4.5 milyon konteynır giriyor ve yine yaklaşık 4 milyon TIR girişi söz konusu. Bunların tamamımın x-ray cihazından geçirilerek, çok etkili bir denetime tabi tutulması nihai hedefimiz. İnşallah bunu başardığımızda dünyada bunu uygulayan tek ülke olacağız” şeklinde konuştu.

“KAPIKULE’DEN TÜRKİYE’YE GİREN BÜTÜN OTOBÜSLERİN TAMAMI X-RAY’DEN GEÇİRİLMEYE BAŞLANACAK”
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, bugün gerçekleştirdikleri toplantıda almış oldukları bir kararı da anlatarak, şöyle devam etti:
“Bugün burada almış olduğumuz bir karar var. Kısa bir süre içerisinde Kapıkule’den Türkiye’ye giren bütün otobüslerin tamamı x-ray’den geçirilmeye başlanacak. Buna kapasitemiz müsait. Ve önümüzdeki yıl iki tane daha x-ray cihazı göndereceğiz ve kapasiteyi yüzde iki katına çıkarmış olacağız. Çünkü bugüne kadar kaçak tespitlerinde ve yakalamalarda x-ray cihazlarının çok büyük katkısı olduğunu çok önemli araçlar ve imkanlar sunduğunu biliyoruz. Dolayısıyla inşallah bir aksilik olmazsa önümüzdeki 4 ya da 5 yıl içerisinde Türkiye’ye giren tüm eşyaların ve araçların yüzde yüz tarama denetiminden geçirilmesi mümkün hale gelecek.”

“GELECEK YIL KAPIKULE KUYRUKLARI İLE BASINA KONU OLMAYACAK”
Bakan Nurettin Canikli, Kapıkule Sınır Kapısı’nın, özellikle yaz dönemlerinde yaşanan yoğun gurbetçi giriş-çıkışlarında basına sürekli haber konusu olduğunu ancak alacakları tedbirler ile bunu ortadan kaldırmayı hedeflediklerini belirtti. Bakan Canikli, “Özellikle Kapıkule için söylüyorum, Kapıkule önümüzdeki yaz döneminde bir daha basına özellikle kuyrukları nedeniyle haber konusu olmayacak. Hem girişler hem de çıkışlar için gerekli çalışmalarımızı kısa bir süre içerisinde tamamlayacağız. Amaçlarımızdan birisi de bu zaten, yerinde görerek gerekli tedbirleri almak.

Yaz gelmeden giriş ve çıkış trafiği yoğunlaşmadan, biz inşallah projemizi sonuçlandırmış olacağız. Özellikle peronları fleksbıl hale getirerek, yoğun dönemlerde diğer tarafa kaydırma şeklinde buna imkan sağlayacak projeyi hayata geçireceğiz. Ayrıca bir aracın Türkiye'ye girişinde 5-6 noktada işlem yapılmaktadır, hedefimiz bunu teke düşürmek. Yani bir araç Türkiye’ye girerken tek noktada tüm işlemler ve bir durakta bir kez durarak tüm işlemler gerçekleştirilecek” ifadelerini kullandı. Bakan Canikli, Kapıkule'deki incelemelerinin ardından AK Parti İl binasındaki toplantıya katılarak, partililerle bir araya geldi. 

KORAY USTABAŞI - TAMER YAVUZ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara İstanbul’da FETÖ’ye yönelik “Kıskaç-13” operasyonu: 13 gözaltı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul’da FETÖ’ye yönelik düzenlenen “Kıskaç-13” operasyonunda 13 eski askeri öğrencinin gözaltına alındığını açıkladı. Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İstanbul’da FETÖ’ye yönelik eş zamanlı olarak gerçekleştirilen ’Kıskaç-13’ operasyonunda örgüt mensuplarının mülakat sınavlarında aday numaralarında kodlama yaparak askeri okullara yerleştirdiği tespit edilen 13 eski askeri öğrencinin yakalandığını belirtti. Bakan Yerlikaya paylaşımında, "FETÖ’cülere göz açtırmayacağız. Aziz milletimizin duası ve destekleriyle terör örgütleri ve onların iş birlikçilerinin nefeslerini keseceğiz. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığı ve İstihbarat Başkanlığı koordinesinde İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğünce İstanbul’da FETÖ’ye yönelik 15 farklı adrese eş zamanlı olarak düzenlenen ’Kıskaç-13’ operasyonunda şüpheli eski askeri öğrencilerin örgütün askeri yapılanmasına yönelik ankesörlü hatlardan iletişim kurdukları, haklarındaki beyanlar ve askeri okullara girişte mülakat sınavlarında aday numaraları üzerinden kodlama yapılarak askeri okullara girişte öncelik sağlandığı tespit edildi. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle" dedi.
Zonguldak Karadeniz Ereğli’de ilk çilek hasadı yapıldı Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde ilk çilek hasadı yapıldı. Tarladan pazara inen çileğin üretiminin az olması nedeniyle kilogramı 150 TL’den satılmaya başladı. Kdz. Ereğli ilçesinde demir-çelik fabrikasından emekli olan İsmet Koç eşi Ayşe Koç ile tarlasında bu yılın ilk çilek hasadını yaptı. Geçtiğimiz yıl aşırı yağışlar nedeniyle az üretilen çileğin bu yıl da kuraklık nedeniyle veriminin düşük olduğunu anlatan İsmet Koç, Osmanlı Çileğinin de çok azaldığını söyledi. Koç, "2024 çilek sezonu Kdz. Ereğlimize hayırlı olsun. Bu gün ilk hasadımızı topladık gördüğünüz gibi. Burası Kışla Mahallesi İnallı Sokak. Bu çilek Osmanlı Çileğinin kardeşi alo çileği. Allah nasip ederse 15-20 gün içinde de Osmanlı Çileği çıkar. Geçtiğimiz sene havalar hep yağmurlu gitti, böcekler yedi. Bu senede havalar kurak gidiyor. Hava yağarsa çilek bollaşır" dedi. “Bir baba çalışıp 5 kişi yiyorsa olmaz” Kendilerinin maddi olarak hiçbir ihtiyaçları olmadığı halde üretmeye devam ettiklerini ve insanlara örnek olmaya çalıştıklarını belirten Koç, “Benim maddi olarak bir şeye ihtiyacım yok. Kendim demir-çelik fabrikalarından emekliyim. İnsanları teşvik etmek için üretim yapıyoruz. Şu anda biber, patlıcan, domates dikme zamanı. İnsanlar diksin ki herkes kazansın. Devlet nereye kadar verecek. Bir baba çalışıp 5 kişi yiyorsa olmaz. Sonra çıkıp ‘o pahalı, bu pahalı’ diye bağırıyoruz. Köyde kokuyor diye ineğe bakmazsın, elinde burada köpek gezdiriyorsun. Bu nasıl olacak? Tarlanız yoksa evde mantı yapın, makarna kesin, el işi yapın" dedi. “Asıl terapi tarlada çalışıp, üretmek” İsmet Koç’un eşi Ayşe Koç da 15 yaşından beri üretim yaptığını belirtti. Ayşe Koç, üreterek elde ettiği gelirlerle iki çocuğunu da üniversitede okutup iş ve meslek sahibi olmalarını sağladığını söyledi. Koç konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Ben bunu ihtiyacım olduğu için yapmıyorum. Eşim emekli, evim var, kira vermiyorum. Çocuklarımın ikisi de evli ve çalışıyorlar. Bu ürettiklerim sayesinde iki çocuğumu da okuttum, mühendis oldular, kendi işlerini ellerine aldılar. Evde akşama kadar televizyona bakıp bir şey öğrenmiyorum. Akşama kadar ‘O onu demiş, bu bunu demiş.’ Aslında bu bana bir terapi gibi geliyor. Geçenlerde bir düğüne gittim, ara verildi; 7’den 70’e herkesin elinde telefon. Kimse bir biriyle konuşmuyor, telefona bakıyorlar. Asıl terapi gerçekten bu. Ben bu çileği her sene ekiyorum. Gençler bunu her sene ekmez. Çünkü yağmur yağmadığında bu her sene kuruyor. Kuruduğu için Ekim aylarında biz bunu tekrar ekiyoruz. Kdz. Ereğli’de benim çocukluğumdan bu yana yetişen tek çilek Osmanlı Çileğiydi. Sonradan sepetler çabuk doluyor diye alo çileği ortaya çıktı. Osmanlı Çileği üretmeyi çok istiyorum. Fidesi kaç TL’de olsa alacağım ama kimse vermiyor yada bulamıyorum."