SPOR - 29 Kasım 2015 Pazar 20:29

Güneş: 'Çok basit goller yiyerek rakibin direncini artırdık'

A
A
A
Güneş: 'Çok basit goller yiyerek rakibin direncini artırdık'

Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, “Çok basit goller yiyerek rakibin direncini artırdık. Tabi ikinci bölümde de pozisyonlarımız vardı ve zaman zaman telaş yaptığımız anlar da oldu. Ama bütün oyuncularımın kazanmak için gayreti vardı. Bugün beklenmeyen şekilde bir sonuç aldık, üzgünüm” dedi.

Spor Toto Süper Lig’in 13. haftasında Beşiktaş, Akhisar Belediyespor’a 2-0 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında siyah-beyazlı takımın teknik direktörü Şenol Güneş, müsabakayı değerlendirdi.

“BÜTÜN OYUNCULARIM ELİNDEN GELENİ YAPTI”
Deneyimli çalıştırıcı, sahalarında kazanmak istediklerini belirterek, “İlk bölümü yavaş oynadık ama beklemediğimiz şekilde gol yedik. Pozisyon olmadan yedik o golü. Daha sonra çok pozisyonlar bulduk. Etkili ataklarımız oldu ama beklediğimiz golleri bulamadık. Çok basit goller yiyerek rakibin direncini artırdık. Tabi ikinci bölümde de pozisyonlarımız vardı ve zaman zaman telaş yaptığımız anlar da oldu. Ama bütün oyuncularımın kazanmak için gayreti vardı. Bugün beklenmeyen şekilde bir sonuç aldık, üzgünüm. Bütün oyuncularım elinden geleni yaptı. Sadece yavaş oyunla telaş içinde kazanma gayreti vardı. Son bölümde de dirençleri düştü. Rakibin akıllı oyunuyla biz pozisyonlar kaçırdık ve rakibin şansı da daha çok arttı. Lig maratonunda böyle bir sonuç aldık ama biz bunu istemedik. Bütün maçlarda çok az pozisyon verip çok pozisyonlara girip gol yollarında etkili olduk. Bugün atamadık ve atamayınca gol yiyorsun” ifadesini kullandı.

“ŞAMPİYONLUK MARATONUN SONUNDA BELLİ OLUR”
Kamuoyu tarafından ligin en iyi futbol oynayan takımı ve şampiyonluğun en güçlü adayı olarak gösterilmesinin sorulması üzerine Güneş, ellerinden gelen gayreti sahada gösterdiklerini dile getirerek, “En iyisini yapmaya çalışıyoruz. Önemli olan sahadaki futbol zenginliği. Fenerbahçe, Galatasaray da kendi bütçesine göre harcamalar yapabiliyor. Ben sahada futbol olarak olumsuzluk görmek istemem. Hatalarımız, eksikliklerimiz olacaktır. Medyanın, kamuoyunun şampiyonluk adayı olarak bizi göstermesi, oyunumuz karşılığında almış olduğumuz takdirdir. Buna kapılıp kendimizi eksik bırakmayız. Bugün de her maçta en iyisini sahaya sürmek için oynadık. Şampiyonluk maratonu lig sonunda belli olur. Her maçı kazanırsan lider olursunuz. Bugün itibariyle kaybettik ve geride kalırsak tekrar alırız. İşimiz bu. Biten her maçtan sonra o maçta ne eksik yaptık bunu bulacağız. En iyisini yapmak için inancımız ve gücümüz var” yorumunu yaptı.

“KISITLI İMKAN DİYE BİR ŞEY YOK”
Arda Turan’ın Beşiktaş’ı Atletico Madrid’e benzetmesi ile alakalı da konuşan Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, “Arda’nın yorumu olacaktır. Kısıtlı imkan diye bir şey yok. Akhisar da kısıtlı imkanlara sahip ama bugün kazandılar” dedi.

“DOĞRULARA DEVAM EDİP, EKSİKLERİ DÜZELTMELİYİZ”
Akhisar karşısında gol atamamalarını da değerlendiren deneyimli çalıştırıcı, “5-6 gol pozisyonumuz vardı. Olmadı yani. Futbol ciddi bir iş. Sonuçta ilk kez bu maçta gol atamadık. Mario ve Cenk beklenenin altındaydı bugün. Oyuncular bazen yaptığının karşılığını alamayabilir. Burada hayıflanmak yerine doğrulara devam edip, eksikleri düzeltmeliyiz” şeklinde konuştu.

“BAŞARISIZ OLDUĞUMUZ POZİSYONLAR VAR”
Ersan’ın sakat olması sebebiyle bugün kaybedilen maçta Tosic’in etkisinin ne derecede olduğunun sorulması üzerine, “Rhodolfo da, Tosic de iyi oynadılar” diyerek cevap veren Güneş, şöyle devam etti:
“Başarısız olduğumuz pozisyonlar var. Mesela 2. golde topu sektirdi Tolga ve gol oldu. Kötülüklerin ve şanssızlıkların olduğu bir maç oldu. Oyun olarak kazanabilirdik.”

“CENK YOKTU İLK BÖLÜMDE GOL ATAMADIK DİYE BİR ŞEY YOK”
Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Akhisar Belediyespor’un geldiği ilk pozisyonda gol attığına değinerek, “Savunmada sıkıntımız yoktu. Cenk bu maçta oynadı. Atmak istedi ama olmadı. İkinci yarı oynadı, ilk yarı oynamadı Cenk yoktu ilk bölümde gol atamadık diye bir şey yok. Daha dinamik olan Mario vardı, yorgun olan Cenk vardı. İkinci yarıda da Cenk’e göre pozisyonlar bulduk, müsait kafa topları buldu ama olmadı” dedi.

“HAMLE YAPAN BİZDİK”
Ege temsilcisinin teknik direktörü Cihat Arslan’ın, "Beşiktaş hafta içerisinde maç oynadı ve 60-70. dakikadan sonra efor olarak düşecekti” şeklindeki yorumunun sorulması üzerine deneyimli çalıştırıcı, “Fizik olarak rakibimizin bizi ezdiğini düşünmüyorum. Hamle yapan bizdik. Ama son bölümde hamlelerimize karşılık almayınca gol gelmedi ve fiziksel olarak düştük, moralimiz de düştü. Giren oyuncularımızın daha fazla koşması gerekiyordu, onlar da olmadı. Cenk hücumda etkin olduğu kadar baskı da etkin bir oyuncu ama bugün onu yapamadı. Gökhan’da da öyle. Kerim’i almayacaktım ama mecburen orta sahayı kuvvetlendirmem gerekiyordu. Çok oyuncumun fizik olarak sıkıntı yaşadığını düşünmüyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.

DOĞAN GÜNDOĞDU - MEHMET SELMAN BEKTAŞ 
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya SETA Genel Koordinatörü Duran: “Terörün tamamen biteceği bir sürece girdik” ’Küresel Belirsizlik Çağında Türk Dış Politikası’ konulu söyleşiyle SUBÜ Konuşmaları’nın 71’inci konuşmacısı olan SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Türkiye ve Irak arasında yeni bir dönemin başlayacağına işaret etti. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 71’inci konuşmacısı ‘Küresel Belirsizlik Çağında Türk Dış Politikası’ konulu söyleşiyle Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran oldu. Moderatörlüğünü SUBÜ Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sinan Esen’in üstlendiği söyleşide; bölgesel bazlı yaşanan çatışma ve gerilimler, sürekli değişen dengeler, siyasi konjonktürdeki dalgalanmalar ve Türkiye’nin yürüttüğü diplomatik müzakereler ile dış politikasındaki muhtemel rotalar konuşuldu. “Hem sert hem yumuşak güç” Dünyada belirsizlikler ve bir dizi krizle boğuşulan bir süreçten geçildiğini kaydeden Duran, “Özellikle pandemiden sonra Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş durumu Batı ve Rusya arasındaki gerginliği artırdı. Amerika Birleşik Devletleri ve Çin başta olmak üzere büyük güçler arasındaki rekabetler hızlandı. Aralarında Türkiye’nin de olduğu yükselen güçler ise kendi inisiyatiflerini oluşturdu. Böyle bir dönemde çok sayıda kriz ve çok sayıda riskin olması, dünyadaki düzenin bozulmuş olmasının başlıca faktörleri. Dış krizlerle boğuşan ve aynı zamanda iç türbülanslara cevap vermeye çalışan Türkiye, dünyadaki değişeme de güçlü bir şekilde adapte oldu. Bundaki en önemli etken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü liderliğidir. Türkiye hızlı hareket edebildiği için krizlere etkili cevaplar verebiliyor. Bu durumu örnekleyecek olursak; Türkiye, Suriye ve Irak’ta tampon bölge oluşturdu. Yine Libya’da iç savaşı durduran askeri bir varlığı oldu. Somali’de Türkiye bir askeri varlık göstererek oranın istikrarına ve ticaretine katkı vermeye çalışıyor. Bu örnekleri ortaya koyduğumuzda şu görünüyor ki Türkiye sert gücünü ve yumuşak gücünü aynı anda kullanabilen bir ülke. Türk Hava Yolları, Yunus Emre Enstitüsü, Türk İş Birliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Yurt Dışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı (YTB) gibi kuruluşlarıyla yumuşak gücünü de kullanıyor. Bu şekilde Türkiye ‘Akıllı Güç’ denilen bir konumu üretmeye çalışıyor” dedi. “PKK’yı bitirecek bir sürece girdik” İzleyicilerden gelen “Cumhurbaşkanı ile Savunma Bakanı Güler’in, yaz aylarında terörün biteceğine yönelik ifadelerini nasıl değerlendirebiliriz?” sorusunu cevaplayan Duran, “Türkiye 2016’dan sonra PKK’nın Suriye ve Irak’ta bir terör koridoru oluşturmasını engellemekle ilgili çok açık ve net bir proaktif politika izliyor. Bu politika akabinde Türkiye’de terör olaylarının ortadan kalktığı, terörün varlığının çok büyük ölçüde yok edildiği bir döneme geldik. Özellikle Irak ve Suriye’deki askeri varlığımız ve operasyonlarımızla bu süreci destekledik. Bu sadece bizim çabamızla olacak bir şey değil. Biz 10-12 kilometrelik bir derinliğe girdik. 30-40 kilometre daha girmemiz gerekecek ama bu da yetmiyor. Çünkü biz girdikçe terör örgütü geri çekilerek konumlanıyor. Bu konuyla ilgili hem Bağdat hem Erbil ile görüşmeler devam ediyor. Bu görüşmelerin sonucunda terör örgütünün ortadan kalkacağı bir düzlem oluşturulmak isteniyor. Terörün yanı sıra Türkiye ve Irak arasında kalkınma ve ekonomik odaklı iş birliklerinin de yürütüleceği bir döneme girdik” diye konuştu.
Van Van Gölü’ne dökülen Karasu Çayı eski günlerine kavuştu Van Gölü’ne dökülen Karasu Çayı, bu yıl yağışların bol olması nedeniyle eski günlerine döndü. Van Gölü’nü besleyen 102 derenin arasında bulunan Karasu Çayı, bu yıl yağışların bol olması nedeniyle eskisi gibi akmaya başladı. Birçok yabani kuşa ev sahipliği yapan çay, inci kefali göçünde önemli bir yere sahip. Geçtiğimiz yıllarda yaşanan küresel ısınma sonucu kuruyan Karasu Çayı’nın bu yıl bol yağış almasıyla eski günlerine dönmesi uzmanları sevindirdi. Konuyla ilgili açıklama yapan an YYÜ Su ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Ülkemizde özellikle 2020 yılından sonra yağışların azalmasına bağlı olarak çok ciddi kuraklık yaşadıklarını söyledi. Bu noktada Van Gölü havzasının kırılgan bir yapıya sahip olduğunu ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, “Van Gölü havzası kapalı bir havza. Dışarıdan hiçbir su girdisi yok. Son 4 yıldır yaz mevsimlerine geldiğimiz zamana kadar su debilerinde ciddi bir oranda üşüş yaşanıyordu. Bazı akarsular Van Gölü’ne ulaşmakta zorluk çekiyordu. Şuanda Karasu Sulak alanındayız. Bu havzasın suyla doluluğunu yıllardır hiç görmemiştik. Son kar yağışı ve yağmurla beraber akarsuyun taşması neticesinde tekrar burası suyla buluştu. Özellikle Karasu Çayı’nın debisinin düşük olması nedeniyle hemen etrafında birçok tarla oluştu. Fakat akarsu tekrardan taştı buraları geri aldı. Bizler akarsulara yakın yerlerde ne yaparsak yapalım akarsu bir gün kendisine ait olan yeri geri alacak. Şu anda bunu bariz bir şekilde görüyoruz. Akarsu yatakları suyla dolduğu zaman güzel. Hem balıklar için hem de etrafımızdaki birçok canlı için. Umut ediyoruz ki bu sene geçen yıllara göre suyun bolluğu bereketi devam eder" dedi.
Adıyaman Belediye başkanı sular gelene kadar musluk başında bekledi Deprem bölgesi Adıyaman’da, konteyner kentte yaşanılan su sorununu dile getirmek isteyen vatandaşların yaptığı eylem yerine gelen Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, sular gelene kadar muslukların başında bekledi. 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan iller arasında bulunan Adıyaman’da K-2 Konteyner Kentte birkaç gündür yaşanan su kesintilerinden dolayı vatandaşlar eylem yaptı. Konteyner kentin giriş ve çıkışlarının vatandaşlar tarafından kapatılması üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Polis ekiplerinin ısrarlarına rağmen giriş ve çıkışlara izin verilmedi. Vatandaşların su sorunu yaşadığını ve bundan dolayı eylem yapıldığını duyan Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, ilgili birim amirleri ve müdürleriyle birlikte konteyner kentte geldi. Konteyner kentin giriş ve çıkışlarının açılmasını sağlayan Başkan Tutdere, “Yaşadığınız sorundan dolayı hepinizden özür diliyoruz. Özel bir firmanın yaptığı kazı çalışmalarından dolayı şebeke hattına zarar verilmiş ama bizler bu hattı hemen onardık. Sular gelene kadar sizinle beraber bekleyeceğim” sözlerini kullandı. Vatandaşlarla birlikte bekleyen ve vatandaşların aynı zamanda taleplerini dinleyen Başkan Tutdere, daha sonra bir konteynere geçerek buraya misafir oldu. Başkan Tutdere, konteyner içerisinde musluk başında bekleyerek suları kontrol etti. Suların musluktan akmasıyla birlikte her sorunu vatandaşların yanında çözüm sağlanana kadar bekleyeceklerini her sorunu çözmek için uğraştıklarını dile getiren Başkan Tutdere, “Su hattında sorunlar yaşanıyordu. Ekiplerimizin de hızlı müdahalesiyle sorun giderildi şuan konteyner kentteyiz ve sularımızda akmaya başladı. Ne kadar istediğimiz bir tablo olmasa da vatandaşlarımız mağdur oldular ve bundan dolayı bütün halkımdan özür diliyorum. Bizler vatandaşlarımızın mağdur olmasını asla istemeyiz. Ama dediğimiz gibi belediyemizin dışındaki bir müteahhit firmanın yaptığı alt yapı kazıları nedeniyle bu patlaklar ve arızalar meydana gelmiştir. Bizler belediye olarak gerekli çalışmaları yaptık ve sularımız akmaya başladı. Adıyaman halkıyla beraber nerede sorun varsa sorunlar çözülene kadar takipçisi olmaya onların yanında olmaya devam edeceğim” diye konuştu.