GÜNDEM - 18 Kasım 2018 Pazar 11:50

Halk otobüsü sürücüsü engelli çocuk için güzergahını değiştirdi

A
A
A
Halk otobüsü sürücüsü engelli çocuk için güzergahını değiştirdi

Kocaeli’nin Derince ilçesinde saatlerce annesi ile birlikte durakta bir süre bekleyen engelli çocuğu kucağına alarak halk otobüsüne bindiren sürücü, anne ve engelli çocuğu için diğer yolculardan gelen tepkilere aldırış etmeden güzergahını değiştirdi. Güvenlik kameralarına yansıyan o anları anlatan sürücü, “Çocuğun gülüşü her şeye bedel” dedi.

Kocaeli’nin Derince ilçesi Çenedağ Mahallesi’nde meydana gelen olayda İzmit-Derince arasındaki hatta çalışan 41 J 0233 plakalı özel halk otobüsünün sürücüsü Yakup Sağlam, güzergahında seyir halindeyken durduğu bir durakta ismi öğrenilemeyen ve tekerlekli sandalyede bekleyen çocuğu gördü. Araçtan inerek anne ve oğluna gitmek istedikleri yeri soran sürücü Sağlam, yaklaşık 1 saat boyunca durakta beklediklerini ve gidecekleri yerin kendi güzergahı dışında olduğunu öğrendi. Kendilerini gitmek isteyeceği yere götüreceğini söyleyen sürücü Yakup Sağlam, engelli çocuğu kucağına alarak otobüse bindirdi. Daha sonra otobüste bulunan diğer yolculara engelli çocuk ve annesi için güzergahını değiştireceğini söyledi. Otobüsteki bazı yolcuların tepkisine aldırış etmeden güzergahından çıkan sürücü, anne ve oğlunu istedikleri yerde tekrar kucağına alarak indirdi.

“Baktım kadın indirdi aşağıya, kimse yardım etmiyor” 

Yolcuların tepkilerine rağmen güzergahından çıkmanın sonuçlarını göze aldığını belirten Sağlam, “Tura çıktım, 111 numaralı hatta çalışıyorum. Ondan sonra durağa yanaştım. Bir abla tekerlekli sandalyedeki oğluyla bekliyordu. 2-3 tane otobüs geçmiş duraktan, engelli rampası olmadığı için alamamışlar. Ben de durağa yanaştım. Abla, Postane Caddesi’ne gideceğini söyledi. Arka kapıyı açtım. İmdat kolunu çektim, aşağıya indim. Çocuğu kucağıma aldım. Benim de ayağımda platin var, geçirdiğim trafik kazası sonrasında takılmıştı. Taşıyabilir miyim diye düşündüm ama sonra baktım burada bekliyor, araçlar almadan geçmiş. Ondan sonra oturttum koltuğa, yola devam ettik. Postane Caddesi’ne gideceğini belirtti. Bizim eski güzergahımız orası. Ben de ‘Tamam abla, gideriz. Gerekirse güzergahı değiştiririz’ dedim. Sonra inecekleri caddenin köşesine geldik. Yolcular, aşağıdan gitmem gerektiğini söyledi. Ben de ‘İnmek isteyen inebilir, ben kardeşimiz için buradan gideceğim’ dedim. Ondan sonra Postane Caddesi’ne geldik. Baktım kadın indirdi aşağıya, kimse yardım etmiyor. Ben de indirdim aşağıya, çocuğu öpüp gönderdim” dedi.

“Onun gülüşü her şeye bedel” 

Engelli insanlar için duyarlı olmak gerektiğini vurgulayan sürücü Sağlam, engelli çocuk ve annesini gitmek istedikleri yere götürdükten sonra çocuğun yüzündeki gülümsemenin kendisini çok mutlu ettiğini belirterek, “Olaydan bir gün önce de taksicinin engelli vatandaşı almama olayı olmuştu. Durdum bir an düşündüm. Biz de ekmek parası için yola çıkıyoruz. Yine olsa yine yaparım. Kadın dokunsan ağlayacak duruma geldi. Daha sonra götürdüm bıraktım. Çocuğun bir gülüşü vardı. Onun gülüşü her şeye bedel. Hepimiz bir engelli adayıyız” diye konuştu.

Olay araçtaki güvenlik kameralarına yansıdı 

Öte yandan, otobüs içerisinde bulunan güvenlik kameralarına yansıyan olayda, sürücü Yakup Sağlam’ın güzergahında ilerlediği ve yolcuları almak için durakta durduğu görülüyor. Durakta anne ve tekerlekli sandalyedeki engelli oğlunu gören sürücü, araçtan inerek engelli çocuğu kucağına alarak otobüse bindiriyor. Daha sonra tekrar yoluna devam eden sürücü, anne ve oğlunu istedikleri yerde indiriyor.  

Murat Kanber-Kübra Topçuoğlu
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de 5 kişinin öldüğü ‘makas’ faciasında 22,5 yıla kadar hapis istemi İzmir’in Menderes ilçesinde, hafif ticari aracıyla makas atan Yusuf İslam Koçak’ın (19) neden olduğu, 4’ü aynı aileden 5 kişinin öldüğü, 20 kişinin de yaralandığı kazaya ilişkin iddianame hazırlandı. Koçak için ’bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan toplam 22,5 yıla kadar hapis istendi. Kaza 30 Haziran 2023 saat 19.30 sıralarında İzmir-Aydın Yolu Kısık Mahallesi mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İzmir’den Torbalı istikametine seyir halinde olan Yusuf İslam Koçak (19) idaresindeki hafif ticari araç, makas atmak istediği sırada sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle sol şeritte ilerleyen Özcan Özer (57) idaresindeki 34 DEB 698 plakalı otomobile çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrularak refüjü aşan Özcan Özer idaresindeki otomobil, karşı yola geçti ve Torbalı’dan İzmir istikametine seyir halinde olan İsmail A. idaresindeki 09 BU 404 plakalı minibüsle kafa kafaya çarpışınca ortalık savaş alanına döndü. Kazayı görenlerin durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirmesi üzerine olay yerine polis, jandarma, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Polis ve jandarma ekipleri kazanın olduğu bölgede güvenlik önlemleri alırken, araçların içerisinde sıkışan yaralılar itfaiye ekipleri tarafından çıkartıldı. Sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk incelemede otomobil içerisinde bulunan Özcan Özer’in eşi Sibel Özer (54) ve ablası Şengül Acar’ın (69) kaza yerinde hayatını kaybettiği belirlendi. Kazada otomobilde bulunan sürücü Özcan Özer ve oğlu Ali Alperen Özer ile minibüste bulunan Mustafa Karaca ise kaldırıldıkları hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Özer yönetimindeki otomobilde bulunan Seren Ö., Hatice B. Ö., Ayaz E. K., Deniz K., Doğa K., Yiğit Ö. ve Çiçek A. ile minibüsteki yolcular; Mete A., Hatice K., Fatma T., Belgin H., Hıdır K., Chen T., Erdem Ç., Azra Ç., Esra T., Hüsniye A. M., Kuzey K., Cehn C. J. ve S. K. ise yaralandı. Yaralılar tedavilerinin ardından taburcu edildi. Feci kaza anı araç içi kamerasına yansımıştı Feci kaza anı ise bir otomobilin araç kamerasına yansımıştı. Görüntüde, hafif ticari aracın Özcan Özer’in kullandığı otomobile hızla yandan çarptığı, çarpmanın şiddetiyle kontrolden çıkan otomobilin refüjü aşıp, karşı yöne geçerek minibüsle çarpıştığı anlar yer almıştı. Kazada otomobile çarptıktan sonra hızla uzaklaşan hafif ticari aracın sürücüsü Yusuf İslam Koçak, yakalanıp, gözaltına alınmış ve sorgusunda, önündeki bir aracı sollarken direksiyon hakimiyetini kaybettiğini söylediği öğrenilmişti. “Kesinlikle makas atarak araç kullanmadım” Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Koçak tutuklandı. Koçak’ın ifadesinde, "Ticari aracımla sağ şeritte seyir halindeydim. Önümdeki servis aracını sollamak için sinyalimi yaktım. Sola geçtikten sonra önümdeki aracı ilk önce görmemiştim. Gördükten sonra panik yaptım. Hemen sağ seride geçtim. Bu sırada direksiyon hakimiyetini kaybettim, sağdaki bariyerlere çarptım. Çarpmanın etkisiyle araç tekrar sol seride doğru gitmeye başladı. Soldaki araca çarpmamak için direksiyonu tam sağa kırdım. Buna rağmen kullandığım araç, otomobile yandan çarptı. Sollamaya çıktığım sırada aracımın hızı hatırladığım kadarıyla 70-80 km civarındaydı. Olay yerinden korktuğum için hızlıca uzaklaştım. Daha sonra kazayı yakınlarıma haber verdim. Avukatım ile jandarma karakoluna müracaatta bulundum. Ben kesinlikle makas atarak araç kullanmadım. Böyle bir kazaya sebep olduğum için pişmanım" dedi. Makasçı sürücü 8’de 8 kusurlu çıkmıştı Kazayla ilgili hazırlanan tespit tutanağında, otomobil sürücüsü Özcan Özer ile minibüs şoförü İsmail A.’nın kusursuz olduklarının belirlendiği, tüm kusurun hafif ticari araç sürücüsü Yusuf İslam Koçak’ta olduğu belirtildi. Kaza tespit tutanağında, "Bu kazanın oluşumunda 35 ADF 564 plakalı araç sürücüsü Yusuf K.’nın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nda yer alan 46/2C maddesini içeren aksine bir işaret bulunmadıkça trafiği aksatacak veya tehlikeye düşürecek şekilde şerit değiştirmek maddesini ihlal ettiği, diğer araç sürücülerinin bu kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı kanaatine kaza yeri incelemesi, sürücü beyanı ve kamera kayıtları neticesinde varılmıştır" ifadelerine yer verildi. 22,5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı Ticari aracın sürücüsü Yusuf İslam Koçak için ’bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan toplam 22,5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı. Ağır Ceza mahkemesi, iddianameyi kabul etti. Özer ve Akbaş ailelerin avukatı Aykut Dikencik, "Bu tür katliamlarda verilen cezalar caydırıcı olmamaktadır. Yeni yasalara ihtiyaç var. Mahkemenin sanığa en ağır cezayı vermesi hususunda ciddi olarak mücadelemize devam edeceğiz" dedi.
Denizli PAÜ Hastaneleri yoğun bakım hemşireliği sertifika programına ev sahipliği yaptı Pamukkale Üniversitesi Hastaneleri’nde 2008 yılından bu yana aktif bir şekilde devam eden sertifika programlarının bir yenisi olan ‘Yoğun Bakım Hemşireliği Sertifika Programı’ düzenlendi. Hemşirelik Hizmetleri Müdürü Demet Ekici kapanış töreninde yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Yoğun bakım üniteleri sahip oldukları kompleks yapıları gereği, sağlık ekibinin vazgeçilmez üyelerinden olan hemşireler için, diğer hizmet alanlarından oldukça farklı bir öneme sahiptir. YB hemşireliği, hemşirelik biliminin çalışma alanları arasında en karmaşık ve en zor olanıdır. Özel eğitim ve uygulamaları içinde barındıran, güncel araştırma sonuçlarından yararlanmayı ve sürekli gelişimi zorunlu kılan yoğun bakımlarda çalışan hemşirelerin bilgi ve deneyimlerini artırmak, teorik ve pratik anlamda donanımlı olabilecekleri bir eğitim platformunda hemşireleri bir araya getirmek amacıyla düzenlenen sertifika programlarının birini daha gerçekleştirmiş olmanın mutluluğu ve gururunu yaşamaktayız. Eğitim hemşiremizle beraber yürüttüğümüz programımıza katılım sağlayan tüm kursiyerlere alacakları sertifikanın hayırlı olması ve bundan sonraki mesleki hayatlarında başarılara vesile olması diliyorum.” Kapanış programında konuşmalarını yapan Başhekim Yrd. Prof. Dr. Mustafa Çelik ise şunları ifade etti: “Hemşireliğin her alanı gibi yoğun bakım hemşireliğinin ve yapılan sertifika programlarının hemşirelik mesleğinin gelişimine olan katkısının önemi büyüktür. Programda emeği geçen tüm ekibe teşekkür ediyorum ve eğitimini tamamlayan tüm hemşirelerimizi tebrik ediyor, hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum.” PAÜ Hastanelerinde düzenlenen programa İzmir, Edirne, Kütahya, Uşak, Antalya, Denizli merkezde bulunan hastanelerden ile PAÜ Hastanelerinde çalışan yoğun bakım hemşirelerinden toplam yirmi sekiz kişi katıldı. Kapanış programında kursiyerlere katılım belgelerini ve eğitimcilere ise teşekkür belgelerini Hastane Yönetimi Üyeleri tarafından takdim edildi. Program kapsamında ayrıca Pamukkale Üniversitesi Hastanelerinde sertifika eğitimi sürecinde elde edilen görüntülerden hazırlanan bir slayt gösterisi de yapıldı.
Denizli Çanakkale Zafer türküler, ağıtlar ve şiirler ile anıldı Denizli Büyükşehir Belediyesi, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi dolayısıyla özel bir anma programı düzenledi. Büyükşehir Belediyesi Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa katılanlar unutulmaz bir zaman geçirdi. Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109. yıldönümü nedeniyle anma programı düzenledi. Büyükşehir Belediyesi Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma programına, Denizli Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanvekili Ali Değirmenci, Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Hüdaverdi Otaklı, davetliler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı Türk Müziği Korosu Şefi Ahmet Nuri Çağdaş’ın yönettiği gecede birbirinden güzel kahramanlık türküleri, ağıtlar ve şiirler seslendirildi. Konser esnasında Büyükşehir Belediyesi Halk Dansları Topluluğu gösterileri ile büyük beğeni topladı. Konsere eşlik eden izleyiciler zaman zaman okunan şiirler ve ağıtları dinlerken duygusal anlar yaşadı. Özel gecenin hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür eden Denizli Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanvekili Ali Değirmenci, "Türk tarihinin en önemli günlerinden birini bugün idrak ettik. 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma günümüz kutlu olsun. Bu vesileyle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. İyi ki varlar" diye konuştu.