SAĞLIK - 16 Mart 2016 Çarşamba 17:06

Hayat kurtaran 10 altın kural

A
A
A
Hayat kurtaran 10 altın kural

İhtiyaç durumunda ilk yardım müdahalesi yapmak için bilinmesi gereken 10 kural vardır. Bu kuralları uygulayarak olası kazalara hazırlıklı olunabilir.

Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ferudun Çelikmen, herhangi bir kaza, patlama, yangın, hastalık gibi durumlarda uygulanabilecek ve hayat kurtaracak önemli uygulamalar hakkında bilgi verdi. Çelikmen, "Bu kurallarla günlük hayatımızda her an her yerde ihtiyaç duyulabilecek yardımlar ile kendinizin, sevdiklerinizin veya hiç tanımadığınız yardıma muhtaç kişilerin yaşama tutunmasında önemli rol oynayabilirsiniz." dedi. 

ÖNCE ORTAM GÜVENLİĞİ

Acil yardım gereken her durumda sizin de ikinci bir kazazede olmamanız için, öncelikle ”ortam güvenliğini” sağlayın. Trafik kazasında üçgen reflektörlerle aracın ön ve arkasında güvenli bölge oluşturun, aracınızda özellikle gece fark edilmenizi sağlayacak fosfor şeritli yelek bulundurun.

ACİL YARDIM ÇANTASI

Evde, araçta ve seyahatte acil durumlar için sizin ve ailenizin bildik rahatsızlıklarında da kullanabileceğiniz, acil yardım çantası hazırlayın, güncelleyin, eksiklerini tamamlayın . "İlk yardım tıbbi araç gereç olmadan yapılan acil yardım” şeklinde tanımlansa da, tıpkı doğada ateş yakmada olduğu gibi, en iyi yöntemin “çakmak” bulundurmak olduğunu unutmayın.

UYGULAMALI İLK YARDIM EĞİTİMİ 

Deneyimli, sertifikalı bir merkezden uygulamalı ilk yardım eğitimi alın, süresinde güncelleyin. Özellikle medyada yer alan yaralanmalar, kazalar, hastalıklarda “Başıma gelirse ne yaparım?” egzersizleri yapın. Deprem, yangın gibi olağanüstü durumlar için, afet başa gelmeden sevdiklerinizle birlikte uygulayabileceğiniz, öncesi, anı ve sonrası için eylem planları oluşturun.

KANAYAN YERE BASKI UYGULAMA

Kanamalarda akan kanı durdurmak için en iyi yöntemin kanayan yere baskı uygulamak olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Kan kayıpları nedenli, başta trafik kazaları, iş ve ev kazaları olmak üzere birçok insan yaşamını yitirmektedir. Kan kayıplarında gerek serumlar gerekse de kan bankasından alınan kanların hiçbiri, kişinin kaybettiği kendi kanından daha yarayışlı değildir. 

KAZAZEDEYİ TEK BAŞINIZA TAŞIMAYIN

Acil durumlarda kazazede ya da hastanın özellikle uzak yerlerde taşınması gerekecekse bir an evvel yardım istemek, daha çok insanla yaralı taşımanın hasta-kazazede ve yardıma gelenler açısından daha etkin olacağı aşikardır. Yaşamı tehdit eden, kanama, göğüs ağrısı, solunum sıkıntısı gibi durumlarda özelikle kent ortamında 112 acil çağrı numarasını bir an evvel aktive etmekte yarar vardır.

HASTANIN ŞOKA GİRMESİNİ ENGELLEYİN

Baş dönmesini takip eden, bayılma hissi durumlarında hasta yada kazazedeyi düz bir zemine yatırarak el ve ayaklarını kalp seviyesinde en az 30 cm yukarda tutmak şoka girmesini engelleyebilir.

Fenalık hissine eşlik eden göğüs ağrısı, şiddetli baş ağrısı yada solunum sıkıntısı söz konusu ise bu kez yarı oturur durumda, dizler katlı vaziyette ileri yardım getirecek sağlık ekibini beklemekte yarar vardır.

NÖBET DURUMLARINDA HASTAYA DOĞRU MÜDAHALE ÖNEMLİ 

Bilinç kaybı olan, fakat kalbi atan ve solunumu olan kazazede ya da hastalarda ise, kişiyi yan yatar durumda (koma-recovery pozisyonu) bekletmekte yarar vardır. Bu sayede dilin geriye kaçarak soluk yolunu tıkaması, mide içeriğinin akciğerlere kaçması gibi durumlar engellenir. En iyi örneklerden biri sara krizi geçiren hastalardır. Kişi koma pozisyonunda bekletilerek nöbetin kendi döngüsünü tamamlaması beklenir.

YANIKLAR

Çokca yanlış uygulama yapılan durumlardan biride yanıklardır. Diş macunu benzeri hiçbir hijyenik ürün, salça, yoğurt benzeri gıdalar yanık bölgesine uygulanmamalıdır. Yine kulaktan dolma bilgilerle tıbbi ilaç ve merhemler, kremler uygulamaktan kaçınılmalıdır. Yanığın yeri, derinliği, genişliği gibi birçok kritere göre tedavisi değişkenlik arz eder. İlk yardım adına yapılacak en doğru girişim ısı yaymaya devam edebilecek takı, giysi vs nin süratle yanık bölgesinde uzaklaştırılması, akar serin musluk suyu altına tuttuktan sonra yanan bölgeyi temiz bir bez ya da mutfaklarda sıkça kullanılan streç film ile bir kat sararak en yakın sağlık kurumuna gitmektir.

KIRIK VE ÇIKIKLAR 

Kırıklar,çıkıklar ,burkulmalar kendilerini ciddiyetlerine göre “ağrı “ ve “fonksiyon kaybı” yani oynatamama ile belli ederler. Şayet kazazede ile sözlü iletişim kuramıyor ise, yani bilinç kaybı söz konusu ise, ilk yardımcı, deyim yerinde ise “cin gibi uyanık” olmalı ve kırık şüphesi olan uzuvda ,şekil bozukluğu, şişme, morarma yada solukluk, elle muayenede özellikle kırıklarda çıtırtı aramalıdır. Kırık yada çıkık şüphesi olan bölge olabildiğince kalp hizasında ve komşu iki eklem oynamayacak şekilde sabitlenmeli, tahta, aluminyum benzeri, uzuv boyutlarına uygun bir malzeme ile oynamaz hale getirilmelidir.

ZEHİRLENMELERDE HASTAYI KUSTURMAYIN 

Zehirlenmelerde hastanın içtiği madde yakıcı kimyasallardan ise(tuz ruhu-kezzap, çamaşır suyu-deterjanlar gibi) asla kusturulmaz. Kusturma zehirlenmelerde genel olarak önerilmez. Zehirlenme şayet bozuk gıda vb nedenli ise vücut zaten kendi refleksi ile önce bulantı-kusma ile, şayet gıda mideyi geçmişse ishal ile atmaya çalışır. Burada temizlik esnasın da kaybedilen su ve elektrolitlerin, özellikle çocuk ve yaşlılarda yerine konulması önem arz eder. Ulusal zehir danışma merkezi ücretsiz 114 numaralı hattan tüm zehirlenmelerde yardımcı olmaktadır.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa "Dağ-Der Bayramlaşma Danışığı" coşku ile kutlandı Orhaneli, Keles, Büyükorhan, Harmancık ve Osmangazi Dağ Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Dağ-Der) her yıl geleneksel olarak gerçekleştirdiği Bayramlaşma Danışığı’nı bu yıl da yoğun katılımla gerçekleştirdi. Dağ-Der tarafından her yıl düzenlenerek geleneksel hale gelen Bayramlaşma Danışığı DAĞDER Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Siyasi parti temsilcileri, STK’lar ve dernek üyelerinin yoğun katılım gösterdiği programda Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın meşaleler ve davul zurna ile coşkulu bir şekilde karşılandı. “Dağlılar ilk kez birlik iradesi gösterdiler” Programın açılış konuşmasını yapan Dağ-Der Genel Başkanı İsmail Aydoğdu yerel seçimlerde dağ yöresinin birlik olduğunu ifade ederek, “31 mart itibari ile yerel seçimler yapıldı. Şubat’ın 15’inden itibaren geçen süre içinde derneğimizde yerel seçim gündemi oluşturuldu. Dağ-Der doğal olarak tüm partilerin iltifatına tabii oldu. Bize göre güzel bir süreç geçti. Ama asıl güzellik şu ki dağlılar ilk kez bir birlik iradesi gösterdiler ve geçmişte 2 dönem Dağ-Der Genel Başkanlığı yapmış, TBMM’de 3 dönem milletvekilliği yapmış ve Osmangazi Belediyesi’ne aday olmuş bir hemşerimizin etrafında birleşti. Bugün de Osmangazi Belediye Başkanı olarak aramızda gördüğümüz için çok mutluyuz. Dertlerimiz ile değil, değerlerimiz ile gündeme gelmek isteyen bir derneğiz. Öncelikle biz hem yaşadığı coğrafya hem de 700 yıllık tarihi geçmişi itibari ile öncelikle Bursalıyız. Dolayısıyla Bursalı olmayı önemsiyoruz” ifadelerini kullandı. “Dağ yöresinin hizmet anlamında alacağı var” Geçmişte dağ yöresine yapılan hizmetlerin eksik kaldığını belirten Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “Yöremizin ve yöre insanımızın hizmet anlamında alacağı var. Yöremiz insanı burada 700 yıldır yaşamasına rağmen gerçekten hak ettiğini alamadığını düşünüyoruz. Sadece ben değil yöre insanı da böyle düşünüyor. Bu yerel seçimde de sizlerin büyük desteği ile Allah nasip etti bu dönem Osmangazi Belediye Başkanı olarak sizlere hizmet etme fırsatı verdi. Hepimizi Allah utandırmasın, mahcup etmesin. Halkımızın bize yüklediği sorumluluğun ve işimizin kolay olmadığının farkındayız. Bu durumu bilerek yola çıktık ve çok çalışma sözü ile bunun da üstesinden geleceğiz. Yeni bir yönetimiz, biraz zamana ihtiyacımız var. Yönetim kadroları oturduktan sonra ve işleyişe hakim olmamız ile beraber Bursa’ya, dağ yöresine, Osmangazi’ye hizmet edeceğiz” şeklinde konuştu. Programın sanatçı Mehmet Çetin konseri ile devam etti.