GÜNDEM - 20 Kasım 2017 Pazartesi 08:33

Hayata tutunan bebekler bir araya geldi

A
A
A
Hayata tutunan bebekler bir araya geldi

Her yıl Kasım ayında farkındalık sağlamak amacıyla kutlanan Dünya Prematüre Günü’nde, yaşıtlarından çok daha erken dünyaya gelen ve kuvözde hayata tutunarak sağlıklarına kavuşan bebekler ve aileleri bir araya geldi.

Yeni Doğan Bölümü’nde, yaşıtlarından çok daha erken dünyaya gelen ve kuvözde hayata tutunarak sağlıklarına kavuşan bebekler ve aileleri bu anlamlı günde bir araya geldi. Oldukça renkli ve neşeli bir ortamda düzenlenen organizasyonda ailelerin ve miniklerin mutluluğu görülmeye değerdi. Tüm prematüre bebek sahibi ailelerin ve İzmir Özel Ata Sağlık Hastanesi ekibinin bir araya geldiği organizasyonda konuşan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tarkan Akbulut, “Bebeklerimizi çok küçükken alıyoruz ancak büyüdüklerini görmek bizlere mutluluk veriyor” diye konuştu.

“Büyüdüklerini görmek en büyük mutluluğumuz”

Uzm.Dr. Tarkan Akbulut, konuşmasının başında dünyada prematüre doğumların giderek arttığına dikkat çekti. Buna rağmen Ata Sağlık Hastanesi olarak Türkiye ortalamasının altında bir hastalık ve ölüm riski istatistiklerinin olduğunu vurgulayan Akbulut, “3 buçuk yıldır Ata Sağlık Hastanemizin açıldığı günden bu yana hizmet veriyoruz. Bizler artık büyük bir aileyiz. Prematüre bebekler gün geçtikçe artıyor. Dolayısıyla Dünya Prematüre Günü çok önemli bir gün. Bebeklerimizi küçücükken alıyoruz ve zamanla böyle büyüdüklerini görmek çok büyük mutluluk veriyor. Bebekler hastaneye yattığında aileler tedirgin oluyor. Bizler diken üstündeyiz. Bizler ailelere olası riskleri söylüyoruz. Genelde aileler ‘Kötü konuşuyorsunuz’ diyorlar. Ancak bunları da söylemek gerekiyor. Çok şükür ki hastanemizde bu olumsuz durumlar çok düşük seviyede gerçekleşiyor. Çok güzel bir ekibimiz var. Onlar bizim kanatsız meleklerimiz. Yeni doğan kliniğinde bebek ölümlerinde Türkiye ortalamasının çok çok altındayız. Çok huzurlu çalışıyoruz. Aileler kadar ben de tedirgin oluyorum. Bir bebek kötü olduğunda uykusuz kalıyorum, sürekli iletişimde oluyorum. Her şeye rağmen onların büyüdüklerini görmek bütün olumsuzlukları unutturuyor. Benim en büyük mutluluğum da odur” diye konuştu.

“Umudumu kaybetmedim”

Henüz 550 gram ağırlığıyla dünyaya gelen ve birçok riske rağmen hayata tutunmayı başaran minik Saadet Eda Arı’nın annesi Esra Üstün Arı da anılarını aileler ile paylaştı. Arı, “Kızım hastanede 104 gün yattı. Hamileliğim başından beri biraz sıkıntılı geçti. En son doktora gittiğimde problem oluşabileceğini bana söyledi. İzmir’de doktoruma gelmemle birlikte kötü haberi de duymuş oldum. Doktorum bana, ‘Çocuğu bir ay daha anne karnında besleriz daha sonra almamız gerekir’ dedi. Ayrıntılı ultrason görüntülerinde durumun çok daha ciddi olduğunu anladık. Benim sağlığım açısından 24 ila 48 saatin kaldığı söylendi. Hemen Ege Üniversitesi’ne yattık. Ben ve çocuğun arasında bir tercihin olması söz konusuydu. Bu çok kötü bir durumdu. Eda bizim ilk çocuğumuz. Bir hafta kaldık ancak Eda’da bir gelişim olmadı. Bu süreçte ben krizler geçirdim. Yine de hamileliğin devamına karar verdik. Daha sonra anne karnındaki bebeğin belki de benim bebeğim için dışarıda olabileceğini düşündüm. Bunu görerek yaşayabileceğimizi umdum. Sonunda doğuma karar verdik ve kızım dünyaya geldi. 550 gram olarak doğdu. Çok küçüktü. Kızım hemen Ata Sağlık Hastanesi’ne yani emin ellere gönderilmiş. Buraya her gidip geldiğimde kötü haber alacak mıyım korkusu taşıdım, telaşını yaşadım. Umudumu kaybetmedim. Ailem çok moral verdi” dedi.

“Mutlu olmamız gerekiyor”

Her türlü olumsuzluğa karşın mutlu olmak gerektiğinin altını çizen Anne Arı, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Çok halsiz ve kötü durumdaydı. Hiç dayanamadım ve o gün hüngür hüngür ağladım. ‘Artık bir şeyler olmayacak’ telaşına kapıldım. Ama Allah’a şükür hem doktorumuz hem de hemşire arkadaşlarımız çok ilgilendi. Kızımı da 104 gün sonra kucağımıza sağlıklı bir şekilde verdiler. Çok mutluyum. Burada geçen süreç gerçekten çok zor ama mutlu olmamız gerekiyor.”
Konuşmalardan sonra Özel Ata Sağlık Hastanesi Yeni Doğan Bölümü ekibi ve aileler birlikte günün anısına yapılan pastayı kesti. Bol bol fotoğrafların çekildiği anlamlı günde ayrıca miniklere yüz boyama ve balon etkinliği de yapıldı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Casper, akıllı telefon almak isteyen kullanıcılara VIA ailesinin gözde telefonlarını sunuyor Türkiye’nin teknoloji markası Casper, VIA markasına ait geniş ürün gamıyla her yaştan her kitleye hitap etmeye devam ediyor. Casper, yaz ayları yaklaşırken akıllı telefon alışverişi yapmak isteyen kullanıcılar için VIA ailesinin en gözde akıllı telefonlarını sıralıyor. Global teknolojik trendleri yakından takip eden Türkiye’nin teknoloji markası Casper, VIA markasına ait geniş ürün gamıyla kullanıcıların ihtiyaç duyduğu tüm özellikleri barındıran akıllı telefonları kullanıcıların beğenisine sunuyor. Teknoloji markası, kullanıcıların günlük yaşamını daha kolay ve daha eğlenceli hale getirmeyi amaçladığı üstün teknolojik donanıma sahip VIA ürünlerini kullanıcılarıyla buluşturmaya devam ediyor. Yaz ayları yaklaşırken akıllı telefon alışverişi yapmayı düşünen kullanıcılar için ise VIA ailesinin en gözde ürünlerini paylaşıyor. Casper VIA X40 VIA ailesinin en yeni üyesi olarak geçen aylarda tanıtılan Casper VIA X40, üstün özellikleri ve modern tasarımıyla kullanıcıların beklentilerini karşılıyor. VIA ailesinin X serisi ekstra performans ve ekstra güç anlamına geliyor. Casper’a özel 3D glass tasarımı sayesinde Casper VIA X40, pürüzsüz görünümü tamamlayan ince metalik çerçeveleriyle premium bir görüntü sunuyor. 6.67’’ FHD+ AMOLED ekranıyla dizi/film, video izlerken ve oyun oynarken daha canlı ve daha parlak görüntüler sunarak alınan keyfi artırıyor. Arcsoft yapay zeka yazılımı ile güçlendirilmiş 24MP ön kamera canlı, parlak ve net özçekimler çekilmesini sağlarken, 50MP+5MP+2MP arka kamerası ile de yüksek çözünürlükte canlı ve kaliteli fotoğraflar çekilebiliyor. Tüketici deneyimlerinden yola çıkılarak oluşturulan Gece Siyahı, Gece Mavisi ve Casper VIA Beyazı olmak üzere 3 farklı renk seçeneği sunuyor. Casper VIA A40 Tek elle ultra geniş bir ekran deneyimini mümkün kılan şık ve yenilikçi tasarımı, 256GB geniş depolama alanı, yapay zeka destekli 64MP arka kamerası ve 13MP ön kamerası ile kullanıcıların beğenisine sunulan Casper VIA A40, beklentileri sınırların ötesine taşıyor. Casper VIA A40, 8GB RAM özelliğine artı olarak sahip olduğu 8GB VRAM teknolojisi ve en güncel Android 13 işletim sistemi sayesinde yüksek performans gerektiren uygulamaları kolay ve akıcı bir şekilde kullanma avantajı sağlıyor. Tasarımı ve şıklığıyla kendini belli eden Casper VIA A40’ın renk seçimleri, trendler ve kullanıcıların beklentileri üzerine yoğun araştırmalar sonucunda belirlendi. Her rengin, tasarımdaki bütünlüğü koruyarak kullanıcıların dikkatini çekmesi amaçlandı. Gece mavisi renginden gümüş griye ve göz alıcı VIA mavisi tonuna kadar uzanan renkler, kullanıcı elinde farklı tonlarda parlayarak benzersiz bir ışıltı sunmayı hedefliyor. Kamera etrafındaki gümüş halka ise tasarımın gücünü ve kamera performansını vurguluyor. Casper VIA X30 Plus İnce, köşeli ve sadece 8.1 mm gövde inceliğine sahip Casper VIA X30 Plus, arka kapak tasarımında kullanılan özel dikey parlama efekti ile göz alıcı ve premium bir görünüm sunuyor. Yeni VIA X30 Plus, yapay zeka teknolojisine sahip 50MP’lik ana kamerasıyla yüksek çözünürlüklü fotoğraflar çekebilirken ana kamerayı destekleyen 8MP, 118 derecelik geniş açı kamerasıyla tek bir kareye çok daha fazla perspektif sığdırıyor. VIA X30 Plus’ın 2MP’lik bokeh kamera özelliği ise fotoğraflara derinlik katıyor ve 13MP yüksek çözünürlüklü ön kamerayla kullanıcılar en mutlu anlarını ölümsüzleştirebiliyor.
Erzurum “Porsiyonum küçük, ideallerim büyük” Uzmanlar, diyetisyenin temel görevinin, insanların sağlıklarını korumaları veya bozulan sağlık durumu mevcut ise sağlıklarını geri kazanmalarına yardım etmek amacıyla besin gereksinimlerini planladığını ifade ettiler. Diyetisyen Samet Polat, diyetisyenliğin bireylerin sağlığını korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla beslenme biliminin prensiplerine dayalı beslenme planları oluşturan ve besin kaynaklarının ekonomi ve sağlık kurallarına uygun kullanımını sağlayan bir meslek dalı olduğunu ifade etti. “Gerekli planlamalar yapılıyor” Diyetisyelerin aynı zamanda, besin öğeleri, besin ve beslenme ile ilgili sağlık sorunlarını araştırarak çözüm yolları bulduğunu ifade eden Diyetisyen Samet Polat, “Besin denetimini yapan, bu konularda fizyolojik, psikolojik ve sosyolojik olarak sağlıklı yaşam biçimlerinin benimsenmesi amacıyla bireyi ve toplumu bilgilendiren, bilinçlendiren, doğuştan ve sonradan oluşan hastalıklar ile diğer özel durumlarda tıbbi ve cerrahi tedavilere uygun, doğal ve tedavi edici besinlerin bileşimlerine göre diyet programı planlayan, eğitim veren, eğitim programlarını planlayan, uygulatan ve izleyen sağlık meslek alanıdır. Diyetisyenin temel görevi, insanların sağlıklarını korumaları veya bozulan sağlık durumu mevcut ise sağlıklarını geri kazanmalarına yardım etmek amacıyla besin gereksinimlerini planlamaktır. Ayrıca SHM’de yer alan diyetisyenlerimiz tarafından; Başta kronik hastalıklardan diyabet (şeker hastalığı), hipertansiyon (yüksek tansiyon) vb. tanısı olan vatandaşlar olmak üzere tüm topluma yönelik beslenme tedavisi, danışmanlık ve izleme hizmetleri verilir.” diye konuştu. “Farklı meslek grupları ile işbirliği yapılıyor” Sağlıklı vatandaşlar ve hastalara yaş, cinsiyet ve özel diyet gerektiren durumlara göre klinik rehberlerden de yararlanarak beslenme programları hazırlanıp danışmanlık, tedavi ve izleme değerlendirme hizmetleri sunduklarını anlatan Polat, “Farklı sosyo-ekonomik şartlara sahip tüm yaş grubundaki bireyler için ayrı ayrı olmak üzere, mevsim şartları ve bölgesel özellikler de göz önünde bulundurularak yeterli ve dengeli beslenme programları geliştirilir ve bu programlar danışanlarla paylaşılır. Tüketim yoğunluğu fazla olan besinlerin sağlıklı beslenme açısından değerlendirilip tüketim ölçüsünün belirlenmesi sağlanır. Farklı meslek grupları ile işbirliği yapılarak sağlıklı beslenme danışmanlığı hizmetinin çok daha kaliteli verilmesi sağlanır. Antropometrik (insan vücudunun ölçüleri) ölçümlerle başvuran tüm vatandaşların kilo durumları değerlendirilir. Hekim tarafından yönlendirilen kronik hastalığı olan vatandaşlara hususi danışmanlık ya da grup eğitimi yöntemleriyle sağlıklı beslenme eğitimi verilir. Topluma, sağlıklı beslenme davranışlarının kazandırılması amacıyla bilgi, eğitim ve danışmanlık hizmeti verilir. SHM’lerin hizmet bölgesindeki vatandaşların ihtiyaç ve sorunlarının belirlenmesi için tarama ve araştırmalar yapılır. Okul sağlığı çalışmalarına destek verilir.” dedi. “Şahsi başvuruda yapılabilir” İşleyiş planlarında; ilk kez başvuran danışanın kaydının yapıldığını, antropometrik ölçümlerin tamamlanarak ve sonrasında var olan sağlık sorunları da değerlendirilerek sağlıklı beslenme planı oluşturduklarını vurgulayan Diyetisyen Samet Polat, Erzurum İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Bülteni’ndeki sözlerine şöyle devam etti, “İlk ölçümler yapılıp sağlıklı beslenme planı oluşturulduktan sonra ise ortalama olarak iki hafta sonrası için kontrol randevusu oluşturulur. Yönlendirme hekim tarafından gerçekleştirilebileceği gibi vatandaşlar şahsi başvuruda da bulunabilir. Şahsi başvuruda bulunan vatandaşların sağlık durumlarının sorgulanması amacıyla aile hekimlerine yönlendirilmesi yapılabilir. SHM’de diyetisyenlerce verilen danışmanlık hizmeti tanı, sağlık durumu, eğitim düzeyi gibi birçok etkene bağlı olmakla birlikte ilk görüşme ve kontrol olarak iki aşamada değerlendirilebilir. Bu şekilde yaklaşıldığında ilk görüşmenin 30-60 dakika arasında, kontrol görüşmelerinin ise 10-30 dakika arasında sürmesi beklenir”