SAĞLIK - 10 Şubat 2018 Cumartesi 15:19

Hayvan Hastanesi 3 yaşında

A
A
A
Hayvan Hastanesi 3 yaşında

KKTC'deki Hayvan Hastanesi’nin kuruluşunun üçüncü yılı dolayısıyla açıklamalarda bulunan Hayvan Hastanesi Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Osman Ergene, Hayvan Hastanesi’nin çalışmalarını ve gelinen noktayı değerlendirdi.

KKTC’nin ve Türkiye’nin ilk ve tek özel Veteriner Fakültesi’nin Yakın Doğu Üniversitesi’nde olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Osman Ergene, Hayvan Hastanesinde sağlık alanında kullanılan son teknoloji ile hayvan sağlığında önemli gelişimler kaydettiklerini belirtirken, dijital röntgen ve doopler ultrasonografi kullanılan hastanede, birçok cerrahi uygulamalar yürüttüklerini söyledi. Ayrıca hastanede teşhis edilemeyen birçok hastalık teşhis ettiklerine değinen Yrd. Doç. Dr. Osman Ergene, “Fakültenin ve tam donanımlı hayvan hastanesinin en önemli amacı nitelikli Veteriner Hekimler yetiştirmektir. Nitekim birçok alanda önemli birimleri olan hastanemiz de At Hekimliği konusunda da çalışmalarımız sürüyor” dedi.

Hayvan Hastanesi 3 yaşında

Bir ülkede insanların ve hayvanların sağlıklı olabilmesiyle ülkenin sağlıklı olabileceği bilinciyle hareket ettiklerini söyleyen Kurucu Rektör Dr. Suat Günsel’in ülkeye üniversite hastanesinden sonra hayvan hastanesini de kazandırdığını anlatan Yrd. Doç. Dr. Osman Ergene, “Bu sayede öğrencilerimizi en iyi şekilde yetiştirirken diğer bir yandan da bütün ülkeye hayvan sağlığı konusunda uluslararası standartta hizmet veriyoruz” yorumlarında bulundu.

“Evcil hayvanların sağlık sorunlarını çözüyoruz”

Küçük gruplar halinde öğrencilere bir yandan klinik kapsamına giren konularda uygulamalı eğitim verildiğini, eş zamanlı olarak da laboratuvar tanı yöntemleri hakkında uygulamalar da yapma şansı sunulduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Ergene, “ Hastanede evcil hayvanların her türlü sağlık sorununa kesin ve kalıcı çözümler üretiyoruz. Profesyonel ekiplerimiz il birlikte bu güne kadar 3 yıllık süreçte 2600 hasta sahibi ve 4100 hasta sayısına ulaştık. Hayvan sağlığında görüntüleme yöntemi olarak digital röntgen ve doopler ultrasonografini kullanarak hayvanseverlere hizmet vermeyi amaçlıyoruz. Hastanemizde ortopedi, yumuşak doku ve göz operasyonlarında başarılı çalışmalar yürütüyoruz. Bunun yanı sıra yeni nesil ekokardiyografi cihazının hayvan hastanesinde kullanılmaya başlanması ile birlikte hayvanlarda da görülen kalp hastalıklarında her türlü teşhis ve tedavisini yapabiliyoruz. Göz hastalıklarında da özellikle katarakt operasyonu ve benzeri göz operasyonlarını gerçekleştirebiliyoruz. Göz ile ilgili en son yaptığımız önemli operasyonumuzda bir papağana katarakt operasyonu yaptık” dedi.
 

“Doğum sürecini takip ediyoruz”

Doğum sürecinde uzman ekipler ile birlikte takipte bulduklarını belirten Ergene, Doğum ekipleri ile birlikte özellikle çiftleşme ve doğum yapma sıkıntısı yaşayan ırklarda başlattığı suni tohumlama ve sonrasında takiben yapılan sezeryan operasyonları sayesinde gebe kalma sıkıntısı yaşayan birçok hayvana da çözüm buluyoruz. Bununla birlikte Hayvan Hastanesinin en önemli misyonlarından biri de doğal yaşama karşı duyarlılık ve sorumluluk duyuyor olmamızdır. Bu bağlamda doğal yaşama verdiğimiz desteği daha da ileri götürebilmek için Taşkent Doğal Yaşam Parkı ile de protokol imzaladık. Böylece hayvan hastalıklarında teşhis, tedavi ve rehabilitasyon konularında birlikte hareket edeceğiz” ifadelerinde bulundu.

“Fizik ve rehabilitasyon merkezi kuracağız”

Fizik ve rehabilitasyon merkezi kuracaklarını da kaydeden Ergene, “Önümüzde ki beş yıl içerisinde fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezini kurarak yine hayvanseverlere sunacağız. Bunun yanı sıra hayvan sağlığı için önemli bir atılım olan ambulans servisimiz ile hayvanseverlere hizmet sunuyoruz. Nitekim Görev Kuvvet Komutanlığı ile de imzaladığımız protokol var. Bu protokol ile birlikte Özel Görev Kuvvetleri’ne ait tüm köpeklerin sağlık kontrollerini yapıyoruz.

Öğrenciler hastane ortamında uygulama imkânı buluyor

Öğrencilerin tam donanımlı olarak eğitim alabildiği Hayvan Hastanesi’nde, birçok alanda birimleri olduğuna da değinen Ergene, öğrencilerin, klinik eğitimleri süresince hastane ortamında hasta kabulünden başlayarak ön tanı, kesin tanı, medikal veya cerrahi sağaltım, profilaktik Veteriner Hekimlik, post-operatif yoğun bakım ve hasta taburcu edilmesi gibi Klinik Veteriner Hekimliği pratiğinin her aşamasını birebir yaşama ve uygulama imkânını bulduklarını vurguladı.

Son alarak Veteriner Fakültesi ve Hayvan Hastanesi olarak hasta tedavisinin yanı sıra bilimsel çalışmalar da yaptıklarına değinen Ergene, “2013 yılında “Veteriner Hekimlikte Bahar Günleri” başlığı altında bilimsel çalışmalar başlattık. Dolayısıyla günümüze kadar 11 Uluslarası Kongre düzenledik. 2018 yılında da “Çiftlik Hayvanlarında Fertilite ve Meme Sağlığı-2” ile “ Uluslarası Veteriner Cerrahi” kongrelerinin düzenleyeceğiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri farklı ülkelerde Kütahya’yı tanıtıyor Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfıyla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya gelerek Kütahya’yı tanıtıyor. Okul Müdürü Rüştü Benli konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kuruculuğunu Trabzon Mahmut Celaleddin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu’nun üstlendiği, Romanya’nın kurucu ortak olduğu “My History,My Town, My Culture” ( Tarihim,Kasabam,Kültürüm) isimli eTwinning Projesine ortak olarak katılan Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin proje çerçevesinde Kütahya’yı tanıttıklarını ifade etti. Müdür Rüştü Benli, “ Her ülkenin ve şehrin kendi kültürel, tarihi zenginliklerinin öğrenciler tarafından tanıtıldığı proje faaliyetleri çerçevesinde Türkiye’nin kuruculuğunda Romanya, İtalya, İspanya, Azerbaycan, Yunanistan, Polonya, Litvanya ve Arnavutluk’taki okullarla ortak faaliyetler yürütülmektedir. Bu çerçevede Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan “Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfımızla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya geliyor ve biz de kendi şehrimiz Kütahya’mızı tanıtıyoruz. Efelerimizi ve Efe oyunlarımızı anlatarak başladığımız projemizde, Kütahya’mıza özgü şalvar, çini, iğne oyası, hamam bohçası, bor madeni ve benzeri ürünler ile Kütahya Kültür köşesi oluşturduk. E müzede sergilenecek olan bu çalışmamızdan sonra okulumuzda Kütahya’mıza özgü yemeklerin yer aldığı Kütahya Yöresel Yemek günü düzenledik. Sıkıcık çorbası, dolamber böreği, leblebi, haşhaşlı lokum, gözleme, ılabada dolması gibi pek çok yöresel yemeği yapılış aşamaları ile birlikte ortaklarımızla paylaştık. Bundan sonrası için de proje faaliyetlerimiz çerçevesinde Kütahya’mızı tanıtmaya devam edeceğiz. Kütahya’mızın sahip olduğu tüm bu güzellikleri paylaşmaktan çok mutluyuz. Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak okulumuzun da adı olan şehrimiz Kütahya’yı tanıtıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz ve bu süreçte desteklerini esirgemeyen velilerimize de çok teşekkür ediyorum” dedi.
Kocaeli İki belediyenin çalışanları birbirine girdi Kocaeli Şehir Hastanesi’nin etrafının düzenlenmesi sırasında iki belediyenin çalışanları karşı karşıya geldi. Yaşananlar üzerine Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık ile İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet görüştü. İddiaya göre İzmit Belediyesi ekipleri, şehir yanında bulunan ve Tavşantepe Mahallesi’nde kalan sokağın asfalt çalışması için bölgeye gitti. Bu sırada aynı sokakta çalışma yapan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ekipleri ile İzmit Belediyesi çalışları karşı karşıya geldi. İki grup arasında zaman zaman kavgalar da yaşanırken, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet bölgeye geldi. İzmit Belediyesi ile gelen grupta yer alan bir kişi İzmit Belediyesi meclis üyesi İbrahim Efe’yi ittirdi. Yere düşen İbrahim Efe’ye İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ile yanında bulunanlar, "Kendini yere atıyorsun, numara yapma" diye tepki gösterdi. Bu sırada Fatma Kaplan Hürriyet’in yanında bulunan bir kişi de yere düştü. Yaşananlar an be an kaydedildi. Ayağa kalkan İbrahim Efe, "Başkanım bu yapılanlar doğru mu?" diyerek Fatma Kaplan Hürriyet’e tepki gösterdi. Yaşananların ardından Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık’ta bölgeye geldi. Fatma Kaplan Hürriyet ile Hasan Aydınlık karşılıklı görüşme gerçekleştirdi. Fatma Kaplan Hürriyet açıklama yaptı Yaşananların ardından Fatma Kaplan Hürriyet yaptığı açıklamada, "Lütfen biraz uzlaşı. Lütfen beraber hizmet edelim. Birbirimize bilgi verelim. Biz bu konuda erinmeyiz. Teşekkür etmekten de asla gocunmayız. Sonuçta seçilmiş belediye ve belediye başkanlarıyız. Dolayısıyla nezaket gereği birbirimize bilgi vermek çok zor olmasa gerek. Bundan sonra biz yapıcı tavrımızı devam ettireceğiz. Uzlaşı arayışımızı devam ettireceğiz. İnşallah bu uzlaşı arayışımıza olgunlukla cevap gelir" dedi.
Denizli Arıcılardan çevre örgütlerine ilginç sitem: "Arı yoksa peşinden koştukları hayvanlar da olmayacak" Denizli’de plansız yapılan ilaçlama, polen toplayan arılara zarar verdi. Gelişmiş ülkelerde aynı zamanda tohumlama yapan arılar için ücret ödendiğine savunan arıcılar, bu konuya duyarsız kalan çevreci örgütlere, “Arı yoksa peşinden koştukları hayvanlar da olmayacak ancak belgesellerde izleyebilecekler” diyerek sitem etti. Baharla birlikte arıların polen mesaisi de yoğun bir şekilde devam ederken, arıcılar için de korku dolu günler başlamış oldu. Arıların polen topladığı gün içinde yapılan ilaçlamalar, kolonilerde kayıplara yol açtı. Denizli’nin Buldan ilçesinde arı yetiştiriciliği yapan ve Denizli Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu üyesi olan Hakan Aytekin, polen toplayan arıların bu dönemde badem, erik, kiraz, vişne, şeftali, ayva ve armut ağaçlarında dölleme yaptığına dikkat çekti. Meyve üreticilerinin ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapmalarının önemine değinen Aytekin, “Arıların doğal yaşama yaptıkları katkı tartışılamaz. Arı yaşamazsa hayat olmaz. Çiftçilerimiz ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapsınlar ki arı ölümleri olmasın” dedi. Ailesinin tek geçim kaynağının arıcılık olduğuna işaret eden Aytekin, “Baharın gelmesiyle arılarımız hummalı bir çalışmaya başladı. Arılarımız çiçek açan meyve ağaçlarından polen toplarlarken bir taraftan da dölleme yapıyorlar. Bahar gelince işlerimiz yoğunlaşıyor ama biz arı yetiştiricileri için sıkıntılarda başlamış oluyor. Bizim en büyük sıkıntımız, zamansız yapılan ilaçlamalar. Meyve üreticilerimiz zamansız ilaçlama yapmalarından dolayı arılarımız zarar görüyor, zehir alıyorlar. Bugün dünyanın pek çok gelişmiş ülkesinde arıcılara arılar meyve ağaçlarında tohumlama yaptıklarından dolayı ekstra ücret ödenirken, bizler tohumlama sırasında arılarımız zehir almasın diye uğraşıyoruz. Üreticilerimizden ricamız ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapmalarıdır. Albert Einstein’ın da dediği gibi ‘Arılar olmazsa, dünya olmaz. Arı yoksa hayat yoktur’ Bu dünyayı biz dedelerimizden değil, çocuklarımızdan ödünç aldık. Özellikle kimyasal ilaçlardan uzak durmamız gerekiyor” diye konuştu. “Çevreci örgütler arı ölümlerine duyarsız kalıyor” Arılar konusuna duyarsız kalan çevre örgütlerine sitem eden Aytekin, tepkisini şu sözlerle ifade etti: “Doğa dernekleri ve doğa ile ilgili çevreci sivil toplum örgütlerine sitemde bulunuyorum. Bu konuya önem vermelerini istiyoruz. Eğer arılar olmazsa, onların peşinden koştuğu hiçbir hayvan ve bitki topluluğunun yaşama şansı yoktur. Arı yoksa hayat yok. Arı yoksa peşinden koştukları hiçbirinin hayvanın resmini çekme gibi şansları olmayacak ancak doğayı belgesellerde veya eski çektikleri arşivlerinden izleyebilirler. Arıların zehirlenmesi noktasında lütfen bize destek çıksınlar. Arıların yaşaması, doğanın var olması gerçeğinden yola çıkarak bizlere destek vermeleri gerekiyor. Bu anlamda arıcılarımızın bereketli bir sezon geçirmelerini temenni ediyorum.”