SAĞLIK - 24 Ekim 2014 Cuma 13:36

Her 15 dakikada bir kişi kuduzdan ölüyor

A
A
A
Her 15 dakikada bir kişi kuduzdan ölüyor

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Erol, dünya’da her 15 dakikada bir kişinin kuduz nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Atatürk Üniversitesi, Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanlık Derneği (EKMUD), Türk Veteriner Hekimler Birliği (TVHB) işbirliğiyle Erzurum’da düzenlenen ‘’5. Türkiye Zoonotik Hastalıklar Sempozyumunun açılışında konuşan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Erol, önemli bir sempozyumun 5.’sini gerçekleştirmek üzere Erzurum’da bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Erol,” Öncelikle 5. Olması nedeniyle bunu çok önemsiyoruz. Zaman zaman böyle sempozyumlar düzenlenir ama devamlılık arz etmez. Bunun süreklilik arz etmesi ne kadar önemliyse, şimdiye kadar yapılanlarda söylenenlerde hangi noktaya ulaştık nereye geldik bunun da bir etki değerlendirilmesi yapılmasını en az bu kadar önemsiyorum. Zoolotik hastalıklar sempozyumu en az 1 asırlık bir işbirliğinin devamı olan son derece hassas bir konu. Aslında bu tıp ve veteriner hekimlerin en yoğun çalıştıkları ve bundan sonra da daha çok çalışmaları gereken bir alan. Zooloz hastalıklarla ilgili çok değişik rakamlar verilir. Buna ilişkin en sağlıklı veriler Dünya Halk Sağlığı Örgütü ile Gıda ve Tarım Örgütü’nün ortak zoolotik hastalıklar uzmanlar komitesince 1976’da yayınlanan raporundadır. Burada bu hastalıkların sayısı 150 olarak belirlenmiştir. 2000 yılına geldiğimizde bu hastalıkların sayısı 200’e ulaşmış, 2000 yılından sonra da bu hastalıklara çok sayıda hastalık ilave olmuştur.

Kuvvetle muhtemeldir ki bu hastalıkların sayısı önümüzdeki süreç içerisinde de artacaktır. Bu hastalıkların sayısı artmakla kalmıyor, etki alanı, oluşturdukları tehditler yöresel olarak değil küresel olarak değişiyor. Tabi bu hastalıklardan doğan insan kayıplarını geri getirmek mümkün değil. Bir başka açıdan bakarsak bu hastalıklar aynı zamanda ülkelerin ekonomisine ciddi zararlar vermekte. Bunun geçmiş örneklerini kuş gribiyle yaşadık. Tabi buradaki kritik noktalardan birisi bu hastalıkların değişen epidemiyolojisinin iyi takip edilmesidir.” dedi.

DÜNYA’DA HER 15 DAKİKADA BİR KİŞİ KUDUZ NEDENİYLE ÖLÜYOR
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Erol, “ Dünya 50 yıl önceki dünya değil. Sadece nüfus artmıyor, birçok yerde hayvan popülasyonları da artıyor. Doğal hayatı ciddi ölçüde daraltıyoruz. Orman alanları daralıyor, vahşi yaşama ilişkin ciddi müdahalemiz oluyor. Dolayısıyla hayvan, insan ve vahşi yaşam arasındaki ekosistem bundan etkileniyor. Bu da içinde bulunduğumuz ekosistemin değişmesine yol açıyor. Tabi bunlarla beraber düne kadar bizim gündemimizde olmayan hastalıkları küresel boyutta bizlere taşıyor. Buna ilişkin olarak hastalıkların kaynaklandığı ülkelere baktığımızda sağlık sisteminin yetersiz olduğunu görüyoruz. Bununla birlikte bu hastalıklar hızla yayılıyor.

Hızla yayılmasının altındaki temel faktörlerden birisi de insan hareketleri ve turizmin çok ciddi düzeylere ulaşmış olması. Dünya’da ciddi bir protein ticareti var. Ciddi hayvan ve hayvansal ürün ticareti var. Biz bugün vahşi yaşamda ne kadar hayvanın, hangi ülkeye ticaretinin yapıldığını bilmiyoruz. Dolayısıyla buradaki kritik süreçlerden bir tanesi bu hastalıkların değişen epidemiyolojisinin iyi takip edilmesidir. Yerine göre bir hastalığın moleküler karekterizasyonda bir bazın değişmesinin oluşturacağı felaketi geçmiş deneyimlerimizden hepimiz biliyoruz. Bunun için ülkelerin sistemini iyi kurması gerekiyor. Diğer taraftan da mücadele etmek zorunda olduğumuz klasik zoolotik hastalıklar var. Hala dünyada kuduz, tüberküloz önemli bir halk sağlığı tehdidi olarak görülüyor. Dünya’da her 10-15 dakikada bir kişi kuduzdan ölüyor. Bu çok ciddi bir rakam. Bugün hala dünyada tüberkülozdan çok sayıda insanı kaybediyoruz. Bizim de bulunduğumuz coğrafyamız için geliştirdiğimiz stratejilerimiz var. Bunlardan birisi yaban hayatıyla ilintili olan kuduz hastalığı. Yeni başlattığımız projede 105 bin kilometre karelik alanda aşılama yapıyoruz. Aşılamakla kalmayıp her yılın sonunda bunun bir etki değerlendirmesini yapıyoruz. Bunun dışında tüberkülozla ilgili olan projede bunun tespit edilmesi, kesime gönderilecek olanların gönderilmesi ve tasvir edilmesi var. Tabi bunların dışında çok sayıda parazitel hastalık var. Bunlarla ayrı ayrı mücadele etmek gerekiyor. En önemli yapmamız gereken bu işbirliğinin geliştirilerek devam etmesi. Burada ki verilerin paylaşılması ve ortak bir kontrol mekanizmasının geliştirilmesi. Burada iki madde çok önemli. Birincisi ülkenizdeki hastalığın tablosunun ne düzeyde olduğunu bilmeniz lazım. Diğeri ise buna yönelik bir strateji geliştirmektir.” şeklinde konuştu. 

E.MEHMET YILMAZ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.