KÜLTÜR SANAT - 20 Ağustos 2016 Cumartesi 17:02

Hoca Ahmet Yesevi’nin portresi resmedildi

A
A
A
Hoca Ahmet Yesevi’nin portresi resmedildi

Hoca Ahmet Yesevi’nin portresini resmeden Manas Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Başbuğ, yaptığı çalışmaya ilişkin, “Yesevi’nin düşünce dünyasını vermeye çalıştım” dedi.

Manas Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Başbuğ, UNESCO’nun 2016 Hoca Ahmet Yesevi yılı anısına “63” ismini verdiği portreyi yaptı. Başbuğ, eserin ilerleyen dönemlerde Ahmet Yesevi Üniversitesi’nin Ankara’da yapacağı müzede sergileneceğini söyledi. 2016 yılının UNESCO tarafından Hoca Ahmet Yesevi yılı olarak kabul edilmesinin ardından böyle bir çalışma ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Başbuğ, “Çok değerli dostum Hayati Bice, Yesevi üzerine kitapları var, araştırmaları var. Kendisi daha önce bir kitap kompozisyonu seçmek için sosyal medyada anket açtı. O sosyal medyada yer alan resimler bir araya getirildi, oylama yapıldı. Oylamada benim 2006 yılında yaptığım portre öne çıkmıştı yüksek oy alarak ama o portre Ahmet Yesevi portresi değildi. Sadece ‘Yesevi’den Mevlana’ya’ isimli bir tablomdu. Daha önce sergilenmişti Konya’da, Türk dünyasını temsil eden bir sergiydi. O öne çıkmıştı. Oysa o Yesevi’yi temsil eden bir portre olarak düşünülmemiştir. Günümüz Türkistan’ında yaşayan bir insan portresiydi” şeklinde konuştu.

2016’nın Yesevi yılı ilan edilmesi ile beraber bu resmi yapmaya başladığını anlatan Başbuğ, “Bununla ilgili sayısız araştırmalar yaptım. Türkistan’a da gitmiştim zaten, Hoca Ahmet Yesevi’nin bulunduğu o makamı ziyaret etmiştim. Orada da araştırmalarım ve çizimlerim oldu. Araştırmalar tabi oradaki giyim tarzına yönelikti. Kıyafetler oradaki çalışmaları inceledim. Sayısızca denseler çalıştım. Yapmış olduğum birçok eskiz var” ifadelerini kullandı.

Resmi yapmadan önce uzun süre araştırma yaptığını kaydeden Başbuğ, eserdeki detaylara ilişkin ise şu bilgileri verdi:

“Bu sene 850’nci yıl dönümü. O dönemin kıyafetlerini bilmemiz gerekir. Yani günümüzdeki bir kostümü o günün bir portresine giydiremeyiz. O sebeple biraz daha eski, günümüzde belki Türkistan’da aynı kıyafetler var ama başındaki giysi, sarık dediğimiz hocaların özellikle giyimi biraz farklı, üzerinde çapan dediğimiz hırka var. Burada bir yol var, tasavvuf bir yoldur. Burada bir ışık var, ışığın özellikle derinliğe doğru gitmesi tasavvuf düşüncesi ile ilgili ve portresindeki düşünce ile de Yesevi’nin düşünce dünyasını vermeye çalıştım. Çünkü bir düşünce adamıdır, fikir adamıdır kendisi. Türk kültür ve dünyasında önemli birleştirici bir rol oynamıştır.”

“63 denmesinin sebebi ise maddi hayatla iletişimini kesmesi”

Eserin isminin 63 olmasının sebebini Hoca Ahmet Yesevi’nin maddi hayatla bağını keserek manevi hayata yönelmesi ile açıklayan Başbuğ, “Bunun sebebi ise Hoca Ahmet Yesevi, 63 yaşına geldiğinde Peygamberimiz 63 yaşında vefat ettiği için o da 63 yaşına gelince bu dünyada peygamberimizin yaşadığı yaştan daha fazla yaşamak istemiyor. Kendini maddi dünyaya kapatarak manevi dünyaya kendini veriyor ve kendini bir hücreye kapatıyor ve hayatını ibadetle geçiriyor. 63 denmesinin sebebi ise maddi hayatla iletişimini kesmesi” dedi.

Portrenin kitap kapağı ve posta pulu olarak kullanıldığına değinen Başbuğ, “Bu portreyi şuan Sayın Hayati Bice kendi kitabına bastı, PTT posta pulu olarak kullanıldı. Önümüzdeki sezon Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Ankara’da bir müze yapıyor. O müzeye konulacak, onun için üniversitenin koleksiyonuna girmiş olacak” diye konuştu.

Portrenin yapım süreci ile ilgili ise Başbuğ, 2016 Mart ayında çalışmalara başladığını, bitmesinin ise yaklaşık 1 ay sürdüğünü söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultangazi Belediyesi’nden ihtiyaç sahiplerine her gün sıcak yemek Sultangazi Belediyesi, her gün 65 yaş üzeri ile kronik rahatsızlığı bulunan ve tek başına yaşayan vatandaşlara yemek dağıtımı gerçekleştiriyor. Hijyen kurallarına uyarak özenle hazırlanan yemekler, her gün ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor. İhtiyaç sahibi ailelerden desteğini esirgemeyen Sultangazi Belediyesi, yemek yapmakta zorlanan, kronik rahatsızlığı bulunan tek yaşayan, engelli ve 65 yaş üstü vatandaşlar için aşevinde her gün yemek pişiriyor. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ile Çözüm Merkezi’ne gelen başvuruların detaylı bir şekilde incelenip değerlendirilmesi neticesinde yemek yardımından faydalanacak vatandaşlar belirleniyor. Tansiyon, kalp ya da kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşlar da göz önünde bulundurularak sağlıklı bir menü hazırlanıyor. Aşevinde tüm hijyen kurallarına uyarak titizlikle hazırlanan yemekler resmi tatil günleri dahil her gün ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Sıcacık yemekler, belediye ekipleri tarafından güvenli bir şekilde muhafaza edilerek Sultangazi’nin 15 mahallesinde ikamet eden vatandaşlara teslim ediliyor. “Hayatı kolaylaştırmak için çalışıyoruz” İlçe genelinde çalınmadık kapı, uzatılmamış el kalmasın diye hummalı bir çalışma yürüttüklerini belirten Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun, “ Yaş almış büyüklerimizi yalnız bırakmıyor, onlara destek oluyoruz. 65 yaş üzeri kronik rahatsızlığı bulunan ve tek başına yaşayan kısacası yemek yapacak durumda olmayan vatandaşlarımıza her gün sıcak yemek dağıtımı gerçekleştiriyoruz. Aşevimizde titizlikle hazırladığımız yemekler, belediye ekiplerimizce her gün ihtiyaç sahibi ailemizin kapısına teslim ediliyor. Resmi tatil demeden her gün yemek dağıtımımız gerçekleştiriliyor. Vatandaşımızın hayatını kolaylaştırmak için gece-gündüz çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.